bazı durumların başlangıcında alınması gereklilik arz eden, kişinin duruma uygun sağlık şartlarını taşıyıp taşımadığını anlamaya yönelik verilen rapor.
ocak itibarıyla işe girişte alınanı parayla verilir olmuş. herhangi bir sağlık ocağından artık alınamayacakmış.
hükümetimiz çalışıyor, lütfen rahatsız etmeyin.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1118844&CategoryID=118
oyuncular maçtan sonra soyunma odasına dönerken curtis jerells'a sesimi duyurabildiğim için rahatlamış bir şekilde ayrıldığım maç.
beşiktaş'ta forma giymiş ilk yabancı futbolcu.
macar futbolcu, bizde 1966/67 sezonunda oynayıp yalnızca 3 maçta forma giydikten sonra amerika ligi'nde şansını denemiş.
macar futbolcu, bizde 1966/67 sezonunda oynayıp yalnızca 3 maçta forma giydikten sonra amerika ligi'nde şansını denemiş.
vatandaşı corneliu popa ile 1969/1970 sezonu başında romanya'dan getirilmiş futbolcu.
vatandaşı ve yoldaşı popa'dan daha başarılı bir beşiktaş kariyeri yaşamış olduğu kesin. zira popa hiç maça çıkmadan geri gönderilirken, nunweiller 1 kere siyah-beyaz formayı giyebilmiştir.
vatandaşı ve yoldaşı popa'dan daha başarılı bir beşiktaş kariyeri yaşamış olduğu kesin. zira popa hiç maça çıkmadan geri gönderilirken, nunweiller 1 kere siyah-beyaz formayı giyebilmiştir.
beşiktaş'a (vurgula: dinamo bükreş)'ten 35 yaşında gelip hiçbir maça çıkmadan geri dönmüş futbolcu.
seneee 1969... ay'a falan çıkılırken bizde bunlar olup bitiyormuş işte.
evet...
seneee 1969... ay'a falan çıkılırken bizde bunlar olup bitiyormuş işte.
evet...
--alıntı--
boğa kadar güçlü, tilki kadar kurnaz, tavşan kadar süratli bir futbolcu dersek paunoviç’i tarif etmiş oluruz herhalde. son derece sıcakkanlı bir futbolcu olan paunoviç, beşiktaş tarihinin en verimli yabancılarından biriydi.
1977 temmuz’unda partizan’dan 700 liraya 2 yıllık sözleşme ile beşiktaş’a transfer edildi. 1977-78 sezonunda 27 lig maçında 7 gol attı, ertesi sezon ise 28 maçta 14 golle gol krallığında ikinci sırayı aldı. özellikle derbilerde ve deplasmanlardaki üstün formuyla dikkat çeken paunoviç, attığı goller kadar attırdıklarıyla da gündemde kalmayı başarmıştı.
türk futboluna yabancı oyuncu yasağı gelmesiyle, 1978 haziranı’nda yugoslav takımı radniki kragujevac’a gitti.
--alıntı--
neresinden baksan enteresan adam. beşiktaş'ta 78/79 sezonunda forma giymiş bir futbolcu kendisi ama göründüğünün aksine bu eski dost finli imiş.
(bkz: ben bugün bunu öğrendim)
(bkz: ben bugün bunu öğrendim)
ülkemizde 80'lerde hüküm sürmüş yugoslav oyuncu furyasının bir ferdi. 86/87 sezonunda bir yıl boyunca beşiktaş forması giymiştir.
ülkemizde bir sezon beşiktaş, bir sezon da gaziantepspor'da oynamış polonyalı sol açık futbolcu emeklisi. beşiktaş'taki senesi tam bir hayal kırıklığı olarak hatırlanır.
beşiktaş'a herhangi bir anlamda yakışmayacağını söylediğimizde ne futboldan anlamadığımız kalmıştı ne "gavur tohumu" olduğumuz. şimdi o arkadaşları da görmek isteriz açıkçası burada, bakalım neresinden tutacaklar.
tam da kabullenmeye başlamıştım hoca seni, tam da yerini hazmedebileceğine inanmaya başlamıştım. hocası olarak ersan adem gülüm'e bunu yapmamalıydın. sadece onu değil, hiçbir oyuncuyu taraftarın önüne atarak günah keçisi ilan etmemeliydin. kim olduğunu hatırlattın bana tekrar, sağolasın.
tam da kabullenmeye başlamıştım hoca seni, tam da yerini hazmedebileceğine inanmaya başlamıştım. hocası olarak ersan adem gülüm'e bunu yapmamalıydın. sadece onu değil, hiçbir oyuncuyu taraftarın önüne atarak günah keçisi ilan etmemeliydin. kim olduğunu hatırlattın bana tekrar, sağolasın.
ing. gereğinden fazla değer verilmiş, abartılmış.
şahsım da dahil olmak üzere can sıkıcı sıklıkta kullanılan bir kelime haline geldi artık. bu işleri bir ayarlayalım.[ybkz]swh[/ybkz]
şahsım da dahil olmak üzere can sıkıcı sıklıkta kullanılan bir kelime haline geldi artık. bu işleri bir ayarlayalım.[ybkz]swh[/ybkz]
bugüne kadar üst düzey takımları da çalıştırmış overrated hoca.
daha net ifade etmek gerekirse sebastiao lazaroni'den sonra gördüğüm en tırt hoca. 3. sırayı sanırım claudio ranieri'ye veririm. gerçi şöyle de bir şey var:
http://www.football-coach.net/zdenek-zeman-philosophy.html
daha net ifade etmek gerekirse sebastiao lazaroni'den sonra gördüğüm en tırt hoca. 3. sırayı sanırım claudio ranieri'ye veririm. gerçi şöyle de bir şey var:
http://www.football-coach.net/zdenek-zeman-philosophy.html
(bkz: alexander amisulashvili)
son on sezonun aksine bu sezon bizi mahçup etmiş, insan içine çıkmaya mecal bırakmamış acemiler mangası.
te allam ya...
edit: ironi var ha burada.[ybkz]swh[/ybkz]
te allam ya...
edit: ironi var ha burada.[ybkz]swh[/ybkz]
ilk olmayan son da olmayacak olandır.
hep yaptığımız bir geyik var ya hani, "sen beşiktaş'sın, hakemleri de yenmen lazım." o hesap işte...
hep yaptığımız bir geyik var ya hani, "sen beşiktaş'sın, hakemleri de yenmen lazım." o hesap işte...
hakem hataları karşısında beşiktaş'ı savunmak konusunda diğer yönetimlerden fazlasını yapmayan yönetim.
ha yalnız şöyle bir şey var, zaten herhangi bir beşiktaş yönetimi de bu işi bir yere kadar yapabilir. burada belki de tartışılması gereken diğer bir zafiyetimiz basın nezdinde yeterli kudrete sahip olmayışımızdır.
fırat aydınus bir önceki bursa maçında beşiktaş'ı doğrar ama ertesi hafta yönettiği fener-eskişehir maçında caner erkin'i söylenenlere göre yanlış bir değerlendirme sonucu oyundan attığı için ana akım medyada günün adamı ilan edilir, "fırat aydınus hakemliği bırakıyor mu?" gibi manipülatif başlıklarla üzerinde esaslı bir baskı yaratılır.
bu iş böyle dayı. hiçbir hakemin götü kamuoyu önünde çarmıha gerilmeyi yemez. aynı takımın maçına bir sonraki atanmalarında "efendi efendi" maç yönetirler.
ha yalnız şöyle bir şey var, zaten herhangi bir beşiktaş yönetimi de bu işi bir yere kadar yapabilir. burada belki de tartışılması gereken diğer bir zafiyetimiz basın nezdinde yeterli kudrete sahip olmayışımızdır.
fırat aydınus bir önceki bursa maçında beşiktaş'ı doğrar ama ertesi hafta yönettiği fener-eskişehir maçında caner erkin'i söylenenlere göre yanlış bir değerlendirme sonucu oyundan attığı için ana akım medyada günün adamı ilan edilir, "fırat aydınus hakemliği bırakıyor mu?" gibi manipülatif başlıklarla üzerinde esaslı bir baskı yaratılır.
bu iş böyle dayı. hiçbir hakemin götü kamuoyu önünde çarmıha gerilmeyi yemez. aynı takımın maçına bir sonraki atanmalarında "efendi efendi" maç yönetirler.
1 şubat 2013 beşiktaş kdç karabükspor maçındaki yönetimiyle yüksek gözlemci notu alacak olan hakemdir, izleyin görün. çünkü bu iş böyle işliyor konu beşiktaş olunca.
marksizm'in farklı bir yorumunu 40'ların sonunda çin'de[ybkz]swh[/ybkz] uygulamaya geçirmiş; devrimi köylüsü, işçisi, cümle emekçisiyle birlikte gerçekleştirmiş önder.
diğer örneklerine kıyasla[ybkz]swh[/ybkz] daha başarılı addedebiliriz çin'de gerçekleşen, mao önderliğindeki devrimi.
diğer örneklerine kıyasla[ybkz]swh[/ybkz] daha başarılı addedebiliriz çin'de gerçekleşen, mao önderliğindeki devrimi.
türkiye işçi köylü kurtuluş ordusu'nun kısaltması. mao zedong gibi zamanında devrimin köylü ve işçilerden oluşan taban elektriğiyle gerçekleşeceğine inanmışlardır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?