futbolu sevmeyen erkek

zamanını ne ile değerlendirdiğini merak ettiğim insan.

sevgili adem babamızın zamanında [ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] futbol olmadığını ve gayet başarılı çalışmalar yaptığını düşünürsek ne erkekliğine ne de karakterine veryansın edebileceğimiz erkektir.
her erkeğin futbolu sevmesini beklemek sadece bir tabudur.kesinlikle zevk meselesi olan bir durumdur.
[ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

doğuştan deli olduğuna kanaat getireceğim erkektir.

(bkz: çık dışarı)

içiboş bira şişesi :/

öyle şey olmaz.karşılaştığında yolunu çevir muhabbetinden pek tat alamazsın.

biraz ruhsuz heyecansız bulduğum erkek profilidir.

soğuduğum erkek tipidirrr... ne beraber maç izlenir, ne eğlenilir.
'' o kadar kişi bir topun peşinden koşunca canım sıkılıyor'' diyeni bile vardır !!

tercihlere saygı duymakla beraber ne idüğü belirsizler kapsamına giren erkektir.

(bkz: efemine erkek) [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

Genelde arabalarla da arası pek iyi olmayan erkektir.

jose mourinho ve abdullah avcı yı çok seven adamdır....

dünya üzerindeki tek spor dalının futbol olmadığını bilen ve başka spor dallarını daha çok seven erkektir. ya da, ilgi alanı herhangi bir spor dalı olmayıp, müzik gibi başka ilgi alanlarına sahip olan erkektir.

(bkz: pascal nouma)
kendisi açıkça belirtmiştir bu oyunu sevmediğini.

pipi'sinin yerini bilmediğini düşündüğüm insan türü.

Top olması muhtemel olan kişidir. (bkz: Kadınsı erkek)

alışveriş sevmeyen kadınla aynı türün örneğidir.

kadın görünce etkilenmeyen erkek gibi midir,yoksa erkek görünce etkilenen erkek gibi midir?görmedim,duymadım,tanımıyorum.varsa eğer tanımak da istemiyorum,tercih meselesi.

(bkz: bana uzak allah a yakın olsun)

çevresi ile alakalı bi durum olduğunu düşünürtendir.

zira futbolu sevmek önce ailede, sonra mahallede, sonra okulda başlayıp devam eder.

bir çocuk düşünün anne çalışıyor baba çalışıyor sabahları çocuk kreşe bırakılıp akşam alınıyor. kreşte oyunlar oynayan çocuk akşam eve geldiğinde annesiyle babasının günlük iş günlerini dinliyor, evebeynlerinin onunla oynadığına tanıklık ediyor gülüyor eğleniyor. yarın gene aynı şey. çocuk mutlu ama çevresinde maç ile alakadar kimse yok ki. biraz büyüyünec evebeynler çalıştığı için çocuğu yüzmeydi, satrançtı, tenisti bilimum sporlara yolluyorlar. çocuk 7 yaşına geldi futboldan bi haber. arkadaşlarıyla futbol oynamayı değil de paten kaymayı seviyor. okulda beden eğitimi dersinde futbol yerine voleybol, basketbol tercih ediyor bla bla bla...

kısacası futbol sevgisi aileden arkadaşlardan gelir. abinin elinden tutup maça gitmekle başlar. okuldan kaçıp stada çift turnike yaparak girip gırtlak patlayana kadar bağırmakla başlar. en nihayetinde izlemekten keyif almakla başlar.

hayatın anlamını bilmeyen erkektir.

memlekette ne kadarı varsa hepsini mıknatısla çektiğimi düşündüğüm türdür.

"ben sevmiyorum futbolu, anlamsız geliyor bana.

lan ben senin anlamınınnnnn diye başlayan cümleler kurdurturlar bana.