gunese yuruyen adam

yavaş yavaş normale dönülsede kapalı fiyatlarında 20-30 lira daha indirime gidilmesi lazım. boş niye dursun satılması mümkünken.

bu dün benim uludağ sözlükte ferdi baba hakkında yazdığım yazı. aha bu da linki:
http://www.uludagsozluk.com/e/17364730/

---------------alıntı---------------
frikik olur kullanır. korner olur kullanır, taç olur atar. asist yapar, gol atar. 40 maçtır penaltı kullanmasakta ( ne hikmetse beşiktaşın yarısı kadar haftadır (21 hafta (oha lan parantez içinde kaç parantez oldu. hehe)) penaltı kullanmayan fenerbahçe için ortalığı ayağa kaldıran ibne basın, beşiktaş geçen yıl 8. haftadaki sivas maçından beri penaltı atmıyor hiç bahsini geçirmiyor) penaltıları fernandes atıyor.
merak içindeyim bu adamı bakkala sigara almaya da yolluyor musunuz? ya da kramponları temizletip, antrenmandan sonra dubaları topları toplatıp, stadın çimlerini biçtiriyor musunuz? ya da antrenman ve maç dönüşü "reyiz beni eve atıver" diyor mudur diğer futbolcular? takım içindeki görüntü onu gösteriyor.
allah seni başımızdan eksik etmesin fernandes. *
(bkz: elalemin çocuğu sen ol annem seni övsün fernandes)
---------------alıntı---------------


bu da haber1903'te bugün yayınlanan bir yazı. mehmet eyüp adlı bir abimiz yazmış.

---------------alıntı---------------
Gazetelerin eleman aranıyor sayfalarına göz atanlar kendine uygun işi bulmak için çaba gösterirler, garson, ara ütücü, temizlik elemanı, ofis boy gibi...
Beşiktaş, usta ayağı Manuel Fernandes ile en korkulu rüyalardan bile erken uyandığı zamanların keyfini yaşarken, oyun anlayışında son zamanlarda vites yükselten Manuel Fernandes'i elde tutabilmenin planlarını şimdiden yapmalı.
Manuel Fernandes'in vites yükseltişinde Oğuzhan özyakup'un katkısıda yabana atılır cinsten değil. Bu uyumlu ikili ara transfer döneminde yapılacak takviyelerle Beşiktaş'ı önemli noktalara taşıyacaktır.
Manuel Fernandes, oyun içinde yapılacak ne var ise yapıyor.
Orta yapıyor,
Pas atıyor,
Oyun kuruyor,
Frikik kullanıyor,
Gol atıyor...
Sanki Manuel Fernades'in içine beş futbolcu kaçmış hepsinin yapacağı işi tek başına yapıyor bunları yapan Manuel Fernandes ile ilgili farklı düşüncelere sahip oluyor insan açıkçası.
Mesela;
Maç sonlarında herkes gittikten sonra stadın ışıklarını kapatıp, her tarafı kontrol ettikten sonra kapıları kilitliyor mudur?
Haftasonları, kulüp temizliğine gidiyor mudur?
Yeni açılan Kartal Yuvası'nda kasaya bakıyor mudur?
işin şakası bir yana, ne iş olsa yaparım abi! deyip her işi yapan eleman kıvamındaki Manuel Fernades'i Allah nazardan korusun!
Her zaman onu Brezilya Milli Takımı'nın kaptanlığını yapmış futbol ve futbol dışı yaşantısıyla farklılık yaratmış Socrates'e benzettiğim Manuel Fernades bu takımın sigortasıdır aman sigorta atmasın, yönetim lütfen bu konuda her türlü tertibi alın...
---------------alıntı---------------

http://www.haber1903.com/Besiktas-5712-m_eyup_yardimci_yazdi_ne_is_olsa_yaparim_agabey.html

ne yaptınız lan benden mi esinlendiniz. neredeyse aynı yazılar ve espriler :)

şaka şaka renkdaş olduğumuz için gönüller bir kardeşlerim. eğer benim entrymi o abimiz okuyup etkilendiyse bile bir gazeteci adayı olan benim için büyük bi gururdur o.

hafif buruk kalan sözlüktür. olmadı böyle başkan!

yıldırım çorapören gibi bir rezalete sahne olmuş kulüptür.
son günlerde şu ferrari davasından sonra içim acıyor lan iyice. tam o konuyu unutuyorum bi yerde karşıma çıkıyor, tüm sevincim yok oluyor yaşama dair.
beşiktaş ferrariye 17 milyon lira ödeyecek. yani şu ana kadar satılan 155 bin feda tişörtü, 70 bin forma, feda albümü, atkısı diğer kartal yuvası ürünlerinin geliri (13-14 milyon lira civarı bir tutar) ferrari'ye gidecek. kalan 4-5 milyon liralık kısım da kasadan çıkacak.

yazık vallaha. ayın 7'si gelse de kartal yuvasına koşsam diyen öğrenciye yazık.
ay başında maaşını alınca evinin giderlerini listelerken, 3-5 neyse " bu da beşiktaşın rızkı" diyen asgari ücretliye yazık.
sigarasından, boğazından kıstığı parayla deplasmana giden "beşiktaş işçisi"ne yazık.
bütün yaz sanayide, bakkalda, manavda, fırında çıraklık yapıp forma alan çocuğa yazık.

- olum ben feda tişörtü alacağım diye diş tedavisi olmadım lan kaç hafta. haftalarca adam gibi yemek yiyemedim.
- geçen yıl takım lige havlu attığı anda bile, millet kafelerde parklarda kız götürürken ben çay ocağında maça bakıyordum lan.
- lisede millet sene sonu ders notlarını hesaplarken, ben olmayan matematiğimle tüpçü şerefsizine borcu nasıl öderiz diye hesap yapmaya çalışıyordum. ( o zaman bu kadar çok da değildi borç tüpçüye)
- ben maça gidebilmek için iki hafta aç gidip geldim okula. iki hafta yürüdüm para biriktirmek için.
- millet yürümekten çekindiği yollarda "yanımda beşiktaş aşkı var, sıkılmam yolda" diye kilometrelerce üzerimde formayla marş söyleyerek koştum ben.
- maça gidebilmek için cebimdeki son parayı verdiğim için hayatım da hiç ıslanmadığım kadar ıslandım ben yağmurda.

hepsi feda olsun beşiktaşım'a.
sezon başından beri verdiğimiz para ferrari'ye gitmiş. olsun. aldığımız ürünleri hiç almamış sayar birer tane daha alırız.

demirören; sana beddua etmiyorum ama hakkım haram olsun. allah çocuklarına çektirmesin senin günahlarının bedelini. ama bu taraftarlardan aldığın ah seni ondurmaz.

100 milyon lira alacağın var diye hesaplamışsın. resmi reklamlarının parasını düşmüşsündür. ama bu kulup başkanıyken yaptığın reklamı düşsek alacağın kalmaz, üstüne borçlanırsın kulübe.
beşiktaş başkanı olmasan ronaldo'yla, mourinho'yla ortak olabilir miydin? o apolet olmasa demirören avm açılışında ronaldo'yla gövde gösterisi yapabilir miydin? düşün.

yazımı yıldırım demirören yeter diye bitirmeden önce tüm renkdaşlarıma güneşli günlerin yakın olduğunu hatırlatıp, 3 maçtır kupa kazanamayan basketbol takımına kırgınlığımı dile getirmek istiyorum. saygılar.

" beşiktaş'ı o kadar çok seviyorum ki, o olmazsa yaşayamam heralde. o kadar çok seviyorum ki tıpkı anne ve babamı sevdiğim kadar" diyen yaşıtı bir renkdaşıyla bizi bizden alan yavru kartaldır. beşiktaş hayattır klibinde rastlamıştım bu kartallara.

habertürk denen şakşakçı gazetenin günde en az bir kolpa haberle karaladığı oyuncu. neymiş milleti tahrik etmek için en büyük fener demiş. vay anasını adam türkçeyi öğrenmiş. öğrenmekle kalmamış tahrik edici kullanıyorumş.

bakın kolpalar:
http://www.forzacarsi.com/wp-content/uploads/2012/08/q7.jpg

bu hareket geçen yıl 2-2 biten maçta quaresma'nın almeida'ya asist yaptıktan sonra tüm takım yarı sahaya dönmüşken fener tribününe yaptığı hareket. bu adam böyle bir davranışta bulunduğu adamlar hakkında iddia edilen şeyleri söyleyecek kadar şerefsiz değil. yani sizin gibi değil.

üye sayısı 10.000'i aşan dergi.
telefonla üyelik sistemi hakkında bilgisi ya da yetkisi olanlar varsa numaramı vermek istiyorum. mesaj atın. baylar bayanlar.

bir süre sözlükte bulunmayacakmış kendisi.

pek de gerçeklik payı olmayan yabancılıktır. gündoğdu marşı futbolda 85. dakikada, basketbolda son iki dakika kala söylenir. zaten o sırada maç kopmuş 15 sayı fark olmuş, ıslıklamanın bir manası yok. ki maçın tamamında gereken yapıldı. rakip ataktayken ıslık, top bizdeyken tüm salon müthiş tezahüratlar. olay budur.

bastekbol takımı doludizgin gitmektedir. allah nazarlardan saklasın. darısı futbol takımımıza.
(bkz: 12 ekim 2012 beşiktaş partizan euroleague maçı)

ayrıca haber1903'teki bir yorum yarmıştır:

---------------alıntı---------------
maçtan sonra kupa vermeyi unuttular
---------------alıntı---------------

iabdi ipekçi'De, sinan erdem'De veya akatlar'da... onlar sıradaki kurbanını bekliyor. arma nerdeyse orada aşkını haykırıyor. tıpkı inönü'de ve gezegen üzerinde gidebilecekleri tüm statlarda olduğu gibi. maşallah.

basketbolda'ki koyduk mu nidalarımızın devam ettiği maç. bir de kendini en iyi basket seyircisi ilan eden partizan taraftarına:
bakın gençler. bu işin futbolu, basketbolu, hentbolu, voleybolu, masa tenisi, bilek güreşi yok. beşiktaş taraftarı varsa gerisi hikayedir. tek gerçek beşiktaş taraftarıdır. bugün kendiniz de gördünüz zaten en iyiyi.

o değilde barça'yla cska nasıl çıkacak lan bu salonlardan?

herkesin rahat olması gereken maç. o salon dolar.

gelecek adına umutlu konuşan, umut veren başkan. q7 konusunda ben çok kızmıştım yönetime ama quaresma da artık suyunu çıkardı. o yüzden artık kapatmamız lazım o konuyu. ama tanju ve burak'ın kesinlikle dönmesi gerekir. emre gibi.

bilet konusunda hata yaptıklarını da kabul etti.
borçlar konusunda da olumlu sinyaller veriyor. neyse başkan yolun açık olsun. biz öyle veya böyle yanındayız.

dediği gibi; arada yağmur yağıyor ama güneşli günler çok yakın.

üye olunan diğer sözlüklerdeki düzgün yazan beşiktaşlı yazarları yuvaya davet etmek. benim yaptığım gibi renkdaşlarım

fener maçında üç tane çakma sol bek değiştirip başarısız olununca samet hoca tarafındah antalya kampı kadrosuna alınan oyuncumuz. quaresma, burak ve tanju'yu da bekliyoruz.

http://www.fanatik.com.tr/Geliyor_3_Detail_33_279060.htm
hakkında basının bir türlü ortak noktayı bulamadığı oyuncu. beşiktaş haber siteleri dönmeyecek diyor diğerlerinin hepsi antalya kampına geliyor diyor. tabi haber1903'ün artık kulüp içine adamı kalmadığından salladıkları iddiası artıyor. ne diyelim; inşallah döner takıma.
çık gel ulan sende. giy şu formayı sırtına.

sözlüğe yeni üye olmak istyen kartallara tavsiyelerdir.

(bkz: 85 inci dakika) gibi.

http://www.kartalhaber.com/haber/13068516/ve-quaresma-geliyor.html
ne derece doğru bilemem ama inşallah doğrudur.

artık büyük maçlarda daha fazla ağırlığını koymasını beklediğimiz oyuncumuzdur. bak reyiz; biz sen varsın diye bu takıa çok daha fazla güvendik. üzme bizi. gezecek misin ne yapacaksan yap şu milli arada, dönüşte dağıt şu trabzon'u dağıt şu karabulutları.