görevinin başında kalması gereken adam. gidecek birileri varsa, başkanın ibo ya söylediği gibi başlarıdır. en önde giden faturayı ödeyecekti, ibo ya öyle söylemişti başkan
bernd schuster
---------------alıntı---------------
ilk ve ikinci maçta d.kiev bize eksiklerimizi gosterdi. bizden iyi olan taraftılar ve biz elendik. bugünkü maç şanssızlık değildi. mağlubiyetten öte incitici maçlar oldu. futbolcularım maçı çevirmeyi düşünmediler."
schuster, istifayi düşünüyormusun sorusuna ''daha maç yeni bitti. iyi işler yaptiğimi düşünüyorum'' diyerek cevap verdi.
---------------alıntı---------------
ilk ve ikinci maçta d.kiev bize eksiklerimizi gosterdi. bizden iyi olan taraftılar ve biz elendik. bugünkü maç şanssızlık değildi. mağlubiyetten öte incitici maçlar oldu. futbolcularım maçı çevirmeyi düşünmediler."
schuster, istifayi düşünüyormusun sorusuna ''daha maç yeni bitti. iyi işler yaptiğimi düşünüyorum'' diyerek cevap verdi.
---------------alıntı---------------
(bkz: bsg )
kesinlikle gönderilmemesi gerektiğini düşünüyorum, bence bu sezon yaşadığımız tarihi başarısızlığın altında bir sürü neden var, tam kadro olarak çıktığın maç sayısı bir elin parmaklarını geçmez, sakatlıklar, cezalılar vs, bir türlü sistemimiz oturmadı, hakem hataları, sayılmayan goller verilmeyen penaltılar bunların hepsini birer neden olarak kabul edebiliriz. kabul ederken diğer takımlarında bu tarz sıkıntılar yaşadığını göz ardı etmemeliyiz.
beşiktaş takımının sıkıntısı, orta alan ve defans hattında, ersan'ın sakatlanmasıyla beraber tehlike çanları çalan defansımız üzülerek söylüyorum ki yol geçen hanına dönmüş durumda, kalemizde sıkıntı olduğunu düşünmüyorum cenk'in arkasına düzgün bir yedekle yolumuza devam edebiliriz diye düşünüyorum,
kalkıp hocayı amansızca eleştirmenin mantığı yok, bugün schuster'i eleştirenler dün korkak oynatıyor diye eleştirilen mustafa denizliyi alkışlıyordu, mustafa denizli'nin şampiyon yaptığı takımı herkes şampiyon yapardı, kaç derbi kazandık o dönem hatırlayanınız var mı ? yada zirveye oynayan kaç takımı yendik, şampiyonluğumuzu küçümsediğimizden değil ama sadece şuan ki duruma göre daha kolay oluşundan schuster'in daha iyi işler yaptığını düşünüyorum, sene başını hatırlayalım herkes stada geldiğinde oynanan futboldan zevk almıyormuydu ? üst üste alınan bir kaç yenilgi takımın özgüvenini kaybettirdi sonrasında gelen sonuçlarda ortada, şu noktada yapmamız gereken bu sezon türkiye kupasını alıp seneye avrupada olmayı garantilemek, hocamızla devam edip, düzgün transferler yapıp ofans gücü yüksek takımımızın defansif yönünüde kuvvetlendirip , önümüzde ki sezon çok büyük başarılara imza atmak. ben istiyorum ki schuster en az 10 sene bu takımın başında kalsın, bir istikrar sağlansın, unutmayalım o atak futbolu o pres futbolunu bize schuster izlettirdi, tamamen kendi sistemine uygun kuracağı takımla, yapılacak yeni transferlerle bu takım iş yapacak bu hoca iş yapacak.
(bkz: forza bernd schuster)
beşiktaş takımının sıkıntısı, orta alan ve defans hattında, ersan'ın sakatlanmasıyla beraber tehlike çanları çalan defansımız üzülerek söylüyorum ki yol geçen hanına dönmüş durumda, kalemizde sıkıntı olduğunu düşünmüyorum cenk'in arkasına düzgün bir yedekle yolumuza devam edebiliriz diye düşünüyorum,
kalkıp hocayı amansızca eleştirmenin mantığı yok, bugün schuster'i eleştirenler dün korkak oynatıyor diye eleştirilen mustafa denizliyi alkışlıyordu, mustafa denizli'nin şampiyon yaptığı takımı herkes şampiyon yapardı, kaç derbi kazandık o dönem hatırlayanınız var mı ? yada zirveye oynayan kaç takımı yendik, şampiyonluğumuzu küçümsediğimizden değil ama sadece şuan ki duruma göre daha kolay oluşundan schuster'in daha iyi işler yaptığını düşünüyorum, sene başını hatırlayalım herkes stada geldiğinde oynanan futboldan zevk almıyormuydu ? üst üste alınan bir kaç yenilgi takımın özgüvenini kaybettirdi sonrasında gelen sonuçlarda ortada, şu noktada yapmamız gereken bu sezon türkiye kupasını alıp seneye avrupada olmayı garantilemek, hocamızla devam edip, düzgün transferler yapıp ofans gücü yüksek takımımızın defansif yönünüde kuvvetlendirip , önümüzde ki sezon çok büyük başarılara imza atmak. ben istiyorum ki schuster en az 10 sene bu takımın başında kalsın, bir istikrar sağlansın, unutmayalım o atak futbolu o pres futbolunu bize schuster izlettirdi, tamamen kendi sistemine uygun kuracağı takımla, yapılacak yeni transferlerle bu takım iş yapacak bu hoca iş yapacak.
(bkz: forza bernd schuster)
Bende gitmemesi gerektiğini düşünenlerdenim. Eğer gönderilecekse onu getirenlerde onunla beraber gitsinler.
haber1903'ün özel haberine göre, bugünkü antrenman sonrası takımla toplantı yapıp kendilerine gerekli gazı vermeye çabalayan teknik adam.
---------------alıntı---------------
oyuncularına beşiktaş'a yakışmayan oyun oynadıklarını belirten schuster'in: 'kendinize güveninizi kaybediyorsunuz. bu size ve beşiktaş ruhuna yakışmıyor. kendinizi toparlayın bu böyle gitmez.' dediği öğrenildi. sözlerine devam eden schuster bunlundukları durumu, şu şekilde açıkladı; 'ispanya'da bir laf vardır. bıçak ağzınızda maça çıkacaksınız' sözleriyle schuster'in takımı ateşlediği ve yarından itibaren bambaşka bir beşiktaş olmalarını istediği öğrenildi.
schuster'in ardından guti ve nihat'ın da 'yanlış olan bir şeyler var. bu bize yakışmıyor. bugün son kötü günümüz olmalı bir an önce toparlanmalı ve taraftarlarımıza hakettiği mutluluğu yaşatmalıyız.' dediği öğrenildi.
---------------alıntı---------------
---------------alıntı---------------
oyuncularına beşiktaş'a yakışmayan oyun oynadıklarını belirten schuster'in: 'kendinize güveninizi kaybediyorsunuz. bu size ve beşiktaş ruhuna yakışmıyor. kendinizi toparlayın bu böyle gitmez.' dediği öğrenildi. sözlerine devam eden schuster bunlundukları durumu, şu şekilde açıkladı; 'ispanya'da bir laf vardır. bıçak ağzınızda maça çıkacaksınız' sözleriyle schuster'in takımı ateşlediği ve yarından itibaren bambaşka bir beşiktaş olmalarını istediği öğrenildi.
schuster'in ardından guti ve nihat'ın da 'yanlış olan bir şeyler var. bu bize yakışmıyor. bugün son kötü günümüz olmalı bir an önce toparlanmalı ve taraftarlarımıza hakettiği mutluluğu yaşatmalıyız.' dediği öğrenildi.
---------------alıntı---------------
---------------alıntı---------------
Söze "Bu söyleyeceklerim takımdaki yabancı oyuncular içindir" diye giren Schuster'in şunları söylediği öğrenildi:
"Siz buraya sadece para için mi geldiniz? Tabii ki para kazanacaksınız ama sadece para için geldiyseniz olmaz. Sizlerin kapasitesini biliyorum. Bu yönetim yetenekleriniz ve benim talebim doğrultusunda bu kadar para verip sizi aldı. Ama sizler kapasitenizin çok altında oynuyorsunuz. Eğer buraya sadece para için geldiyseniz ve böyle oynamaya devam edecekseniz bavulumuzu toplayıp gidelim."
ilk kez bu kadar sert konuşan Schuster'in bu sert sözlerinin ardından futbolculardan hiç ses çıkmadığı da belirtildi.
---------------alıntı---------------
Söze "Bu söyleyeceklerim takımdaki yabancı oyuncular içindir" diye giren Schuster'in şunları söylediği öğrenildi:
"Siz buraya sadece para için mi geldiniz? Tabii ki para kazanacaksınız ama sadece para için geldiyseniz olmaz. Sizlerin kapasitesini biliyorum. Bu yönetim yetenekleriniz ve benim talebim doğrultusunda bu kadar para verip sizi aldı. Ama sizler kapasitenizin çok altında oynuyorsunuz. Eğer buraya sadece para için geldiyseniz ve böyle oynamaya devam edecekseniz bavulumuzu toplayıp gidelim."
ilk kez bu kadar sert konuşan Schuster'in bu sert sözlerinin ardından futbolculardan hiç ses çıkmadığı da belirtildi.
---------------alıntı---------------
geç kaldın be hocam diye seslendiğim teknik adam
28 şubat 2011 antalyaspor beşiktaş maçında necip uysal'a verdiği kart talimatı ile bizlere jose mourinho reyizi hatırlatan dayı. dayımız. ayrıca kulübedeki halleri de sahalarda hep görmek istediğimiz hareketlerdir. uzun zaman sonra ilk defa, eli çenesinde maç seyretmenin ötesine geçen, maçı yaşayan, sevinci de, öfkeyi de, isyanı da bizlere yansıtabilen bir schuster vardı kulübede. [ybkz]swh[/ybkz]
anam avradım olsun bu adama daha da güvenmem ben... bu adam babam olsun eş kaza, sırtımı dönmem amına koyim... 6 mart 2011 beşiktaş trabzonspor maçının ilk yarısında deyim yerindeyse orta sahada ve forvet arkasında necip ile birlikte ve tek başına 11'e 11 taş gibi, kaya gibi oynayan fernandez'i oyundan çıkartmış, nobre'yi oyuna almıştır... üstelik rakip 10 kişiyken... daha da bir şey demiyorum ben. tüm olumsuzluklara rağmen kendisini savunan büyük bir kitle var ama bu adam resmen insan mahcup etme aparatı gibi bir şey, malzeme, eşya gibi bir şey, insan bile olduğuna olan inancım azalıyor amına koyim.
sevgili schuster, 10 kişi olan rakibin bir atak dönüşü bomboş orta sahada topla yapayalnız kalakalması ve mecburi faul ile ikinci sarıyı gören sivok var ya... hah o sana girsin... fernandez nobre he mi? kötü anlamda adam yanıltmıyormuşsun, mevzu bahis sen olunca artık hangi tarafa oynamam gerektiğini öğrendim. teşekkürler. bu arada maç gitti gidecek... izlemiyorum şu an içeriden sesi geliyor...
6 mart 2011 beşiktaş trabzonspor maçında an itibari ile trabzonspor 2-1 önde... dakika 88... 10 kişi rakip, 1-0 öndesin, kendi evindesin, yine değiniyorum ama fernandez - nobre değişikliği ile maçı veriyorsun. hayır, fenerbahçe şampiyon olmasın diye yaptın diyeceğim ama en önemli maçlarda da aynı mallığı defalarca yaptığını bildiğimiz için sorun yok... teşekkürler ispanyol alman.... seni seviyoruz.
6 mart 2011 beşiktaş trabzonspor maçında eğer fernandez-nobre değişikliğini trabzonspor kazansın, fenerbahçe'ye yaramasın diye bilerek yapmayıp gerçekten işe yarayacağını düşünerek yaptıysa;
casillas-ronaldo-kaka-messi-iniesta-puyol-xavi-di maria-rooney-tevez-adebayor
kadrosunu bu adamın eline ver ilk üçe sokamaz beşiktaş'ı...
casillas-ronaldo-kaka-messi-iniesta-puyol-xavi-di maria-rooney-tevez-adebayor
kadrosunu bu adamın eline ver ilk üçe sokamaz beşiktaş'ı...
kendisine bazı laflar hazırladığım teknik adamımız:
sevgili dayı,
fernandes'i çıkarıp nobre'yi almanın mantığını, "Rakibimiz 10 kişi kaldığı için fazladan orta saha oyuncusunu alıp, forvet oyuncusunu sokmak istedim." şeklinde açıklamışsın. fakat oyundan aldığın oyuncunun oyuna katkısıyla, oyuna soktuğun adamın katkısını da kıyaslamak gerekir sanki bir teknik adam olarak, ne dersin? mesela fernandes'in orta saha ile sınırlı kalmayıp, her yerde oynayabilen ve gerektiğinde gol bile atabilen bir adam olup, nobre'nin ise bir golcü olarak ayağında top tutmayı bile beceremeyip bize mütemadiyen saç baş yoldurduğunu ve arada sırada şansa attığı gollerin de o yolunan saçları geri getirmeyeceğini hesaba katmak gerek sanki bir teknik adam olarak, ne dersin? ha o değişiklik haricinde pek çok inadından vazgeçtiğin için takdir ederim seni, o ayrı. gitsen ne değişir, onu hiç bilmiyorum. sen geldiğinden beri karmaşık duygular içindeyiz sana karşı hep. şu an iyice bir karıştı işler. bir yandan, son birkaç maçtır yüzündeki heyecana, isyana ve isteğe bakıyorum ve tamam diyorum dayı sonunda o ruhu yakaladı. sonra bir hafta erhan güven değişikliği, bir hafta ferrari, bir hafta nobre derken bütün duygular yerle bir. sözün özü şu hocam, biz hâlâ üşüyoruz ve bu gidişle mayıs da gelse ısınamayacağız. artık tek dileğimiz, kupa finalinde (tabi çıkabilirsek) karşımıza ibb'nin çıkmaması.
saygılarımla.
sevgili dayı,
fernandes'i çıkarıp nobre'yi almanın mantığını, "Rakibimiz 10 kişi kaldığı için fazladan orta saha oyuncusunu alıp, forvet oyuncusunu sokmak istedim." şeklinde açıklamışsın. fakat oyundan aldığın oyuncunun oyuna katkısıyla, oyuna soktuğun adamın katkısını da kıyaslamak gerekir sanki bir teknik adam olarak, ne dersin? mesela fernandes'in orta saha ile sınırlı kalmayıp, her yerde oynayabilen ve gerektiğinde gol bile atabilen bir adam olup, nobre'nin ise bir golcü olarak ayağında top tutmayı bile beceremeyip bize mütemadiyen saç baş yoldurduğunu ve arada sırada şansa attığı gollerin de o yolunan saçları geri getirmeyeceğini hesaba katmak gerek sanki bir teknik adam olarak, ne dersin? ha o değişiklik haricinde pek çok inadından vazgeçtiğin için takdir ederim seni, o ayrı. gitsen ne değişir, onu hiç bilmiyorum. sen geldiğinden beri karmaşık duygular içindeyiz sana karşı hep. şu an iyice bir karıştı işler. bir yandan, son birkaç maçtır yüzündeki heyecana, isyana ve isteğe bakıyorum ve tamam diyorum dayı sonunda o ruhu yakaladı. sonra bir hafta erhan güven değişikliği, bir hafta ferrari, bir hafta nobre derken bütün duygular yerle bir. sözün özü şu hocam, biz hâlâ üşüyoruz ve bu gidişle mayıs da gelse ısınamayacağız. artık tek dileğimiz, kupa finalinde (tabi çıkabilirsek) karşımıza ibb'nin çıkmaması.
saygılarımla.
---------------alıntı---------------
Teknik Direktörümüz Bernd Schuster, Trabzonspor maçını kazanmayı hak ettiklerini ancak yaptıkları hata ile kendi ellerindeki galibiyeti rakibe verdiklerini söyledi.
Schuster, Trabzonspor maçı sonrası düzenlenen basın toplantısında, Trabzonspor karşılaşmasının Fenerbahçe ile oynadığımız maçla benzer geçtiğini belirterek, ''Rakibimiz şampiyonluğa oynuyor ve maçın zor olacağını biliyorduk. Maça iyi başladık ve iyi oynuyorduk. Sonra rakibimiz kendimiz olduk ve elimize gelen çok güzel bir fırsatı kaybettik. Bu maçı kazanmayı hak etmiştik, ama elimizde olan maçı biz kendi elimizle rakibe hediye ettik'' diye konuştu.
Fenerbahçe maçında Ferrari, Trabzonspor karşısında da Sivok'un kırmızı kart gördüklerinin belirtilmesi üzerine Alman teknik adam, ''Anlaşılamayacak hareketler. Belki genç oyuncular olsa, tecrübesizlikten yaptılar diyebilirdim. Ama çok tecrübeli oyuncular ve yapılmaması gereken yerde yapılan hareketler iki maçın kaybına neden oldu'' dedi.
-''BU SORUYU ONLARA SORMAK LAZıM''-
Futbolcularımızın kırmızı kart görmelerinin takımda bir disiplin sorununa mı işaret ettiğinin sorulması üzerine Schuster, ''Bu soruyu onlara sormak daha doğru olur. Ferrari, Sivok, Quaresma çok tecrübeli oyuncular ve ne yapmaları gerektiğini bilmeliler. Biz ne söylersek söyleyelim sahada kendileri oynuyor ve o önemli dakikalarda onların yanında olamıyoruz. Onların tecrübeleriyle ne yapmaları gerektiğini bilmeleri gerekiyordu'' ifadelerini kullandı.
Schuster, Fernandes-Nobre değişikliğini neden yaptığı sorusuna ise ''Rakibimiz 10 kişi kaldığı için fazladan orta saha oyuncusunu alıp, forvet oyuncusunu sokmak istedim'' diye yanıt verdi.
Fenerbahçe ve Trabzonspor ile karşılaştıklarının hatırlatılıp hangi takımı şampiyonluk için şanslı gördüğü sorusuna Schuster, ''Bursaspor da var. Ligin sonuna kadar güzel bir yarış olacak ve herhalde son haftaya kadar şampiyonluk yarışı sürecek'' diye cevap verdi.
---------------alıntı---------------
Teknik Direktörümüz Bernd Schuster, Trabzonspor maçını kazanmayı hak ettiklerini ancak yaptıkları hata ile kendi ellerindeki galibiyeti rakibe verdiklerini söyledi.
Schuster, Trabzonspor maçı sonrası düzenlenen basın toplantısında, Trabzonspor karşılaşmasının Fenerbahçe ile oynadığımız maçla benzer geçtiğini belirterek, ''Rakibimiz şampiyonluğa oynuyor ve maçın zor olacağını biliyorduk. Maça iyi başladık ve iyi oynuyorduk. Sonra rakibimiz kendimiz olduk ve elimize gelen çok güzel bir fırsatı kaybettik. Bu maçı kazanmayı hak etmiştik, ama elimizde olan maçı biz kendi elimizle rakibe hediye ettik'' diye konuştu.
Fenerbahçe maçında Ferrari, Trabzonspor karşısında da Sivok'un kırmızı kart gördüklerinin belirtilmesi üzerine Alman teknik adam, ''Anlaşılamayacak hareketler. Belki genç oyuncular olsa, tecrübesizlikten yaptılar diyebilirdim. Ama çok tecrübeli oyuncular ve yapılmaması gereken yerde yapılan hareketler iki maçın kaybına neden oldu'' dedi.
-''BU SORUYU ONLARA SORMAK LAZıM''-
Futbolcularımızın kırmızı kart görmelerinin takımda bir disiplin sorununa mı işaret ettiğinin sorulması üzerine Schuster, ''Bu soruyu onlara sormak daha doğru olur. Ferrari, Sivok, Quaresma çok tecrübeli oyuncular ve ne yapmaları gerektiğini bilmeliler. Biz ne söylersek söyleyelim sahada kendileri oynuyor ve o önemli dakikalarda onların yanında olamıyoruz. Onların tecrübeleriyle ne yapmaları gerektiğini bilmeleri gerekiyordu'' ifadelerini kullandı.
Schuster, Fernandes-Nobre değişikliğini neden yaptığı sorusuna ise ''Rakibimiz 10 kişi kaldığı için fazladan orta saha oyuncusunu alıp, forvet oyuncusunu sokmak istedim'' diye yanıt verdi.
Fenerbahçe ve Trabzonspor ile karşılaştıklarının hatırlatılıp hangi takımı şampiyonluk için şanslı gördüğü sorusuna Schuster, ''Bursaspor da var. Ligin sonuna kadar güzel bir yarış olacak ve herhalde son haftaya kadar şampiyonluk yarışı sürecek'' diye cevap verdi.
---------------alıntı---------------
"oyuna ne kadar forvet oyuncusu alırsak o kadar hücum oynarız hacı" mantığına sahip adam. elinde 11 tane forvet oyuncusu olsa eminim ortasaha ve defansı olduğu gibi yedek oturturdu.
saka misin nesin..
heralde hocasiz ciksak maca, daha mantikli isler yapar bu takim kendi capinda.....
heralde hocasiz ciksak maca, daha mantikli isler yapar bu takim kendi capinda.....
gidip 2 sene sonra ispanyayı dünya şampiyonu yapınca bize de bok yemek düşecek olan teknik adam.
Lazarus olarak schuster'in evladı olacak yaştayım. Lütfen bu söyleyeceklerimi bi piç tavsiyesi olarak aklınıza yazın... Medya da sağda solda görüyoruz, eline kalem alan her orospu çocuğu bu adamı eleştiriyor. Yok efendim "niye accreditation kartını takmıyomuş" ta yok efendim niye taşşaklarını avuçluyomuş ta falan filan diye. Bunların hepsi dallamanın önde gideni. çünkü bunların hepsi futbol felsefesini çözememiş embesil sürüsü. Seni anlayamamış ibibikler bunlar. Tabi schuster zaten bunları sikine takmıyor, o konuda ayrıca tebrik ediyorum...
Gelelim "1960 ların futbolu" lafına. Bu lafta haklı olmayabilir. Ama sen schuster olduğun için bunu söylemen oldukça normal çünkü sen schuster'sin... R.madrid gibi bi takımda hocalık yaparken "barca bizi yenecek" diye açıklama yapan da sensin... Barca kulübüne üye olup R.madrid de hocalık yapan da sensin. O yüzden böyle açıklamalar yapması normal. Ayrıca bu ülkenin en cesur antreönürü. Defansını ortaya sahaya çekecek kadar da yüreklii her lafı söylemekten haklı sonuna kadar.
Gelelim Fatih Tekke olayına. Bu herif zaten dinci herifin tekidir. Schuster'den aşağı olmasın bunun da bi deli tarafı var. Neyse, bu fatih piçine fuck you demeni de normal karşılıyorum. Zaten bu sokak jargonunda küfür olarak ta geçmez. Ama o cücüğü sağcı Fatih te seni anlayacak akıl nerde...
Gelelim taşşaklarını avuçlamasına. He işte biz seni böyle seviyoruz Schuster... çünkü bu medya, bu yazarlar, çizerler falan laftan anlamaz. Ancak senin gibi bazı şeyleri göstermek gerekiyo onlara. Yine anlamazlar ama olsun...
Sonuç olarak beşiktaş a oynattığı futboldan dolayı kutluyorum... varsın gitsin şampiyonluk... varsın gitsin kupalar... sonuçta sen beraberlikte 1 puanın kazanç değil 2 puanın kayıp olduğunu düşünen bir adamsın... ama bu ülke seni anlayamaz.
Gelelim "1960 ların futbolu" lafına. Bu lafta haklı olmayabilir. Ama sen schuster olduğun için bunu söylemen oldukça normal çünkü sen schuster'sin... R.madrid gibi bi takımda hocalık yaparken "barca bizi yenecek" diye açıklama yapan da sensin... Barca kulübüne üye olup R.madrid de hocalık yapan da sensin. O yüzden böyle açıklamalar yapması normal. Ayrıca bu ülkenin en cesur antreönürü. Defansını ortaya sahaya çekecek kadar da yüreklii her lafı söylemekten haklı sonuna kadar.
Gelelim Fatih Tekke olayına. Bu herif zaten dinci herifin tekidir. Schuster'den aşağı olmasın bunun da bi deli tarafı var. Neyse, bu fatih piçine fuck you demeni de normal karşılıyorum. Zaten bu sokak jargonunda küfür olarak ta geçmez. Ama o cücüğü sağcı Fatih te seni anlayacak akıl nerde...
Gelelim taşşaklarını avuçlamasına. He işte biz seni böyle seviyoruz Schuster... çünkü bu medya, bu yazarlar, çizerler falan laftan anlamaz. Ancak senin gibi bazı şeyleri göstermek gerekiyo onlara. Yine anlamazlar ama olsun...
Sonuç olarak beşiktaş a oynattığı futboldan dolayı kutluyorum... varsın gitsin şampiyonluk... varsın gitsin kupalar... sonuçta sen beraberlikte 1 puanın kazanç değil 2 puanın kayıp olduğunu düşünen bir adamsın... ama bu ülke seni anlayamaz.
Geldiği günden beri Beşiktaş'ta başarılı olacağına inanmadığım teknik direktörümüz..
aha ilk haftalarda da belirtmiştim:http://www.bjkonline.com/uyan-schuster-geldik.html
aha son haftalarda da belirttim:http://www.bjkonline.com/bir-gunah-kecisi-daha.html
Beşiktaş'ın kimyasına ters..
aha ilk haftalarda da belirtmiştim:http://www.bjkonline.com/uyan-schuster-geldik.html
aha son haftalarda da belirttim:http://www.bjkonline.com/bir-gunah-kecisi-daha.html
Beşiktaş'ın kimyasına ters..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?