her daim susuzluktan öleceğinizi düşünen, odanıza bardaklar şişeler dolusu su yığan, uzaktayken de sürekli 'su iç su!' diye mesajlar atan annedir.
smsin çağına ayak uyduramayıp mektup tadında mesajlarla işe başlayan, -sevgili kızım...- sonra da baba mektup gibi yazmak zorunda değilsin deyince de alınan babadır. üstelik klavyeli telefonla uzun uğraşlar sonucu öğrenmiş, o küçücük tuşlara dolma parmakları sığmayınca da delirmiştir.
sms atmayı ilk öğrendiği zamanlarda yan odadan sürekli mesaj atan annedir. uzağa gittiğinizde her gün, her sabah düzenli olarak mesaj atan, üstüne bir de cevap yazmadığınızda tripli smsler yağdırır.
sizin izlemediğiniz ama onun heyecanla izlediği dizideki gelişmeleri an be an anlatan annedir. sanki yaşıyormuş gibi, o kadar heyecanlı anlatır ki arkadanızı dönüp gidemezsiniz bile.
+kalbim, bak kadın geldi adama tokat attı sonra işte diğerleri de arabayı yaktı biliyor musun?! ama işte adamın iş ortağı zatan onu dolandırmıştı da haberi yoktu, üstüne bir de adamın karısı aslında onun eski sevgilisi miymiiiş! sonra onun da patronu geldi kasadakileri aldı gitti.
-annee...sakin ol annee..
+ama kasadaki tüm parayı aldı!!
-senin senin paranı almadı ya, bir sakin ol allah aşkına.
+ama ama kocası öğrenince beş parasız kaldığını ne olacak.
-ya bırak ne olursa olsun, zaten o dizinin yönetmenine kılım ben.
+haa..kılım diyosun. tamam o zaman.
+kalbim, bak kadın geldi adama tokat attı sonra işte diğerleri de arabayı yaktı biliyor musun?! ama işte adamın iş ortağı zatan onu dolandırmıştı da haberi yoktu, üstüne bir de adamın karısı aslında onun eski sevgilisi miymiiiş! sonra onun da patronu geldi kasadakileri aldı gitti.
-annee...sakin ol annee..
+ama kasadaki tüm parayı aldı!!
-senin senin paranı almadı ya, bir sakin ol allah aşkına.
+ama ama kocası öğrenince beş parasız kaldığını ne olacak.
-ya bırak ne olursa olsun, zaten o dizinin yönetmenine kılım ben.
+haa..kılım diyosun. tamam o zaman.
izlediği dizideki karakterin başına bir şey geldiğinde ona üzülen, yanlış bir şey yaptıysa sinirlenen, zaman zaman heyecanlı biçimde onunla konuşan annedir.
çocukları dizinin dibinden uçup gittikten sonra saracak bir şey bulamayıp çekirdeğe saran, durumu ileri gidip bağımlı olan annedir. aylar sonra bir gitmişsiniz, kilo almış, tansiyon sorunları desen o biçim..
alkışı hak eden babadır. çünkü yurdum babaları genellikle çocuğun her türlü okul işlerini ağırlıklı olarak anneye bırakmaktadır. o baba ki, nadir görüldüğü veli toplantısında sırf sisteme gıcık olduğu için kavga çıkarabilir, isyan edebilir, diğer velileri örgütleyebilir. bu sebeple çocuğu tarafından bir daha asla veli toplantısına çağrılmayandır.
toplantıda ona söylenenleri asla kocasına anlatmayan annedir. çünkü kızı çalışmıyordur, çünkü kızı matematikten nefret ediyordur, çünkü kızının kafası hep ders hariç her şeydedir.
facebook, twitter kullanan babayı solda sıfırda bırakmış babadır. bir gün der ki size, sanki çok gizli bir şeyi söyler gibi, 'ben sözlük yazarıyım biliyor musun?' siz sözlük işlerini o devirlerde çoktan kapatmışsınız, babanızın yaşı sizin iki katınızdan 3 fazla falan, diyor ki ben sözlük yazarıyım. bir girip bakıyorsunuz sözlüğe 1000 küsür entrysi olmakla birlikte, adam format biliyor! [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]
hiçbir zaman unutmayacağı, kendi doğum tarihi bile değil, çocuğunun tarihi olan annedir. çocuğundan başka bir şey düşünmeyen ve ona dair hiçbir şeyi unutmayan.
düğünlerinde her birinizle tek tek karşılıklı roman havası oynayacak, semtte bir güzel içeçek, beşiktaş maçına beraber gidip omuz omuza bağıracak, gerektiği yerde de omuz omuza kavgaya girecek, ağız dolusu sövecek çifttir. beraber mutlu oldukları gibi, kısa zamanda burada tanıştığı dostları sayesinde bin kat daha mutlulardır. iyi ki varsınız!
poşet biriktiren annenin milenyum versiyonu. dizi müzikleri, film müzikleri, ebru gündeş, muazzez ersoy gibi olmazsa olmaz müzisyenlerin ve nicelerinin müzik cdlerini çocuklarına zorla yaptıran, onları özenle saklayan dinleyen annedir.
market ve mağaza poşetlerini çılgıncasına biriktiren, asla ve asla atmayan, bir gün mutlaka lazım olacağına inanan annedir. evin kiler bölmesi bu özel koleksiyon ile doludur. ancak teknoloji ile birlikte poşet biriktiren anne yerini mp3 cdsi biriktiren anneye bırakmıştır.
hayatınızdaki en önemli kişinin annesi olduğu için önemlidir önce, o'nu doğurup büyütüp bu kadar iyi bir adam yetiştirdiği için. sonra tanışırsınız, hatta oturup okey oynayıp okeyde ortak bile olursunuz. sizin üşüyüp üşümediğiniz, akşam yemeği yiyip yemediğiniz onu endişelendirir. eğer evde güzel bir yemek yaptıysa hemen gönderir. artık sırf sevgilinin annesi değil de, kendi annenizden binlerce kilometre uzaktayken size de annelik yapmasından dolayı sizin de annenizdir.
elinde televizyon kumandası ile uyuyakalan, horlayan ama asla uyuduğunu kabul etmeyen babadır.
meraklı ve kızını her şeyden çok düşünen annedir. ergenlik yıllarında kızındaki olan dellenmeleri günlüğünü yıllarca gizli gizli okuyup takip eden, her dertleşmede günlükteki problemleri dile getirip çözümleyendir. bu zeki annenin salak kızı da, ayy ne biçim de süper annem var her şeyi biliyor vallahi diye sevinir. yıllaaaar yıllaaar sonra aslında annenin o yıllarda sürekli olarak kızının günlüğünü okuduğu ortaya çıkar.
adeta bir pavyonda istek şarkı ister gibi, yıllarca marketten alınacakları peçeteye yazıp çocuğunun eline sıkıştırıp gönderen annedir. çocuk yıllarca marketin bir kenarında peçeteyi saklayıp bakarak alışverişini yapmış gelmiştir.
gazetelerin ve yayınevlerinin her türlü yemek kitabını odalar odalar dolusu biriktirip, hiçbirisini yapmayan ama onlarla oyalanmayı seven, kitapları kızına miras bırakacağını söyleyen anne.
kızının ilk kahramanı, ilk gözağrısı babadır. ilk defa o kaldırır onu göklere kadar, ilk defa o güvenmeyi öğretir. ve hayatının sonuna kadar da hep yanındadır, elini tutar. ilk ve son aşkıdır aslında.
sıradan bir telefon konuşması toplam 20 dakika geçiyorsa, bunun 10 dakikası boyunca, hadii öptüüüm, kendine dikkat et, arkadaşlarına selam sööyle, sıkı giyin, sebze yeee, gibi yapılacak listesi söyler de söyler.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?