confessions

la bebe

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 696
  2. takipçi 0
  3. puan 14261

2 temmuz 1993 sivas katliamı

la bebe
bugün 19. yılını dolduran kara leke.

kendisi gerçekleştiğinde, olayların ayırdına varamayacak kadar küçüktüm.
fakat hayal meyal hatırlıyorum; annem tv karşısında ağlıyor, babam sigara üstüne sigara yakıyordu.

aradan bir kaç yıl geçtiğinde, yine bu lanet günün yıl dönümlerinden birinde anlattılar bana ne olduğunu. çocukluğu "(vurgula: alevi olduğumuzu öyle her yerde söyleme kızım tamam mı?)" tembihiyle geçmiş halimle bir tek soru çıkmıştı ağzımdan:

"(vurgula: bizi de yakarlar mı anne?)"

annem o an, sadece beni avutmak için olduğu çok belli olan öyle saçma bir cevap vermişti ki; kendisinin içinden bir tek "(vurgula: korkma kızım)" aklımda kalmış.

olayın üzerinden tam 19 yıl geçti ve şimdilerde bu katliam, ana haber bültenlerindeki iki dakikalık vtr'lerden ibaret hale geldi. hatta bu 19 yıl meğer ne kadar uzun bir zamanmış ki, insan yakmanın "zaman aşımı" olarak kabul edilerek malum katliamı yapanların yanına kâr bırakır oldu. yüreklerdeki acı baki kalsa da, kağıt üzerindeki her şey hiç gerçekleşmemişçesine bir kenara itildi.

ama ona rağmen halen korkuyorum, ama çocukluğumda korktuğum gibi ölmekten değil.
yok sayılmayı, gizlenmek zorunda kalmayı, "öteki" olmayı, susturulmayı kanıksamaktan korkuyorum.
kendi çocuğuma da, ebeveynlerimin bana yaptıklarına benzer tembihlerde bulunmak zorunda kalmaktan korkuyorum.
hatta diri diri yakılma düşüncesi bile, bağnazların boyunduruğunda yaşama düşüncesi kadar korkutmuyor beni.

ve bu olayı gerçekleştirenlere inat, o yanan bedenlerin ateşiyle aydınlatıyoruz beyinlerimizi.

zira bizler,
"(vurgula: sayılmayız parmağ ile
tükenmeyiz kırmağ ile)"[ybkz]swh[/ybkz]
...

fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetimi

la bebe
tam olarak ne yapmaya çalıştıklarını bilmiyorum ama, sağlam bir tutarsızlık ve basiretsizlik örneği sergiledikleri kesin.

göz göre göre dağıttıkları basketbol takımıyla, futbol takımının başına getirdikleri adamla[ybkz]swh[/ybkz], şimdiye kadar yalnızca takımın en az para alan adamlarına indirim yaptırarak futbolcu ücretlerindeki adaletsizlikleri daha da arttırıyor olmalarıyla ve tüm bunlar esnasında "feda" popülizmi yapmalarıyla fena puan kaybettikleri aşikar.

bir an evvel olumlu bir hamleyle taraftarların gönüllerini almalarını temenni ediyorum.
zira şu gidişatla demirören'in bıraktığı enkaza herhangi bir katkı yaptıkları söylenemez.

fabian ernst

la bebe
yönetimin kendisiyle ipleri kopardığı iddia ediliyor.

küfretmemek için girdiğim çabayı görsen halime acırsın sözlük.
küstürülür mü lan şu adam?
http://tinyurl.com/7xs6ex7

redkit marksist ülkücüymüş

la bebe
behzat ç.'nin sinema filmi seni kalbime gömdüm'de geçen şahane replik.

bir sorgu sahnesinde, sorgulanan yarım akıllı adam, çok önemli bilgiler verme ayağına behzat başkomiserin ekibini başına toplamıştı. yaklaşın bakın size ne söyleyeceğim gibisinden bir heyecan dalgasının ardından bu repliği patlatmıştı, biz de gülmüştük.

[ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: aslında komik ama böyle anlatınca komik olmadı)

hugo almeida

la bebe
samet hoca'nın, "(i: elimizin altında dursun perde neyim asılacağı zaman lazım olur)" mantığıyla takımda tuttuğunu düşündüğüm insan irisi.

aklıma daha mantıklı bir açıklama gelmedi zira.

beşiktaş'ın maçlarını ilk sene tt arena'da ertesi sene kadıköy'de oynayacak olması

la bebe
hepten renklilerin ağzına düşeceğimizin göstergesidir.

daha hocamızın bile olmadığı dönemde stat diye diye koşturmak çok elzemdi.
çünkü statsız kalmıştık, inönü'nün yarısı yıkılmıştı ve 5000 taraftar ölmüştü; o yüzden de stat mevzuu böylesine öne alındı.
futbolda sol bekimiz yok, futbolcular bir bir gidiyor, basketbol takımımız dağılıyor ama tüm derdimiz stat.

te allahım ya.

şeffaf sütyen askısı

la bebe
kızların da sıçıyor olduğu gerçeği gibidir.
aslında herkes öyle bir şey olduğunu bilir, ama kimse dile getirmez ve herkes yokmuş gibi davranır.

işte bundan sebep; askılar şeffaf olunca kimse "vay be helal olsun hatun sütyensiz" yapmıyor hanımlar.
hele o nazar boncuklular, en efsane aşkı bile öldürür aman diyeyim.
lütfen duyarlı olalım.

portekizlilerin çetesi

la bebe
parasal nedenlerden dolayı takımdan gönderilen tomas sivok gibi adamları gördükçe, kendilerine daha çok kinlendiğim yavşaklar topluluğu.

bu adamlar eşek yüküyle para alırken, bize halen ernst'in 1.5 milyondan 1.1'e inmesini alkışlatıyorlar ya gel de küfretme şu yönetime.

alen markaryan

la bebe
beşiktaş kongre üyesi olup da birtakım rantlar uğruna kasımpaşaspor'da yöneticilik yapan kalantorlerden zerre farkı olmayan adam.

kendisini ciddiye alıp yolundan gitmeye çalışan taraftarların olması da cabası.

sözlük yazarlarının itirafları

la bebe
sözlüğü seviyorum da, sözlüğü sevmeyi eskisi kadar sevmiyorum.

her şeyi çok iyi bilen yazarlarımız sağ olsun, şimdi bir tanesi gelip altımda zırvalar da canımı sıkar diye bir şey yazmaz oldum.
birilerinin buranın çocuk yuvası, sözlüğün de ilim irfan yuvası olmadığını idrak etmesi gerekiyor artık.

zira yaşı 30'a vurmuş insanların kendilerininkinden farklı herhangi bir fikre karşı sergiledikleri tahammülsüzlük mide bulandırıyor.

imza: dağa küsen tavşan.

2012 2013 sezonunda olabilecekler

la bebe
-samet aybaba hocamızla,
-kendisinin gelir gelmez çıktığı brezilya seferiyle[ybkz]swh[/ybkz],
-dünyanın en kaliteli futbollarından birinin oynandığı ve her maçını 4 milyar(!) insanın izlediği iskoç liginden tam da ihtiyacımız olduğu türde 30'luk vasat bir kaleciyle
-ve kendilerinden faydalanma ihtimalimizin dahi olmadığı gençleri teker teker elden çıkarma aynştaynlığıyla her sene olduğu gibi yine ortalığın tozunu attıracağımız bir sezon olacaktır.

-ha bir de unutmadan, stat konusunda da şimdilik açıktayız ama önemli değil.
biz beşiktaşız, büyük taşız, kocamanız.
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol