15 şubat 2015 beşiktaş bursaspor maçının basın toplantısında verdiği iki enteresan cevap vardır:
1- (vurgula: soru:) sayın bilic, penaltı pozisyonu hakkında net bir kararınızın olmadığını söylediniz. peki, maç içinde kararın yanlış olduğunu düşünseydiniz, bunu hakeme söyler miydiniz?
(vurgula: cevap:) "...no..."[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
bunu söylemek, o an için çok kolay bir şey değil. kaldı ki, sezon başından bu yana nice hakem hatalarına biz kurban gittik.
2- (vurgula: soru)[ybkz]swh[/ybkz]: beşiktaşlı taraftarlar size oldukça fazla güveniyor ve sizi, yeni stada çıkacak olan beşiktaş'ın başında görmek istiyorlar. ancak, birkaç haftadır sezon sonunda ingiltere'ye gideceğinizle ilgili söylentiler var. bu konuda neler söylemek istersiniz?
(vurgula: cevap:) (duraksar ve güntekin'e gülümseyerek basın toplantısından sonra içerde konuşuruz minvalinde bir işaret yapar.)
nasıl ya? harbiden gidiyor mudur ki??
"bir dakika!" editi: düşündüm de, maçın bitmesiyle birlikte %100 futbol başlıyorsa soruyu soran güntekin onay olamaz ki... sesini çok benzetmişsem demek...
son dönem oldukça yaygın olan, "şarkılarımıza tuhaf isimler koyalım", "birbiriyle alakasız sözcüklerden şarkı yapalım, cihangir'de havamız olur" düşüncesiyle şarkı yapma kafasından haz etmeyen biri için deli saçmasından öteye geçemeyecek olan bir çalışma.
7 şubat 2015 fenerbahçe trabzonspor maçı sonrasında sarf ettiği sözler nedeniyle 4 maç ceza alan fenerli file bekçisi. normalde 3 maç olacakmış da, disiplin yönetmeliğine göre sezon başındaki "sokak köpeği" mevzusundan aldığı ceza nedeniyle bu ikinci cezası bir maç artmış.
benim asıl merak ettiğim konu şu; cezaya konu cümle: "(vurgula: i̇ki tane o..... çocuğunun telefon açmasından etkilenip maç yönetiyorsunuz.)"
net bir şekilde ibrahim hacıosmanoğlu'na yönelik bir küfür. acaba (vurgula: iho)'nun reaksiyonu nasıl olacak? beklenen reaksiyonu verirse, volkan ne yapar? bakalım iki "delikanlı"dan hangisi daha delikanlı?
yiyin birbirinizi ete para vermeyin...
benim asıl merak ettiğim konu şu; cezaya konu cümle: "(vurgula: i̇ki tane o..... çocuğunun telefon açmasından etkilenip maç yönetiyorsunuz.)"
net bir şekilde ibrahim hacıosmanoğlu'na yönelik bir küfür. acaba (vurgula: iho)'nun reaksiyonu nasıl olacak? beklenen reaksiyonu verirse, volkan ne yapar? bakalım iki "delikanlı"dan hangisi daha delikanlı?
yiyin birbirinizi ete para vermeyin...
(bkz: human resources)
2014-2015 sezonunda ziraat türkiye kupası'ndan elenmiş olmamızın belki de tek tesellisi. grup maçları ve ikinci tur maçları boyunca her beşiktaş maçına yorumcu yaptılar, her maç da istisnasız kafa sikti. mantıksız konuşmalarının haricinde bir de böyle ağzının içinden uyuz uyuz konuşmasına ayrı tilt olduk.
(bkz: öncellemek)
sözlerime bir örnekle son vermek isterim;
11 şubat 2015 kayserispor beşiktaş maçı: ilk yarıda bir pozisyon olur ve kayserisporlu anıl taşdemir kendini, beşiktaş kalesini cepheden gören bir pozisyonda ceza sahası yayında yere bırakır, özgür yankaya yakın olduğu bu pozisyon için devam kararı verir. pozisyonun tekrarı verildiğinde görülür ki, karar doğru; herif daha ramon motta'yı görür görmez bırakmıştır kendini.
fakat oktay pozisyonu herkesten farklı biçimde (vurgula: öncellemiştir) bile. pozisyonun net faul olmasından girer, özgür yankaya'nın daha 3 gün önce başka bir maçta yaptığı hatalardan çıkar. oradan mhk'ya sallar falan. newcastle kişisi ise televizyonun karşısında oktay'ı şaşkınlık içinde dinlemektedir.
bu da böyle bir anım işte...
(bkz: öncellemek)
sözlerime bir örnekle son vermek isterim;
11 şubat 2015 kayserispor beşiktaş maçı: ilk yarıda bir pozisyon olur ve kayserisporlu anıl taşdemir kendini, beşiktaş kalesini cepheden gören bir pozisyonda ceza sahası yayında yere bırakır, özgür yankaya yakın olduğu bu pozisyon için devam kararı verir. pozisyonun tekrarı verildiğinde görülür ki, karar doğru; herif daha ramon motta'yı görür görmez bırakmıştır kendini.
fakat oktay pozisyonu herkesten farklı biçimde (vurgula: öncellemiştir) bile. pozisyonun net faul olmasından girer, özgür yankaya'nın daha 3 gün önce başka bir maçta yaptığı hatalardan çıkar. oradan mhk'ya sallar falan. newcastle kişisi ise televizyonun karşısında oktay'ı şaşkınlık içinde dinlemektedir.
bu da böyle bir anım işte...
arveladze biraderlerden aldığı verimi, tüm gürcistan'dan alabileceğine inanan trabzonspor'un fırtınalı bir transfer süreci sonunda takıma kazandırdığı eski futbolcu.
zaten herhangi bir ismi kafasına göre telaffuz eden trabzon halkı, kendisine (vurgula: cemaluri)'yi layık görmüştü.
zaten herhangi bir ismi kafasına göre telaffuz eden trabzon halkı, kendisine (vurgula: cemaluri)'yi layık görmüştü.
bir dönem trabzonspor forması giymiş olan kamerunlu eski futbolcu.
http://www.futbolog.com/wp-content/uploads/2012/11/misse-misse.jpg
http://www.futbolog.com/wp-content/uploads/2012/11/misse-misse.jpg
2014-2015 sezonunda tekrar hortlayan sorun. ramon motta'nın istikrarsızlığı ve ismail köybaşı'nın sakatlıkları/formsuzluğunun yanı sıra daha büyük açıkların ara transfer döneminde kapatılmasıyla[ybkz]swh[/ybkz] iyiden iyiye ayyuka çıkmıştır.
sezonu bu şekilde bitireceğiz, orası tamam ama şimdiden bir sol bek çalışması yürütülmeli bence sezon sonu için.
ah holebas ah...
sezonu bu şekilde bitireceğiz, orası tamam ama şimdiden bir sol bek çalışması yürütülmeli bence sezon sonu için.
ah holebas ah...
kesinlikle doğal bir durum değildir. bir başbakan eşinin, misafirlerine -kadın ya da erkek- elini uzatmaması, belki yazılı bir kural olmayabilir ama devlet terbiyesiyle veya kamuyu temsil teamülleriyle bağdaşmayan bir hareket tarzıdır; kabul edilemez veya normalleştirilemez.
bu mantıkla, -hani olmaz ya- tesettürlü bir başbakanımız olsa ve dünya liderleriyle herhangi bir platformda tokalaşmasa, bu da kabul edilebilir yani?
geçiniz...
bu mantıkla, -hani olmaz ya- tesettürlü bir başbakanımız olsa ve dünya liderleriyle herhangi bir platformda tokalaşmasa, bu da kabul edilebilir yani?
geçiniz...
(bkz: ac parma)
güney afrikalı emekli futbolcu.
yolu, 1996 yılında ikinci afrikalı furyasıyla çıkış arayan gençlerbirliği'ne düşer. kona[ybkz]swh[/ybkz], kuşe[ybkz]swh[/ybkz] ve moşe[ybkz]swh[/ybkz]'nin ayrılmasıyla orta sahaya yeni bir kan aranmaktayken gelen phiri, belki yetenek olarak değil ama devamlılık anlamında eksik kalır. buna rağmen aradaki bir senelik vanspor kiralık macerasını bir kenara bırakacak olursak yaklaşık 5 sene gençler'e hizmet eder. devamında da 1 sene samsunspor'da oynadıktan sonra ülkesinin yolunu tutar.
yolu, 1996 yılında ikinci afrikalı furyasıyla çıkış arayan gençlerbirliği'ne düşer. kona[ybkz]swh[/ybkz], kuşe[ybkz]swh[/ybkz] ve moşe[ybkz]swh[/ybkz]'nin ayrılmasıyla orta sahaya yeni bir kan aranmaktayken gelen phiri, belki yetenek olarak değil ama devamlılık anlamında eksik kalır. buna rağmen aradaki bir senelik vanspor kiralık macerasını bir kenara bırakacak olursak yaklaşık 5 sene gençler'e hizmet eder. devamında da 1 sene samsunspor'da oynadıktan sonra ülkesinin yolunu tutar.
gençlerbirliği'nin eski kalecilerinden. genel olarak vasat bir türkiye macerası geçirmiş olmasına rağmen oynadığı bir beşiktaş maçı var ki, 80'den sonra 2 gol bulamasak muhtemelen kahraman ilan edilirdi.
90'ların ilk yarısında türkiye'ye gelip yaklaşık 3,5 sezon ankaragücü forması giymiş olan zaireli golcü. daha sonra da altay'da 1.5 sene takılıp türkiye macerasına son vermiştir.
slaven bilic'i ayar manyağı yapmış olan zengin züppe. şimdi de "bu iş böyle gitmez hocam" diyerek "tatlı-sert" bir uyarıda bulunmuş beyefendi. içine sinan engin kaçtı zaar, bilic düşmanı kesildi başımıza. bunu simsiyah'a anlatsam aynen şu cevabı verirdi muhtemelen;
"geç sen çalıştır o zaman takımı sik kırığı!"
"geç sen çalıştır o zaman takımı sik kırığı!"
8 şubat 2015 çaykur rizespor beşiktaş maçına kafa olarak kendisini veremediğini düşündüren teknik direktörümüz.
hafta içinde ahmet nur çebi'nin, "kenarda azıcık efendi ol, çok hararet yapma" tadında bir uyarıda bulunduğu dedikodusu dolaşıyordu. eğer kendisine böyle bir terbiyesizlik yapıldıysa -ki inanmak istemiyorum- bu kadar sinmiş durması anlaşılabilir; anlaşılamayacak olan bu ayarın rahatlıkla verilebiliyor olmasıdır.
maça dönecek olursak; benim esas merak ettiğim, mustafa pektemek'in 18'de olmama nedeni. yani hazır durumda bir tane forvetimiz mi var? bunu merak ediyorum sadece.
edit: kendisini uzun vadeli olarak kulüpte tutmak için ne gerekiyorsa yapılmalı. mircea lucescu'da bu hata yapıldı, bari ondan sonra beşiktaş'a gelen ilk ideal teknik adam harcanmasın. hayalperestliğin anlamı yok, beşiktaş zor bir camia. hayaller louis van gaal iken, gerçekler samet aybaba olabiliyor. arada bilic'ler harcanmasa bari...
hafta içinde ahmet nur çebi'nin, "kenarda azıcık efendi ol, çok hararet yapma" tadında bir uyarıda bulunduğu dedikodusu dolaşıyordu. eğer kendisine böyle bir terbiyesizlik yapıldıysa -ki inanmak istemiyorum- bu kadar sinmiş durması anlaşılabilir; anlaşılamayacak olan bu ayarın rahatlıkla verilebiliyor olmasıdır.
maça dönecek olursak; benim esas merak ettiğim, mustafa pektemek'in 18'de olmama nedeni. yani hazır durumda bir tane forvetimiz mi var? bunu merak ediyorum sadece.
edit: kendisini uzun vadeli olarak kulüpte tutmak için ne gerekiyorsa yapılmalı. mircea lucescu'da bu hata yapıldı, bari ondan sonra beşiktaş'a gelen ilk ideal teknik adam harcanmasın. hayalperestliğin anlamı yok, beşiktaş zor bir camia. hayaller louis van gaal iken, gerçekler samet aybaba olabiliyor. arada bilic'ler harcanmasa bari...
93-99 yılları arasında 6 sene samsunspor forması giymiş olan rumen orta saha; bir samsunspor efsanesi.
http://www.samsunspor.biz/images/news/danieltimofte.jpg
http://www.samsunspor.biz/images/news/danieltimofte.jpg
(bkz: mesut bakkal)
(bkz: hikmet karaman)
(bkz: bülent korkmaz)
örnekleri çoğaltılabilecek olan argüman. altyapı? yok; sebat etmek? yok; çalışma? vasatın altı; laf? bol...
sonuç? "türkiye'nin mourinho'suyum ben"
hoaydaaa...
(bkz: öksüz başlık sevmeyen birkaç iyi adam)
(bkz: hikmet karaman)
(bkz: bülent korkmaz)
örnekleri çoğaltılabilecek olan argüman. altyapı? yok; sebat etmek? yok; çalışma? vasatın altı; laf? bol...
sonuç? "türkiye'nin mourinho'suyum ben"
hoaydaaa...
(bkz: öksüz başlık sevmeyen birkaç iyi adam)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?