confessions

cihan tekin

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 971
  2. takipçi 0
  3. puan 21479

veli kavlak

cihan tekin
geçen sene uefa mücadelesinde beşiktaş defansını yarıp bir gol attı diye beşiktaş'ta sanırım... beşiktaş defansını yarıp gol atmayan oyuncu mu kaldı sanki? bir tek 3. ligden ve amatör ligden forvet kaldı bunu yapmayan... beşiktaş'ta asker oyuncu olmak, asker oyuncu olarak seçilmek, gelip beşiktaş'ta yıllarca kafası kesik tavuk gibi sağa sola koşturup para kazanmak bu kadar kolay, basit işte...

veli kavlak

cihan tekin
sol beke konsa yanlış mevki kurbanı
orta saha oynasa yok
sağ beke koysan yok
forvet civarı oynatsan boş kaleye top yuvarlayamaz...

hala yanlış mevki kurbanı... he canım, he gülüm he...
beşiktaş'ın kazma oyuncu açığını doldurduğu için savunuluyor olmalı...
başka bir açıklama bulamıyorum şahsen...

26 mart 2012 istanbul büyükşehir belediye spor beşiktaş maçını da tek başına sikip atmıştır sağolsun... bir başına sikip attığı kaçıncı maç hatırlamıyorum artık...

manuel fernandes

cihan tekin
26 mart 2012 istanbul büyükşehir belediye spor beşiktaş maçı'nda da mucizesini gösterdi... bir alex değil esprisini bitirecek tek oyuncu şu an türkiye'de... hatta "bir alex değil, 10 alex" diye ekstra bir espri sebebi bile olabilir eğer 1-2 sene daha beşiktaş'ta kalırsa... hatta 1-2 sene kalırsa beşiktaş'ta efsane olur, hep burada kalır... kalmalı, kalması lazım, ikna etmeli, ne istiyorsa verilmeli... fikret orman'ın (b: "kan ve gözyaşı vaad ediyorum", "küçüleceğiz") söylemlerinden neden korktuğumun özeti bu adam... sayın fikret orman, istediğini yolla, hatta eğer bir kurban istiyorsan quaresma'yı bile yolla, simao'yu yolla, almeida'yı yolla... hepsinin alternatifi bulunabilir bir şekilde ama bu adamın bulunamaz... emin olun bulunamaz... beşiktaş'ın yıllardır aradığı adam bu adam... emin olun 15 milyon'a yollarsınız, sonra 2-3 sene aynı bölgeye 10 adam transfer eder 30 milyon harcarsınız... yıllarca harcadık... yapmayın etmeyin...

dingoc

cihan tekin
bir beşiktaş maçı sonrası, fikirlerimi açıklarken sinirlerime hakim olamadığım bir anda girdiğim küfürlü entry üzerine kendine de küfür etmemi beklemiş sanırım. daha çok bekler.

25 mart 2012 beşiktaş seçimli olağanüstü genel kurulu

cihan tekin
adayım serdal adalı'nın binbir türlü ayak oyunları ile seçimlere aday olmasının engellenmesi, fikret orman denen adamdan zerre umudumun olmaması ki; bu konuda haklı çıkacağımı levent erdoğan'ı listesine alarak kanıtladı sağolsun, hakkında tek cümle bile yorum yapmayacağım genel kurul... zaman içinde zaten büyük fiyaskonun ardından ağlaşmalar, sızlaşmalar artacak, gerek sözlükte olsun gerek beşiktaş'a ait diğer sosyal mecralarda olsun ve benim bir şey yazmama gerek kalmayacak. zaman geldiğinde fıkrasına gülünmeyen adam misali (b: "hastayım hastayım dedim, inanmadınız. bak! n'oldu şimdi!") bile demeyeceğim emin olun...http://tinyurl.com/7zbd5ln

beşiktaş'ın şampiyonlar ligi'ne katılma ihtimali

cihan tekin
en kötü ihtimalle fenerbahçe ile olan 9 puanlık fark korunarak play off'a kalınırsa puan farkı 4,5'tan 5 olacak... ilk dört takım birbirleri ile içerde ve dışarda olmak üzere ikişer maç yapacak ve bu dahilde bu ihtimal hiç de hayal değil... yanlış bilmiyorsam:

beşiktaş-fenerbahçe
fenerbahçe-beşiktaş
galatsaray-beşiktaş
beşiktaş-galatsaray
trabzonspor-beşiktaş
beşiktaş-trabzonspor

şeklinde 6 haftalık bir fikstürümüz var ve eğer sen şu 6 maç ile 5 puanı kapatabilme ihtimalinin imkansız olduğunu düşünüyorsan gerçekten halimiz içler acısıdır. tamam, carvalhal, maç seçen oyuncular faktörü filan derken umutsuzluğu anlıyorum ama oyuncularımız bu maçları da seçmeyecekse hangi maçı seçecekler? beşiktaş'ın elindeki kadro ile gerçekten oynaması durumunda yenemeyeceği takım olmadığı gerçeği varken ve beşiktaş'ın sağının solunun belli olmayan bir takım olmasından dolayı ben diyorum ki; galatasaray ile olan 17 puan fark korunur ve play off'a 9 puan fark ile girilirse şampiyonluk bile imkansız değil...

güntekin onay

cihan tekin
bugünkü yazısıyla duygularıma bir kere daha tercüman olmuş futbol dahisi, beşiktaş aşığı, elimde olsa alıp başkanlık koltuğuna oturtacağım adam:
http://www.haber1903.com/futbol/rezalet-h11564.html

---------------alıntı---------------
SATIN DA GöRüN!
---------------alıntı---------------

cihan tekin

cihan tekin
her kötü gidişten sonra ilk 11'den veya teknik ekipten (örneğin teknik adam) bir isim seçip onu linç etme alışkanlığı olan, o ismi veya isimleri yolladığı zaman başarıdan başarıya koşacağını sanan, bu uğurda daha geçen sene kendi öz çocuğu(!) nihat kahveci'ye bile o tribünlerden siktir çekmiş olan, 1-2 senelik başarısızlıktan sonra kendi öz çocuğu(!) rıza çalımbay'ı bile istifa ettiren, futbol dahiliği tartışılmayacak lucescu, tigana, del bosque'yi geçtim, rıza çalımbay'a bile 3 sene sabredemeyen taraftar profilinden bıkmış, usanmış bir ademoğludur sadece...

ve kötü geçirdiğimiz bu sezonda da her zaman olduğu gibi ilk 11'den bir isim seçip linç kampanyasına dönüştüren tiplere yılların verdiği birikimle artık sert çıkıştı diye troll, iyi gün taraftarı filan damgası yedi iyi mi? 30 senedir aynı teknik adamla çalışılabilen, 5 sene şampiyon olamasa da kimsenin yollanmadığı, bu sabırla 6-7 yılda bir de olsa efsane kadrolar yakalayabilen takımların çıktığı premier lig'i izleyeceğini söylemesi bile başına kakılmış...

sözlükte her yazdığım entry'nin altında ot gibi bitip, fikrini söylemek yerine hemen şahsıma laf sokuşturmaya çalışan bitki de eleştirel 2 entry görünce hemen 3. olarak altta bitmiş... bitmese şaşardım... bitin bakalım... devir sizin devriniz...

"sevinmek için sevmedik" deyin, önümüzdeki sene öz çocuklarınıza şans verin, 2 sene 5. olsunlar onları da yollayın, yeyin, kovun o tribünlerden oldu mu? bir kısım beşiktaş taraftarındaki bu "sevinmek için sevmedik" ikiyüzlülüğü gerçekten midemi bulandırmaya başladı... takımın başarısını isteyen insanları da artık siz bu sloganla vurmaya başladıysanız, kişisel egolarınıza, kişisel kavgalarınıza alet ettiyseniz tribünden öz çocuk, yıldız oyuncu, teknik adam kovmak zor gelmez size tabii... böyle vıcık vıcık duygusal maskenizle, sloganlarınızla çok 1-1,5 senelik oyuncu, teknik adam siktir edersiniz, hakaretlerle, kuyruğuna teneke bağlayıp yollarsınız, günahına girersiniz, rus takımlarıyla uefa kupası kaldırtırsınız.. cihan tekin dediğin nedir ki?

hadi bakalım dediğiniz olur inşallah yine... bu takımdan herkes gider... sizin istediğiniz gibi öz kaynak düzenine dönülür... umarım bu olur da önümüzdeki sene, o çocuklar şöyle bir 2 sene üst üste 6. 7. bitirsin ligi de, fener'den 5, galatasaray'dan 4 yesin de ben o zaman görürüm sizin bu duygusallığınızı... benim tek korkumun sizin bu linç alışkanlığı ile hayallerinizdeki gibi yeni bir metin-ali-feyyaz çıkmazsa ki; muhtemeldir; kendi öz çocuklarınızı da ham yapmanız, o tribünlerden kovmanız... bunu anlayamayacak kadar kör olmuşsunuz... beni rahatsız eden, korkutan şeyin bu zihniyet olduğunu, a2 ile b2 ile c2 ile hiçbir derdimin olmadığını, tam aksine onlar için didindiğimi, bu linç etme zihniyetli, anlık başarıya endeksli, sabırdan anladığı şeyin maksimum 1,5 sene olduğu taraftar önüne çıkıp futbol hayatlarının başlamadan bitme ihtimali olduğunu anlarsınız elbet...

ekrem edu holosko üçlüsü

cihan tekin
2'şer bile değil; 1'er, 1,5'ar yıllık başarısızlıklar yüzünden lucescu, schuster gibi futbol dehalarının başını yemiş ve yine takımın yıllık gol ve asist ortalamasının yarısını karşılayan portekizli futbolcularınınkini yemek üzere olan beşiktaş taraftarının yine altında "sevinmek için sevmedik ulan! sevinmek istiyorsanız gidin barça'yı tutun!" havalarına girdiği başlık.

ekrem edu holosko üçlüsü

cihan tekin
beşiktaş taraftarına müstehak üçlü... necip ve veli'de eklensin buna... ara sıra değil çünkü genelde aralarında yer alıyorlar... şimdi öz çocuğumuz zartı zurtu çekmesin kimse... önümüzdeki sene yıldızlar da gider inşallah... inşallah diyorum... herkesin istediği olsun... artık adamlara da acımaya başladım... carvalhal denen mal bu adamların kariyerlerini de yiyecek çünkü... avrupa maçında bu adamlar sahada, lig maçında da, derbi maçta da, 2. lig takımının maçında da... bu takımın başka oyuncusu yok mu kardeşim? makine mi bu adamlar? vallahi quaresma, fernandes, almeida olsam vallahi giderim arkadaş. giderim kurtarırım kendimi... carvalhal, veli, necip, ekrem, edu, holosko derken bu adamlara yazık olacak. premier lig'e giderler umarım üçü de... sıkı bir premier lig takipçisi olarak zevkle izlerim kendilerini... lig tv'nin de yüzüne bakmam şerefsizim... işte cefakar arkadaşlar izlesin necip, veli, ekrem, holosko dörtlüsünü... beşiktaş semt takımından fazlası olamaz... ben bunu anladım...

carlos carvalhal

cihan tekin
22 mart 2012 boluspor beşiktaş maçı'nda son 10 senenin lig ve kupa şampiyonu, türkiye'nin real madrid'i boluspor karşısına tam kadro çıkmış ve elenmiş mal... oysa bizim mahalledeki bakkal bile der ve bilir ki; (vurgula: "abi bu tür maçlarda yıldız oyuncu oynayamaz, oynamaz daha doğrusu... konsantre olamaz.") işte bunu bile akıl edemeyen acemi bir mal bu adam... artık teknik direktörlüğünü tartışmıyorum dikkat ediyorsan...

taraftar olarak maçı radyodan dinlerken ben bile konsantre olmakta zorlandım... yarı dinler yarı dinlemez vaziyetteydim hep... son 10 dakikasını izledim, ona bile konsantre olamadım. gözlerim daldı gitti, futbolcular gibi bende de çünkü (vurgula: "ha attık ha atacağız, nasılsa atarız yeaaa!") havası hakimdi..

manuel fernandes

cihan tekin
yerinde olsam giderim...
böyle aşmış futbolcu olacağım da türkiye'de serhat ulueren, ahmet çakar'ın ağzına sakız mı olacağım?

gol attığımda asist yaptığımda iyi olup, twitter'da gündem olup, 5-6 maç kötü oynadığımda renkli, seviyesiz basının gazına gelen taraftardan kapalı tribünden siktir mi yiyeceğim? daha bir-iki ay önce quaresma'ya yaptığını yapıyordu bu taraftar bu adama! "siktirsin gitsin" diyordu...

teknik adama bile 1 sene şans verildiği, ilk senesinde şampiyon olamazsa yollandığı bir ülkede, "yarın hangi teknik adam gelecek acaba?" diye ömür mü çürüteceğim amk! git lan! gitmezsen aklının ipini sikeyim! bu ülke futbolseverine sabri'ler, ekrem'ler, selçuk şahin'ler yeter... onlar sever bu tip adamları...

edit: "beşiktaş taraftarının yorumlarını sadece sözlük'ten ibaret sanan, 20 milyon beşiktaş taraftarının sözlükte yazar olduğunu sananların hemen "kimse gitsin demedi-kimsenin gitsin dediğini hatırlamıyorum" diye atladığı futbolcu... çeşitli beşiktaş haberleri ve forumlarında yüzlerce bu yönde yorum okuduğuma eminim... ayrıca şu entry'den "fernandes'e siktir çekildi" anlamını çıkarabileni alkışlıyorum... yemin ediyorum müthişsin... iyi ki bir göze battık şu sözlükte, iyi ki bir sinir patlaması yaşadık... adımız çıktı dokuza inmez sekize... artık yazdıklarımız doğru düzgün okunmadan, anlaşılmadan direkt "cevap yetiştireyim hacı" modunda muamele görüyor."

fikret orman

cihan tekin
küçülmekten kastı (vurgula: "gitsin fernandes gelsin ali tandoğan"), (vurgula: "gitsin quaresma gelsin hurşut meriç") ise bi sktirsin gitsin mümkünse daha gelmeden. umarım kastettiği şey bu değildir. adam edilme potansiyeli olan yıldızları kazanıp, buna uygun yerliler ile takımı donatmak yerine beşiktaş'ı 2004-2007 yılları arasındaki mustafa doğan'lı, ali tandoğan'lı, mehmet yozgatlı'lı yıllarına döndürürse vebalin altından kalkamaz.

ama onlar koşuyor

cihan tekin
beşiktaş taraftarının en büyük hastalığı... yıllardır takoz, kazma, 8-9 sene beşiktaş forması giyipte orta açamayan, adam geçemeyen, iki şut çekemeyen, bir adım gelişme çabası göstermeyen, kuru kuru koşan oyuncuları izlememizin baş sebebi düşünce... galatasaray'da bile bu türe örnek olarak sadece sabri sarıoğlu kalmışken, daha uzun yıllar beşiktaş taraftarı olarak bizleri kanser edecek lanet...

bu durum beşiktaş'ta öylesine bir kanser halini almıştır ki; artık 8-9 sene beşiktaş forması giyip kendini geliştirmeyen, üç orta açamamış, 4 gol atamamış, iki adam geçemeyen adamları arlanmazca bağrımıza basar olduk... onlara komik lakaplar takıp güya bağrımıza basarak boktanlığa, sıradanlığa, kalitesizliğe, yeteneksizliğe, gelişime kapalılığa, tembelliğe övgüler düzer olduk...

- böyle hata mı olur ya! ayıp artık ya! bir adım ilerle be oğlum!
- "ha! o mu? o koşuyor hocam ama ya!"

adam en önemli avrupa maçında orta sahada rakibe asist yapıp, ardı sıra boş boş, amaçsızca kalenin içine kadar koşuyor, gol atan adamı izliyor;
bir diğeri birbirinin kopyası iki gol pozisyonunda aynı adama iki kere eskortluk yapıyor...

koşuyor işte... nereye, ne için, ne amaçla koştuğunun önemi yok...
mesela ben de her akşam 1 saat koşuyorum bizim evin oradaki koşu yolunda...
10 sene beşiktaş'ta forma giyer 700 daire yaparım şerefsizim. "kalas cihan" diye de komik bir lakap takın bana, öyle sevin, razıyım... koşarım vallahi, iyi koşarım...
6 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol