metallica'nın 1997 yılında çıkardığı reload albümünün delirten parçasıdır. hiçbir derdim yokken dinlediğimde bile 'ulan benim neden üzülecek birşeyim yok' diye üzülmeye başlıyorum o derece. eh sözleride yazayım bari tam olsun.
---------------ayırıcı---------------
Lay beside me, tell me what they've done
Speak the words I want to hear, to make my demons run
The door is locked now, but it's open if you're true
If you can understand the me, than I can understand the you.
Lay beside me, under wicked sky
Through black of day, dark of night, we share this pair of lives
The door cracks open, but there's no sun shining through
Black heart scarring darker still, but there's no sun shining through
No, there's no sun shining through
No, there's no sun shining
What I've felt, what I've known
Turn the pages, turn the stone
Behind the door, should I open it for you?
What I've felt, what I've known
Sick and tired, I stand alone
Could you be there?, 'cause I'm the one who waits for you
Or are you unforgiven too?
Come lay beside me, this won't hurt I swear
She loves me not, she loves me still, but she'll never love again
She lay beside me, but she'll be there when I'm gone
Black heart scarring darker still, yes she'll be there when I'm gone
Yes, she'll be there when I'm gone
Dead sure she'll be there!
What I've felt, what I've known
Turn the pages, turn the stone
Behind the door, should I open it for you?
What I've felt, what I've known
Sick and tired, I stand alone
Could you be there?, 'cause I'm the one who waits for you
Or are you unforgiven too?
(bu kısımda solo yardırılıyor)
Lay beside me, tell me what I've done
The door is closed, so are your eyes
But now I see the sun, now I see the sun
Yes now I see it!
What I've felt, what I've known
Turn the pages, turn the stone
Behind the door, should I open it for you?
What I've felt, what I've known
So sick and tired, I stand alone
Could you be there?, 'cause I'm the one who waits,
The one who waits for you
Oh what I've felt, what I've known
Turn the pages, turn the stone
Behind the door, should I open it for you?
(So I dub thee unforgiven)
Oh, what I've felt
Oh, what I've known!
I take this key (never free)
And I bury it (never me) in you
Because you're unforgiven too
Never free
Never me
'Cause you're unforgiven too!
---------------ayırıcı---------------
metallica'nın unforgiven II parçasında bulunan bir[ybkz]swh[/ybkz] satırdır. hafif serbest çağıştırmaya kaçan bu tanımın sonuna parçanın linkinide yazayım da akşam akşam bunalıma girin emi...
http://tinyurl.com/ps3y2t
edit:oha koskoca satırın sadece sonundaymış,tekrar dinleyince farkettim. serbestte çağrışmamış baya muhtelif yerlerimden sallamışım.
http://tinyurl.com/ps3y2t
edit:oha koskoca satırın sadece sonundaymış,tekrar dinleyince farkettim. serbestte çağrışmamış baya muhtelif yerlerimden sallamışım.
bütün okullarda ki ingilizce eğitimi kitaplarında varlığını koruyan ilginç karakterdir. bir ara ingilizceyi 'mister brown' biyografisi sanmıştım o derece yani...
malum maçta[ybkz]swh[/ybkz] formayı giyip,oyuna girdikten sonra;top ayağına geldiği ilk anda çok ilginç hareketler yapan futbolcumuz. hayırlısı olsun bakalım.
beşiktaş futbol takımını,takım yapmayı başaramamış teknik direktördür. suç onda mı,oyuncuda mı anlaşılmaz ama 2003 de ki ruhun %1 oluşmuyor bu takımda. gordon milne'den bahsetmiyorum bile...
bol saçlı-sakallı bir amcaya göre[ybkz]swh[/ybkz] geçerli bir durumdur. temelini 'herkese yeteneğine göre,herkese ihtiyacı kadar' varsayımından alır.
bahsi geçen amcamıza göre,üretim araçlarını,belirli bir kitlenin jip veya villa alması için kullanmadığımız zaman,her insanın bir değeri olduğu zaman,emek 'piyasası olan' bir meta olmaktan çıktığı zaman,herkesin hayatının küçük bir bölümünü çalışarak geçirdikten sonra;ailesi ile balık tutabilmeye gittiği,resim yapabildiği,müzik enstrümanı çalabildiği zaman,'elektirik,su,okul,hastalık ne olacak' diye düşünmediği zaman vs. çoğaltılabilir örnekler gerçekleştiği zaman kimi insanlar tembellik haklarını kullanabileceklerdir.
onun dışında zaten şuan tembelliğin tanımı;burjuva sınıfını daha da zengin etmemek olduğundan ortada kişisel bir hakta pek söz konusu değil.
bahsi geçen amcamıza göre,üretim araçlarını,belirli bir kitlenin jip veya villa alması için kullanmadığımız zaman,her insanın bir değeri olduğu zaman,emek 'piyasası olan' bir meta olmaktan çıktığı zaman,herkesin hayatının küçük bir bölümünü çalışarak geçirdikten sonra;ailesi ile balık tutabilmeye gittiği,resim yapabildiği,müzik enstrümanı çalabildiği zaman,'elektirik,su,okul,hastalık ne olacak' diye düşünmediği zaman vs. çoğaltılabilir örnekler gerçekleştiği zaman kimi insanlar tembellik haklarını kullanabileceklerdir.
onun dışında zaten şuan tembelliğin tanımı;burjuva sınıfını daha da zengin etmemek olduğundan ortada kişisel bir hakta pek söz konusu değil.
şansımı roman okuyarak denememe sebep olacak durumdur. tabi iki etkenli bir durum;birincisi şiirleri hep sahte bulmuşumdur,ikincisi 500 sayfa bir romanı benden dinleyebilen kişi bana tahammül edebileceğini anladığım ve o an evlenme teklif edeceğim kişi oluşudur.
korku ve teen slasher tarzı filmlerin vazgeçilmez kadın başrol ismidir. bir filmde;uzun kumral saçlı,esmer tenli ve renkli gözlü ve aynı zamanda etraftaki korku öğelerine hiç aldırmayan,duyduğu "huuuu" benzeri erkek sesinin veya "emlly come to me" şeklinde kadın sesinin peşinden korkusuzca giden ve;ya filmin en sonunda yada en başında ölen bir kadın karakter varsa onun adı emlyy dir.
o kadar eleştirmeme rağmen maçın[ybkz]swh[/ybkz],egemenden sonraki 'en iyisi' idi.çok etkili olamasa ve hala ufak tefek ısrarcı çalım denemeleri yapmasına rağmen bugün takımımıza oldukça katkıda bulundu.
ayrıca;
maçta,hiç oynamamış,sadece kendine çalışmış,hem kaptan olup hem penaltı yaptırıp hem kırmızı kart görüp,aynı anda hem taç hem gol hem ofsayt yaptırsaydı bile istiklal marşı sırasında küçük ve muhtemelen engelli[ybkz]swh[/ybkz] ufak ve çok sevimli olan kız çocuğuna sarılmasıyla zaten benim için kahraman oldu.
netice olarak;
benim için futboldan önemli değerler,erdemler var ve q7 bunu bugün çok iyi yansıttı. kendisine ernst konusunda 'ırkçı' dediğim için milyon kere özür borçu olduğumu belirtirim.
ayrıca;
maçta,hiç oynamamış,sadece kendine çalışmış,hem kaptan olup hem penaltı yaptırıp hem kırmızı kart görüp,aynı anda hem taç hem gol hem ofsayt yaptırsaydı bile istiklal marşı sırasında küçük ve muhtemelen engelli[ybkz]swh[/ybkz] ufak ve çok sevimli olan kız çocuğuna sarılmasıyla zaten benim için kahraman oldu.
netice olarak;
benim için futboldan önemli değerler,erdemler var ve q7 bunu bugün çok iyi yansıttı. kendisine ernst konusunda 'ırkçı' dediğim için milyon kere özür borçu olduğumu belirtirim.
internet kesintisi nedeni ile 21 kasım gecesinden bu yana giremediğim sözlüğümüzdür. ancak açtırıp girebildim,bildiğin mutlu oldum.
9 kasım da katıldığım zirve ile birlikte gördüğüm gerçektir. o zirveden önce,yazılanlara falan çok kafayı takardım 'formata uygun değil' falan gibi değerlendirmeler yapardım. bir başka sözlükte olsa o tavrımı hep korurdum da...
o zirvede insanların kartal sözlüğü 'yazı yazılan yer' den çok daha ötede gördüğünü ve yaşadığını gördüm, hem bir dostluk ve sevgi var ortamda hem saygı...
yeni yazarlarımıza tavsiyemdir,gidebileceğiniz ilk zirveye gecikmeden gidin. forzanarchy'nin beste söylerken sizi gaza getirmesini,anlattığı hikayeleri;dingoc'un hayatınızda başka hiçbir yerde göremeyeceğiniz nevi şahsına münhasır neşesini, ve ortamdaki herkesin muhabbetini gidin ve yaşayın.
(bkz: bir kere denedim oldu)
o zirvede insanların kartal sözlüğü 'yazı yazılan yer' den çok daha ötede gördüğünü ve yaşadığını gördüm, hem bir dostluk ve sevgi var ortamda hem saygı...
yeni yazarlarımıza tavsiyemdir,gidebileceğiniz ilk zirveye gecikmeden gidin. forzanarchy'nin beste söylerken sizi gaza getirmesini,anlattığı hikayeleri;dingoc'un hayatınızda başka hiçbir yerde göremeyeceğiniz nevi şahsına münhasır neşesini, ve ortamdaki herkesin muhabbetini gidin ve yaşayın.
(bkz: bir kere denedim oldu)
kurucusu,sosyoloji'nin kurucularından ve eleştirel bir bakış açısıyla pozitivizm ve yorumlayıcı eleştirmiş olan,bir toplumu anlarken 'iyiye' yönelmeyi amaçlayarak,önce ki düşünce akımlarından faklı bir 'değer' açılımı da yapan karl marx tır.
marx'ın dialektik daha açıkça çatışmacı olarak adlandırdığı yaklaşıma göre;günün birinde toplumların ulaşacağı en üst seviyedir. bunun dayanağı kapitalizm'in ortaya çıkardığı farklılık,üstünlük gitgide etkinliğini arttırırken kendine bir rekabet sistemi geliştirecek,ve en sonunda o rakiplerin gücünün karşısında duramayıp uzlaşma yolunu seçecek ve komünizm için ilk adımlar atılmaya başlayacaktır.
komünizmin temeli,marx'ın alt tabaka diye tabir ettiği ekonomi ve üretim araçlarının sahiplerinin,üst tabaka din,siyaset,ideoloji gibi toplumsal kurumları kendi işlerini meşrulaştırmak için yönlendirebilmeleri üzerinedir.
marx'a göre işçi sınıfı verdiği emeğin karşılığını alamamakla birlikte,üretim aracının sahibine artı değer kazandırmakta ve bu hem emek hırsızlığı,hem de bir sömürge anlamına gelmektedir.
marx bu tür çatışmaları için,yanlış hatırlamıyorsam hegel'in diyalektik ile açıkladığı bir gelişme modeli ile açıklamış ve eninde sonunda komünizm kendini kabul ettirecektir demiştir. ilkeleri basittir;herkese yeteneğine göre,herkese ihtiyacı kadar.
benim görüşüme göre,bu olgu ismen komünizm olmayabilir. ama birgün mutlaka bir ekonomik devrim olmak zorunda olacak ve bunu yine halk,maalesef yıllarca ezilmenin ardından,bilinçlenerek yapacaktır.
marx'ın dialektik daha açıkça çatışmacı olarak adlandırdığı yaklaşıma göre;günün birinde toplumların ulaşacağı en üst seviyedir. bunun dayanağı kapitalizm'in ortaya çıkardığı farklılık,üstünlük gitgide etkinliğini arttırırken kendine bir rekabet sistemi geliştirecek,ve en sonunda o rakiplerin gücünün karşısında duramayıp uzlaşma yolunu seçecek ve komünizm için ilk adımlar atılmaya başlayacaktır.
komünizmin temeli,marx'ın alt tabaka diye tabir ettiği ekonomi ve üretim araçlarının sahiplerinin,üst tabaka din,siyaset,ideoloji gibi toplumsal kurumları kendi işlerini meşrulaştırmak için yönlendirebilmeleri üzerinedir.
marx'a göre işçi sınıfı verdiği emeğin karşılığını alamamakla birlikte,üretim aracının sahibine artı değer kazandırmakta ve bu hem emek hırsızlığı,hem de bir sömürge anlamına gelmektedir.
marx bu tür çatışmaları için,yanlış hatırlamıyorsam hegel'in diyalektik ile açıkladığı bir gelişme modeli ile açıklamış ve eninde sonunda komünizm kendini kabul ettirecektir demiştir. ilkeleri basittir;herkese yeteneğine göre,herkese ihtiyacı kadar.
benim görüşüme göre,bu olgu ismen komünizm olmayabilir. ama birgün mutlaka bir ekonomik devrim olmak zorunda olacak ve bunu yine halk,maalesef yıllarca ezilmenin ardından,bilinçlenerek yapacaktır.
hoş gelmiş yazardır.
hoş gelmiş,sefalar getirmiş yazar. yazdır kartalım.
an itibari ile birkaç ünlü simayı da aramıza katmış bulunduğum organizasyon.ayrıca 5-10 listesi bol kişiyede rtlettim.twitterden atıcaklar yahu beni...
(bkz: cam adam)(bkz: zekeriya ünal)
(bkz: zaga band)
(bkz: cam adam)(bkz: zekeriya ünal)
(bkz: zaga band)
twitter yolu ile aramıza katılmış kartaldır. hoş gelmiş,sefa gelmiştir.
üye olmanın en fazla 1 saat sürdüğü varsayılan platformumuzda 'neden bu kadar çoklar?' diye sorduran kişilerdir.
---------------ayırıcı---------------
üye olun, 'ziyaretçi' olarak değil,isminizle var olun bu sözlükte.pişman olmazsınız.
---------------ayırıcı---------------
---------------ayırıcı---------------
üye olun, 'ziyaretçi' olarak değil,isminizle var olun bu sözlükte.pişman olmazsınız.
---------------ayırıcı---------------
bir ara okan bayülgen programlarında metin yazarlığının yapmanın yanısıra bass gitar da çalmış,delicesine saçlı,fizik mühendisi çılgın kişilik.
ayrıca birkaç dakika önce hashtag olayımıza şöyle bir katkıda sağlamıştır;
---------------ayırıcı---------------
Takım tutmuyorum, sözlük tutuyorum:http://www.kartalsozluk.com ikinci yılını kutluyormuş. #kartalsozluk
---------------ayırıcı---------------
ayrıca birkaç dakika önce hashtag olayımıza şöyle bir katkıda sağlamıştır;
---------------ayırıcı---------------
Takım tutmuyorum, sözlük tutuyorum:http://www.kartalsozluk.com ikinci yılını kutluyormuş. #kartalsozluk
---------------ayırıcı---------------
takipçisi bol olan 20-25 kişiye rt'letmemin yanısıra bazı ünlü simaları da dahil etmeyi başardığım organizasyon;
(bkz: selin şekerci)
(bkz: ekin olcayto)
(bkz: evrim akın)
(bkz: zeki enes akkan )
(bkz: selin şekerci)
(bkz: ekin olcayto)
(bkz: evrim akın)
(bkz: zeki enes akkan )
http://twitter.com/#!/ozde1mir
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?