30 eylül 2012 beşiktaş anadolu efes cumhurbaşkanlığı kupası maçı

sessiz sedasız bilet alan veya almayı planlayan arkadaşlardan ses vermelerini bekliyoruz. herhangi bir engeli bulunmadığı halde gelmeyecek olanlara da laflar hazırladık, ona göre. sonra ben duymadım olmasın.

beşiktaş basketbol takımından ziyade yıllardır görmediğim erman hocayı göreceğim için şimdiden biletlerini aldığım ve heycanlandığım karşılaşma.

Peşim Edit: Sonuç hiç önemli değil..

bugün seksi bir yerden biletimi alacağım. özledim, hem de çok.

maç toplantısında erman hocanın tam anlamıyla hazır olmamalarına rağmen sahaya en iyi mücadeleyi yansıtacaklarını söylediği karşılaşma
erman hoca : tam takım olarak sadece 5-6 idman yapabildiklerini dile getirerek, ''milli takımda oynayan oyuncularımız da yeni aramıza katıldı. ama bu arkasına saklanılacak bir durum değil. hazır olup olmamak bir şey ifade etmiyor. ne kadar mücadele ettiğiniz önemli. eksiklerimizi aşırı efor harcayarak kapatabiliriz. yeni sezona kupa kazanarak girmek istiyoruz. kazanmak için bütün gücümüzü harcayacağız'' dediği maç

biletimi aldığım ve arkadasımla beraber izleyeceğim maçtır.
sevemez kimse seni'yle inletecez ipekçiyi.
geliyoruz.

alınan bilet sayısını aşağı yukarı öğrenmemle üzen maçtır.

saat 12 sularında yürüyerek merter migros daki bilet komisyoncusundan 2 adet aldığım , blok alım yaptıkları yönündeki duyumun aksine efes tarafına da bilet satıldığını öğrendiğim genel olarak da ilginin az olduğunu gözlemlediğim son dakikada idaham olmasını umut ettiğim yarın erken saatlerde deli devriş misali evden yürüyerek salona giderek izleyeceğim maç ...

hafta sonu olması münasebetiyle yine gidemeyeceğim maç. yani şehri değiştirsem yeridir.

futbolda alınacak kupadan daha önemlidir bu kupa benim için.

ilk defa beşiktaşımın maçına günler öncesinden rahat bir şekilde bilet alabildiğim karşılaşma. umarım bize ayrılan bölümü tamamen doldururuz.

şu ana kadar sadece 3000 adet biletin satıldığı karşılaşma.

rixos cup 2012 basketbol turnuvası'nda mağlup ettiğimiz anadolu efes'i bu kez eksik yabancı oyuncuların katılımıyla bir kez daha devirmememiz için hiçbir nedenin olmadığı karşılaşmadır. damir markota'nın takıma dahil olmasıyla efes'in uzunlarına karşı gasper vidmar'ın tek başına kalmayacak olması sevindirici her şeyden önce. zira erman kunter'in hızlı hücumu daha olanaklı kılan 2-1-2 alan savunması gereğince boyalı alandaki ikililerin önemi çok büyük. buna ek olarak gerek vladimir dasic gerekse cevher özer gibi isimlerin savunma ribaundlarında pota altındaki uzunlara yardıma gelmeleri siyah beyazlıların savunma direncinin artmasının önünü açacaktır.

savunma esnasında topun olduğu bölgelere blok hâlinde kaymaları belli bir seviyede yapabilirsek maç bize umduğumuzdan daha kolay gelebilir. sasha vujacic'in dış şutları ve jordan farmar'ın içeriye yapacağı etkili driplingleri durdurabilmenin yolu da buradan geçiyor. hücumda dasic ve cevher'in standardın altına düşeceğini tahmin etmiyorum. bu ikili esas oğlan patrick christopher'ın yanında en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülü adaylarım.[ybkz]swh[/ybkz] ha bunun dışında curtis jerrells, serhat çetin ve oynarsa şayet tutku açık; "beyler açın bakalım şu arayı geçelim " dedikleri takdirde kunter hocamın "canım benim orayı yeni pas pas yaptık be, arkadan dolaşın size zahmet" diyeceğini sanmıyorum. "ayaklarınızı iyi silin" çıkışını yapar en fazla.

özetle tarifsiz derecede umutluyum ben bu ekipten yarenler. yardımlaşmasıyla, disipliniyle, kimsenin kimseden rol çalmaya çalışmamasıyla sanki her maç yenilseler bile yüzümde belli belirsiz bir sırıtış olacak gibi. erman kunter'in o oturaklı duruşuyla kafasını kaldırıp gözlük camlarının arkasından skorborda bakışının getirdiği uzun vadeli güveni, geçen sezon david hawkins şuta kalkarken yaşamadım ben.

haydi bakalım. remzin karakartallar gibi manileri yen aş, lâyıktır bu vasıflar sana ey şanlı beşiktaş.

sezonun 4.kupasının alınabileceği erman kunter ve takımın özgüveni açısından önemli bir müsabaka.

reklamının semtte afişlerle iyi yapıldığı, fakat türk spor medyasının, gerekli ilgiyi göstermediği karşılaşma.

biz beşiktaş taraftarının, geçen seneden kalma alışkanlıkla, takımın kaybetse bile mücadeleden ödün vermeyeceğini kesin bildiğimiz müsabaka.

antalyada olduğum için gidemediğim ama 12 liralık kategoriden biletimi aldığım karşılaşma...
umarım bjk tarafından aldığım için biletin ücreti beşiktaşıma gider...

(bkz: did we put)

bir beşiktaş - efes pilsen maçı klasiği. bence yenilen pehlivan güreşe doymalı artık.

beşiktaşımız'ın, geleneği bozmayıp, son çeyreğe kadar açık farkla önde götürdüğü maçı, son çeyrekte zora sokarak hepimizi komaya soktuğu karşılaşma. yine de 77-75 galip gelerek sezonun 4. kupasını kazandık. üstelik de diğer 3 kupayı kazanan takım neredeyse tamamen dağılmış, sıfırdan bir kadro kurulmuşken. [ybkz]swh[/ybkz] 3000 bilet satıldığı söylentisinin aksine, bize ayrılan tribünlerin tamamı doluydu ve tabii ki muhteşem bir destek vardı. bu ortamı gerçekten çok özlemişiz, daha iyi bir sezon açılışı olamazdı sanırım. beklenildiği gibi, sevemez kimse seni tezahüratı, salonda çok daha etkili oldu, şahaneydi. arada ergin ataman'a sevgilerimizi göndermeyi de ihmal etmedik [ybkz]swh[/ybkz]. kendisi de twitter'dan kutlamış beşiktaş'ı. "yav he he" diyor ve bu konuyu kapatıyorum, eksik olsun onun iyi dilekleri. son olarak, maç sonundaki inanılmaz coşkuya değinmek istiyorum ama, kelimenin tam anlamıyla "anlatılmaz, yaşanır". sadece şunları söylesem belki biraz anlatabilirim:

-serhat çetin ve barış hersek'in tezahüratlara eşlik etmesi
-serhat'ın -her zaman olduğu gibi- efes hücumlarını bizimle birlikte ıslıklaması
-serhat, barış ve bir grup yöneticinin bizimle birlikte gündoğdu söylemesi.

özellikle o sonuncuyu unutamam. her ne kadar şu sıralar yönetime kızgın ve kırgın olsak da (ve hatta kutlamaların arasına bile bir "demirören'den hesap sorsana" sıkıştırsak da), her biri bir başka yere dağılan şampiyon kadrodan sonra, sponsor bile bulamamışken böyle bir takımın kurulmasını sağladıkları için teşekkürü hak ettiklerini düşünüyorum. esas teşekkür, tabii ki erman kunter'e ve takıma. helal olsun hepinize.

(bkz: 4 kupa tek şampiyon)

Maç mükemmeldi kupayı almamız de müthişti. Seyirci desteği, koçun takım üzerinde ki etkisi, oyuncuların hırsı da eşsizdi. Maçtan önce kısaca yazmış olduğum üzere bu takım geçen senzon ki takımdan daha iyi bir takım. Tamam belk şu aşamada geçen yıl ki winner oyuncular kadroda yok ama ,özellikle muratcan, tutku ve cevher gibi , takıma bir anda vites attıracak yerli oyuncular var bu sene. Ayrıca rotasyon çok daha fazla.
Maçta izlediğim jerellsi ben çok beğendim, haksız eleştiriler ile arroyo ile kıyaslanmalar ile bu adamı yıpratmamak lazım.özellikle birebir ve pota altı 2 ye 1 lerde çok üzt düzey bir oyuncu olduğu kesin.Yanlız maçı kutaran adam olmak ve ön plana çıkmak için attığı dış şutlardan ya vaz geçmeli yada yüzdesini artıralmalı. Tutku zaten bu ülkenin en iyi assit yapan ve şutu da etkili oyun kurucusu, birde can akın ve kartal katkı yapacak yani belkide kısa pozisyonu bu ülkede en iyi takım beşiktaş.
2. numarada dün kritik anlarda muratcan güler çok iyi işler yaptı ve sorumluk aldı, bunun yanı sıra serhat da he sezon daha da verimli oluyor.
Patrick için fazla söze gerek yok, bir kere takım oyuncusu ben takımın 1. numaralı şutörüyü deyip zorlamalara girmiyor, çok iyi sıçrıyor savunması inaılmaz ve tam bir şutör. 3 numarada alternatif olarak sanırım koç dasici düşünüyor.Dün pek bir verim vermese bile daha takıma ısınmadığı ortada zamana ihtiyacı var ama kumaşı belli.
4. numarada kartal yürek cevher ve markota var, ikiside çok iyi oyuncular hem dış şutları var hem ribaund özellikleri.
Dün ben vidmarı çok beğendim özellkle savunmada inanılmazdı ve dünün hem asisiteleriyle hem savunmasıyla yıldızlarından barış hersek koç onu hem 4 hemde 5 numarda düşünüyor kanımca.
Randel dün tribündeydi ve sanırım vidmarın türk vatandaşığı işi olmayacağı için sadece avrupada oynayabilecek.Bu nedenle kişisel fikrim tecrübeli bir 5 numaraya ihtiyacımız var ama kaçınılmaz bir ihtiyaç değil.
Başımızda koç erman kunter takımızın arkasında bu taraftar desteği ile bu takım hemde sadece Beşiktaş olarak ( ki bu yönetimin başarısı) şampiyonluğun fenerbahçe ile en büyük adayıdır benim gözümde.

4.kupayı aldığımız ve sezonu artık ulaşılmaz seviyelere getirmemizi sağlayan basket maçı. içimin yağları da erimiştir ayrıca. birçok nedeni var, işte birkaçı:
1- Tamamen dağılmış ve yeniden kurulmuş bir takımın, inançla mücaadele ederek kadrosunda semih,vujacic, farmar gibi nba yıldızlarının olduğu takımı yenebilmiş olması ve her şeyin de para demek olmadığının ispatı
2- makamın saygınlığı kadar ederi olan, cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan ,beşiktaşlı olan ve bunun hiç bir faydasını göstermeyen cumhurbaşkanına ,sen stadı bize yaptırmamak için bin dereden su getiriyorsun ama biz hala ,parasızlıkla,fedayla ,en büyüğüz mesajının gitmiş olması
3-kulübün en zor günlerinde yalnız bırakan, efesciğine milyonlar dökerken beşiktaş sırtından kazandığı popülaritenin hakkını vermeyen ve hala beşiktaşlıyım ben diyen tuncay özilhana bir kapak,efendime söyleyeyim bir tıpa olduğu için
4- milangaz olmadan da bir şeyler yapılabildiğini ispatlayarak, sponsorluğunu 3 kupa almış takımdan çeken demirören ve ailesine ilk darbeyi vurmuş ve onları üzmüştür.
sonuçta kutlarım takımımı, futbolda birşey yapamıyorlar baskette yapınca seviniyorlar falan diyen eziklere de sözüm şudur, biz beşiktaşlıyız, üzerinde siyah beyaz forma giymiş sporcu nerde varsa biz ordayız, asıl siz düşünün neden sadece futboldaki başarılara seviniyoruz diye