benim için bugüne kadar 'formaların hası' olandır. kısa süre sonra kavuşacağım kendisine.
bir arkadaşım satışa çıkardı, entry yazarken reklam da yapayım dedim. belki satış da yaparım.[ybkz]swh[/ybkz]
misal ben bunu beden büyük olduğu için almadım ama meraklısı varsa buyursun;
http://www.sahibinden.com/ilan/alisveris-spor-taraftar-urunleri-besiktas-100.yil-nostalji-sok-fiyat-210083980/detay
edit: satıldı.[ybkz]swh[/ybkz]
100. yıl nostaljik forması
(bkz: olsa da yesek)
(bkz: efsane)
sonrasındaki taklitleri ile arasında dağlar kadar fark olan formadır.
maalesef o sene varımı yoğumu deplasmanlara harcadığımdan edinemediğim formadır.
bakıp bakıp iç çektiğim formadır.
birgün birinin gelip "bak sana ne aldım" dediğinde, "acaba o mu?" diye içimden geçen formadır.
maalesef o sene varımı yoğumu deplasmanlara harcadığımdan edinemediğim formadır.
bakıp bakıp iç çektiğim formadır.
birgün birinin gelip "bak sana ne aldım" dediğinde, "acaba o mu?" diye içimden geçen formadır.
kartal yuvalarında satışa çıkmasını beklediğim efsane formamız. elimde olmadığından ve olmasını çok istediğimden dolayı çıksa hemen alacağım forma. şöyle bir araştırdımda, yeni sezonda çıkacak formalarla bile yarışacak derecede istek gören, özel yetkili yazar dingoc'un bağlantılarıyla bu isteğimizi başkana iletmesiyle hayata geçebilecek olay.
benim için farklı anlamları ve hikayesi olan bir formadır.
o dönem iskenderun'da beşiktaş forması bulabileceğim bir yer yoktu ve henüz e-alışveriş yeterince güvenli değildi. ya adana'ya gittiğimde forma arayacaktım ya da iskenderun'da spor malzemeleri satan ve ara ara normal fiyatın biraz üstüne beşiktaş formaları getiren o mağazayı abluka altına alacaktım. ikinci seçeneğin peşinden iskenderun'daki o mağazaya gittim. bağcıklı oradaydı ama şu an hatırlamadığım astronomik bir fiyat çektiler.[ybkz]swh[/ybkz] formanın orijinalliğini kontrol ettim, şöyle bir kokladım başım döndü.
forma her an satılabilirdi ve ben ya başka bir yol bulacaktım forma için ya da direk ay başını bekleyip bir ay aç gezecektim. biraz düşündüm ve yasal yollardan okuldaki renkli arkadaşlarımı söğüşlemeye karar verdim.
basket takımından bir arkadaşımı gaza getirdim önce. kendisinin üçlükleri baya iyiydi. "attığın her basket başına benden 10 tl alacaksın, kaçırdığın her basket için bana 5 tl ödeyeceksin." dedim, kabul etti. eli çokça titredi ve 10 atışın sonunda sadece iki isabet bulabildi. benim için yeterli değildi ama neyse ki onun için de yeterli değildi. bu sefer serbest atış denemek istedi, sonuç yine benim lehime oldu. durmadı, geç kaleye dedi; "5'te 3 yaparım" dedi, "yapamazsın" dedim. dedi "yaparım, geç". peki dedim kaleye geçtim. penaltılarım iyidir evet ama ilk postada nasıl bir motivasyonsa artık ilk üç şutunu çıkarmayı beklemiyordum açıkçası. anlamı kalmayan son iki vuruş için iddiayı büyüttük ve biri bile gol olursa tüm parasını geri vermeyi, yok olmazsa 20 tl'sini daha almayı teklif ettim; kabul etti[ybkz]swh[/ybkz]. neyse bu ilkini direğe vurdu. ikinciyi atacak ama artık bizim iddiayı tüm okul izliyor. benim derdim hocalar fark etmeden alışverişimizi tamamlayalım da ben öğleden sonra okulu asıp formamı almaya gideyim. o kadar eminim kaçıracağından. kafamda 40 tilki, oradan gelecek paraya bendekini ekliyorum; hesabım tamam. adaş bu bir koydu topa, gerisi hala yok bende... meğer kafayı direğe vurmuşum ama topu da kurtarmışım.[ybkz]swh[/ybkz] tam bir inancın zaferi hikayesi yani.
neyse sonuç olarak formayı alabildim mi? tabi ki hayır. satılmış amına koyim. ben de sinirlenip[ybkz]swh[/ybkz] kırmızı formayı aldım. daha sonra bizim emrah'a[ybkz]swh[/ybkz] aynı gün yemek ısmarladım, gizli gizli sigara felan içtik.
ama o günden beri kaldı işte içimde, bulduğum ilk yerde alacağım ama bu sefer. gerçi o kadar değerli bir forma ki, bugün bile harçlığımı biriktirmem gerekebilir.[ybkz]swh[/ybkz]
o dönem iskenderun'da beşiktaş forması bulabileceğim bir yer yoktu ve henüz e-alışveriş yeterince güvenli değildi. ya adana'ya gittiğimde forma arayacaktım ya da iskenderun'da spor malzemeleri satan ve ara ara normal fiyatın biraz üstüne beşiktaş formaları getiren o mağazayı abluka altına alacaktım. ikinci seçeneğin peşinden iskenderun'daki o mağazaya gittim. bağcıklı oradaydı ama şu an hatırlamadığım astronomik bir fiyat çektiler.[ybkz]swh[/ybkz] formanın orijinalliğini kontrol ettim, şöyle bir kokladım başım döndü.
forma her an satılabilirdi ve ben ya başka bir yol bulacaktım forma için ya da direk ay başını bekleyip bir ay aç gezecektim. biraz düşündüm ve yasal yollardan okuldaki renkli arkadaşlarımı söğüşlemeye karar verdim.
basket takımından bir arkadaşımı gaza getirdim önce. kendisinin üçlükleri baya iyiydi. "attığın her basket başına benden 10 tl alacaksın, kaçırdığın her basket için bana 5 tl ödeyeceksin." dedim, kabul etti. eli çokça titredi ve 10 atışın sonunda sadece iki isabet bulabildi. benim için yeterli değildi ama neyse ki onun için de yeterli değildi. bu sefer serbest atış denemek istedi, sonuç yine benim lehime oldu. durmadı, geç kaleye dedi; "5'te 3 yaparım" dedi, "yapamazsın" dedim. dedi "yaparım, geç". peki dedim kaleye geçtim. penaltılarım iyidir evet ama ilk postada nasıl bir motivasyonsa artık ilk üç şutunu çıkarmayı beklemiyordum açıkçası. anlamı kalmayan son iki vuruş için iddiayı büyüttük ve biri bile gol olursa tüm parasını geri vermeyi, yok olmazsa 20 tl'sini daha almayı teklif ettim; kabul etti[ybkz]swh[/ybkz]. neyse bu ilkini direğe vurdu. ikinciyi atacak ama artık bizim iddiayı tüm okul izliyor. benim derdim hocalar fark etmeden alışverişimizi tamamlayalım da ben öğleden sonra okulu asıp formamı almaya gideyim. o kadar eminim kaçıracağından. kafamda 40 tilki, oradan gelecek paraya bendekini ekliyorum; hesabım tamam. adaş bu bir koydu topa, gerisi hala yok bende... meğer kafayı direğe vurmuşum ama topu da kurtarmışım.[ybkz]swh[/ybkz] tam bir inancın zaferi hikayesi yani.
neyse sonuç olarak formayı alabildim mi? tabi ki hayır. satılmış amına koyim. ben de sinirlenip[ybkz]swh[/ybkz] kırmızı formayı aldım. daha sonra bizim emrah'a[ybkz]swh[/ybkz] aynı gün yemek ısmarladım, gizli gizli sigara felan içtik.
ama o günden beri kaldı işte içimde, bulduğum ilk yerde alacağım ama bu sefer. gerçi o kadar değerli bir forma ki, bugün bile harçlığımı biriktirmem gerekebilir.[ybkz]swh[/ybkz]
sahip olmamadığım forma. sonralardan reklamları değişmiş şekiller 1-2 kez daha piyasaya sunuldu ama içime sinmedi bir türlü. aynı sezonun kırmızı forması da, formalarım arasında favorimdir.
kartal yuvasında satışı olmayan formadır. şunun reklamsız halini satsanız ya kardeşim. kapış kapış gider vallahi. galatasaray'ın parçalı fenerbahçe'nin çubuklu formaları satılırken bizimki neden yok kardeşim? (bkz: bizde niye yok diyor)
bir adeti tarafımda saklı olan formadır. göğsünde ki bağcıkları ayrı anlam katar.
çok kral formadır,lakin bende olmayan formadır.bende beyaz ve çubuklu formalar mevcut o döneme ait.şu formayı aramadığım kartal yuvası kalmadı,hepsi de 'onun satışı bitti' diye yanıtladı beni.bu gidişle internetten satın alacağım herhalde.
armanın büyük olması,yaka,bağcıklar..her şey mükemmel.her gördüğümde 'sergen attı şampiyonluk geeldiiieeağ' diye bağırasım geliyor.bir de bi aralar her fenerbahçe maçına bu formayla çıkardık,umbro da olsa aynı dizayn olurdu.bence bu forma bir beşiktaş klasiği haline gelmelidir,üretimi daimi olmalıdır.
armanın büyük olması,yaka,bağcıklar..her şey mükemmel.her gördüğümde 'sergen attı şampiyonluk geeldiiieeağ' diye bağırasım geliyor.bir de bi aralar her fenerbahçe maçına bu formayla çıkardık,umbro da olsa aynı dizayn olurdu.bence bu forma bir beşiktaş klasiği haline gelmelidir,üretimi daimi olmalıdır.
göğsünde beko, kollarında aria olan, bana göre beşiktaş formaları arasında en güzeli olan formadır.
http://imageshack.us/photo/my-images/516/bjk0203100ylformasmh3.jpg/
http://imageshack.us/photo/my-images/516/bjk0203100ylformasmh3.jpg/
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?