newcastle

eski radyo programcısı, şimdinin televizyoncusu. ne yalan söyleyeyim, kirli dışında kendisine pek ısınabilmişliğim yoktur.

kadir çöpdemir in ekmek teknesi nde canlandırdığı karakter. göbeğinin alt kısmını açıkta bırakan kazağı ile belleklerde yer etmiştir.

(bkz: dizi karakterlerinin fiks replikleri)

(bkz: kirli)

büyük camia, büyük kulüp olma bilincinin kelimelere dökülmüş hali.

tek sorun şu ki; yusuflar sanlılar da gitti, rızalar metinler geldi. ama onlardan sonra kimse gelmedi...

(bkz: galatasaraylı kılıf bulur fenerli inkar eder beşiktaşlı utanır)

30 nisan 2012 pazartesi günü saat akşam 7 de şairler parkı nda ete kemiğe bürünecek olan güncedir.

herkese uyacak bir saat, gün vs olamayacağı için ertesi gün iş de olmadığından, olabilecek en makul tarihi belirlemeye çalıştık sevgili sözlük ahalisi. birşeylerin lafta kalmayacağını görmek ve amaca yönelik neyimiz var, neyimiz yok sağlıklı bir etüdünü yapabilmek için önemli bir buluşma olacağına inanıyorum.

fikri olan ama gelemeyecek olanlar olabilir, saat ve konum itibarıyla yetişemeyecekler olabilir, haliyle zerre sallamayacaklar da olabilir. sallamayana denilebilecek birşey yok tabi, "kişisel öncelikler" meselesi. gecikme durumu olanlar için pinhani den geliyor:

(bkz: hele bi gel)

siz gelin de... kaçta olacağı ikinci planda kalır.

hiç gelemeyecek olanlardan da ricam, eğer konuya dair fikriniz varsa lütfen yazın. buraya olur, özel mesaj olur. ne kadar uzun ya da kısa olduğu önemli değil, çünkü önemli olan işlevi... evet ben daha fazla çirkinleşmeden mektubuma son veriyorum sözlük.

hadin gari...

önemli edit: bu resmi bir sözlük organizasyonu gibi düşünülmesin ha bu arada, o benim yetkim ve haddim dahilinde olan birşey değil, tamamen fikir alışverişi amaçlı bir araya gelelim çağrısından ibarettir.

kötü yürekli ve niyetli olmalarına rağmen insanın kanının ısındığı film/dizi karakterlerdir. he reelde de olabilir tabi ama o zaman biraz kendinizi sorgulamanız gerekebilir.

filmlerde falan hiç kötülerin kazanmasını istemedin mi sözlük? ya da "ulan süper bir herif ya bu" dediğin olmadı mı hiç?

(bkz: simon phoenix)

demolition man filmindeki kötü adam.

kendisinden sonra uzunca bir süre hiçbir kötü adamı desteklemedim desem yeridir. zeki ve eğlencelidir, kural tanımaz, dünya yansa umrunda olmaz ama yakan kendisi olabilir.[ybkz]swh[/ybkz]

başrollerini sylvester stallone ve wesley snipes ın paylaştığı 1993 yapımı film.

1996 senesinde dondurulup 21. yüzyılda suç oranının çok düşük olduğu bir dünyaya, eski usul bir suçlunun[ybkz]swh[/ybkz] peşine düşmesi için uyandırılan bir polis memurunun maceraları anlatılmaktadır.

manuel fernandes in kayıp abisi olduğuna inandığım abdli aktör.

http://themcelebrity.wordpress.com/movie-actors/wesley-snipes/#wpcom-carousel-170

http://tinyurl.com/85j22fj

oynadığı aksiyon filmleri referanstır. özellikle demolition man filmindeki simon phoenix karakteri bugüne kadar izlediğim ve en sevdiğim kötü adamdır.[ybkz]swh[/ybkz]

massive attack - butterfly caught

biraz kurtlar vadisi dizi jeneriğinde çalan parçaya benzemektedir. özellikle ıssız ve karanlık bir yolda dinliyorsanız içinize blade[ybkz]swh[/ybkz] kaçmış gibi tribe girmeniz doğaldır.

en azından beşiktaşlılığından asla ve asla şüphe duymayacağım beşiktaş başkanı.[ybkz]swh[/ybkz]

cesaretlendirilmeye ihtiyacı var, gücüne güç katılmasına ihtiyacı var.

eski görüntülerden hep siyah formasıyla tanıdığım ve gelmiş geçmiş en iyisi olarak gösterilen rus kaleci.

bir dönem atlas dergisi yayın yönetmenliği yapmış ve şu sıralar aynı dergide yayın danışmanlığı yapmakta olan gazeteci. aynı zamanda an itibarıyla türkiye yi gezip tozmak ve yemek yemekten ibaret olan hayatı üzerinden bir de para kazandığını düşündüğüm zat ı muhterem.

ayrıca kendisi bence lev yashin in torunudur.[ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: öksüz başlık sevmeyen birkaç iyi adam)

yavaş yavaş somutlaşan fikirlerin ortaya çıkmaya başladığı günce. yazılanlar ve düşündüklerim ışığında aklıma şöyle bir gidiş yolu gelmiyor değil:

- taraftarların buluştuğu online ya da reel her platforma teker teker ulaşıp ortak bir bildiri hazırlığı[ybkz]swh[/ybkz],

- bildiriyle birlikte ortak bir buluşma günü tayini. bu buluşma gününde aynı gün aynı saatte belirlenecek birkaç şehirde bir araya gelinmesi. bu bir araya gelmenin kulübe gelir getirecek bir organizasyonla desteklenmesi. ille klasik bir organizasyon olması gerekmez, mesela "xx xxxx 2012 kartal yuvası taarruzu" gibi bir aktiviteyle her şehirde aynı saatte kartal yuvalarına hücum edilip bir anahtarlık da olsa satın alınarak çabamıza dikkat çekmek şeklinde bile olabilir, model üzerinde yine konuşulur.

- (b: ama en önemlisi, eğer bu konuda niyetimiz ortak ise bir an önce kartal sözlük olarak bir araya gelip oturup nasıl hareket edeceğimizi konuşmamız gerekir, klavye başından devam etmek pek kolay değil.) bunun için de eğer sözlük yönetimi uygun görürse kendilerinden yakın bir tarih belirlemelerini ve sözlük adına ortak bir hareket planı belirlemek için kartal sözlük ailesi olarak bir araya gelmeyi rica ediyorum.

bıçak kemiğe dayandı artık; kulüp sekreteryasına kağıt dahi alınamamasından bahsediyoruz.

herkesin katkı yapması gerektiğine inandığım günce.

öncelikli amaç, çabamızı ortaya koymak olmalı bana göre. zira şu an ihtiyacımız olan şey, biraz da birilerini dürtmek, belki de cesaretlendirmek. yani yapılacak çalışmalara tanık olan beşiktaşlılar da kendilerini katkı yapmak zorunda hissetmeli, yahut zaten katkı vermek isteyenler cesaretlenmeli. o kadar çok insan var ki bir kıvılcım bekleyen, inanamazsınız. "abi ben elimden geleni yapmak isterim ama ön ayak olacak kimse yok ki, bir organizasyon yok ki." diyen çok fazla insan var.

sağdan soldan tanıdığımız, ulaşabileceğimiz çok fazla beşiktaşlı var, yanlış mıyım? e bu tarz işlere soyunacak kartal yürekli bir sürü insana da sahibiz. tek ihtiyacımız olan efektif fikirler. bu bizim için pek de zor olmasa gerek sözlük?

##192940

ne artısı, bişey söyleyin allah için...

edit: bunu ve referans verdiğim entry'yi eksileyen zat, keşke eksi vermekle kalmayıp bir de yorum yapsan. amaç fikir alışverişi çünkü, olumsuz da olsa görüş bildir bre sığır.

istanbul'daki ağır ve basık hava, kulüp cephesinden gelen can sıkıcı haberler[ybkz]swh[/ybkz] ve her ne kadar ekstra bir günden ibaret olsa da tatil dönüşü olmasının tepeden tırnağa çekilmez bir ruh hali yarattığı bugünde renkdaşlarla fikir alışverişi yapabilmek için açılmış başlık.

günün şahsen beni en çok deprese eden gelişmesi kuşkusuz başkan fikret orman'ın yaptığı açıklamalar oldu. zaten sportif anlamda amatör branşlar dışında kulüpte doğru giden hiçbir şey yok. bir de durumun vehametini bir kez daha yüzümüze çarpan bu açıklamalar, işin tuzu biberi oldu.

fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetiminin yapmaya çalıştığı şey, tam olarak mazotu bitmiş bir kamyonu yokuş yukarı itmeye çalışmak. e bu, bir avuç insanın yapabileceği birşey değil haliyle. kamyona ne kadar çok kişi el atarsa o kadar çabuk bitirilir bu yokuş. bitirilir mi, kesinlikle bitirilir. e zaten yol üzerinde mutlaka bir benzinliğe rast gelinecektir.

aklı kesen herkesin bir durup düşünmesi lazım artık. ben neyi/kimi destekliyorum? tutkum, sevgim, isyanım ne kadar el verir desteğimi ortaya koymaya? cebim, kesem, kasam[ybkz]swh[/ybkz] ne kadarına müsaade eder bu desteğin? ama en temelinde bir taraftar olarak ne yapılabilir?

bana göre beşiktaş taraftarının bir araya geldiği her platformdan bir ses, bir soluk çıkmalı. bu bir manifesto olabilir mesela. artık düzlüğe çıkılabilmesi için iyi niyetle çalıştığına inandığımız birileri var ve taraftarlar olarak bizim artık organize olarak bugüne kadar yapmadığımız şeyleri yapmaya başlamamız gerekmez mi?

(vurgula: nereden başlanır?)

burası kartal sözlük. yani bence belli bir bakış açısına sahip olan ve taraftarlığı havaalanında futbolcu karşılamaktan öteye götürebilmiş insanların buluştuğu bir mecra. bu noktayı önemle vurgulamak istiyorum, akıl-fikir olarak klasik taraftar profiline kıyasla daha ileri bir durumda olup aynı zamanda icraata dönük kimselerin çokça bulunduğu bir yer burası. dolayısıyla burada hep beraber muhakkak bir fikir üretilir, üretilmekle kalmayıp hayata da geçirilir diye düşünmekteyim.

ya bu bir antrenman ziyaretiyle bile başlayabilir, ki yapıldı. "ulan antrenman sonrası sporcuya baklava ikram etmenin kulübün içinde bulunduğu durumla ne alakası var?" diyenler de olabilir ama o kimseler, hektarlık alanlara yayılmış ormanların tek bir kıvılcımla kül olabileceğini unutan kimselerdir benim gözümde.

en kötü ihtimalle yapılacak olan aktivite ya da aktiviteler, yönetime boşa kürek çekmediklerini gösterse bile yeter şimdilik. ya da [ybkz]swh[/ybkz] az daha sabırlı olarak tribün olayları karşısında bir tavır almak suretiyle kulübün zarar etmesinin önüne geçilebilir. yani evvela zarar vermekten vazgeçilmesine çabalasak bile kardır benim gözümde.

şu unutulmasın ki, en basit notaları dahi söylemeye başlamak söylemeye başlamaktır ve ancak farklı kişiler tarafından farklı basit notalar eklendikçe bir besteye yaklaşılabilir. belki biraz zaman alır ama bu notalar besteye dönüştüğünde siyah-beyaz bir koro tarihin en güzel şarkısını hep bir ağızdan seslendiriyor bile olabilir.

ben (vurgula: do) veriyorum, var mıdır (vurgula: re)?..

ortada dolaşan iddiaları halen yalanlamamış futbolcumuz.[ybkz]swh[/ybkz]

kalede rüştü nün oynadığı maçlarda, kalemize doğru atılan yan toplarda sıkça gördüğümüz, rüştü reçber reaksiyonuna tıpta verilen ad.