cihan tekin

(bkz: aşk acısı)

her sabah metrobüste olmasa da serviste yaşadığım ve alttan alta çok rahatsız edici bir durum... artık benden önce servise binip günaydın bile demeye başladı... hatta kendine ayrı bir personel kartı bastırmış bilgi işlem biriminden, her sabah benden önce basıp odada koltuğa kuruluyor... kesin maaş bordrosu bile vardır... yakında benden önce evlenip çoluk çocuğa karışacak piç...

iyi bir insan olmak için onu terbiye edecek bir dine ihtiyacı yoktur... her insanın içinde varolan değerlerden olan erdemli bir insan olmak düsturunu benimsemiştir ve bu özelliği keşfetmek için birinin ona "al bak! olmazsan yanacaksın! şeytanlar götüne mızrak sokacak!" demesine ihtiyaç duymamıştır... paniğe gerek yok...

özel yaşamımdan örneklemem gerekirse;
ateist bir ressam abim vardı ve bu insan kışları sokak çocuklarını atölyesine alır ve resim yapacağı tuvallerini kırıp şöminesinde yakarak ısıtırdı... hatta içlerinden resime yeteneği olanları keşfeder, onların tüm eğitimini üstlenir ve güzel sanatlar fakültesi mezunu birine dönüştürüverirdi... işte böyle... bunun için kimse ona "bunu yapmazsan cehennemde eşcinsel muameleye maruz kalacaksın veya yaparsan cennette şarap ırmakları var hem de bedava hacı" demedi...

yeryüzünde en saygı duyduğum insanlardan biridir bunu yapmayı başaran insan...

---------------alıntı---------------
ibrani peygamber, islam, Hıristiyanlık, Yahudilik dinlerinde ve Bahai inancından peygamber kabul edilir.

Tevrat, Allah tarafından Musa'ya indirilmiştir. Kızıldeniz'i mucizevî bir şekilde asâsıyla yararak israiloğulları'nı Mısır'dan çıkarmış, Firavun ve ordusu israiloğulları'nın peşinden gelirken Kızıldeniz'de boğulmuşlardır.
---------------alıntı---------------

(bkz: yaran facebook statusları) gibi bir şeydir sanırım...
(bkz: yaran peygamberler)

ailemin çanakkale'de yaşaması torpili ile bu seneki yıllık iznimde gitme ve görme şansına eriştiğim ada... ada değil aşk cenneti... şarap cenneti... ve sevgiliyle gidilmesi gerekir... benim gibi tek tabanca gitmeyi düşünenlere tavsiyem asla gitmemeleri... zira hiçbir bok yapamadım, yapasım gelmedi moral bozukluğundan... ben buraya yeni sevdiceğimle gelirim ulan dedim... şarap içerim, gün batımını izlerim, yumulurum dudaklarına dedim... ve yapacağım... yapmadan ölürsem gözüm arkada gidecek... önce bi sevdicek geleydi iyiydi [ybkz]swh[/ybkz]

6 kasım 2011 gençlerbirliği beşiktaş maçında oynasaydı en az iki asisti vardı... takımın reis oyuncu eksikliği öyle bariz ki anlatamam... ama maalesef ki gidecek...

6 kasım 2011 gençlerbirliği beşiktaş maçındaki tüm gol atakları onun kanadından geldi... milyon eurolar alıp rakip oyunculara kale önüne kadar eskortluk etme görevini layığı ile yerine getirmeye devam ediyor... canımız, genç yeteneğimiz, gelecek umudumuz bizim, beşiktaşımızın çocuğu... bu tür sıçışlar gerçekleştirdiği maçlardan sonra da egemen korkmaz'ın moral bozukluğunun onda birini göremiyorum ya suratında... daha da bir seviyorum... genç yeteneğimiz, beşiktaşımızın çocuğu, umudumuz diye haykırıyorum... devam...

kanaltürk spikeri kendisine mikrofon uzattığında "konuşmak istemiyorum" gibi bir şey söyledi ve sesi titriyordu... hani böyle moralin çok bozuktur... biri sana "nasılsın" diye sorar... "iyi değilim sonra konuşalım" dersin titrek bir sesle... o anda sana karşındaki "neyin var" diye sorsa ağlayacaksındır... bir kelime daha etmeye mecalin yoktur... işte tam öyleydi... kanaltürk muhabiri bir soru daha sormak için üstelese ağlayacaktı... her iddiasına varım... candır bu yüzden... gözüme bir girmiş pir girmiştir...

en çok giydiğim ve en sevdiğim tişörtüm...

o ölümcül sessizliğini bozup hiçbir şey olmamış gibi "nabeğr" diyerek bugs bunny edasında hortlayan eski sevgili...
gevrek gevrek böyle, yavşak yavşak... saygısızca...
buradan bir baksan da ne kadar itici olduğunu görebilsen keşke...
bak:http://tinyurl.com/76ux54c

staddaydım... kazandığımız maçı salak bir biçimde hediye ettik... maçla ilgili söylemek istediğim şey: "‎90 dakika boyunca bir tek küfürlü tezahürat yapmayan Gençlerbirliği taraftarını alınlarından öpüyorum ve galibiyetlerini tebrik ediyorum... Canlarım benim... Türkiye'nin en efendi taraftarısınız... Gönlümdeki yeriniz apayrı..." esen kalın...

"artık olamaz galiba" dediğim berbat bir dönemin ardından bir kadın beni yeniden heyecanlandırıyor sanırım sözlük... ne bileyim böyle bir heyecan, neler oluyor lan bana hissi... onun seni veya senin onu öptüğünü düşününce içinin bir tuhaf olması filan... kendimi sevmeye bile başlıyorum... onu sevdiğimi düşündüğüm yerde kendimi sevmek otomatikman devreye giriyor... o kadar de benziyoruz yani... olur mu ki? mümkün mü ki böyle bir şey? bize birini sevmek için kendini üzmen gerekir dedilerdi... yalan mıydı o şimdi?

skor bilemeyeceğim ama ben stadda olacağım için kesin yeneriz diyorum... aksini iddia edecek varsa geçsin karşıma dinamo kiev maçından sonra [ybkz]swh[/ybkz] artık bu bir totemdir ve stoke city maçına da geleceğim bu sebepten...

birol can filan değil... tez elden yuvadaki çocuklara beşiktaş forması giydirilip söyletilmesi gereken marş... makinemi kapıp gelmeye, yönetmenlik + çekim sorumluluğunu almaya hazırım [ybkz]swh[/ybkz]

http://www.ozdecocuk.com/icerenkoy/ linkindeki bağımlılık yapan müziği dinlemekten kayışlarımın kopması sonucunda,
söz konusu şarkıyı beşiktaş marşına evrimleştirme çabalarım sonucu ortaya çıkan nadide eser...
tabi ki bir derdim var bin dermana değişmem asla değil [ybkz]swh[/ybkz]

sıcacık bir havamız var
kartal sözlüüüük atkımız var
hem oynatır hem oynarız biz
inönü stadıııı bizim ikinci evimiz

quaresma var, almeida var,
travela var, rabona var
hem öğretir hem eğleniriz biz
inönü stadııı bizim ikinci evimiz

dün sabah kendisi benihttp://www.ozdecocuk.com/icerenkoy/ linkindeki müzik ile uyandırmıştır... yani inanılmaz bir uyanma deneyimiydi benim için... ne bileyim yani... değişikti [ybkz]swh[/ybkz]

son istanbul ziyaretimde gördüm ki kendisi yeşilçam bıyığı bırakmıştır... [ybkz]swh[/ybkz]

sevgi ile ısınmış küçük ve tatlı evinde, çift kişilik yatakta koyun koyuna yattığımız panpişim... o benden şikayetçi olmuş horluyor filan diye ama gel gör ki ben ne yapayım? o yanıma gelmeden önce uyumuştum, sabah uyandığımda da yoktu zaten yanımda... kimbilir? lan!!!!?!!!!

kıvanç tatlıtuğ'lu reklamları ile gözümdeki sempatisini tamamen bitirmiş giyim markası... kıvanç tatlıtuğ ve partnerini canlandıran hatunun böyle ağızlarını yaya yaya, yayvan yayvan, samimiyetten nasibini almamış, sözde cool aşk cümleleri kurmaları yok mu? nefret edilesi...

buradan çok bir şey almam... ama alınca da mutlaka herkesten "o ha ne güzelmiş lan! ne güzel yakışmış, nereden aldın?" tepkileri ile karşılaşıyorum... ama onun mavi jeans ile ilgisi de yok aslen... salı pazarından da bir şey alsam kendime yakıştırıyorum [ybkz]swh[/ybkz]

bir kıyafeti almam için zaten ilk görüşte "işte bu!" demem yeterli oluyor... taktiğim budur... partnerimi hiç bekletmem...
a) mağazaya giriş
b) kıyafetle göz göze geliş ve aşık oluş
c) tezgahtara beden söyleyip ödemek üzere kasaya yöneliş...
hepsi bu kadar...