9 aralık 2013 beşiktaş sivasspor maçı
kötü oynayanların (gökhan töre hariç) yerine oyuna girenlerin de oyunu olumlu yönde etkileyememesi ile eşitlikle sonuçlanan karşılaşma. ilerde biraz becerikli ve cesur olabilseydik fark atabilirdik
koskoca beşiktaş'ın sikko sivasspor'u yenemediği maç. bu maçları kaybediyorsan şampiyonluğu nasıl hayal bahsedeceksin...
söylenecek çok şey var da işte dertlendim kelimeler tıkandı boğazımda.
söylenecek çok şey var da işte dertlendim kelimeler tıkandı boğazımda.
sivasspor'a iki puan kaybettiğimiz maç. bekle bizi kasımpaşa deplasmanı.
görev yapan hakem heyetinin oturup bir de kendilerinin izlemesi gereken karşılaşmadır.
her anlamda rezil bir maç.
nereden başlasam bilmiyorum sanırım bu maçtaki baş rezillik sakatlıklar. 2 avrupa, 13 lig, 1 de türkiye kupası oynayan takımın 15 tane sakatı olmaz. varsa sorumlusu vardır hesap sorulmalıdır. eskiden şans yok derdim ancak artık şansla alakası yok durumun. as takımdan bu kadar eksik ne demek ya? ömer şişmanoğlu 88 dakika oynadı sadece bu sezon hep sakat hep sakat. sivok 2. kez sakatlanıyor daha ligin ilk yarısı bitmeden.
ikinci rezillik fernandes adlı futbolcu. beşiktaş formasını giyen çok kötü adamlar izledik ancak hiç böylesine sabote edeni görmemiştik. resmen bilerek pas hatası yaptı. kadro dışı kalması gerekiyor. beşiktaş büyük takımsa bunu yapmalı.
maça süper başladık aslında almeida ve töre mükemmel başladı. golü de bulduk sonrasında kaçan goller yine tam bir rezillikti. ilk yarıdan 5 olacak maçtı ama kazanamadık.
holosko ve pektemek süper ligin en etkisiz iki futbolcusudur net. bu iki ismin beşiktaş forması giymesi de yine ayrı bir rezillik.
sivas kötü oynamasa puan bile alamazdık. normal şartlarda büyük takımlar şans eseri kötü oynarsa anadolu takımları şans eseri puanlar alır. ancak bu gece tam tersi oldu ve bu da büyük bir rezillik.
koskoca beşiktaş, metin ali feyyaz'ın, ilhan mansız'ın, sergen yalçın'ın beşiktaş'ı ne hallere geldi. rezillik.
nereden başlasam bilmiyorum sanırım bu maçtaki baş rezillik sakatlıklar. 2 avrupa, 13 lig, 1 de türkiye kupası oynayan takımın 15 tane sakatı olmaz. varsa sorumlusu vardır hesap sorulmalıdır. eskiden şans yok derdim ancak artık şansla alakası yok durumun. as takımdan bu kadar eksik ne demek ya? ömer şişmanoğlu 88 dakika oynadı sadece bu sezon hep sakat hep sakat. sivok 2. kez sakatlanıyor daha ligin ilk yarısı bitmeden.
ikinci rezillik fernandes adlı futbolcu. beşiktaş formasını giyen çok kötü adamlar izledik ancak hiç böylesine sabote edeni görmemiştik. resmen bilerek pas hatası yaptı. kadro dışı kalması gerekiyor. beşiktaş büyük takımsa bunu yapmalı.
maça süper başladık aslında almeida ve töre mükemmel başladı. golü de bulduk sonrasında kaçan goller yine tam bir rezillikti. ilk yarıdan 5 olacak maçtı ama kazanamadık.
holosko ve pektemek süper ligin en etkisiz iki futbolcusudur net. bu iki ismin beşiktaş forması giymesi de yine ayrı bir rezillik.
sivas kötü oynamasa puan bile alamazdık. normal şartlarda büyük takımlar şans eseri kötü oynarsa anadolu takımları şans eseri puanlar alır. ancak bu gece tam tersi oldu ve bu da büyük bir rezillik.
koskoca beşiktaş, metin ali feyyaz'ın, ilhan mansız'ın, sergen yalçın'ın beşiktaş'ı ne hallere geldi. rezillik.
alıntı--
Büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz. Cezalı olarak son maçımızı oynadık. İlk yarıda maçı bitirmeliydik. Çok pozisyona girdik atamadık ve rakip bize cezayı kesti. 1-1’den sonra forvet oyuncuları takviye edip maçı koparmak istedik ama bunu başaramadık. Bitirici vuruşu bir türlü yapamadık. Devre arasında oyuncularımda bunun gerginliği vardı. Bu durumu kafalarına takmamaları gerektiğini söyledim. Son vuruşlardaki başarısızlığı yeteneğe bağlamıyorum.
alıntı-- [ybkz]swh[/ybkz]
Büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz. Cezalı olarak son maçımızı oynadık. İlk yarıda maçı bitirmeliydik. Çok pozisyona girdik atamadık ve rakip bize cezayı kesti. 1-1’den sonra forvet oyuncuları takviye edip maçı koparmak istedik ama bunu başaramadık. Bitirici vuruşu bir türlü yapamadık. Devre arasında oyuncularımda bunun gerginliği vardı. Bu durumu kafalarına takmamaları gerektiğini söyledim. Son vuruşlardaki başarısızlığı yeteneğe bağlamıyorum.
alıntı-- [ybkz]swh[/ybkz]
iştahlı başladığımız, golü erken bulduğumuz, ikinci gol için çok net 2-3 tane daha pozisyon bulup değerlendiremediğimiz; ikinci yarısında ise, yine[ybkz]swh[/ybkz], durgunlaştığımız, savunmada sırıtmasak da gol yollarında üretkenliğimizin berbat bir hâl aldığı, talihsiz bir şekilde yediğimiz golün ardından da yeterli ve gerekli baskıyı kuramayarak 1 puan alabildiğimiz karşılaşma.savunma ve ön liberoların iyi oynadığını düşünüyorum; kanatlarda, ilk yarım saatlik bölümden sonra, hiçbir atraksiyon gerçekleştiremeyince kısır döngüye düştük.
tolga zengin: bugün fazla bir iş düşmedi. yediği golde ise, o kalabalıkta topu görememesi şanssızlığı oldu.
serdar kurtuluş: kötü oynamadı, savunmada görevini yaptı. ama hücumda pek bir fayda gösteremedi.
necip uysal: bugün en korktuğum oyuncumuzdu. 1 pozisyon haricinde kusursuz oynadı. ilk müdahalelerde başarılıydı. oyun kurarken topu şişirmeyi tercih etmeseydi, belki de takımın en iyisi olacaktı. stoper pozisyonuna adapte edilebilir gibi görünüyor, iyi bir alternatif olacaktır.
julien escude: hemen hemen hatasız oynadı. rakibin kalabalık gelmemiş olması, ağırlığından dolayı başımıza daha fazla iş gelmesini engelledi.
ramon motta: savunmada vasatın üzerinde, hücuma çıkışlarda ise iyiydi. ikinci yarıda yaptığı bindirmelerde, koşu yoluna istediği pasları alamadı muhammed'den.
atiba hutchinson: diyorum ya hep, başkan... müthiş gayretli, mücadeleci. rakibi bozdu, ayağa pas oynadı. olmasaydın, 1 puan sahibi de, olmazdık.
mehmet akgün: bugün için korktuğum ikinci isimdi açıkçası. ama, necip gibi, o da beni yanılttı, gayretliydi. bu sezon ilk 11'de hiç forma giyememiş olmasına rağmen, oyundan düşmedi. dikine ve süratli oynamaya çalıştı.
manuel fernandes: oyunda kaldığı 58 dakikada, gerek savunma gerekse hücum anlamında, hiçbir iş yapmadı. kafası başka yerlerde belli ki. ısrar etmek yersiz ve hatta zarar vermeye başladı. oyundan çıkınca direkt olarak soyunma odasına gittiğini de not edelim.
olcay şahan: ilk yarıda fena değildi, ikinci yarıda ise çok çok kötüydü. set oyun içerisinde merkeze girdi ve rakip savunmanın içinde kayboldu. yerini mustafa'ya bırakırken, ne denli kötü oynadığının kendisi de farkındaydı.
gökhan töre: pek verimli bir maç çıkaramadığını söylemek mümkün. ilk yarım saatlik baskıda olumlu işler yaptı, ama yeterli değildi. sakatlanınca, 52. dakikada, yerini holosko'ya bıraktı. umarım sakatlığı ciddi değildir.
hugo almeida: ligdeki 9. golüne imza attı bugün. istekli olması en büyük sevincimiz şüphesiz.
muhammed demirci: 58. dakikada fernandes'in yerine oyuna girdi. berbat bir performans sergiledi. kendisinden beklentimiz arttıkça, o daha da savurganlaşıyor. yazık, gerçekten yazık...
filip holosko: sakatlanan gökhan'ın yerine oyuna girdi. hiçbir katkı yapamadı.
mustafa pektemek: kötü oynayan olcay'ın yerine oyuna girdi. yeterli bir süre oyunda kalamadı belki ama, bir hareket getirdiğini de söylemek mümkün değil.
tolga zengin: bugün fazla bir iş düşmedi. yediği golde ise, o kalabalıkta topu görememesi şanssızlığı oldu.
serdar kurtuluş: kötü oynamadı, savunmada görevini yaptı. ama hücumda pek bir fayda gösteremedi.
necip uysal: bugün en korktuğum oyuncumuzdu. 1 pozisyon haricinde kusursuz oynadı. ilk müdahalelerde başarılıydı. oyun kurarken topu şişirmeyi tercih etmeseydi, belki de takımın en iyisi olacaktı. stoper pozisyonuna adapte edilebilir gibi görünüyor, iyi bir alternatif olacaktır.
julien escude: hemen hemen hatasız oynadı. rakibin kalabalık gelmemiş olması, ağırlığından dolayı başımıza daha fazla iş gelmesini engelledi.
ramon motta: savunmada vasatın üzerinde, hücuma çıkışlarda ise iyiydi. ikinci yarıda yaptığı bindirmelerde, koşu yoluna istediği pasları alamadı muhammed'den.
atiba hutchinson: diyorum ya hep, başkan... müthiş gayretli, mücadeleci. rakibi bozdu, ayağa pas oynadı. olmasaydın, 1 puan sahibi de, olmazdık.
mehmet akgün: bugün için korktuğum ikinci isimdi açıkçası. ama, necip gibi, o da beni yanılttı, gayretliydi. bu sezon ilk 11'de hiç forma giyememiş olmasına rağmen, oyundan düşmedi. dikine ve süratli oynamaya çalıştı.
manuel fernandes: oyunda kaldığı 58 dakikada, gerek savunma gerekse hücum anlamında, hiçbir iş yapmadı. kafası başka yerlerde belli ki. ısrar etmek yersiz ve hatta zarar vermeye başladı. oyundan çıkınca direkt olarak soyunma odasına gittiğini de not edelim.
olcay şahan: ilk yarıda fena değildi, ikinci yarıda ise çok çok kötüydü. set oyun içerisinde merkeze girdi ve rakip savunmanın içinde kayboldu. yerini mustafa'ya bırakırken, ne denli kötü oynadığının kendisi de farkındaydı.
gökhan töre: pek verimli bir maç çıkaramadığını söylemek mümkün. ilk yarım saatlik baskıda olumlu işler yaptı, ama yeterli değildi. sakatlanınca, 52. dakikada, yerini holosko'ya bıraktı. umarım sakatlığı ciddi değildir.
hugo almeida: ligdeki 9. golüne imza attı bugün. istekli olması en büyük sevincimiz şüphesiz.
muhammed demirci: 58. dakikada fernandes'in yerine oyuna girdi. berbat bir performans sergiledi. kendisinden beklentimiz arttıkça, o daha da savurganlaşıyor. yazık, gerçekten yazık...
filip holosko: sakatlanan gökhan'ın yerine oyuna girdi. hiçbir katkı yapamadı.
mustafa pektemek: kötü oynayan olcay'ın yerine oyuna girdi. yeterli bir süre oyunda kalamadı belki ama, bir hareket getirdiğini de söylemek mümkün değil.
maalesef bundan sonraki hedefimizin lig 2.liği olduğunu gösteren maç.manuel fernandes'in sahada gezdiği maç oldu.mehmet akgün ve necip uysal verilen görevi elinden geldiğince yapmaya çalıştı.oyuna sonradan giren oyuncularımızdan[ybkz]swh[/ybkz] maalesef katkı alamadık.ilk yarı kaçırdığımız goller pahalıya patladı.
sonucu itibariyle fenerbahçe'nin şampiyonluğunu ilan ettiği karşılaşma.
beşiktaşlı futbolculara teknik ekibin sorumluluk almanın ne olduğunu, sorumluluk almadan üretken olunamayacağını kafasına vura vura anlatması gerekiyor. tüm vurdumduymazlığına rağmen fernandes ve töre ilk yarı bunu gerçekleştiren isimlerdi. ikinci yarı ikisinin yokluğu hücumda sıfırlanmamıza neden oldu. top ileride döndü dolaştı atiba'ya geldi sürekli. olcay toplu oyunda yok, holosko toplu oyunda yok, muhammed girer girmez o pas hatasını yaptıktan sonra hiç sorumluluk almadı. hâl böyle olunca ilk yarı hayvani goller kaçıran takımdan, ikinci yarı 1-1'e duacı takıma dönüştük. yazık yahu.
fernandes sana vurdumduymaz dedim ama kullanılabilecek en hafif tabiri kullandım yani. aklın kadıköy'de kalmış belli ama sen işi terbiyesizliğe götürüyorsun artık. istediğin sözleşmeyi alamayabilirsin, kulüple ve taraftarla duygusal bir bağ kuramamış olabilirsin ama bu senin itlik yapmanı gerektirmiyor. ben ki seni burada ne kadar savunmuş bir insanım, bana bile bu kelimeyi kullandırttın ya bravo sana. terbiyesiz adam.
bilic bir lafım da sana. iyi bir teknik adamı vasatlardan ayıran en önemli özellik çözüm üretme sanatıdır bunu unutma. oyuna müdahale de sadece oyuncu değiştirilerek edilmez, bunu da unutma. yedek kulubende bir oğuzhan yer alsa ne güzel olurdu değil mi? olurdu tabi ama her zaman yer almıyor işte. elinde nispeten iyi kadrosu olan teknik adamlar seni çözüyor, problem bu. b planın yok, problem bu. şimdi bunları söyleyince "fm oynayarak futbolu bildiğini sanan" olarak yaftalanabilirim -ki hiç öyle değil- ama görünen köy kılavuz istemez. mecburi töre-holosko değişikliğini inceleyelim örneğin. iki oyuncu da birbirine taban tabana zıt futbolcular, öyle mi? evet. peki değişiklikten sonra oynamaya çalıştığımız oyun anlayışında bir değişme oldu mu? hayır. bitti.
beşiktaşlı futbolculara teknik ekibin sorumluluk almanın ne olduğunu, sorumluluk almadan üretken olunamayacağını kafasına vura vura anlatması gerekiyor. tüm vurdumduymazlığına rağmen fernandes ve töre ilk yarı bunu gerçekleştiren isimlerdi. ikinci yarı ikisinin yokluğu hücumda sıfırlanmamıza neden oldu. top ileride döndü dolaştı atiba'ya geldi sürekli. olcay toplu oyunda yok, holosko toplu oyunda yok, muhammed girer girmez o pas hatasını yaptıktan sonra hiç sorumluluk almadı. hâl böyle olunca ilk yarı hayvani goller kaçıran takımdan, ikinci yarı 1-1'e duacı takıma dönüştük. yazık yahu.
fernandes sana vurdumduymaz dedim ama kullanılabilecek en hafif tabiri kullandım yani. aklın kadıköy'de kalmış belli ama sen işi terbiyesizliğe götürüyorsun artık. istediğin sözleşmeyi alamayabilirsin, kulüple ve taraftarla duygusal bir bağ kuramamış olabilirsin ama bu senin itlik yapmanı gerektirmiyor. ben ki seni burada ne kadar savunmuş bir insanım, bana bile bu kelimeyi kullandırttın ya bravo sana. terbiyesiz adam.
bilic bir lafım da sana. iyi bir teknik adamı vasatlardan ayıran en önemli özellik çözüm üretme sanatıdır bunu unutma. oyuna müdahale de sadece oyuncu değiştirilerek edilmez, bunu da unutma. yedek kulubende bir oğuzhan yer alsa ne güzel olurdu değil mi? olurdu tabi ama her zaman yer almıyor işte. elinde nispeten iyi kadrosu olan teknik adamlar seni çözüyor, problem bu. b planın yok, problem bu. şimdi bunları söyleyince "fm oynayarak futbolu bildiğini sanan" olarak yaftalanabilirim -ki hiç öyle değil- ama görünen köy kılavuz istemez. mecburi töre-holosko değişikliğini inceleyelim örneğin. iki oyuncu da birbirine taban tabana zıt futbolcular, öyle mi? evet. peki değişiklikten sonra oynamaya çalıştığımız oyun anlayışında bir değişme oldu mu? hayır. bitti.
(bkz: olsun)[ybkz]swh[/ybkz]
oğuzhan özyakup'u çok aradığımız maç. tabi ki oyuncu sakat olabilir, cezalı olabilir buna bir şey diyemem ama sırf kavga ettiler diye sezer gibi bir oyuncuyu da kadro dışı bırakmak akıl karı değil. bugün ölü fernandes yerine o olsaydı bazı şeyleri farklı konuşuyor olabilirdik. ayrıca necip defansta böyle oynamasa ibrahim hakkında da diyeceklerim aynı.
izlemediğim için teknik bir yorum yapamayacağım. ama kazanman halinde lig 2.liğine çıkacağın bir maçı, hem de sivasspor a karşı 1- 1 bitiriyorsan; senden bir sikim olmaz kardeşim. bu maçın izahı; teknik taktiği yok.
#317205
ya alacaksın; ya yine lay lay lom sezonlardan birine merhaba
#317205
ya alacaksın; ya yine lay lay lom sezonlardan birine merhaba
fernandes'in sahaya tatil beldesi muamelesi yaptığı üstüne bir de tripli tripli soyunma odasına gittiği maçtı. insan gerçekten hayret ediyor.
"biz nasıl hala üçüncülük koltuğundayız şaşırıyorum" dedirten maç olmuştur.
sadece Beşiktaş'ın puan kaybedebileceği bir maçtı ve öyle de oldu. ilk yirmi dakika 4-5 gol atabilecekken 1'de kaldık ve sivas'da öyle olmaz böyle olur diyerek beraberliği aldı gitti.
güzel performanslarını galibiyetle süsleyemeyen necip uysal, mehmet akgün, almeida ve atiba'ya üzüldüm en çok.
güzel performanslarını galibiyetle süsleyemeyen necip uysal, mehmet akgün, almeida ve atiba'ya üzüldüm en çok.
derli toplu başladığımız bir maçı daha ne yazık ki başladığımız gibi bitiremedik. skor yanıltmasın, beşiktaş oyunu domine etmiş, pozisyonlar bulmuş ve değerlendirememiştir. ilk yarı alanı 25 metreye düşürmeyi başaran bir takım vardı. ikinci yarı 50 metreye çıkan oyunda yine beşiktaş'ın şansı var ama defans arkasına koşu yapacak olcay'dan başka adamı yok. işte sonradan holosko girdi ama o da maalesef miadını dolduran bir isim.
stadı yok, seyircisi yok, parası yok beşiktaş'ımızın. bu şartlarda özverili mücadele var. gençler var. takıma gerekli takviyeler de para engeline takılır ya da istenen kalitede adam alınamaz. işimiz hem zor hem kolay. ama ben önümüzdeki sene için gerçekten umutluyum. şu stadın bitmesi lazım.
bu arada hiç sevmem kadro ya da oyuncu seçimi yapan yazarları ama, ben bir maçta sol bekte ismail'i, olcay'ın yerine de önünde ramon motta'yı izlemek istiyorum. sanki takımın direnci çok artar gibi geliyor bana.
stadı yok, seyircisi yok, parası yok beşiktaş'ımızın. bu şartlarda özverili mücadele var. gençler var. takıma gerekli takviyeler de para engeline takılır ya da istenen kalitede adam alınamaz. işimiz hem zor hem kolay. ama ben önümüzdeki sene için gerçekten umutluyum. şu stadın bitmesi lazım.
bu arada hiç sevmem kadro ya da oyuncu seçimi yapan yazarları ama, ben bir maçta sol bekte ismail'i, olcay'ın yerine de önünde ramon motta'yı izlemek istiyorum. sanki takımın direnci çok artar gibi geliyor bana.
evin kapısından içeri girip kaç kaç sorusunun ikinci kaçında goooooll diye bağırdığım maç. sonrasında kurabildiğim cümleler sırasıyla, hadi bee, yürü be beşiktaş!, alaaah, lan olmadı, oyna amına koyarım, ya deliricem, abi kapat şunu, durdur kapatma, yersek çıkartamayız, oha kevgir gibi defans, yedik ben demiştim, son dakika golü haram, ya öleyim ben vallahi, su verin bana. bir bardak daha...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?