yılmaz özdil tarafından 3 saniyede bir dürtülmesi sebebiyle, fani dünyadaki en çilekeş nesne olmaktır.
nasıl olduğunu
merak edenler
için
göstermek isterim.
***
böyle.
evet evet.
böyle.
suratlarında eşek yüküyle makyaj olan kadınların, sadece kaşlarını almayarak doğal olduklarını zannetmelerinin kaçınılmaz sonucudur.
ilk ve orta öğretim kurumlarında, her dönemin bitişinde verilen not çizelgesi.
istisnasız herkesin 1 puanla takdir/teşekkür kaçırdığı bir acayip gündür dersek de yanılmış olmayız sözlük.
istisnasız herkesin 1 puanla takdir/teşekkür kaçırdığı bir acayip gündür dersek de yanılmış olmayız sözlük.
muhtelemen klavyenin tuşlarına rastgele basılmak suretiyle elde edilmiş olan, yaratıcı(!) galatasaray taraftarı ürünü, bir acayip tezahüratımsı.
tezahüratın kendisinden daha trajikomik olan bir şey varsa o da; bir stad dolusu adamın, bu harf yığınıyla kendinden geçebiliyor olmasıdır.
çok ilginç insanlar vesselam.
tezahüratın kendisinden daha trajikomik olan bir şey varsa o da; bir stad dolusu adamın, bu harf yığınıyla kendinden geçebiliyor olmasıdır.
çok ilginç insanlar vesselam.
ilkokul yıllarındaki dil bilgisi derslerinin vazgeçilmez cümlesi.
eğer ki dersimizin konusu; "virgül nedir, nerelerde kullanılır?" ise, virgülün kullanım yerinin cümlenin anlamını değiştirmeye yönelik etkisini açıklaması yönünden, sanıyorum ki halen daha iyi bir örnek bulunamamıştır.
şöyle ki ;
"çalış, baban gibi eşek olma" şeklindeki kullanımı, "sen bari çalış, baban gibi olma" anlamı taşırken,
"çalış baban gibi, eşek olma" şeklindeki kullanımı ise, "baban gibi çalış, onu örnek al" anlamı taşımaktadır.
eğer ki dersimizin konusu; "virgül nedir, nerelerde kullanılır?" ise, virgülün kullanım yerinin cümlenin anlamını değiştirmeye yönelik etkisini açıklaması yönünden, sanıyorum ki halen daha iyi bir örnek bulunamamıştır.
şöyle ki ;
"çalış, baban gibi eşek olma" şeklindeki kullanımı, "sen bari çalış, baban gibi olma" anlamı taşırken,
"çalış baban gibi, eşek olma" şeklindeki kullanımı ise, "baban gibi çalış, onu örnek al" anlamı taşımaktadır.
altında türlü anlaşmazlıkların döndüğü bir tartışma esnasında, tartışmaya noktayı koyduğunu zanneden kişinin söylemidir ve sözlük jargonundaki klişelerinden biri haline gelmiştir.
kendisinin meali, "bakın ben size ayar verdim, işte tam da burada bozulmanız gerekiyordu" olduğu için, şahsım tarafından asla tercih edilmemektedir. bence siz de etmeyin.
kendisinin meali, "bakın ben size ayar verdim, işte tam da burada bozulmanız gerekiyordu" olduğu için, şahsım tarafından asla tercih edilmemektedir. bence siz de etmeyin.
bilakis havanın yağmurlu veya kapalı olduğu kasvetli günlerde, kişinin yataktan hiç de çıkmak istememesine rağmen zorla da olsa kalkması durumudur.
kansızlık veya tiroid gibi rahatsızlıkları olanlar için her sabah yaşanan bir şeydir, tüm gün "akşam olsa da yatsak" modunda gezdirir ve de gününüzden hiçbir verim alamamanızı sağlar.
kansızlık veya tiroid gibi rahatsızlıkları olanlar için her sabah yaşanan bir şeydir, tüm gün "akşam olsa da yatsak" modunda gezdirir ve de gününüzden hiçbir verim alamamanızı sağlar.
mevcut ösym başkanının, uzmanlık alanı ile yaptığı iş arasındaki uçurumu gözümüze gözümüze sokan sorunsaldır.
biz garibanlar da tutmuş adamdan şifreleme iddiası konusunda mantıklı açıklamalar yapmasını bekliyoruz. evet, bence de komik.
biz garibanlar da tutmuş adamdan şifreleme iddiası konusunda mantıklı açıklamalar yapmasını bekliyoruz. evet, bence de komik.
rocker olmanın da bir üniforması olduğunu zanneden kişilerin düştüğü sorunsaldır.
yahu arkadaş! tamam normal zamanda, o botu kıyafetlerinin ya da aksesuarlarının bir tamamlayıcı olarak görüyor olabilirsin bunu anlarım da, temmuzda ağustosta nasıl gezersin sen onunla?
hadi gezdin diyelim, ne yüzle çıkarıyorsun eve girdiğinde o botları?
kendi evin neyse de allah muhafaza bir misafirliğe gitsen, üçüncü sayfa haberlerine malzeme çıkartırsın yeminlen; ayağındaki botu çıkartan rocker genç dehşet saçtı, 3 ölü.
evlerden ırak.
yahu arkadaş! tamam normal zamanda, o botu kıyafetlerinin ya da aksesuarlarının bir tamamlayıcı olarak görüyor olabilirsin bunu anlarım da, temmuzda ağustosta nasıl gezersin sen onunla?
hadi gezdin diyelim, ne yüzle çıkarıyorsun eve girdiğinde o botları?
kendi evin neyse de allah muhafaza bir misafirliğe gitsen, üçüncü sayfa haberlerine malzeme çıkartırsın yeminlen; ayağındaki botu çıkartan rocker genç dehşet saçtı, 3 ölü.
evlerden ırak.
1981 yozgat doğumlu, sivasspor forvetidir.
tipiyle, hareketleriyle ve de kalıbıyla; futbolcudan daha çok serbest stil grekoromen güreş sporcusuna benzemektedir.
tipiyle, hareketleriyle ve de kalıbıyla; futbolcudan daha çok serbest stil grekoromen güreş sporcusuna benzemektedir.
bazı insanlara orospu çocuğu yaftasını layık görürken, annelerinin tam olarak ne iş yaptığının pek de önemi olmadığını bize gösteren eşiktir.
özel bir hastanenin doğum bölümünde, yoğun bakımdaki bebekleri soytarı eden hemşireleri gösteren bu haberi izledikten sonra, ağzımdan dökülen sözlerin içinden en derli toplusunu seçip başlık olarak kullandım, gerisini siz düşünün.
http://www.zaman.com.tr/multimedya.do?tur=video&aktifgaleri=9928&title=yogun-bakimdaki-bebeklere-makyaj-yapmislar
özel bir hastanenin doğum bölümünde, yoğun bakımdaki bebekleri soytarı eden hemşireleri gösteren bu haberi izledikten sonra, ağzımdan dökülen sözlerin içinden en derli toplusunu seçip başlık olarak kullandım, gerisini siz düşünün.
http://www.zaman.com.tr/multimedya.do?tur=video&aktifgaleri=9928&title=yogun-bakimdaki-bebeklere-makyaj-yapmislar
türkçe meali "siyah kafa" olan, alman kozmetik firması.
atasözü olmayan, fakat fazla yaygın şekilde olmasa da kullanılmakta olan bir söylem.
anlamı;
yapacağın işlere türkler gibi büyük bir gazla başla,
almanlar gibi disiplinli ve sıkı çalışarak devam et,
bir ingiliz gibi soğukkanlı şekilde, yani tabir-i caizse bokunu çıkarmadan bitir.
oldukça somut objelerle örneklendirmek gerekirse de;
selçuk şahin - fabian ernst - frank lampard
anlamı;
yapacağın işlere türkler gibi büyük bir gazla başla,
almanlar gibi disiplinli ve sıkı çalışarak devam et,
bir ingiliz gibi soğukkanlı şekilde, yani tabir-i caizse bokunu çıkarmadan bitir.
oldukça somut objelerle örneklendirmek gerekirse de;
selçuk şahin - fabian ernst - frank lampard
lastik kısmında büyük puntolarla armani, playboy, dolce gabbana vesaire yazan ve de pantolonu kıçından düşmek üzere olan zibidiler tarafından hunharca sergilenen iç çamaşırı türü.
tehlikelidir, net!
bre adam, bre foolish casanova[ybkz]swh[/ybkz], bre don juan, bre cibilliyetsiz!
parfümeri işiyle meşgul olmadığın sürece, nereden biliyorsun sen o kadar kadın parfümünü?
hadi öğrendin diyelim, einstein da olmadığın sürece nasıl aklında tutuyorsun hepsini lan?
kim bilir kaç boyun kokladın, kaç kadının kokusunu içine çektin veya kaç kadına parfüm hediye ettin...
sus, cevap verme bana.
bre adam, bre foolish casanova[ybkz]swh[/ybkz], bre don juan, bre cibilliyetsiz!
parfümeri işiyle meşgul olmadığın sürece, nereden biliyorsun sen o kadar kadın parfümünü?
hadi öğrendin diyelim, einstein da olmadığın sürece nasıl aklında tutuyorsun hepsini lan?
kim bilir kaç boyun kokladın, kaç kadının kokusunu içine çektin veya kaç kadına parfüm hediye ettin...
sus, cevap verme bana.
malesef ki çok büyük adaletsizliklere sahne olabilen bir tartışmadır.
şöyle ki ;
6-7 tane koca eskiten ve bu kocaları kendisinden ortalama 10 yaş genç olan bir kadın; ülkenin en güvenilir ünlüsü seçilir ve bir çok genç kızımızın idolü olur.
genç yaşında dul kalmış ve bir süre sonra biriyle görüşmeye başlamış olan kadın ise; orospunun dik alası olur, hatta kimi yerleşim yerlerinde kendisine kiralık daire bile verilmez.
peki biz ne yaparız?
orospu yaftasının dağıtılışındaki adaletsizliğe istinaden, genelevlerde çalışan tüm kadınların bu işi mecburiyetten yaptıklarına kendimizi inandırırız ve kimi zaman gaza gelip onlara "orospu" dahi dedirtmeyiz.
kafalarımız da pek bir güzel, aman ne süperiz.
şöyle ki ;
6-7 tane koca eskiten ve bu kocaları kendisinden ortalama 10 yaş genç olan bir kadın; ülkenin en güvenilir ünlüsü seçilir ve bir çok genç kızımızın idolü olur.
genç yaşında dul kalmış ve bir süre sonra biriyle görüşmeye başlamış olan kadın ise; orospunun dik alası olur, hatta kimi yerleşim yerlerinde kendisine kiralık daire bile verilmez.
peki biz ne yaparız?
orospu yaftasının dağıtılışındaki adaletsizliğe istinaden, genelevlerde çalışan tüm kadınların bu işi mecburiyetten yaptıklarına kendimizi inandırırız ve kimi zaman gaza gelip onlara "orospu" dahi dedirtmeyiz.
kafalarımız da pek bir güzel, aman ne süperiz.
asıl adı boş yere olan fakat bu şekliyle daha çok akılda kalan sıla gencoglu şarkısı.
sözleri şöyledir:
Bomboş kalbimin odaları bomboş halsiz hissiz
Nasıl bu kadar loş gece insafsız benden bile sarhoş
Sabahladım yedi gece durmadan üst üste
Gittiği yerden arar diye çok vicdansız
Geceden bile sarhoş
Fazla hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz fazla
Hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
Boş yere boş yere
Kızmam eloğlu değilsinki
şahaneyim demedinki
Olmadı kabul farkındayız en azından
Fazla hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz fazla
Hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum boş yere boş yere
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
Boş yere boş yere
Hep boş yere boş yere
Ben sana nerden tutuldum
Göz göre göre nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
boş yere boş yere
Hep boş yere boş yere
sözleri şöyledir:
Bomboş kalbimin odaları bomboş halsiz hissiz
Nasıl bu kadar loş gece insafsız benden bile sarhoş
Sabahladım yedi gece durmadan üst üste
Gittiği yerden arar diye çok vicdansız
Geceden bile sarhoş
Fazla hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz fazla
Hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
Boş yere boş yere
Kızmam eloğlu değilsinki
şahaneyim demedinki
Olmadı kabul farkındayız en azından
Fazla hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz fazla
Hep dahasına meylimiz bakma
Bize düşman kendimiziz
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum boş yere boş yere
Ben sana nerden tutuldum
Yokluğunda hem nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
Boş yere boş yere
Hep boş yere boş yere
Ben sana nerden tutuldum
Göz göre göre nasıl duruldum
Sağ elimi solumla avuttum
boş yere boş yere
Hep boş yere boş yere
havanın en sıcak olduğu yaz günlerinden birinde yapılan herhangi bir maçta, sıcaktan fena halde bunalmış olan taraftarımızın yaptığı komik fakat gerekli tezahürat.
malum tezahüratı dişi kartallarımızın yapması bana her zaman daha mantıklı görünmüştür zira en azından üstlerini çıkarabilme imkanları olan erkek kartallarımızın yanında asıl mağdur dişi kartallarımızdır.
malum tezahüratı dişi kartallarımızın yapması bana her zaman daha mantıklı görünmüştür zira en azından üstlerini çıkarabilme imkanları olan erkek kartallarımızın yanında asıl mağdur dişi kartallarımızdır.
öğrenim hayatını türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde tamamlamış olan her insanın, hayatı boyunca en az bir defa işittiği rezil cümle.
genellikle sınıfın arka sıralarına serpiştirilmiş olan haşarı (bu kelimeyi hayatımda ilk defa cümle içinde kullanıyorum, inanılmaz heyecan verici) öğrencilerin kendi aralarındaki kıkırdamaları duyan öğretmen kişisinin, güzelim muhabbetin içine etmesini sağlayan en kısa yöntemdir aynı zamanda.
gülünen şey çok yüksek ihtimalle öğretmene söylenmeyecek türden olduğu için, hocanın merakı daima "yok bi şey hocam" ile bertaraf edilir.
hey gidi.
genellikle sınıfın arka sıralarına serpiştirilmiş olan haşarı (bu kelimeyi hayatımda ilk defa cümle içinde kullanıyorum, inanılmaz heyecan verici) öğrencilerin kendi aralarındaki kıkırdamaları duyan öğretmen kişisinin, güzelim muhabbetin içine etmesini sağlayan en kısa yöntemdir aynı zamanda.
gülünen şey çok yüksek ihtimalle öğretmene söylenmeyecek türden olduğu için, hocanın merakı daima "yok bi şey hocam" ile bertaraf edilir.
hey gidi.
[ybkz]swh[/ybkz] yuvaya tekrar dönüş yapan kartaldır.
Sözlükte olmadığı süre zarfında ayrı kaldığı kartalların hasretinden prangalar eskiten, eskittiği prangaları hurdacıya verip karşılığında rengarenk mandallar alan, aldığı mandallarla etlerini sıkıştırıp oluşan morluklarla "kartal sözlük aşkına eşkiya" yazan yazardır.[ybkz]swh[/ybkz]
ve en önemlisi; ziyadesiyle hoş bulmuştur.
Sözlükte olmadığı süre zarfında ayrı kaldığı kartalların hasretinden prangalar eskiten, eskittiği prangaları hurdacıya verip karşılığında rengarenk mandallar alan, aldığı mandallarla etlerini sıkıştırıp oluşan morluklarla "kartal sözlük aşkına eşkiya" yazan yazardır.[ybkz]swh[/ybkz]
ve en önemlisi; ziyadesiyle hoş bulmuştur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?