confessions

newcastle

2. nesil Moderatör - - Moderatör -

  1. toplam entry 5452
  2. takipçi 1
  3. puan 123693

eziklik

newcastle
parayla olmayan, o nedenle rahatlıkla sergilenendir.

hiçbir düşünce üretemeyip sadece birinin ak dediğine her seferinde kara demek bu gruba girer. neyse demek ki doğru yoldayız, sıkıntı yok.[ybkz]swh[/ybkz]

hugo almeida

newcastle
pozisyon sonrası ofsayttan çıkmaya bile tenezzül etmeyen, bu sezon 3. kez arka direkte boş kaleye gol kaçıran; yeteneğine, kumaşına laf edenin çarpılacağı ama lakaytlığın dibine vurmasından mütevellid artık kendinden illallah ettiren topçu.

26 şubat 2012 galatasaray beşiktaş maçı

newcastle
almeida vs elmander

sonuç ortada. adam atamadı golü, o top döndü aynısını elmander attı. 3-2 kazanacağımız maçı aynı skorla kaybettik amına koyim. ben artık ne diyeceğimi şaşırdım.

hep istedim almeida dan olsun ama yok işte. direk dibinde ağzına atılan topu boş kaleye sokamayan adamı golcü diye tutmaya devam ediyoruz ya, birşey diyemiyorum ya.

26 şubat 2012 galatasaray beşiktaş maçı

newcastle
kimsenin sıkıntı yapmaması gereken maçtır. neden bilmem, bugün maçı bir şekilde alacağımızı düşünüyorum.

takımda şu ana kadar sadece biraz ismail, çokça da necip aksıyor. geriye kalanlar gayet iyi basıyor, mücadele ediyor, ellerinden geleni yapıyor. bir oyuncu değişikliği hakkımızı kullanmış olmamız belki biraz oyuna müdahale şansımızı kısıtlayacak ama olsun, alacağız biz bu maçı.

26 şubat 2012 fenerbahçe ülker beşiktaş milangaz maçı

newcastle
basketbolun kurallarının yeniden yazıldığı maçtır.

üç sayılık atış pozisyonunun 1 saniye öncesinde savunmacıya faullü screen yapılır ve atış da isabetli olur. hakemler hem faulü çalar, hem de sayıyı verir.

hayır adaletsizlik var, burası kesin. ben daha ziyade nedenini merak ediyorum. yani neden kayırıyosunuz bu amına koduğumun piçlerini?

pazar sabahı

newcastle
çocukluğumda kalmış olanı makbuldür her daim.

peder önderliğinde yapılan kahvaltı ve içerdeki müzik setinden yükselen yerine göre pink floyd, eric clapton, mark knopfler; yerine göre zülfü livaneli, ruhi su, cengiz özkan nameleri... mutfakta tv yoktu o dönem[ybkz]swh[/ybkz], o yüzden kahvaltı salonda yapılıyorsa mutlaka trt1 ve western kuşağı...

kahvaltı sonrası ana babanın karşılıklı kahve-sigara yapması ve bunu kendi evlatlarının yaptığını öğrendiklerinde aşırı tepkiler vermelerini neyle açıklayabilirim bilmiyorum ama o dönem onları izlemek, şimdilerde o dönem gördüklerimi yapmak, geçmişin sadece yaşanıp biten birşey olmadığını, sen istediğin sürece seninle belli oranda gelebildiğini anlamak gibi birşey olduğu için bu kadar zevkli sanırım.

ömrümün geri kalanını, çocukluğumun pazar sabahlarında geçirmek istiyor olabilirim ya. öğleden sonralarında değil ama kesinlikle sabahlarında. öğleden sonra çamaşır, banyo vs telaşlar başlardı ve pazartesi ağırlığını iyiden iyiye hissettirirdi de, tadımız kaçardı. böyle millet gazete okumaya başladığı andan itibaren tüm büyüsü kaçardı sanki pazarın.

o yüzden keşke gün içinde sıkılıp bunaldığım zamanlarda, yanımda taşıdığım şırıngalarla vücuduma bir doz pazar sabahı huzuru zerk edebilsem ara sıra.

14 şubat 2012 futbolda şike davası birinci duruşması

newcastle
canlı olarak takip ettiğim ve gerek mahkeme başkanının hali, tavrı olsun; gerek mahkeme salonundaki ortam olsun, -çok da etraflı bir değerlendirmeyle meslek hayatımı riske etmek istemem ama- kaderi belli olan duruşmadır.

bu gece kabul edilen[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] ve reddedilen[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] tahliye talepleriyle de niyet ve muhtemel sonuç benim nazarımda sübuta ermiştir.

dipnot: aziz ilk kez bu sene şike yapmadı ki...

edit: çağlayan daki birinci duruşmayı kastetmiştim, özür.

sevgilisi olan birine yavşayan erkek

newcastle
teke tek kavgayı hak etmeyen dallamadır. mümkünse arkadan gelip kaboom diye ense köküne yumruk atılmalıdır.

amaaa...

şu da var ki, bu oğlan çocuğu sevgilisi olduğunu bilmesine rağmen kıza yavşamaya devam ediyorsa sorun herifte olduğu kadar, kızdadır da[ybkz]swh[/ybkz]. çünkü şu bir gerçektir ki, istisnasız her kadın ilgiden hoşlanır ve bu ilgiyi canlı tutmanın yollarına bakar her zaman. hele bir de erkek arkadaşı/eşi onu biraz ihmal etmiş olsun o ara, hiç affetmez. aldatmak mıdır? bence bu da aldatmaktır.

öyle bir durumda çocuğa yukarıdaki hareket çekildikten sonra kız çocuğunu karşına alırsın, gözlerinin içine bakarak son bir kez gülümser, hadi eyvallah der, döner gidersin; o gülümseme ona bir ömür yeter. sonrasında üzerinden 5 sene[ybkz]swh[/ybkz] geçmiş olmasına rağmen, hala ara ara sana ulaşmaya çalışan biri haline gelir ve sonra buzdolabını açıp bir kase buz gibi yoğurt koyarsın kendine, hayat öyle devam eder.
247 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol