hiçbir kitabını okumadığım halde bana göre tüm zamanların en sikik cumhuriyet dönemi avrupalı yazarı. irlandalıdır. filolog bir arkadaşım aracılığıyla yülise adlı kitabını elime aldım, açarak sayfalarını kokladım, sayfalarını karıştırarak yüzüme rüzgâr yaptım ve farkettim ki içerisinde hiç resim yok. bu çok kötü bence kitaplarda. okunabilirliği direktoraman sıfıra indirgeyen bir şey. sonra ülkede kitap okuma niçin yok diye dövünüyorsun.
atatürk dönemi yazarıdır joyce. (d. +1, ö.+3) atatürk ile aynı dönem yaşamış bir de alfred abel vardır, sinema oyuncusu. hem o çehre olarak da atatürk'e bir hayli benzer.
bakın;
http://tinyurl.com/78wto88
türk futbolunun istisnasız en iyi topçularını çıkarmış, en büyük futbolunu oynamış, günümüzde de dünya futboluna en yakın türk takımı konumundaki fenerbahçe'nin görkemine yakışır marşı. valla ne yalan söyleyeyim, insan bu marşı duyar duymaz geçmişte aile zoruyla (i: "acaba büyük bir hata mı yaptım?") diye kendini sorguluyor.
bu gaz marşın sözlerini de yazayim tam olsun:
kalpleri fetheden renkler,
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fenerbahçe!
cihatlar, lefterler, canlar, fikretler,
hâlâ sevilen birer abidedirler.
hiçbir kulüpte olmayan bu dostluk,
yıllar yılı hep şampiyon olduk.
kalpleri fetheden renkler,
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fenerbahçe!
maç yaparken sahada,
sarı kanaryalar,
rakip takıma krampon toplatırlar,
sıkı dur karşı defans fener geliyor,
şut ve gol ağları deliyor. (ironi var burada)
kalpleri fetheden renkler.
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fener, fener, fenerbahçe!
bu gaz marşın sözlerini de yazayim tam olsun:
kalpleri fetheden renkler,
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fenerbahçe!
cihatlar, lefterler, canlar, fikretler,
hâlâ sevilen birer abidedirler.
hiçbir kulüpte olmayan bu dostluk,
yıllar yılı hep şampiyon olduk.
kalpleri fetheden renkler,
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fenerbahçe!
maç yaparken sahada,
sarı kanaryalar,
rakip takıma krampon toplatırlar,
sıkı dur karşı defans fener geliyor,
şut ve gol ağları deliyor. (ironi var burada)
kalpleri fetheden renkler.
yaşa fenerbahçe!
türk'ün kalbi sende atar,
yaşa fenerbahçe!
mazinde bir tarih yatar,
yaşa fenerbahçe!
ne mutlu seni sevene,
yaşa fener, fener, fenerbahçe!
türkiye'de zındık, uğursuz, kafir, satanist, orospu ve eş cinsellerin sevmediği, tamamen karşı cephesinde bulundukları siyasi tarihimizin istisnasız en müthiş partisi. ülkemiz gençlerinin hoşgörülü ve imanlı birer vatandaş olmaları için haklı çabalar sarf ederken yukarıda saydığım sınıflarca ağır saldırılara maruz kalıyor ve yıpratılıyor. türkiye demokrasiyi ak parti'den, dünya liderliği recep tayyip erdoğan'dan öğrendi.
gününde bir hülya avşar'ın set vermeden yeneceği tenisçi. keşke o da ağabeyi gibi futbolcu olsaymış.
forehandleri on beş yaşındaki kız çocuğu gibi, backhandleri ise ancak iyi eğitilmiş bir sirk şempanzesi kuvvetindedir. onu kortlara gömmek bir çocuğun elinden şekerini almak kadar kolaydır.
rol aldığı filmlerde adem elmasını bile kullanarak oynadığı karaktere can vermesiyle kemal sunal, jim carrey ve susan sarandon'dan daha büyük oyuncu olduğunu kanıtlamıştır altın kozalakçılara.
lanet olsun ki ölmüş su kaplumbağam bile bundan daha hareketli.
şayet, nitelikli bir bilgi verecekse kişi, emin olmadıktan sonra yazmasın. önce etraflıca bir araştırsın ne nedir diye. eminim ki kendisi de (vurgula: "yaşandı bitti saygısızca") diye açmayı düşündüğü şarkının asıl adının (vurgula: "yaşandı bitti") olduğunu öğrenince çok şaşıracaktır.
bir de hepinizin imlâ kurallarına vakıf olduğu konusunda hiç şüphem yok.
bir de hepinizin imlâ kurallarına vakıf olduğu konusunda hiç şüphem yok.
seksenlerin sonu doksanların başında ağır müslüm gürses fanı olarak kendimi yaraladığım şu kırk iki yıllık ömrümde gittiğim bilumum taverna ve pavyonda dahi idil biret kadar pestenkerani bir şantör görmedim ben. dinozor fosillerinin arasında arkeolog çalışmalar neticesinde bulunan müthiş can sıkıcı eserleri çalarak ekürisi suna kan gibi yüz yaşında hâlâ harika çocuk diye adlandırılıyor. sorarım size, bu kadının bir tane özgün eseri var mı? peki, hiç çaldığı iç bayıltan parçalarından biri kral tv top on'a girmiş mi? hayır. çok büyük hatalar yapıyoruz biz ülke olarak.
patlak gözüyle en fazla peter lorre'un saç uzatmışı kadar güzel olabilen, dünya üzerinde iki kişi kalsak bile ırkımızın sağlığı için birlikte olmayacağım çirkin kişilik.
ferdi özbeğen'in gözündeki çapak olamayacak kadar pestenkerani bir piyanist. on yaşındaki çocukların rahatlıkla besteleyebileceği senfoniler yaratıp sadece döneminin kaymağını yemiştir. eğer ferdi özbeğen o dönem yaşasaydı, uvertür olarak beethoven sahneye çıkar müteakiben reverans ile kenara çekilip piyanoyu ferdi abi'ye bıkakırdı. ferdi özbeğen ise (i: "gülmek için yaratılmış gözlerde yaşlar niye") dizelerini okur tüm avrupa'yı erkenden romantik çağa sokardı.
bugün tarih kitaplarına baktığımızda yakın çağ'ın başlangıcı fransız ihtilâli sayılıyorsa bu ferdi özbeğen'in o yıllarda doğmamış olmasından kaynaklanıyordur.
bugün tarih kitaplarına baktığımızda yakın çağ'ın başlangıcı fransız ihtilâli sayılıyorsa bu ferdi özbeğen'in o yıllarda doğmamış olmasından kaynaklanıyordur.
okul öncesi çağı için hakkında yapılan mübalağalı yorumlar külliyen yalandır. tek bir parçası bile hit olmamış, tavernalarda "haydi elleri görelim, şimdi de hareketli bir parça geliyor" merkezli şarkılarıyla dönemin aristokrasisine tabak kırdırmış, ceket yaktırmıştır. düğün, sünnet şantörlüğünden ileri gidememiş bir maskaradır kendileri.
o beyaz lüleli peruğu kafaya geçirince ne yazık ki aristokrat olunmuyor sevgili amadeus.
yazık.
o beyaz lüleli peruğu kafaya geçirince ne yazık ki aristokrat olunmuyor sevgili amadeus.
yazık.
(i: "türkiye'de hiç mi sanatçı yok?") sorusunun yüze çarpılan tokatı, keman sanatçımız.
bi' sn. hadise ile murat boz başladı.
bi' sn. hadise ile murat boz başladı.
hiçbir kulvarda cengiz küçükayvaz ile çekişemeyecek düzeydeki pestenkerani komedyen. sinema tarihine geçmiş hiçbir filmi yoktur. filmlerinde değil dövüşlü, kovalamacalı, patlamalı, avantür sahneler bulunsun diyalog dahi bulunmaz. sağdan sola penguen gibi yürüyerek komik olunacaksa insanlar topallara gülsün.
süper ajan k9 filmini izledikten sonra pembe panter'deki sakar dedektif rolünü kötü oynadığına kanaat getirdiğim baba forsuyla ünlenmiş pestenkerani aktör.
on bir tane sermet erkin boyutlu adamı maça çıkartarak her hafta anamur cinsi muz ortalarla leblebi gibi gol yiyerek ligde kör topal ilerlemeye çalışan vasat takım. stockholm komplekslerinden dönmezlerse en geç 2014'de küme düşerler.
otuz üç senedir stabil olarak büyük bir haz ile yaptığım eylem. herkes yediği halde kimsenin açıklayamamasından tadının nasıl olduğunu yazayim. - bir saniye- heh.. tadı bildiğin midye dolmanın içindeki etin tuzlusu. buna ek olarak, bu yağışlı havalara kıyasla baharda kuru ve yoğun olarak çıktığı için ilkbahar en sevdiğim aydır.
akşam odasındaki izbe köşede yere çömelip sallanan obsesif bir emodur. ayaklarını içe doğru güvensiz bir şekilde çevirip ölümü hayal eder ve ağlardı sürekli. günümüzde ezik, devamlı evden kaçmayı düşünen ve kimsenin onu anlamadığından yakınan asosyallerinin intiharına teşviktir bu beberuhi.
kadınlar ile ilişkileri her daim sancılı olmuş, tutuk ve abazan şahsiyet. rivayete göre biraya su karıştırıp içermiş. alkolü de kadınlara yaklaşabilmek için kullanmış, bir kadının elini dahi tutamadığı için tutmak amacıyla sürekli içmiş içmiş. bu konuda o kadar başarısız olmuş ki hayatında öpüşmeden alkole boğularak ölmüş.
futbol oyunculuğu ise serdar özkan'dan vasattır.
ayrıca gerizekâlılıkta beni de geçtiniz;
(bkz: yarrağıma ingiliz)
bir de on entirinin sekizi hiç bilinmemesine rağmen (vurgula: "ingiliz futbolcu"), (vurgula: "ingiltere'nin 7 numarası") tandanslı. hahaha.. ulan ben de sallayacağım. bu başlık bana arketip olsun.
futbol oyunculuğu ise serdar özkan'dan vasattır.
ayrıca gerizekâlılıkta beni de geçtiniz;
(bkz: yarrağıma ingiliz)
bir de on entirinin sekizi hiç bilinmemesine rağmen (vurgula: "ingiliz futbolcu"), (vurgula: "ingiltere'nin 7 numarası") tandanslı. hahaha.. ulan ben de sallayacağım. bu başlık bana arketip olsun.
kürşâd tüzmen'in kapalıda olmasa da açık 500m. kurbağalamada cebelitarık'ın derinliklerine gömeceği pestenkerani yüzücü. esat kıratlıoğlu ise olimpik olmak kaydıyla kapalıda da her türlü tur bindirir, bir de arkasını döner el sallar.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?