how i met your other

temizlik konulu intro'larını görmem ve çok tepki çeken ts introsunun sorumlusunu sepetlediklerini öğrenmem sonucu, görmek istediğim, aidiyet duyduğum, benimsediğim gerçek çarşı ruhunu tüm yozlaşmalara rağmen hala kaybetmediklerine sevindiğim oluşum. keşke o beşiktaşıma, beşiktaşkıma, siyah beyaz felsefemize yakışmayan çürük elmaları da tamamen temizleyebilseler de asıl temizlik operasyonu tribünlerden başlayıp dalga dalga yukarılara çıksa. aman yanlış anlamayın, bu temizlik tüpçügillerin temizliğine benzemeyecek. paralı askerler değil beşiktaşk neferleri başrolde olacaklar.

serdal adalı ile birlikte adliyeye sevk edilmiştir.
umarım sevenlerini üzecek işlere bulaşmamışsındır kaptan.

dün yaptığı açıklama ile bir çok şeyi bitirmiştir, diyecek kelime bulamıyorum.
siz bizi, takımımızı, aşkımızı, uğruna her şeyi terk ettiğimiz canımızı bu pisliğin içine çekmeseydiniz, bu kadar basiretsiz, bu kadar kişiliksiz bir açıklama yapıp, şikecileri koruyan taraflı federasyonun yanında durmazdınız, böyle sus pus olmaz, haksızlığa isyanda bayrak taşıyan olurdunuz.

bu kulüpten gördüğünüz şahsi menfaatleriniz ters döner de kendi pisliğinizde boğulursunuz umarım.
daha çok yazardım da değmez. şeref'imizi hakkı'mızı şimdi öldürdünüz işte.

http://www.bjk.com.tr/tr/haberler.php?h_no=21045

gidip han solo'yu, ya da chewbacca yı bulmak olarak özetleyebileceğim eylemler. onlar oyalarken, siz de sıvışırsınız.

doğuş grubunun yeni kanalıdır. doğuş grubu, yani ntv nin sahibi, hani şu yayıncılık ilkeleri arasında iktidar yalakalığı, göt korkusu, muhalifi tasfiye etmek [ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz], yandaşı pohpohlamak olan kanal. behzat ç mizi de bozacaklarsa bir zahmet çay koyup gelsinler. star tam layıkıyla yerine getirememişti sansür işlevini, bu transfer taşları yerine, diziyi de iktidarın kucağına oturtacak sanırım.

(bkz: abi seviyorsan git konuş bence)

fenerleşmek konusunda istemediğimiz bir yola girmek üzere olsa da, asıl eleştirdiğim yanı bu değildir. burada söz konusu, gereksiz bir ego tatmini yüzünden yapılan düşüncesizliktir. aynı şeyi taurasi ile patlayan doping olaylarında da yapmıştı forza ve chatman misillemesi ile tükürdüğünü yalamak zorunda kalmıştı. bu da kıvrak zekasıyla, eleştiri tarzıyla, olaylara bakış açısıyla dünyaya sesini duyuran, farkını ortaya koyan biz beşiktaş taraftarları için büyük bir eksi puan oldu.

nasıl ki, antu.com un fener taraftarının tamamını temsil ettiği gibi yanlış bir kanı varsa, forza için de aynı şey geçerli. çarşı beşiktaş'tır zihniyeti yıllardır empoze edilmeye çalışılıyor bize. kabul etmedim ve asla da etmeyeceğim. çarşı, beşiktaş değildir. beşiktaş da çarşı değildir. çarşı sadece beşiktaş aşıklarının en önde gelen oluşumudur. ama yeni nesildeki genel yozlaşmaya paralel olarak o da eski özgün ve kendimizle özdeşleştirdiğimiz yapısında bozulmalar yaşamış, çizgisinden taviz vermiştir. ve kanımca da miadını fazlasıyla doldurmuştur.

bu son olaydaki düşüncesizlik ise aklı başında bir insanın, hele bir beşiktaşlının asla düşmeyeceği bir hataydı. eğer bir şekilde bu olaylara bizim yöneticilerimiz de dahil olursa, ki şuan kuvvetle muhtemel, bu platformdan yönetim yanlısı, ayıp örtme amaçlı hareketler gelecektir diye düşünüyorum. mabette yüzümüze tükürenler, üstümüze yürüyenler, sanal ortamdan başkana destek çağrısı yapacak kadar arsız ve utanmaz olurlar mı, keşke bu soruya "kesinlikle hayır" diyebilsem..

trabzonspor u tebrik etmek için intro düzenleyip aklınca fener e bok atarak "alın teri" muhabbeti yaparken, havada uçan umut bulut un aldığı penaltıları, burak yılmaz ın ceza yayında scuba dalışlarını unutan, bu sabah sadri şener in de şike operasyonunda gözaltına alınmasıyla "götoluşun dayanılmaz hafifliği" denilen duygunun tadına bakmış tüpçü destekli misyoner oluşum. bu kafada devam gençler[ybkz]swh[/ybkz]

yani normalde kaale almadığım bir site ama şu kafası güzel arkadaşlar da olmasa cidden hayat çekilmiyor:
http://i1107.hizliresim.com/2011/7/5/4034.jpg

yeni nesil olanlarında en bariz görüleni siyah-beyaz aşktan çok sarı-lacivert nefretin ağır basması olan özellikler.

ankaraya deniz yapmasına, telekinezi filan kasmasına gerek olmayan yazar. o işlerle altgeçit fetişisti i nokta melih ve şurekası ilgileniyor zaten.

çok dinledim, çok söyledim, hep inan içimde yok fesatlık dedim, ama dinlemediler, hep fesatlık aradılar, hep art niyetli gördüler. sonradan gördüm ki fesat da onlar, art niyetli de. hep yanlış limana yanaşmanın, yanlış sularda yüzmenin pişmanlığını yaşatan sezen aksu şaheseridir bu şarkı bana.

sinan engin ve kirli ilişkileri nedeniyle yakın gelecekte bir tarafımızda patlamamasını umduğum dalga geçmeler.

menajer olgun peker le olan sıkı fıkı ilişkileri, beşiktaşımın adını karıştırdığı mafyatik skandallar ve aziz yıldırım şakşakçılığı sebebiyle şike soruşturmalarında başı ağrıyacak, ve halen gizliden gizliye danışmanlığını yaptığı tüpçü başkanı da yanında götürebilecek maşa vasıflı zat. belki de beşiktaşıma yaptığı tek hayırlı iş, tüpçüyü koltuğundan etmesi olacaktır.

şu günden iki ay sonra da söyleyebilmeyi umduğum söz. sürekli fenerbahçe-aziz yıldırım-hapis üçgeni içerisinde dalga geçerek olayı değerlendiren takımdaşlarım unutmasın ki, soruşturma kapsamında adı geçen mafyatik menajer olgun peker, sinan engin isimli maşa yüzünden kulübümüzle de sıkı ilişkiler içerisinde bulundu. bu olaylar burada kalmayacak ve elbet ucu bu zatlar üzerinden tüpçü ve şurekasına da değecektir. o nedenle, dere görmeden paça sıvamayıp, olaylar karşısındaki objektifliğimizi korumalıyız ki, gün gelip biz de aynı duruma düştüğümüzde suçluyu, suçu, olacakları doğru tahlil edebilelim.

ileri demokrasi ile alakası olmayan, dünya genelinde 50. yılını yaptığı vandal piçliklerle "kutlamaya" çalışan hells angels adlı bir motosiklet çetesinin başının altından çıktığı yönünde kuvvetli iddialar bulunan olay. dezenformasyon olmaması için bu yönden de değerlendirmekte fayda var.

3 temmuz 2011 şike soruşturmasını an be an aktarırken ligtv den daha objektif olduğu doğrudur. zira ligtv sadece altyazı geçirip yayın yapmamayı tercih etmiş durumda şu an. ancak bu objektivite göreceli olarak ligtv den fazla olduğu gibi fenerbahçe tv den de düşüktür. teşvik priminin suç olmadığını iddia etti bu kanal bugün. eskişehirspor bilmemneyi ümit karan'ı eski galatasaraylı diye tanıttı, korcan için de beşiktaşlı demelerini beklemedim değil açıkçası. sahibi belli, yayın ilkeleri belli, eğilimleri belli olan bu kanal dışında şu yayını yapan başka bir kanal olmaması bu ülkenin ayıbı, yeni dönemin habercisidir.

bu fiyatları duyduktan sonra kartal sözlük dostlarına şu soruları yönelteceğim:
bu sene de kapalıda mısınız?
ayda 360 tl kombine taksidi ödeyecek kadar zengin miyiz?
ortada zar zor alınmış bir kupa dışında başarı yokken, amatör branşlar can çekişirken, beşiktaş geleneklerine yakışmayacak şekilde sporculara angarya vari işler yaptırılırken %35 zam görmüş kombineleri alıp tüpçüye ses etmeyecek misiniz?

ben en fazla yeni açık alabilirim sanırım, ki o bile 180 tl taksit ile gayet itici duruyor. yönetim bize kısacası ya peşin al ya da her maç 50-60 kaat bayıl, sömürücem seni diyor. muhtaçsın bana diyor, bir de hala utanmadan stadı kesin yıkacağız diyerek bilet satmaya çalışıyor.

formaların da yeni sponsorla 100 kaattan aşağı olmayacağını düşünürsek, öyle gariban öğrencileri korsan ürün alıyor diye kulüp kanalında fişlemekle olmuyor bu işler. yine sağlam rant var ve yine birileri haddinden fazla kazanç elde edecek, haksız yere. allah belanı versin kapitalist futbol, allahından bul tüccar kafalı tüp milyarderi. mourinho ya ronaldo ya sat sen o kombineleri!

edit: dingoc un eski açık çağrısından sonra, eskide maç izlemenin çilesini, deniz tarafındaki kale tadının artık alınamadığını bildiğimden ben de yeni açıkta örgütlenmek için çağrı yapıyorum size dostlar. hem iki ayrı tribünde olmak gücümüze güç de katabilir, belli olmaz.

taraftarı öpme odaklı beşiktaş yöneticileri tarafından bu sezon giymemiz beklenen giyecek. kapalı alt kombinesi 1.800, kapalı üst 2.000 tl olacak söylentileri ayyuka çıkmış durumda.[ybkz]swh[/ybkz]

göt korkusu değil yasal zorunluluktur.aynı şey kartal sözlük ve tüm diğer sözlükler için de geçerlidir.siz bir 3. kişiye hakaret ederseniz ve alyehinize dava açılırsa, savcılık kararı ile kıçınızdaki donun markasına kadar her türlü bilgi sözlük yönetiminden temin edilebilir. vermezlerse sözlük kapanacak korkusu değil, yasalara karşı geldikleri için cezalandırılma korkusu olabilir ancak.

şahsımca yanlış olansa, sözlük avukatının çıkıp "biz yazarların arkasında durmayız, facebook, microsoft duruyor mu" şeklindeki savunması ve hakkında bilgi istenen yazar haber verilmemesinin de yasal zorunluluk olduğunu belirtmesidir. bugünkü vedalar, bit osurur yel götürür tavrıyla izlenirse yanlış yapılır. çünkü giden insanlar ekşi sözlük'ün emektarları, 12 yıllık birikimin neferleri. artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.