mrkela

(bkz: kurban bayramını katliam olarak niteleyen mal)

türkiye'deki tüm ateistleri tanıdığını düşünmek istediğim sözlük yazarının desteksiz[ybkz]swh[/ybkz] önermesi.

yanılmıyorsam hoffenheim'da ralf rangnick'in parlattığı, newcastle'da bu sene ilk 8 maçta 6 golü olan siyahi golcü.

teşbihte hata olabileceğini gösteren lakırdı.[ybkz]swh[/ybkz]

kelime anlamı tdk sözlükte yukarıdaki sözlükçü arkadaşların yazdıkları iki anlama karşılık gelen kelimedir.ama bence ikisinin karışımı bir anlam var.yani bir adamın hiçbir şeyi beğenmeme sebebi bir işi yapmaktan imtina etmesiyse o adama müşkülpesent denir. ayrıca ne güzel bir dilimiz var. arapçadan "muşkil"i almışız, farsçadan "pesend"i bir kelime yaratmışız.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]

yeni bir tartışma başlatan başlıktır.

başlığın kendisi bir fikri savunanları mallıkla suçladığı için baştan seviyesiz bir tartışmanın sinyallerini vermiş olduğu için bu konudaki görüşümü yazmayacağım. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

maç oynanırken türk olduğunu düşündüğüm[ybkz]swh[/ybkz] bir cristiano ronaldo hayranının sahaya atladığı maç.[ybkz]swh[/ybkz]

sokak arası futbolunda, taç atan tacı yanlış attığında topun rakibe geçmesidir.ama bunun olabilmesi için rakibin hemen "öğretiriiiiiz" diye bağırması gereklidir. modern futbolda tacın el değiştirmesidir.[ybkz]swh[/ybkz]

bir zamanlar ülkemizde konuşulması dahi yasak olan, şimdilerde resmi bir televizyon yayını dahi olan ama mahkemede savunma yapılamayan, göze sürme misali seçmeli ders olarak okutularak anadili olanların eğitiminin önüne set çekilmeye çalışılan, farsça nın bir kolu olmayan, farsça yla aynı dil ailesinden gelen, özellikle büyük şehirlerde konuşanın mahalle baskısı hissettiği, bir milletvekili tarafından "medeniyet dili" olmadığı için aşağılanmış bir dildir.

bir dil bir insan özdeyişinin anlamını konuştuğum dilden başka bir dili, ingilizce yi, öğrendiğim zamanlar anlamıştım. yeni bir dilin doğayı yeni bir bakışla tanımlama olduğunu, zihinsel ve insani gelişimime yaptığı katkıyı anlamak bana, başta ülkemde, dünyada yok olmaya yüz tutmuş dillerin önemini kavratmıştı.artık kürtçe, zazaca, lazca, çerkesce, hemşince gibi anadoluda kullanılan fakat yok olma tehlikesiyle karşı karşıya dillere duyarlılığım artmıştı. ne ülkemde ne de dünyanın başka bir yerinde kültür öğeleri üzerinde her ne sebeple olursa olsun baskı olmasın, farklılık zenginliğimizdir.

iyi niyetiyle, neler döndüğünü merkez akım medyadan takip ettiği kadarıyla bilebilen, o yüzden çok da bir şey bilmeyen, bir yandan takımının bulunduğu durumu hazmedemeyip, kurtarıcı olarak birilerine sarılmak isteyen yurdum beşiktaşlısıdır kendileri.

bizim halkımızın genelinde böyle bir durum bakidir. anadoludaki hızır inancı, büyük kurtarıcı atatürk... hep bir kahraman beklenir bizi kurtarsın diye. geçtiğimiz yıllarda quaresma ile 5 sene üst üste şampiyon olmuşuz gibi bir hava yaratır birileri, bir takım beşiktaşlılar da kanar buna.ben de kızmıyorum, newcastle ın da dediği gibi demokratik hak olarak düşünce özgürlükleri var quaresmayı savunanların ama düşündükleri nev i şahıslarına münhasır fikirler olsa keşke.
not: buradan yönetimin kararlarını savunduğumuz anlaşılmasın zira ne olup bittiği konusunda fikrim yok. savunduğumuz sahada yenilse de formasını ıslatan arkadaşların emeğidir.

jehan barbur'un 2012 de çıkarmış olduğu albümüdür.

gürcü alfabesiyle yazılıp okunan, çoğunluğu gürcistan'ın megrelya bölgesinde yaşayan megrellerin konuştuğu, lazca'ya akraba, güney kafkas dil ailesinden olan dil.

ermenice'nin batı lehçesi içinde değerlendirilen, homşetzi olarak da bilinen arkaik bir ermenice'dir.ülkemizde artvin hopa'nın büyük bir kısmında ve borçka'da konuşulur.unesco'nun yok olma tehlikesinde olduğunu açıkladığı diller arasındadır.

2012 kalan müzik'ten çıkmış ayşenur kolivar albümüdür. iki cd bir kitapçıktan oluşan albüm türkçe, hemşince, megrelce, lazca, gürcüce, çerkesçe ve rumca şarkılardan oluşmaktadır.

hasan saltık'ın kuruculuğunu yaptığı, ülkemizde müzik adına ne kadar değer varsa hepsini sahiplenmeye, var etmeye çalışan, bir müzik şirketinin bir ülkenin kültür alanına nasıl bu kadar etki edebileceğini ispat etmiş şirkettir.

laz kültürü üzerine araştırma ve üretim yapmak üzere bir araya gelen sekiz kadın tarafından kurulan müzik grubu. grubun ismi lazcada kadınların sözü anlamına geliyor.

dinlemek isteyenlere;
http://tinyurl.com/8px8f8l

rize çayeli doğumlu, boğaziçi türk dili ve edebiyatı mezunu,1993-2000 yılları arasında kardeş türkülerle çalışmış[ybkz]swh[/ybkz],dalepe nena isimli grupta eğitmenlik ve solistlik yapmış, müzik ve halk bilimi alanlarında çalışmalar yapan, 2012 yılında kalan müzik'den bahçeye hanımeli adlı albümü çıkaran sanatçıdır kendileri.
özellikle doğu karadeniz kadın türküleri ilgi alanıdır."gerçek sanatçı nasıl olur"un ta kendisidir.

gollerimizi almeida ve uğur boral'ın attığı hazırlık maçıdır.

yihhuu kazanmışız dediğim maç [ybkz]swh[/ybkz]

aynı zamanda kendisiyle ilgili önemli bir yazıyı aşağıdaki linke koyduğum şahıstır kendileri.

http://tinyurl.com/96tfzy7

adnan oktar'ın şeyhi olduğu tarikata girmiş talihsiz hatuncuklardır kendileri.

harun yahya takma adıyla evrim kuramını cahil cesaretiyle çürütmeye kalkan kitaplar yazan adnan oktar[ybkz]swh[/ybkz] kurduğu tarikatla kendini mehdi ilan etmişti. zamanında hürriyet gazetesi'nde okuduğum, eski bir müridinin itiraflarına dayandırılarak yapılan habere göre, değişik bir tarikat hiyerarşisi kuran adnan oktar tarikata katılan bacıları bu hiyerarşinin en alt basamağına yerleştirmişti. o eski müridin anlattığına göre, tarikat hiyerarşisinde en üstte adnan oktar vardı ve bu arkadaş bu bacılarla istediği cinsel münasebeti dahi yaşayabiliyorken şeyhin bir altında olanlar sadece bacılarla oral münasebete izinliydiler. bu bacılar arasında[ybkz]swh[/ybkz] ünlü mankenlerin de olduğunu hatırlıyorum.