(bkz: teslis)
(bkz: sinan engin)[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
1995 yılında kurulan, nba doğu konferansı atlantic grubu takımlarından. nba'deki tek kanada takımıdır. maçlarını (vurgula: air canada center)'da oynamakta olup renkleri kırmızı ve siyahtır.
http://www.nba.com/raptors/?tmd=1
http://www.nba.com/raptors/?tmd=1
(bkz: allen iverson)
(bkz: reggie miller)
bir dönemin, belki de aynı zamanda şimdinin revaçta ürün zinciri yapılanması.
tıpkı saadet zinciri (vurgula: titan)'da olduğu gibi bir yapılanmadan bahsediyoruz. ürün satıyorsun ve bir yandan sisteme insan çekiyorsun. çektiğin insanların sattıkları üzerinden para kazanıyorsun. bir dönem validem de meşgul oldu bu işle. kimseye mahcup olmadı, para da kaybetmedi ama beklediğini de kazanamadı, ne yalan söyleyeyim.[ybkz]swh[/ybkz]
tıpkı saadet zinciri (vurgula: titan)'da olduğu gibi bir yapılanmadan bahsediyoruz. ürün satıyorsun ve bir yandan sisteme insan çekiyorsun. çektiğin insanların sattıkları üzerinden para kazanıyorsun. bir dönem validem de meşgul oldu bu işle. kimseye mahcup olmadı, para da kaybetmedi ama beklediğini de kazanamadı, ne yalan söyleyeyim.[ybkz]swh[/ybkz]
1989'da kurulmuş olan, nba doğu konferansı güneydoğu grubu takımlarından. maçlarını amway (vurgula: arena)'da oynamakta olup mavi, siyah ve beyaz renklere sahiptirler.
stan van gundy önderliğinde[ybkz]swh[/ybkz] son senelerde hiç de azımsanmayacak işler yaptılar ama şahsen daha yüksek bir potansiyelleri olduğunu düşünüyorum.
stan van gundy önderliğinde[ybkz]swh[/ybkz] son senelerde hiç de azımsanmayacak işler yaptılar ama şahsen daha yüksek bir potansiyelleri olduğunu düşünüyorum.
nba'in doğu konferansı merkez grubu takımlarından. 1941 senesinde (vurgula: fort wayne pistons) adıyla kurulmuşlardır, 1957'de bugünkü isimlerini almışlardır. renkleri mavi, kırmızı, beyazdır. maçlarını ise (vurgula: the palace of auburn hills)'te oynamaktadırlar.
özellikle detroit şehrinin zaman içinde hayalet şehir hüviyetine bürünmesiyle iyiden iyiye bir ghetto takımı hüviyetine bürünmüşlerdir.
özellikle detroit şehrinin zaman içinde hayalet şehir hüviyetine bürünmesiyle iyiden iyiye bir ghetto takımı hüviyetine bürünmüşlerdir.
kullandığınız bilgisayarda hatırlanmak istemiyorsanız, kaydet'e basmadan evvel ufak bir ctrl+a, ctrl+c operasyonuyla mutlu yarınların beyaz atlı ve genç kızları peşinden koşturan yazarı olarak hayatınıza devam edebilirsiniz.[ybkz]swh[/ybkz]
(vurgula: açıklayıcı not): ctrl+a yazdıklarınızın hepsini seçmenize, ctrl+c ise kopyalamanıza yardımcı olur.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] (vurgula: olmaz işler bunlar) uyarısıyla karşılaştığınızda ise aynı başlığa girip entry girilen o alttaki beyaz boşluğa, daha önce kopyalamış olduğunuz ve gitti gözüyle bakılan entry'nizi ctrl+v kombinasyonuyla yeniden döşeyebilirsiniz.
"döşemek" biraz biçimsiz kaçtı farkındayım ama artık montajda şey yaparız.
(vurgula: açıklayıcı not): ctrl+a yazdıklarınızın hepsini seçmenize, ctrl+c ise kopyalamanıza yardımcı olur.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] (vurgula: olmaz işler bunlar) uyarısıyla karşılaştığınızda ise aynı başlığa girip entry girilen o alttaki beyaz boşluğa, daha önce kopyalamış olduğunuz ve gitti gözüyle bakılan entry'nizi ctrl+v kombinasyonuyla yeniden döşeyebilirsiniz.
"döşemek" biraz biçimsiz kaçtı farkındayım ama artık montajda şey yaparız.
bu vatan senin en iyi şartlarda yetişmene yardımcı olduysa, insanca yaşayabiliyorsan, mutlu bir hayatın varsa, insanca hakkını talep edebiliyor, haklıysan elde edebiliyorsan; var olduğu söylenebilecek borçtur. aksi takdirde olmayandır, talep edilemeyecek olandır.
ilkokulda öğretilen bir şey vardı, her vatandaşın 3 temel vatan borcu vardır: vergi ödemek, oy vermek, -erkekler için- askerlik yapmak... bu kavram gitgide daraldı, askerlik yapmaktan ibaret olarak zihinlerdeki yerini aldı.
"lisans mezunusun zaten 5,5 ay dediğin nedir ki?" diye bakamıyorum maalesef, bu işin uzun dönem ihtimali de var çünkü. o halde benim kariyerimin başlangıcında kaybettiğim bir senem için ben de (vurgula: devlet borcu) falan gibi bir kavram uydurabilir miyim acep? ha ama maaş veriyorlardı değil mi uzun dönem yapınca? taam o zaman, ödeşmiş oluyoruz yani? benden başka bir şey istemeyeceksin değil mi devlet bey?
ilkokulda öğretilen bir şey vardı, her vatandaşın 3 temel vatan borcu vardır: vergi ödemek, oy vermek, -erkekler için- askerlik yapmak... bu kavram gitgide daraldı, askerlik yapmaktan ibaret olarak zihinlerdeki yerini aldı.
"lisans mezunusun zaten 5,5 ay dediğin nedir ki?" diye bakamıyorum maalesef, bu işin uzun dönem ihtimali de var çünkü. o halde benim kariyerimin başlangıcında kaybettiğim bir senem için ben de (vurgula: devlet borcu) falan gibi bir kavram uydurabilir miyim acep? ha ama maaş veriyorlardı değil mi uzun dönem yapınca? taam o zaman, ödeşmiş oluyoruz yani? benden başka bir şey istemeyeceksin değil mi devlet bey?
gelişindeki fikirlerimi tamamen değiştirmiş komple bir profesyonel. o dönem "herkes romario de souza faria değil" gibi bir şey söylemiştim yaşından ötürü ama o, bu kategoriye dahil olduğunu ispatladı bence. 33 yaşındaki bir forvet oyuncusunun katar gibi doğru düzgün idman dahi yapılmayan bir ülkeden gelip ölü toprağını atabilmesi ve büyük bir takımın forması altında katkı sağlaması bence kesinlikle göz önünde bulundurulması gereken bir durum.
ben yönetici olsam, niang'a bonservis ödemek riskini alırdım ne yalan söyleyeyim. hiç olmadı, mustafa pektemek'in kendisinden öğrenmesi gereken çok şey olduğuna inanıyorum.
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/01/31/bir-kolektif-futbol-abidesi-mamadou-niang/
ben yönetici olsam, niang'a bonservis ödemek riskini alırdım ne yalan söyleyeyim. hiç olmadı, mustafa pektemek'in kendisinden öğrenmesi gereken çok şey olduğuna inanıyorum.
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/01/31/bir-kolektif-futbol-abidesi-mamadou-niang/
son zamanlarda tarihinin en yoğun günlerini yaşayan kartal sözlük kurumu.
başında daha önceden (vurgula: t.c.) ibaresi bulunduğu rivayet ediliyor ama emin olmadığım bir bilgiyi de vermek istemem doğrusu.[ybkz]swh[/ybkz]
başında daha önceden (vurgula: t.c.) ibaresi bulunduğu rivayet ediliyor ama emin olmadığım bir bilgiyi de vermek istemem doğrusu.[ybkz]swh[/ybkz]
bir hevesle yazar olup daha sonra hiç arayıp sormayan, iki kuple entry girmeye üşenen, genellikle "abi yazmağa zamanım olmuyor ama okuyorum yazılanları, takip ediyorum bir şekilde" gibi nezaket kokan bir açıklamaları olan ama yine de sevilen kartal sözlük yazarlarına tıpta verilen isim.
bu arkadaşlar bir araya gelip örgütlense, ağzımızı burnumuzu kırabilecek bir sayısal çoğunluğa ulaşırlar sözlük.
(bkz: cyber can)
bu arkadaşlar bir araya gelip örgütlense, ağzımızı burnumuzu kırabilecek bir sayısal çoğunluğa ulaşırlar sözlük.
(bkz: cyber can)
yani dünyanın en iyi projesi değil belki, belki de en verimli şekilde kullanılamadı ama anlamadığım bir şey var, bu durum feda'nın anlamını eksiltir mi? bu projenin altında yatan düşünceye zeval getirir mi? bence getirmez.
ben taraftarın tam olarak feda ile ilgili neyi sorguladığını anlayamıyorum artık. takımın bu durumu, öngörülen bir senaryoydu; bu proje taraftarın sahip çıktığı ölçüde işe yarayacak olan bir proje idi. geldiğimiz nokta ortada işte, içimize sinmeyen nedir tam olarak? bu sezon için daha fazla olmasını beklediğimiz neydi ki?
ayrıca şunu da vurgulamalıyım ki, hiçbir beşiktaşlı yönetici ağlamadı kimseye feda diye diye. ben fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetiminin feda sürecinde başarılı olduğunu düşünüyorum. tek sorun, kulüp içindeki şu amına koduğumun iç çekişmeleri... bir bitmedi!
ben taraftarın tam olarak feda ile ilgili neyi sorguladığını anlayamıyorum artık. takımın bu durumu, öngörülen bir senaryoydu; bu proje taraftarın sahip çıktığı ölçüde işe yarayacak olan bir proje idi. geldiğimiz nokta ortada işte, içimize sinmeyen nedir tam olarak? bu sezon için daha fazla olmasını beklediğimiz neydi ki?
ayrıca şunu da vurgulamalıyım ki, hiçbir beşiktaşlı yönetici ağlamadı kimseye feda diye diye. ben fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetiminin feda sürecinde başarılı olduğunu düşünüyorum. tek sorun, kulüp içindeki şu amına koduğumun iç çekişmeleri... bir bitmedi!
samet aybaba tarafından beyan edildiği söylenen cümle.
çok derin psikolojik tahlillere gebe bir cümle bu aynı zamanda. düşünün ki, adam kendini nerelerde görüyor. başlayayım mı saymaya antrenör samet efendi?
(bkz: hakkı yeten)
(bkz: sanlı sarıalioğlu)
(bkz: recep adanır)
(bkz: vedat okyar)
(bkz: nazmi bilge)
(bkz: rıza çalımbay)
bak tek nefeste 6 efsane beşiktaş kaptanı saydım, ki bunlardan sanlı sarıalioğlu hala (vurgula: sanlı kaptan) diye anılır. ulan hiç utanmıyorsan teknik ekibinden utan. sanki recep çetin bu takımda kaptanlık yapmadı mı? hiç değilse ona ayıp olmuyor mu?
(vurgula: ukdeyi veren:) avcarlıçürük
çok derin psikolojik tahlillere gebe bir cümle bu aynı zamanda. düşünün ki, adam kendini nerelerde görüyor. başlayayım mı saymaya antrenör samet efendi?
(bkz: hakkı yeten)
(bkz: sanlı sarıalioğlu)
(bkz: recep adanır)
(bkz: vedat okyar)
(bkz: nazmi bilge)
(bkz: rıza çalımbay)
bak tek nefeste 6 efsane beşiktaş kaptanı saydım, ki bunlardan sanlı sarıalioğlu hala (vurgula: sanlı kaptan) diye anılır. ulan hiç utanmıyorsan teknik ekibinden utan. sanki recep çetin bu takımda kaptanlık yapmadı mı? hiç değilse ona ayıp olmuyor mu?
(vurgula: ukdeyi veren:) avcarlıçürük
http://www.baykusyuvasi.com/harry-pottera-verdigim-inanilmaz-ayar/
[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
uefa kupası'nın önceki adı. 1958-1971 yılları arasında düzenlenmiştir. newcastle united fc'nin de bir adet şampiyonluğu bulunmaktadır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?