newcastle

çok hızlı olmadan da sağlam defans oyuncusu olunabilir denilince akla gelendir benim gözümde. recep çetin, ulvi güveneroğlu ve kadir akbulut ile birlikte o müthiş defans dörtlüsünü oluşturan efsane futbolcumuzdur. çocuk aklıma nedense ayak parmak ucuyla yaptığı hayati müdahaleler kazınmış, kalmıştır.

nasıııll? beşiktaş altyapısında mı yetişti? yok yaauuv?

1988-1998 yılları arasında siyah beyazlı formamızı giymiş 1965 doğumlu sağ bek.

efsane defans dörtlüsünün sol beki, 3 numarası. trivelası, rabonası yoktu ama nedense işini layıkıyla yapar idi.

istikrarı ve sadeliğiyle yıllarca beşiktaş defansının vazgeçilmezi olmuş efsane 5 numara.

siyah beyaz kaşkolu olmayan taraftardır, zira bizim camianın kültüründe olan birşey değildir.

maçı izlerken pozisyon olur, "senin amına koyim", "bacağının yayını sikim" gibi daha yumuşak ve tek kullanımlık küfürleri hepimiz ederiz, çünkü o kadar olur artık yani ama biz fener/gs taraftarı gibi efsane futbolcumuz takımın başına teknik direktör olarak gelip bir-iki kötü skor aldığında siktir ol git diye organize bir biçimde yeri göğü inletmeyiz[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] ya da tesis çıkışı arabasının içinde tekmelemeyiz[ybkz]swh[/ybkz] ya da takımdan ayrılan bir futbolcuyu tesadüfen bir düğün dernekte yakalayıp ağız burun dalmayız[ybkz]swh[/ybkz]. bunlar bir tarafa kendi futbolcumuzu hiçbir umuma açık platformda küfürlü cümlelerle tenkit dahi etmeyiz!

günlük hayatında boynunda siyah-beyaz kaşkol varken sokakta bile hareketlerine dikkat eden adamım ben, sırf bu renklere laf gelmesin diye. hal böyleyken taşı kulağımın dibinden yemek zoruma gidiyor, çabam bundandır.

kendi oyuncusuna söven taraftar ekolünün kendini iyiden iyiye hissettirdiği başlıktır.

bu nedenle çeteye sesleniyorum: gençler sanırım sorun sizde değil, bizde.

15 mart 2012 atletico madrid beşiktaş maçında yenilen üç golün ikisinde net hataları olmasına rağmen hiçbir suçu olmayan futbolcumuz.

bayılıyorum şu beşiktaş a yakışmıyor muhabbetine, bayılıyorum. bir futbolcunun beşiktaş a yakışır olması kriterleri nedir dayı, anlatın da bilelim yahu. ya abi burası türkiye ha. "her şeyin bittiği yerde başlayan şehre, bazen güzel şeyler de gelirdi ama hiçbiri uzun süre kalmazdı" tadında bir futbol ekolüne sahip bir ülke burası.

buna rağmen ernst i, hilbert i, necip i, veli yi beşiktaş a yakışmamakla itham etmeye devam etmek istiyorsanız, sizin bileceğiniz iş.

asıl yeri sağ açık olan bir adam; bunun yanında forvet arkası, ön libero, sol açık gibi pozisyonlarda da sırıtmadan oynayabiliyor -ki veli önceki takımında forvet bile oynamışlığı olan bir futbolcudur.- ama iş sol bek oynamaya geldiğinde taşlanıyor ve "fundamentali yok yeaaa..." minvalinde eleştirilere maruz kalabiliyorsa ben artık diyecek birşey bulamıyorum.

28 şubat: yüzyılın son darbesi, tarihe gömülen acı: dersim, sivas 93 yangın yeri gibi ülke standardının üstündeki yakın tarih belgeselleriyle tanıdığım, mutlaka takip edilmesi gereken araştırmacı gazeteci yazar.

http://www.iztv.com.tr/IzYuzleriDetay.aspx?id=21

2009 yapımı, nazım alpman imzalı bir iz tv belgeseli.

eğer hakikati istiyorsanız; hem yanandan, hem yakandan dinlemelisiniz. yakanın o dönem söylediklerini, yazdıklarını ve bakış açısını verip, yanana orada ne olup bittiğini tüm çıplaklığıyla anlattırınca, ortaya böyle bir solukta izlenen bir belgesel çıkarmış oluyorsunuz işte.

digiturk yayın platformunda yer alan, [ybkz]swh[/ybkz]türkiye nin ilk yerli belgesel kanalı. bunun ötesinde türk televizyonlarının bana göre en kaliteli, en cesur ve aynı zamanda en yerli kanalıdır.

televizyonunu yeni açmış izleyiciler için söyleyelim, mutlaka izlemelisiniz.

iz tv de yayınlanan sivas 93 yangın yeri adlı belgesele de konu olmuş katliam.

o gün daha küçüktüm. o halimle bile olayın vehametinin ayırdındaydım. bugüne geldiğimizde orada ne kadar büyük bir vahşete devlet eliyle imza atıldığını hala göremeyen insanlarla karşılaşıyorum ara ara ve diyecek pek de birşey bulamıyorum.

hala mumsöndüye inanan, hala aydınına sahip çıkamayan, hala ülkede cereyan eden bu denli büyük kara lekelerin çözümlemesini yapamayan bir toplum elbette en (vurgula: ileri demokrasi)leri hak etmektedir diye düşünüyorum.

her babayiğidin harcı olmayandır. elbette pek çok örneğini, belki de buna nazaran daha ciddi konularda görebiliriz ama böyle bir soytarılığın bilinmesi, görülmesi gerekir diye düşünüyorum. görülsün ki, kimlerin gazına gelindiği, kimlerin gazıyla kimlerin bir kalemde harcandığı biraz daha iyi anlaşılsın... diyeceğim ama... işe yarar mı, bilemiyorum.

http://www.stargazete.com/spor/kartal-da-neler-oluyor-haber-431471.htm

"Gruplaşma iddialarıyla çalkalanmaya hazırlanan Beşiktaş’ta Quaresma’nın sakatlıktan dönüşünün de takıma yaramadığı belirlendi." nedir ya?!

en makbulü anlık gelişendir, dadından yenmez.

http://tinyurl.com/782rgpd

edit: link

kendisi için inşallah başkan olmaz dediğimdir.

ispanyolların hayrettin'i olarak nitelendirebileceğim, çok zor topları çıkarabilmesine rağmen yeri geldiğinde takımını çok kolay pozisyonlarda yediği gollerle ve yaptığı sair hatalarla yakabilmiş emekli kaleci.

real madrid patentli olmasına rağmen adı valencia ile özdeşleşmiş emekli ispanyol kaleci. aynı zamanda kaleciler biraz çatlak olur tezinin de önemli temsilcilerindendir kendisi.

http://estaticos01.elmundo.es/elmundodeporte/imagenes/2007/10/11/1192133848_0.jpg

henüz 25 yaşında olmasına rağmen[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] dünyanın en iyi kalecileri arasında gösterilen cska moskova kaptanı[ybkz]swh[/ybkz].

ara sıra hatalı gol de yer, formsuz zamanları da olur ama takımının tartışmasız bir numarasıdır ve adı her transfer döneminde büyük kulüplerin kalesine aday gösterilir.

http://www.dailymail.co.uk/sport/football/article-1257180/CSKA-Moscow-bid-make-sure-Igor-Akinfeev-doesnt-join-Manchester-United-free.html

##179261

4 mart 2012 beşiktaş trabzonspor maçında beşiktaş adına takımın en iyisi olan futbolcu.

evet iyiydin kardeşim ama hakikaten artık biraz kenarda beklemen lazım. ara sıra yedek oturmak, bir kaleci için bazen sürekli oynamak kadar işe yarar.

son olarak, eğer senin gibi kalecilere sabredilmemesi gerekseydi 25 yaşın üstünde 6-7 kaleci izliyor olurduk sadece. igor akinfeev hata yapmıyor mu hala? ya da david de gea... bu hataları yapan adam;

http://tinyurl.com/6qmgxq2
http://tinyurl.com/7o859w3 [ybkz]swh[/ybkz]

bu kurtarışı yapan adamla aynı kişi mesela;

http://tinyurl.com/88kyzpz

ya da şu video da ne anlatmak istediğimi ortaya koyabilir. burada bir tarafta tecrübeli andoni zubizarreta'nın kırmızı görmesi üzerine oyuna dahil olmuş, henüz 24'ündeki santiago canizares ruiz ve diğer tarafta 30'undaki peter schmeichel

http://tinyurl.com/7xjkkez

biri olmadan diğeri olunmuyor, bu iki kere iki dört kadar net.

asıl adı jose guillermo del solar alvarez calderon olan eski futbolcumuz. bende de nedense hep bir matias emilio delgado tadı bırakmıştır.

kalecilikte duracağı yeri bilememenin fundamental değil, yetenek eksikliği olduğunu öğrenmemize vesile olmuş kaleci.

vay anasını, bir yaşıma daha girdim.