(bkz: serie a)
2013-2014 sezonunda premier lig'de 31 gol atarak gol krallığındaki en yakın rakibine 10 fark atıp tacı kapmıştır.
2013-2014 sezonunu lionel messi'nin 3 gol önünde 31 golle gol kralı olarak tamamlamıştır.
2013-2014 sezonunu bundesliga'da, borussia dortmund forması altında 20 golle gol kralı olarak tamamlamıştır.
2013-2014 sezonunda ligue 1'i, 26 golle gol kralı olarak tamamlamıştır.
torino'nun 1990 doğumlu italyan 9 numarası. 2013-2014 sezonunda serie a'da 22 golle gol kralı olmuştur. juventus alt yapısı çıkışlıdır.
acf fiorentina'nın 1993 doğumlu senegalli forvet oyuncusu. günün haberlerinde adı beşiktaş ile anılmakta.
alıntı--
Khouma Babacar, Serie-B'de en fazla gol atan oyunculardan bir tanesi. Bu sezon kiralık oynadığı Modena'nın gollerinin neredeyse üçte birini attı. Üstelik takımı Modena da ligin en çok gol atan ekibi. 40 maçta 63 gol İtalya Serie B için önemli bir rakam. Babacar, takımının hücum gücünü golleri ve katkısı ile artıran bir oyuncu. Bonservisi Fiorentina'da ama Gomez ve Rossi varken direkt oynayamaz, o nedenle alınabilir.
Kimse de 2. ligden adam alınır mı demesin. Serie B'de gol atmak kolay iş değil, mesela bu sezon Torino formasıyla Serie A'da gol kralı olan Ciro Immobile 2 yıl önce Serie B'de gol kralı olmuştu
alıntı--
alıntı--
Khouma Babacar, Serie-B'de en fazla gol atan oyunculardan bir tanesi. Bu sezon kiralık oynadığı Modena'nın gollerinin neredeyse üçte birini attı. Üstelik takımı Modena da ligin en çok gol atan ekibi. 40 maçta 63 gol İtalya Serie B için önemli bir rakam. Babacar, takımının hücum gücünü golleri ve katkısı ile artıran bir oyuncu. Bonservisi Fiorentina'da ama Gomez ve Rossi varken direkt oynayamaz, o nedenle alınabilir.
Kimse de 2. ligden adam alınır mı demesin. Serie B'de gol atmak kolay iş değil, mesela bu sezon Torino formasıyla Serie A'da gol kralı olan Ciro Immobile 2 yıl önce Serie B'de gol kralı olmuştu
alıntı--
tütünün toz haline getirilmiş hali, bir dönemin yasal keyif vericisi.
kullanımı bakımından kokainin aynısıdır fakat uyuşturucu bir madde değil, sadece bildiğimiz tütündür. özellikle meşhur 4. murad yasaklarından sıyrılmanın en güvenli yolu olarak anadolu'da da bir dönem sıkça kulanılmıştır. tabaka gibi bir enfiye kutusunda muhafaza edilir. herhangi bir ortamda çıkarılıp çekilir ve bonus point olarak hapşırılırsa güzel kafa da elde edilir.
kullanımı bakımından kokainin aynısıdır fakat uyuşturucu bir madde değil, sadece bildiğimiz tütündür. özellikle meşhur 4. murad yasaklarından sıyrılmanın en güvenli yolu olarak anadolu'da da bir dönem sıkça kulanılmıştır. tabaka gibi bir enfiye kutusunda muhafaza edilir. herhangi bir ortamda çıkarılıp çekilir ve bonus point olarak hapşırılırsa güzel kafa da elde edilir.
acil bir transfer planı yapması gereken takımdır. yok çünkü bir plan, orası kesin.
ben olsam ne yapardım? filip holosko hariç yabancıların hepsini tutardım. hugo almeida, manuel fernandes, ramon motta, dany nounkeu, julien escude ve jermaine jones'un zaten sözleşmeleri bitiyor. bunlardan ramon motta'yı tutmanın bir yolunu bulup, jermaine jones'u bedava alabiliyorsam takımda tutardım. 5 yabancı etti. orta sahaya klas bir yabancı hücumcu ve forvete de yine aynı kalibrede bir yabancı daha. para musluklarını bu iki pozisyon için açardım, sonra hemen kapatırdım yani.
gökhan töre'nin bonservisi 3-3,5 milyon seviyesini, istediği para da 1,5-1,6 milyon seviyesini geçiyorsa hemen vazgeçerdim, olcan adın ve jimmy durmaz'ı almaya çalışırdım. olcan için çok sıkı pazarlık eder, jimmy için 2'nin üstünde bonservis bedeli isteniyorsa direkt vazgeçerdim. ama gökhan takımdan gitmişse biraz daha yüksek fiyata çıkabilirim. yine de olmuyorsa onun yerine burhan eşer'i düşünmeden alırdım. en olmadı erkan kaş'ı takımda tutarım aga, bu maliyetler bir şekilde düşmeli çünkü.
defansın göbeği için affedilirse ibrahim toraman, tomas sivok, pedro franco ve ersan adem gülüm bana yeter kardeşim. belki bir tane iyisinden stoper, fazlası saçma.
ben olsam ne yapardım? filip holosko hariç yabancıların hepsini tutardım. hugo almeida, manuel fernandes, ramon motta, dany nounkeu, julien escude ve jermaine jones'un zaten sözleşmeleri bitiyor. bunlardan ramon motta'yı tutmanın bir yolunu bulup, jermaine jones'u bedava alabiliyorsam takımda tutardım. 5 yabancı etti. orta sahaya klas bir yabancı hücumcu ve forvete de yine aynı kalibrede bir yabancı daha. para musluklarını bu iki pozisyon için açardım, sonra hemen kapatırdım yani.
gökhan töre'nin bonservisi 3-3,5 milyon seviyesini, istediği para da 1,5-1,6 milyon seviyesini geçiyorsa hemen vazgeçerdim, olcan adın ve jimmy durmaz'ı almaya çalışırdım. olcan için çok sıkı pazarlık eder, jimmy için 2'nin üstünde bonservis bedeli isteniyorsa direkt vazgeçerdim. ama gökhan takımdan gitmişse biraz daha yüksek fiyata çıkabilirim. yine de olmuyorsa onun yerine burhan eşer'i düşünmeden alırdım. en olmadı erkan kaş'ı takımda tutarım aga, bu maliyetler bir şekilde düşmeli çünkü.
defansın göbeği için affedilirse ibrahim toraman, tomas sivok, pedro franco ve ersan adem gülüm bana yeter kardeşim. belki bir tane iyisinden stoper, fazlası saçma.
ne gökhan töre'yi ne de olcan adın'ı alamayacak olan yönetimdir.
sonuç bu olacak, sakın ümitlenmeyin.
not: bunu yönetime yüklenmek için değil, beşiktaşlılar'ın beklentilerini düşürmelerini sağlamak için söylüyorum. kelle istemeye çok müsaitiz, malûm.
sonuç bu olacak, sakın ümitlenmeyin.
not: bunu yönetime yüklenmek için değil, beşiktaşlılar'ın beklentilerini düşürmelerini sağlamak için söylüyorum. kelle istemeye çok müsaitiz, malûm.
türk takımları için gerçek bir kumardır. genellikle dünyaları kazanıp hiçbir şey vermeden başka takımlara giderler.
(bkz: portekizlilerin çetesi)
(bkz: portekizlilerin çetesi)
katar'ın al sadd takımında forma giyen ofansif orta saha oyuncusu. (vurgula: katar'ın maradonası) lakaplı futbolcu, forvet arkasında herhangi bir pozisyonda oynayabilmektedir.
beşiktaş'ın gündeminde olduğu iddia ediliyor.
beşiktaş'ın gündeminde olduğu iddia ediliyor.
manuel fernandes ve hugo almeida'nın müstakbel vedasıyla birlikte kubbede hoş bir sadâya dönüşecek çete.
#353710
sadece fikirlerini söyleyerek birçoklarını yine kolaylıkla terbiye ve ahlak sınırları dışına itmiş taraftardır. bu "medet uman" falan diye sınıflandırılan taraftarlar çoğunlukla beşiktaş'ın bilic ile birlikte total futbol oynamakta olduğunu değil, bir nebze olsun bu yolda olduğunu savunurlar. önceki (vurgula: antrenör)'e faşistlik yapmayıp, bizzat kendisi 10 numara bir faşist olduğu için mesafelidirler. kaldı ki o faşist kimse, yıllardır süper lig'de oynayan antalyaspor'un küme düşmesine neden olarak futbol konusunda da kalitesini ispatlamıştır. dolayısıyla zaten slaven bilic ile kıyas kabul eder bir tarafı bulunmamaktadır.
not: sabır sabır diye yıllarını heba ettiğini söyleyenler kime kaç sene sabredildiğini bir düşünsünler bir zahmet ya. hangi sabır pardon? daha önce kime sabrettin de saçların beyazladı hacı abi?
sadece fikirlerini söyleyerek birçoklarını yine kolaylıkla terbiye ve ahlak sınırları dışına itmiş taraftardır. bu "medet uman" falan diye sınıflandırılan taraftarlar çoğunlukla beşiktaş'ın bilic ile birlikte total futbol oynamakta olduğunu değil, bir nebze olsun bu yolda olduğunu savunurlar. önceki (vurgula: antrenör)'e faşistlik yapmayıp, bizzat kendisi 10 numara bir faşist olduğu için mesafelidirler. kaldı ki o faşist kimse, yıllardır süper lig'de oynayan antalyaspor'un küme düşmesine neden olarak futbol konusunda da kalitesini ispatlamıştır. dolayısıyla zaten slaven bilic ile kıyas kabul eder bir tarafı bulunmamaktadır.
not: sabır sabır diye yıllarını heba ettiğini söyleyenler kime kaç sene sabredildiğini bir düşünsünler bir zahmet ya. hangi sabır pardon? daha önce kime sabrettin de saçların beyazladı hacı abi?
(bkz: altan)
yeşil don, atlet ve traş bıçağı konusunda lojistik desteğe her an hazır olduğum yazar dostum. ha bir de;
(bkz: torun)
yeşil don, atlet ve traş bıçağı konusunda lojistik desteğe her an hazır olduğum yazar dostum. ha bir de;
(bkz: torun)
#353694
bana yalnız olmadığımı düşündürmüştür.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
bana yalnız olmadığımı düşündürmüştür.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
hiç değilse kendi hocasına "aksak hırvat" diyerek fiziksel engeliyle dalga geçip faşistlik yapmamaktadır.
ister beğenin, ister beğenmeyin; slaven bilic, bu takıma 2012-2013 sezonunda unuttuğu futbol oynama yetisini yeniden kazandırmıştır. hani total futbol dedikleri zımbırtı var ya, işte o sadece hücumla olmuyor. eğer olsaydı ersun yanal'ın fenerbahçe'si değil, ersun yanal'ın gençlerbirliği şampiyon olurdu.
her seferinde saha dışı faktörlerden bahsedip durmayın diyorlar bir de. e durum bu iken neyden bahsedeceğiz? takım, sezonun son haftalarında şampiyonlar ligi'ne gitmeye çalışıyor; çat, bir duyuyorsun futbolcuların aylardır paraları yatmıyor. bu takım bu sezon maddi imkansızlıklarına[ybkz]swh[/ybkz], sakatlık lanetine, yolda bırakan futbolcularına[ybkz]swh[/ybkz], sahadışı onlarca sebebe karşın son haftaya kadar milyonluk gaassaray ile mücadele etti. beşiktaş büyük bir camia tabi ki ama sahada o büyüklüğü yok ne zamandır, şu kibirinizden kurtulun artık.
son söz: bilic'in şahsıyla herhangi bir samimiyetim ya da çıkarım yok. tek derdim, bu takıma iyi futbol oynatmaya yaklaşan, futbolcu gelişimlerini olumlu etkileyen, bunun ötesinde kulübü ve camiayı sahiplenmiş, fakat sadece kağıt üzerinde başarısız görünen bir futbol adamının arkasında durulması.
öbür türlü her geleni kovalım amk...
ister beğenin, ister beğenmeyin; slaven bilic, bu takıma 2012-2013 sezonunda unuttuğu futbol oynama yetisini yeniden kazandırmıştır. hani total futbol dedikleri zımbırtı var ya, işte o sadece hücumla olmuyor. eğer olsaydı ersun yanal'ın fenerbahçe'si değil, ersun yanal'ın gençlerbirliği şampiyon olurdu.
her seferinde saha dışı faktörlerden bahsedip durmayın diyorlar bir de. e durum bu iken neyden bahsedeceğiz? takım, sezonun son haftalarında şampiyonlar ligi'ne gitmeye çalışıyor; çat, bir duyuyorsun futbolcuların aylardır paraları yatmıyor. bu takım bu sezon maddi imkansızlıklarına[ybkz]swh[/ybkz], sakatlık lanetine, yolda bırakan futbolcularına[ybkz]swh[/ybkz], sahadışı onlarca sebebe karşın son haftaya kadar milyonluk gaassaray ile mücadele etti. beşiktaş büyük bir camia tabi ki ama sahada o büyüklüğü yok ne zamandır, şu kibirinizden kurtulun artık.
son söz: bilic'in şahsıyla herhangi bir samimiyetim ya da çıkarım yok. tek derdim, bu takıma iyi futbol oynatmaya yaklaşan, futbolcu gelişimlerini olumlu etkileyen, bunun ötesinde kulübü ve camiayı sahiplenmiş, fakat sadece kağıt üzerinde başarısız görünen bir futbol adamının arkasında durulması.
öbür türlü her geleni kovalım amk...
musa muhammed'in 2014-2015 sezonunda derman olup olamayacağı merak edilen sorundur.
bir slaven bilic beyanı.
basın mensuplarıyla yaptığı toplantıda sarf etmiş bu sözü. tamam eleştirelim falan da bu cümleyi ne açıdan eleştiriyoruz, ben onu anlayamadım. yani ne demeliydi alternatif olarak? mesela şu nasıl;
"benim amıma koysunlar ki, bu kadar iyi bir durumdaki takımın anasını siktim. oturmuş, şampiyon bir kadro vardı ve ben resmen sezon boyunca hiçbir beklentinin karşılığını veremedim. beşiktaş taraftarı da ne malmış amk. iki romantizm yaptık, hasta oldular bana. küpeli bir teknik adamın takımın başında olması takıma hava katar sanıyor demek ki dingiller. bu kadar anlıyorlar işte futboldan. başkanın da ayrıca aklını sikeyim, nasıl tuttu beni la?"
bilic totalde şunu diyor beyler, kimsenin zoruna gitmesin;
"beşiktaş, son 20 yıldır galatasaray ve fener'in gerisinde kalmış ve artık bu durum üzerine sinmiş olan bir takım. bunu bir senede değiştirmek gerçekten zor. sezon içinde kulübün herkesçe bilinen sıkıntılarının ötesinde bir de bu psikolojiyi ortadan kaldırmaya çalışmakla uğraştık. öyle ki, kimi zaman ben bile bu psikolojinin kurbanı olup hatalı kararlar verdim. bu seneden zaten bir sikim olamazdı. şahsen bu sezonu, bir sonraki sezonun güçlü görünüme sahip beşiktaş'ına zemin oluşturma sezonu olarak gördüm hep. takım iskeleti ve birlikte çalışma ortamının sağlıklı olması bu sezonun gizli hedefiydi, ki zaten tek hedefimizin bu olduğunu insanlara yüksek sesle söyleyemezdik. zira, sikerlerdi bizi.
şimdi sezon bitti, ben de oynadığım bu gizli kumarı kazandım. başkan bir şekilde tuttu beni takımda. işte şimdi biz, bu sezondan elde ettiğimiz kazanımların üstünde durup beşiktaş'ı ait olduğu yerlere nasıl taşıyabiliriz, bunun yollarına bakacağız. ben bunu başaracağımıza inanıyorum."
slaven bilic'i bu sezon eleştirmeyecektim zaten; sözümün arkasındayım hala. önümüzdeki sezon hala değişen bir şey göremezsem işte o zaman benim kafamda taşlar yer değiştirir ancak. ben bu takımın istikrar ile kabuğunu kırabileceğine inanıyorum, kim ne derse desin.
not: sırf güzel konuşuyor ya da ideolojisi hitap ediyor diye desteklendiğinin iddia edilmesini de artık kendi namıma hakaret addediyorum.
basın mensuplarıyla yaptığı toplantıda sarf etmiş bu sözü. tamam eleştirelim falan da bu cümleyi ne açıdan eleştiriyoruz, ben onu anlayamadım. yani ne demeliydi alternatif olarak? mesela şu nasıl;
"benim amıma koysunlar ki, bu kadar iyi bir durumdaki takımın anasını siktim. oturmuş, şampiyon bir kadro vardı ve ben resmen sezon boyunca hiçbir beklentinin karşılığını veremedim. beşiktaş taraftarı da ne malmış amk. iki romantizm yaptık, hasta oldular bana. küpeli bir teknik adamın takımın başında olması takıma hava katar sanıyor demek ki dingiller. bu kadar anlıyorlar işte futboldan. başkanın da ayrıca aklını sikeyim, nasıl tuttu beni la?"
bilic totalde şunu diyor beyler, kimsenin zoruna gitmesin;
"beşiktaş, son 20 yıldır galatasaray ve fener'in gerisinde kalmış ve artık bu durum üzerine sinmiş olan bir takım. bunu bir senede değiştirmek gerçekten zor. sezon içinde kulübün herkesçe bilinen sıkıntılarının ötesinde bir de bu psikolojiyi ortadan kaldırmaya çalışmakla uğraştık. öyle ki, kimi zaman ben bile bu psikolojinin kurbanı olup hatalı kararlar verdim. bu seneden zaten bir sikim olamazdı. şahsen bu sezonu, bir sonraki sezonun güçlü görünüme sahip beşiktaş'ına zemin oluşturma sezonu olarak gördüm hep. takım iskeleti ve birlikte çalışma ortamının sağlıklı olması bu sezonun gizli hedefiydi, ki zaten tek hedefimizin bu olduğunu insanlara yüksek sesle söyleyemezdik. zira, sikerlerdi bizi.
şimdi sezon bitti, ben de oynadığım bu gizli kumarı kazandım. başkan bir şekilde tuttu beni takımda. işte şimdi biz, bu sezondan elde ettiğimiz kazanımların üstünde durup beşiktaş'ı ait olduğu yerlere nasıl taşıyabiliriz, bunun yollarına bakacağız. ben bunu başaracağımıza inanıyorum."
slaven bilic'i bu sezon eleştirmeyecektim zaten; sözümün arkasındayım hala. önümüzdeki sezon hala değişen bir şey göremezsem işte o zaman benim kafamda taşlar yer değiştirir ancak. ben bu takımın istikrar ile kabuğunu kırabileceğine inanıyorum, kim ne derse desin.
not: sırf güzel konuşuyor ya da ideolojisi hitap ediyor diye desteklendiğinin iddia edilmesini de artık kendi namıma hakaret addediyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?