zeki önder özen

11 /
oyunbozan
önce biraz iş yerinde yaşadığım süreçten bahsedeyim.

12 kişilik bir ekip yönetiyorum ve bir ürün satıyoruz. şirketin tüm ciro beklentisi ve başarısı 2013 senesinin son çeyreğinde benim üzerimdeydi ve yaklaşık 400 kişiyi çalıştıran bir şirketten bahsediyorum. bir ekip kurduk ve ekip içinde işten çıkartmam ve yerine yenilerinin almam gereken isimler vardı. biraz ihmalkar davrandım sanırım ve kimseyi işten çıkartmadım. bu ekiple yürürüm dedim ve ekibe olan inancımı her seferinde tekrarladım. yönetim sürekli olarak uyardı ve "bu ekipten en az üç başarısız personel ile yolları ayırmalısın ayrıca sezonu kaçırıyorsun" dediler. o süreçte biraz yavaştan alarak arayışa girdim ancak yaptığım görüşmelerde yerlerine koyabilecek bir personel bulamadım. biraz daha azim etseydim belki bulabilir veya bu üç personelle yolları ayırıp yükü başarabilen veya altta fırsat bekleyen kişilere verebilirdim olmadı. hedeflerimizin %70 inde kaldık. bu bir başarıydı ve şirket aslında çıkan sonuçtan memnundu fakat bir büyüme kaydedemedi. işin sonu bana dokundu, yaklaşık üç aydır bu hatırlatmaları yüzüme vurup duruyorlar, hiçbir şey söyleyemiyorum.

çıkan sonuca bakacak olursak eleştiride haklılar fakat imkanlar ve piyasa şartlarına göre hareket ettiğimi düşününce elimden çok fazla bir şey gelmediğine inandırdım kendimi. şimdi düşününce bu bir mesleki körlük olduğunu görüyorum. ne yazık ki kurumsal yapılarda "olsaydı-yapsaydım" gibi şeylere yer yok.

zeki hocayı bu yönden eleştirebilirim. o çok büyük bir organizasyonu yönetiyor ve kendisinden beklentiler çok yüksek. başarısız olduğunda değil de deneyip başaramadığında ona kızmak en doğal hakkımız. bu hak defol git, yapamadın tarzı cümleler gerektirmiyor. üstündeki sorumluluğu bence çok net bilen birisi. omuzlarına biraz da biz basıyoruz ve bence hepimizin onun hakkında ne düşündüğünü araştırıp gören bir insan.

doğruyu bulmak için biraz daha zamanı var. kemikleşmiş bir sistemsizlik var bu kulüpte. bunları aşmak öyle yazı yazmaya benzemez. kendisini eleştirirken lütfen rıdvan dilmen tarzına bürünmeyelim. rıdvan dilmen'in anlattıklarına bakarsak türkiye'nin en iyi teknik direktörü kendisi. cesareti varsa gitsin bir takım çalıştırsın görelim.

bence iş yapacak ancak gerçekten sorumluluğunda olan bir çok konuda görevini başarıyla yerine getirememiştir. toparlar, toparlayamazsa gider. bu adam olmasaydı beşiktaş şu an şampiyon adayı mıydı? yap ma yın.
tavares
öncelikle şunu anlayalım beyler, sporda başarı bir ekip işidir. önder hoca bu ekibin bir parçası ama maalesef çok küçük bir parçası ve işi de gerçekten inanılmaz zor. basit bir örnek vereyim, figen civan denen gazeteci geldiği günden bu yana önder hoca aleyhine yazılar yazıyor, bununla da kalmayıp iftira atıyor. normal bir kulüpte kulübün bu denli önemli bir çalışanına iftira atan biri hakkında dava açılırken bizde durum tam tersi. daha geçtiğimiz gün figen civan kendi instagram hesabından ahmet nur çebi ile aynı rakı masasında fotoğrafını paylaştı. daha da öncesinde bu kadının fikret orman'la birlikte fotoğrafları çıktı. kendinizi önder hoca'nın yerine bir koyup düşünün, ne hissedersiniz? stadımız yok, aldığımız saçma cezalar ortada, hoca'nın yönetime verdiği listeden kimler transfer edildi malum, fenerbahçe ve galatasaray'ın maaş-bonservise ayırdığı bütçeyle bizimki kıyas kabul etmez, ayrıca adım gibi eminim yönetimin büyük bölümü önder özen'i istemiyor. elbette hoca'nın çok yanlışı da oldu bunu inkar etmenin anlamı yok ama olumsuzlukları da göz önünde bulundurmak lazım.
turunçfırtına
Göreve geldiğinde, takımı oturtmak ve planlı,sistemli bir Beşiktaş oluşturmak için yaklaşık olarak 18 aylık bir süre istemişti taraftardan. Şu sıralar hakkındaki eleştirileri hak etmeyen güzel insan.Yöneticilerin basiretsizlikleri, Önder hocaya ve Bilic'e kesiliyor haksız yere. İstediği çalışma ortamı oluşturulduğu takdirde beraber güneşli günlere yürüyebileceğimizi düşündüğüm insan ve tabi ki Bilicle. Yapmamız gereken tek şey sabretmek, güneşe yürüyeceğiz inşallah Bilic-Özen ikilisiyle.
(bkz: ulu önder )
şutmesafesişutpozisyonu
fanatikleri tarafından savunulurken kullanılan en büyük söylem, geleceğe yatırım yapıyor takımı ileriye taşıyacak. bende şöyle bir göz atayım dedim yapılan özellikle yabancı transferler kaç yaşında, çünkü önder hocamız göreve geldiğinde beşiktaş yabancı veya yerli futbolcuları satarak gelir kapısı aralayacak demişti. buna göre;

Michael Eneramo : 29 yaşında
Atiba Hutchinson: 31 yaşında
Jermaine Jones : 33 yaşında

aylardır peşinden koşulan lescott 32 yaşında. maşallah 30 yaşının altında adam yok, holosko 30, escude 35 , sivok 31, almeida 30 , yaşında. zaten motta kiralık, fernandes bedava yolcu. bir tek elimizde pedro franco kaldı, biz de onun içinden çıkacak lugano'yu ve gelecek milyon euro'ları bekliyoruz artık. biraz sabır lütfen
itudeki konyali
Geleceğin takımını kuruyor,

Ömer
Kerim
Franco. Al sana 3 genç

Jones 32 yaşında kasım 2014'te 33 olacak nlbilmiyorsan sus.

Musa muhammed de izlendi ve alındı bu da sana kapak olsun
kadıköy panteri
neden sürekli transferlerle değerlendirildiğini anlamadığım adam. beyler bu adam kaleci antrenörü getirdi. wonderkid oyuncuları takıma kazandırmak için de uğraşıyor. musa muhammed bunun için iyi bir örnek. yani 6 ayda barcelona seviyesinde takım olmamızı mı bekliyor bazı arkadaşlar anlamıyorum. adam çabalıyor bir şeyler için kendisine en azından iki-üç yıl sabredilmeli. türk futbolu denen bataklıktan 6 ayda harika bir takım falan mı yaratmalı bu adam.
assortique
Son on yılda Önder özen yokken 5 şampiyonluk görmüş ya arkadaş ona istinaden eleştiriyor sanırım.

Ulan transferini eleştirdiğin atiba can simidi oldu, o kadar ki neredeyse g.tümüze de sokacagiz.

29 yaşında yaşlı dediğin eneramo en az 6 sene oynar amk ( yaş hesabı yapıyorum fayda hesabı değil) 6 sene kısa vade tabiiki.

Sen Oğuzhan'ı takımında önümüzdeki 6 sene oynatabil, öp başına koy!

Ama yok goy goy daha kolay...
blackeagle1903
beşiktaş'ın futbol direktörü olarak, dany konusunu çıkıp anlatması gereken kişi. kim aldı ? neden aldı ? başka biri alınamaz mıydı ?
blackeagle1903
sezon başında 2.5 milyon euroya pedro franco'yu aldırmış olup, şimdi o aldırdığı topçuyu siktir edip, galatasaray'ın çöpünü beşiktaş'a getirmiş olan vasıfsız traktör. madem arkasında durmayacaktın neden aldın franco'yu ? 2.5 milyon euro demek 8 milyon tl demek. beşiktaş taraftarının %99'u hayatlarında 8 milyon tl'yi bir arada göremeyecekler. ve o paralar benim gibi öğrencilerin taaa bursa'dan kalkıp istanbul'un olimpiyatında bilete 100 lira vermesiyle, başkalarının zar zor para birleştirip aldığı atkıyla, bardakla kazanıldı.

ha bir de bu zat sakatlık olmayacak 2. devre dedi. ulan en sakatlanmayacak adam sakatlandı be. kaleci sakatlandı kaleci.
blackeagle1903
evinin salonunda idman yaptırmayacaksa, bir bokmuş gibi ''gerekirse takımla sabahlayacağım, sakatlık konusunu da çözeceğiz'' artistliğini yapmaması gereken direktör.[ybkz]swh[/ybkz]
kadıköy panteri
bir an önce istifa etmesi gereken adam. bu ülkede bir kaç ayda ya her şeyi halledersin ya da siktir olup gidersin. beşiktaş futbol takımı hala avrupanın elit takımlarından biri haline gelmedi. bu adam ne yapıyor merak ediyorum. stad bile bitmedi. kendisini şantiyede göremedim kaç aydır.
blackeagle1903
beşiktaş'ı bayern münih yapması beklenen değil, bulunduğu durumdan daha iyi noktalara getirmesi beklenen adam. hazır inşaat örneği verilmişken buradan ilerleyelim. apartmanın olması için temelinin atılması lazım. temeli atıldıktan sonra, binanın katlarının yükselmesi lazım. biz önder hocadan hokus pokus ile bina yaratmasını beklemiyoruz. temeli atıp, yavaş yavaş katları çıkmasını istiyoruz, fakat olmuyor. 7-8 ayda yol alınabilirdi, fakat alınamadı maalesef.
kadıköy panteri
beşiktaş'ı bulunduğu noktadan daha iyi duruma getirmesi için zamana ihtiyacı olan adam. dany bilic'in istediği bir futbolcuydu. oyuncuyu da taraftar alsın artık dilerseniz.
blackeagle1903
herkes tarafından futbolu, futbolcuyu çok iyi bildiği söylenen direktör. 2 transfer dönemi gördük. 2013-2014 sezonu başlamadan önceki yaz dönemi ve şu anki ara dönem. ve bize ibrahim altınsay gibi oğuzhan özyakup ve olcay şahan kazandırabilmiş değil. atiba'yı da bilic'in aldırdığı söyleniyor. haa kerim frei'ı falan getirmiştir, ben o oyuncudan ümitliyim, ama onu da bilic efendi oynatmıyor. maç 3-0 olunca bile... ben kerim frei olduğumu düşünüyorum, kulübedeyim, adam akıllı süre almamışım, takımım ligin sonuncusuna karşı 3-0 önde ve teknik direktörüm[ybkz]swh[/ybkz] beni oyuna almıyor. derhal ümidi keser beni satmalarını söylerdim.
11 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol