16 şubat 2014 beşiktaş bursaspor maçı

0 /
zago30
haksız bir şekilde 10 kişi kalmamıza rağmen sahada yer alan 6 hakem müsvettesini ve kendini nimetten sayan bursaspor'u çimlere gömdüğümüz maç.lig sonuna kadar ilk 2 mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi gösteren maçtır.
deniztarafindakikale
armudun sapına, üzümün çöpüne bakmadan çok şükür kazandık denmesi gereken maç.

altımızda arabayla saat 12.10'da Beşiktaş'tan çıkıp santraya yetişemediğimiz maç olarak da hafızama kazınacaktır muhakkak. RTE denen zulümşahın da o gün ikitelli'de olması küfür dağarcığıma yeni eklemeler yapmama vesile oldu tabii.

eşim, kızım, ben, kayınçom ve sevgilisiyle gittik maça. bende kombine diğerlerinde bilet vardı. onlar başka kapıdan gireceği için ben ayrıldım ve batı tribüne girdim. fakat bekle Allah bizimkiler yok, sonra geldiler ve hepsinin yüzü asık. ne oldu dediğimde, çakmakla başlayan münakaşa polislerle ufak çaplı bir itiş kakışa dönüşmüş ve sinirler gerilmiş, onu anladım. kızım da korkmuş ve ağlıyordu. ilk olarak batı üst güney tarafındaydık ve tüm stad ayaktayken o blok ısrarla oturma uğraşındaydı. yer olmadığından bizde ayakta dikilince bir tartışma da orada çıktı. az kaldı bir iki taraftarımızı ezmek zorunda kalacaktım ki nihayet alttan aldılar ve bloğu ayağa kaldırdık, sonra biri sağolsun eşime ve kızıma yer verdi.

aptal aptal uygulamaların lideri ülkemizde doğu tribün kapalıyken, batı da iki devasa yer ( 3000-4000 kişi alır en az ) nedensiz kapalıydı ve insanlar üstüsteydi diğer yerlerde. bir tane insan evladı çıktı da tel örgüyü kırdı ve oralara da doluştuk. bu sefer batı orta kuzey tarafındaydık ve tam yerleşmiştik ki ersan'ın kırmızısı geldi. olayı oradan görmemiz mümkün değildi tabii ama taraftar olarak takımımız lehinde protesto ediyorduk. sonradan anladık ki bursa'nın penaltısı verilmemiş, hakem de bursa'dan özür dilemek için ersan'a uydurma bir kırmızı çıkarmıştı.

ikinci yarı ilk yarıdan daha iyiydik takım olarak. tribün olarak ise bir noktadan sonra gerçekten iyiydik.

batı üst ortaya konuşlanan tribüncü kardeşlerimiz manasızca "bizim bu büyük aşkımız sadece BEŞİKTAŞ'ımıza" tezahüratını söyleyerek kendilerini eğlendirirken kuzey kale arkası ve bizim olduğumuz taraf karşılıklı "bu sene şampiyon görelim sizi" tezahüratını başlattık da işkence sona erdi ve taraftar maça girdi biraz daha.

tribünü çekip çevirmeye kalkan arkadaşlar tribüncülüğün laylay yaparak bulunduğun yerde bağırmak olmadığını idrak etmek zorundalar. orada bulunma sebepleri Beşiktaş ve Beşiktaş yardıma ihtiyaç duyuyor. takımın ateşlenmeye ve dirence ihtiyacı olan dakikalarda laylay yapılmaz, bütün stad ayaklandırılır ve sahaya 12.-13. adam olarak duhul edilir.

not : bu yazı facebook ve twitter'da paylaşıldı.
şutmesafesişutpozisyonu
maçın heyecanı ile birşeyler yazdık çizdik ama sakin kafa ile düşünülmesi ve dersler çıkartılması gereken maç.öncelikle dany ve motta ikisi de felaket kötü bir maç çıkardılar, her ne kadar dany çok sırıtmasa bile, 8 kişinin ceza sahasında olduğu pozisyonlarda bile kaleciye pas yapması, motta'nın tün hamle zamanlamarının yanlış olması, hücum varyasyonlarında ayağında topları ezmesi çok dikkat çekti. kaleci tolga büyük bir kişilik ve kaleci, bugün onun yerinde cenk olsaydı 10 puan daha az hanemize yazılı olurdu. franco yerinde müdahaleleri ve soğukkanlığı ile olumlu bir maç çıkardı.ersan adem gülüm resmen saçmaladı, zaten atıldığı pozisyon öncesi yaptığı hareket net penaltı, sonrası malum hakem hatası ama bu tip işlere girmese daha iyi olurdu. maçın iki kahramanından biri veli'ydi mükemmel oynadı, atiba'da inanılmaz mücadele etti ve çok verimli oynadı. olcay biraz tutuktu ama gökhan töre beşiktaş'a geldiği günden beri en iyi maçını oynadı. zaten büyük bir yetenek olduğunu yıllarca söyledik. oğuzhan sanki daha büyük bir takımın dümenine oturacak kıvamda değil, en azından 3 haftadır bu böyle, çok silik ve etkisiz oynuyor. gol atmasına rağmen almedia, komedi programlarına bir maçta 5 adet malzeme verdi onun için söylenecek laf yok, gol atması önemli değil , çok yetersiz bir oyuncu zaten 3.5 senedir ki katkısı da ortada, onunla ilgili söyleyebileceğim tek olumlu şey sezon sonu gidiyor olması. sonradan oyuna giren uğur boral bana göre tecrübesiyle maçı çok güzel soğuttu, necip'de çok iyi mücadele etti, sanki stoper olarak geleceği daha parlak. hoca maça iyi konsantreydi, ama şu unutulmamalı ki bu futbol ile derbi de işimiz çok zor olur.
cihan tekin
almeida'ya olan sempatimin artık hayranlığa dönüştüğü maç olmuştur. evet, hayranı olduğum bir golcüdür artık almeida... cok sempatik seviniyor ayrıca. koca adam seni.
kadıköy panteri
kötü futbola rağmen kazandığımız maç. böyle boktan bir stat da maç kazanmak büyük başarı yine de. atmosfer futbol için zerre kadar müsait değil. maça kötü başladık. bursaspor da kendi sahasına gömülünce tatsız tutsuz bir oyuna döndü. hakemin eyyamıyla 10 kişi kalmamız bu kez ters tepti ve savaşarak kazandık. gökhan töre benim için maçın adamıdır. bu çocuk beşiktaş aşığı olmalı. bu mücadelesinin başka anlamı olamaz.
anlayamaz kimse bu aşkı
stada girişimin 2 kat çileli olduğu, golümüze kadar her şeyin adıma ters gittiği, bu kadar mı olur dediğim, telefonumu feda ettiğim karşılaşma. ama o gol geldi ya, o maç bitti öyle bitti ya sonunda. her şeye değiyor işte.
systemfailed
brigate autonome, miglate ve höwedes'le birlikte güney tribününde izlediğimiz güzel maç.

havanın güzelliği ve maç saati bir araya gelince kendimi mayıs ayında zannettim. hava aydınlıkken maç izlemeyi özlemişim. tribünler tahmin ettiğim gibi doluydu keşke doğu da açık olsaydı.

maça gelirsek çok tutuk başladık. aslında klasik bir iç saha maçıydı bizim için takım deplasman formundan uzak maalesef iç sahada. iki duran topta tehlike yarattı bursaspor neyse ki ucuz atlattık. ersan adem gülüm atıldığı anda tribünde tam anlamıyla çıldırdım. gözüm karardı çünkü ne zaman iyi gitsek hep aynı şeyler oluyor. çok şükür bu kez hakemi de yendik.

ikinci yarı çok umutsuzdum aslında yenilmesek iyi diyordum ama gerek bursa'nın kötü bir takım olması gerek futbolcuların hırsı golü getirdi. çok önemli bir maç öncesi[ybkz]swh[/ybkz] çok önemli bir 3 puan aldık.

ikinci devre oynadığımız trabzonspor maçını saymazsak tüm maçlarda muazzam defans yaptık. atiba veli ikilisine ne söylesek az. rakibe o kadar çok basıyorlar ki oyun kurmalarına müsaade etmiyorlar. bu ikili bundan sonra ayrılmamalı gerekirse tuvalete bile birlikte gitsinler.

dönüş yolu her zamanki gibi çileliydi ama değdi. çok şükür yine dört dörtlük olduk. umarım bu sefer galatasaray karşısında havamız bozulmaz.
ik
takım güzel oynamadı ama bu maç şunu gösterdi ki bu takımda biliç artık istediği sistemi oturtmuş durumda. her pozisyon için alternatif var ve oynayan oyuncu hakkını veriyor o formanın. bu da takımın kötü ve 10 kişi kaldığı bir günde bile kazanmasını bildiğini göstermekte. böylelikle şampiyonluk yarışında sonuna kadar olacağımızı gösteren maçtır.

genckartal301
gs'den fark yiyen bursa teknik direktörü daum aynı hezimeti bir daha yaşayıp görevinden şutlanmamak için hiç atak yapmayan bir kadro ile sahaya çıktı. bizim bilic hoca da aman gol yemeyelim de bir şekilde gol atarız diye düşünerek çıktı maça sanırım. çok etkili oynayamasak da sonuçta maçı aldık. bursa'nın kalemizde yakaladığı bir kaç pozisyon şans eseri gol olmadı.
özellikle maçın ilk yarım saati sağ kanatta oynayan dany'in alanı boş kaldı. ama sonra o da oyuna adapte oldu.
lüzumsuz bir itme hareketi hakemler tarafından yumruk olarak yorumlanan ersan adem gülüm umarım çok ceza almaz. tek maç verseler bari.

hugo almeida maça tutuk başlasa da rakiplerini ite kaka gol atmayı başardı. maç içerisinde uzaktan çektiği 2 tane amaçsız şut haybeye gitti ama olsun arada denemek iyidir.gol attıktan hemen sonra oyundan alınırken morali bozuldu biraz ama kafaya takmasın duygusal ve bıyıklı reisimiz.

olcay şahan 'ı beğendim bu maç yine. adam oynuyor beyler.

gökhan töre gereksiz çalımlara kaçıyor arada. şahsen isabetli orta oranlarını arttırmasını beklerdim. saçlarını kestirince tam cin cücüğüne dönmüş.

pedro franco takımın ilk 11 oyuncusu oldu artık hadi hayırlı olsun. yabancı kısıtlamasından ötürü sivok'u kesilebilir sanırım.

ömer şişmaoğlu'nun son yarım saat oyuna girip bir tane çakmasını çok istedim ama almadı bilic reyiz.

sonuç olarak normal bir maç ve güzel bir 3 puan.. gelecek hafta gs'ye koyarsak şampiyonluk şarkıları söylemeye başlarız, sonra taraftarın verdiği baskı ile saçma sapan 2 3 maçta puan kaybeder takıma söveriz. bakınız ligin 5. haftası taraftar yorumları.
healthsoldier
kötü futbol oynayarak kazanılan maçtır. zaten büyük takım olmak da bunu gerektirir. kötü oynadığın maçı bile kazanıyorsan işler yolunda demektir. önümüzde bir derbi var ve artık ona konsantre olmalıyız. o ilk haftadaki performansı yakalayabilirsek eğer o maçı da farklı şekilde kazanırız. yeter ki inanın.
metalmilitia
slaven bilic' in akıllı hamleleri sonucu galibiyeti aldığımızı düşünüyorum, defans oyuncunuz atılmışsa onun yerine ileriye dönük futbolcunuzu çıkarıp orta saha mücadelesi verebilecek adam almalısınız ki defans hattına çok iş düşmesin.
ben öyle bi insan mıyım
sadece, özverisiyle ön plana çıkan gökhan töre'nin, orta sahada gladyatör gibi savaşan veli kavlak'ın ve tabii bir klasik olarak atiba hutchinson'ın ön plana çıkarak, kazandırdığı karşılaşma.

hugo almeida'nın, gol vuruşunun hemen öncesinde, rakibini itekleye itekleye pozisyonun dışında bırakması, benim için çok güzel bir detaydı. o kadar kötüydü ki oyun içinde hugo, gol sonrasında duygusal bir patlama yaşadı
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol