oyunbozan

kuvvetle muhtemel bu denyolara bu yazılar toplu bir şekilde geliyor ve aralarında paylaşıp, payına düşen yazıyı köşelerine taşıyorlar.

gel gör ki bu gerizekalı iki arkadaş aynı yazıyı seçmiş kendisine. üzüldüm açıkçası. şans işte. börö ömönö gödöğöm yaa

muhtemelen %90 düşmüş şehir. yani düşmüş derken suriye tarafında yaşanan savaş ortamı sürecinde pkk burada özerkliğini ilan etmişti. şimdi de ışidi bölgede ele geçirdiği yerler bakımından, stratejik önemi yüksek konumda olan kobane'ye gözünü dikmiş durumda.
olan oradaki masum halka oluyor. ışid'in ele geçirmesi halinde 200 bine yakın kişinin ölüm ihtimali olduğu söylenmekte.

sezen aksu'nun en güzel şarkısı.

"bir sözün uçur göğüm gün açsın" kısmı ise bugüne kadar duyduğum en güzel temenni.

sözleri;

"bir kırık gençlik hikayesi
yok mudur sevdanın çaresi
hasretin kızıl halesi
çileli başıma gelip taç oldu

ah yine o gurbet bestesi
günün minesi soldu

yaralı kuşum hazan güneşim
güz ayazında kor ateşim
bir sözün uçur göğüm gün açsın
yad eller aldı bizi

haberini sal kara bahtlım
beni yanına al yarası saklım
üzerime hatıran yağıyor
bu yokluk yaktı bizi"

oyunbozan'ın iç sıkıntısı geçer mi?

geçer : 4.40
geçmez : 1.10

var mısın?

ahmet nur çebi'nin yanlış anlamadıysam haklı isyanı. ya da beşiktaş'ın artık düştüğü durumun içler acısı hali. şimdi herkes eeee, ööö demesin bana ama şunu söylemek zorundayım ki; o stat yıkılmadan bu işin önlemini alacaksın. düşene vuracaklarını bilmiyor musun?

ancak bu pezevenkler vurmak için düşmüş beşiktaş bekliyormuş orası işin bir başka tarafı.

fatih terim'in olayı bildiğini ve üzerini örtmeye çalıştığı söyleniyor. [ybkz]swh[/ybkz]

eğer gerçekten böyle bir şey varsa gökhan töre'nin acilen bırak beşiktaş'ı, türkiye'den siktir edilmesi gerekli.

gördüğüm en gözü kara iç işleri bakanı. hükümet politikalarının rahat uygulanması noktasında hukuk ilkelerinden yoksun bir şekilde devletin silahlı gücünü kullanma yetkisinin böyle bir psikopatta olması gerçekten çok acı.

battaniyesini siktiklerimin gönül rahatlığıyla yaptığı provokasyon.

bana göre provokasyon filan değil de neyse size ayak uydurayım

(bkz: 100 kasa)

onu bunu bilmem forma üzerine cuk oturuyor.

üniversite eğitimini tamamladıktan hemen sonra çalışma yaşamına başladım. o gün bu gündür, o sene bu senedir, o yüzyıl bu yüzyıldır pazar günleri çalışıyorum. yaşım yetmiş. evet harf devriminde doğdum. doğum günüm de, pazar.

kim ne derse desin türk senarist ve yönetmenler aşk acısından anlıyor. izlerken yutkunmayı unuttuğum güzel filmler arasında girdi. bi kere kızla ilk oturduğu mekanda "ne içersiniz" sorusuna hanım kızımız direkt rakı dedi. o film kötü olur mu hiç?

geçen sene beklenti rakamları açıklanırken 2014 sonunda 2.60 ları göreceği söylenen para.

her sene aynı heyecana neden kapılıyoruz hiç anlamıyorum. iş adamları, özellikle tekstil ihracatçıları buna göre tedbirlerini çoktan aldılar. biraz tribün havasını seviyorum sanırım.

hevesinizi kursağınızda bırakmış olabilirim ":')"

kendilerine müslüman gençlik adını veren bir takım şerefsiz tarafından gerçekleştirilen vahim olay.

alıntı--

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin Hergele Meydanı diye bilinen Şerefe Holü, IŞİD destekçilerinin saldırısına sahne oldu. Asılan IŞİD karşıtı bir afişi bahane eden Müslüman Gençlik üyeleri öğrencilere çivili sopalarla saldırdı.

alıntı--




http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/istanbul-universitesinde-isid-saldirisi-haberi-97764

şevşek ali'nin görüntülerde yer aldığı taraftar topluluğu. pek bi saldırı filan göremiyorum. bir kaç sarhoş arada kendini tutamayıp "sabrımız taşıyor adam gibi oynayın" diye bağırıyor. görüntülerin hepsini izleyemedim ancak bir tutarsızlık var.

fikret orman'ın bir kaç kişi yüzünden ortalığı karıştırmasına hiç gerek yokmuş.

ya gelsin artık yemin ediyorum ciğerim soldu.
başakşehir'de oyna, olimpiyat iyidir, passolig, ateşli taraftardan yoksun beşiktaş, çok uzak abi yaa, uzak diye gelmeyen beşiktaşlı değildir. vs vs şeyleri tartışıyoruz.
depremzede gibi kaldık ortalıkta.

ayrıca organlarımız fener'e.

niye bunu dedim bilmiyorum. ztn srkli ksyrm...

bu haberlerin asılsız çıktığına inanmıyorum. kimseye bir faydası olmayan ve beşiktaş kulübünü mağdur gösteren haberleri türk medyası asla bizim lehimize kullanmaz. bence açıklamalardan sonra belirli kişiler devreye girerek problemi çözdü ve haberlerle ilgili asılsızdır açıklamaları gelmeye başladı.

senelerdir paraya pula bakmadan yüzümüzü güldüren beşiktaş hentbol takımına 90.000 TL para harcamamak için ortalığı karıştıran fikret orman beyanı.

çok affedersin o 90.000 TL nin biraz üzerinde bir bakiye harcayarak süleyman seba spor salonunu çoktan standartlara uygun bir yer haline getirmiştin. ve şimdi oturup kucağınıza oturmayacağız ağıtları yakma. o parayı eşek gibi ödeyecek ve o şerefsizleri susturacaksın. sonrasında gidip adam gibi tesis yapacaksın.

yatırım yapmadığın branş seni şampiyonlar liginde temsil etsin sen kendi eksikliğin yüzünden başkalarına bok at.

beni biraz üzdün bu akşam
sana söylemek istediğim bir çok heceden kelime,
ve bir çok kelimenin bir araya gelmesiyle oluşan cümleleri bir araya getiremedim.
biraz özledim

sigara yaktım
seni murat’a anlattım
açık olan çekmeceyi kapattım
kaşındı diye değil ama, nasıl anlatabilirim diye düşünürken seni ensemi kaşıdım.
ellerimi ve kağıdı, kaleme kanattım.
anneme yalan söyledim
evimi kiraya verdim
araba sürdüm
benzin aldım
benzinciye nasılsın dedim
iyi abi sen dedi, cevap vermedim.
arabayı sürerken açık olan camından aşağı atladım.
annemin arabada olduğu aklıma geldiği için yere çarpıp tekrar ayağa kalktım ve yeniden arabayı sürdüm
seni özledim
kırksekiz tane sigara içtim
benimle içmesi için yedi kişiye mesaj çektim
biriyle içtim
diğer beşini her şeye rağmen çok sevdim
bir bilmediğim nefesle güldüm
üç bilmediğim nefese ağlamak istedim
karsını çok özleyen meyhanedeki amcanın acısına üzüldüm
karısını çok özleyen meyhanedeki amcanın metresinden nefret ettim
karını çok özleyen amcadan da nefret ettim
araba sürdüm
çeyrek kokoreç yedim
üstüne bir tane daha bira içtim
dişlerimi fırçalamam gerek diye eve geldim
dişlerimi fırçalar fırçalamaz bir sigara daha içtim
seni özledim
hemen anneme “prenses uyudun mu?” dedim
cevap alamadım
bilgisayarın başına oturdum
elliyedinci sigaramı içtim.
alnımı kaşıdım
seni özledim.
biraz yoruldum.
buzdolabının kapağını açıp içinden ne var diye baktım
seni özledim
buzdolabının içinde ne var diye açık baktığım buzdolabının kapağını kapattım
sakallarımı kaşıdım
okuyacak bir kitap aradım
seni özledim.
noktalama işaretlerinden nefret ettim
nesli’ye içelim dedim.
murat’ın yüzüne asansörün kapısını kapattım diye üzüldüm
kapatmasaydım zaten asansör gitmezdi diye üzülmeyi bıraktım.
hayatımdan giden her insanın asansöre bindiği için gitmek zorunda olduğunu düşündüm
seni özledim..
asansöre boş yere bir kere bindim, sıfıra indim ve tekrar üçüncü kata çıkıp evime girdim.
seni özledim.
laminat parkenin sağlıksız olduğunu düşündüm
laminat parkenin sağlıksız oluşunun hiçbir öneminin olmadığını anladım
seni özledim.
uyumak için üzüldüm
pardon uyumak için gözlerimi kapattım
pardon uyumak için pek tabii üzülerek gözlerimi kapattım
seni düşündüm
belki uyudum
sen ne yaptın? kimsenin ellerini tutup “seni seviyorum” demedin değil mi?

yaptıkları mesleğe, aldıkları paraya ve en önemlisi giydikleri formaya verdikleri değere göre neticeye gideceğimiz maç. ben bu takımda bir tane yeteneksiz futbolcu görmüyorum. hepsi türkiye'de karşılaştıkları rakip oyunculardan daha üstün yeteneklere sahipler.