beşiktaş'ın borçları

355 milyon tl olmuş...dün gazetede görünce inanamadım...giderek demirörenspor kulübü olma yolunda gidiyoruz...bir allah ın kulu çıkıp ne oluyor demiyor...medyadaki yazarların hepsi yok q7 yok guti yok forlan derdinde...sözlüğe bakıyorum...kimi ntvspor kimi fenerbahçe derdinde...kimsenin yazdığı yok...bir de böyle yazıyım belki dikkat çeker...355 milyon tl...ben hiç bir branşımıza transfer yapılmasın diyorum mümkünse bir 5 sene falan...belki sonra kendimize geliriz....

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/17786332.asp

beni iyiden iyiye yıldız düşmanı yapan hâl vaziyettir.

dış transfere yapılan harcamanın belki de 1/10' ini alt yapı için harcamış olsaydık ve bu politikayı 2 yıl öncesinden belirleseydik şu anda kartal ruhunu taşıyan bir takımımız olabilirdi. bunca hayal kırıklığı biriktirmemiş olurduk belki de. olmuşla ölmüşe çare yokmuş. şu saatten sonra teşhisi konulmuş bir hastalık var ve tedavi için çzöümler üretilmeli. yıldız transferlerine ara verip, beşiktaş formasını taşıyabilecek daha doğru oyuncularla sözleşme imzalanarak önümüzdeki yıllar içerisinde bu borç aşağı çekilmeye çalışılmalı. aksi durumda ciddi bir kriz dönemi bekliyor olabilir beşiktaş' ı. ve kim ne derse desin forlan' ı almak yerine, ona verilecek para ile voleybol takımı kadrosu yenilenerek küme düşen takımı en azından tekrar üst lige almak daha mantıklı. beşiktaş futbol klubünden ibaret değil...

sapla samanı birbirine karıştırtan, taraftarı birbirine düşüren borçlardır. buradan gelip borç bu kadar olmuş beşiktaş batıyor, futbolcu alınmasın, yatırım yapılmasın spor konuşulmasın sadece herkes beşiktaşın kötü gidişatına değinsin isteniyor. kongre üyesi olursun ibra etmezsin kongreyi yönetimin gidişatını durdurur hesap uzmanlarını sokarsın kulübe yaptığın muhalefet işe yarar. yıllardır (serdar bilgili zamanından beri) felaket tellalları kulüp batıyo yok oluyor demeçleri verirken her gün kulüp büyüyor ve artık istensede istenmesede endüstriyel futbolun kölesi oluyoruz. ben demiyorum ki borç yok herşey kontrol altında ama kulüp batması ve bir ailenin eline geçmesi söz konusu olamaz. gerekirse geçmişte nasıl yaptıysak gene çakarız kibriti. amacım poüler kültürü savunmak değil amacım büyüdüğüne inandığım bir kulübe destek olmak. ve bunu yapabileceğim en basit yöntemle yapıyorum zannederim yaptığım alışverişlerle. herkesin aynı duyarlılığa ulaşması sonucunda hiç sevmesem de bugün çok büyük bir gelir kaynağı olan fenerium desteklerinin kulübe yansıması gibi bizimde yardımlarımız artacaktır.

(bkz: necip beşiktaştır)

transferlere sevinmek herkesin hakkıdır derken, atlanılmaması gereken konu. o hakkımız ne kadar varsa, borcu düşünmek zorunluluğumuzda o kadar var

kurumlara olan borclardan ziyade, yildirim demirören'e olan borcu düsünmemiz gerekmektedir ki kendisi bi bes sene sonra kulübün tapusunu eline alabilir.
tabi bunda, seric, zapo, tabata gibi bos adamlarin transfer meblalari asiri rol oynuyor. o yüzden bi baglamda bu fon iyi oldu, en azindan kaliteli adamlara para ödüyoruz diyebiliriz.
bir de artik serdal adali ve cengiz zülfikaroglu gibi iki isim var yönetimde, demirören'e ne kadar güvenmiyorsam. onlara asiri güvenmekteyim. dilerim transfer basarilarini borcu azaltmakla da sürdürebilirler ve amatörün parasini futbola harcamazlar.

son dönemde beşiktaş diyince akla ilk gelendir. özellikle demirören ailesine olan borç yüzyıllık efsanenin sırtında ki yüktür, ayıptır

son olarak yıldırım demirörenin aracına gelen haciz ile ayyuka çıkan borçlardır.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1077324&CategoryID=84

dilimde biten tüylerin sebebi, gelecekten umut edememin tek nedenidir. bireysel olarak en çok dile getirdiğim, gene de sesimi duyuramadığıma inandığım konudur. kötü yönetimin ve beşiktaş üzerinden para aklanıyor olmasının da en önemli kanıtı bence

demirören sayesinde katlanarak artan ve artmaya devam eden şey.

30 kasım 2011 tarihi itibariyle 296.625.874.00 TL olan borçlardır.

an itibarıyla demirören in kendisine karşı olan kısmından vazgeçtiğini açıkladığı borçlardır.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: 26 şubat 2012 beşiktaş idari ve mali genel kurulu)

az evvel mali tablosunu inceleme fırsatı bulmamla birlikte "yok artık!" nidaları atmama sebep olan borçlardır.

bu kadar mı amatör insanlarla çalışılır? hiçkimse mi görmedi açığın her gün büyüdüğünü?
gerçekten çok yazık. şu saatten sonra gelecek olan başkan adayı özellikle pazarlama ve mali konularda profesyonel kişilerle çalışmalı.
mevcut borç arttırılan gelirin yanı sıra kısılan giderlerle kapanacaktır.
umarım iyi bir politika izlenir de şu borç normal seyrine döner.

sebebiyle birçok yüreksiz kişinin başkanlığa adaylığına engel olmuş,600 milyon lirayı aştığı söylenen külfetli meblağdır.şüphesiz ki gelecek başkan çok radikal kararlar almak durumunda kalacaktır.

hali hazırda, icra müdürlüklerinde devam eden 5000 e yakın davaya konu olan borçlardır. 3000 tl lik davamız dahi var.

halkin takimini yine halk kurtaracaktir dusuncesindeyim... ne yapip ne edip besiktas kart uygulamasina gecilmelidir.

normal, gold platinium seklinde kartlar.

kongre uyesi olabilmek icin bile 50 TL verilliyorsa, her besiktasli yillik 50 TL verip kart alabilir.

her türlü kısa vadeli gelirinden çok olan borçlardır

koca camiayı bir q7 kadar üzmeyen borçlardır. egemen gitti, yönetime olan tepkiler bir anda arttı, borçlar milyara dayandı; tık yok tabiri caizse

http://www.haber1903.com/Besiktas-2612-kartala_bir_darbe_daha.html

yakın sürede bitmeyecek borçlardır