ilçenin merkezine doğru gidilince hacı yağı kokuları etrafı saran yer. yollarda sarıklı cüppeli burkalı insanları bolca görürsünüz. dar giyinen, mini etek giyen kızlara yolda "böyle giyinme günahtır, cehenneme gitmeni istemiyorum lütfen başını kapat" ya da "cehenneme mi gidecen gız, senin yüzünden bize de bela geliyor defol git buradan" şeklinde tebliğde bulunurlar.
reklam panolarında kadınların göğsü falan açık olursa hemen üstüne boya çekip "kadın vücudunun teşhirine karşıyız, günahtır" yazısı olan bir afiş yapıştırıyorlar.
ben genel olarak insanlarını severim. yerlisi sıcak kanlıdır. bir mahalle havası vardır.
istanbul fatihte bulunan bir durak. istanbul büyükşehir belediye başkanlığı binasının karşısında alt geçittedir. fatih tarafında oturuyorsanız bu duraktan her tarafa gidebilirsiniz.
benim tam tersim olan yazar. [ybkz]swh[/ybkz]
25 nisan 2013 fenerbahçe sl benfica maçıa gitmesiyle ilgili;
ülkesinden binlerce kilometre uzağa adamın memleketinin bir futbol takımı gelmiş. üstelik oynanan maç uefa kupası yarı final maçı. bence gitmesi gayet normal. sıkıntı yok gençler.
ülkesinden binlerce kilometre uzağa adamın memleketinin bir futbol takımı gelmiş. üstelik oynanan maç uefa kupası yarı final maçı. bence gitmesi gayet normal. sıkıntı yok gençler.
20 nisan 2013 akhisar belediyespor beşiktaş maçında söylenmiş beste. gerçi o maç kötü bir performans sergiledik tribünde. ayrı ayrı kopuk kopuktu taraftar. bu yüzden maçta tribünde olanlar bile besteden bihaber kalmış.
öyle arada bir bakma içim gidiyor,
hasretini verme baharın yerine,
siyahınla al canımı
beyazınla gül yüzüme,
eriyor içim yanıyor giderek,
beşiktaş dayanamam sana ben,
kim bilir kaç deplasman daha çeker bu gönül,
seninle olmak var ya, yeniden doğmak var ya..
http://www.youtube.com/watch?v=CsNlN02TAdQ
öyle arada bir bakma içim gidiyor,
hasretini verme baharın yerine,
siyahınla al canımı
beyazınla gül yüzüme,
eriyor içim yanıyor giderek,
beşiktaş dayanamam sana ben,
kim bilir kaç deplasman daha çeker bu gönül,
seninle olmak var ya, yeniden doğmak var ya..
http://www.youtube.com/watch?v=CsNlN02TAdQ
yemek yapmasını bilmeyen ama yemek yapmak zorunda olan insandır. böyle böyle çok ilginç tarifler geliştiriyorsunuz. tecrübeyle sabittir.
ya tamirci ya ustadır. onun haricinde erkeğin bağrını açması pek dikkat çekmez.
(bkz: tamirci çatalı)
(bkz: tamirci çatalı)
halı saha maçlarında koşuya gittiğimde vazgeçilmezim. spor harici giyilince direk damga yiyor ve toplumdan dışlanıyorsun. bi allahın kulu mantıklı bir açıklama yapsın şu olaya ya da bir türk kızı beyaz çorap giyen fransız ya da italyan erkeğine "ıyk kıro" desin.. mümkün mü? hiç sanmıyorum
eğer bunu söyleyen evin henüz ehliyet sahibi olmayan ve arabayı kaçırmış olan küçük erkek çocuğu ise karşı taraftan okkalı bir küfür ile cevap alacağı kesindir.
25 nisan 2013 fenerbahçe sl benfica maçı gösterdi ki fenerbahçe finale gitmeye hak kazanacak gibi görünüyor. durum öyle bir hal aldı ki bir yandan kazanmalarını istemiyorum bir yandan ise sırf şu gslilerin uefa kupası goygoyu biter diye ümit edip kazanmasını istiyorum. gs düşmanlığının fenerbahçenin başarılı olmasını isteme eşiğine gelmiş bir beşiktaş taraftarının acısını kalbimin en derin yerinde hissetmekteyim sözlük.
bunları geçtim, şike muhabbeti ayyuka çıkınca heriflere küme düşecek diyorduk, takımın yıldızları niang ve emenike gibi futboluları takımı bırakıp kaçtı, o noktadan bugün uefa da yarı final oynama durumuna geldiler. bu 3 temmuz süreci hiç hissettirmeden en çok bizi vurdu galiba amk.
bunları geçtim, şike muhabbeti ayyuka çıkınca heriflere küme düşecek diyorduk, takımın yıldızları niang ve emenike gibi futboluları takımı bırakıp kaçtı, o noktadan bugün uefa da yarı final oynama durumuna geldiler. bu 3 temmuz süreci hiç hissettirmeden en çok bizi vurdu galiba amk.
çok güzel bir doğa olayı. ay dünyanın yörüngesine gîrince güneşten aldığı ışığı kaybediyor. böylece ay tutulması oluyor.an itibarıyla başlamıştır 25 nisan 2013 gecesinden 26 nisanın ilk saatlerine kadar devam edecekmiş.
edit: ben yazmadan önce başlamış, ben baya sonra farketmişim.
edit: ben yazmadan önce başlamış, ben baya sonra farketmişim.
gemide teknik bir problem sebebiyle olması gerekir. yoksa taa orada ki çay bahçesine girmesinin bir izahı yok.
"lan oğlum/kızım biz seni paran için mi düğünümüze çağırdık!!!" deyip takanın kafasına çarpılması gereken altın.
maalesef toplumumuzda yakın akrabaların maddi durumuna bakılmaksızın altın takmak çok önemli görüldüğü için takamayacak olanların eşin dostun diline düşmemek için girmiş olabileceği eylem diyerek mantıklı bi açıklama yapmaya çalışayım ama bence akl-ı selim bir insan için izahı yoktur bu durumun
maalesef toplumumuzda yakın akrabaların maddi durumuna bakılmaksızın altın takmak çok önemli görüldüğü için takamayacak olanların eşin dostun diline düşmemek için girmiş olabileceği eylem diyerek mantıklı bi açıklama yapmaya çalışayım ama bence akl-ı selim bir insan için izahı yoktur bu durumun
henüz açıklanmamış olan interaktif sözlükler nisan 2013 sıralamasından sonra kesinlikle olması gerekecek durumdur. güzel bir gelişim gösterdik. nazar boncuğu koyalım da gelişim artarak devam etsin.
#174803
entrye istinaden
babası fenerli olup dayısının beşiktaşlı yaptığı çocuk sanırım kerami pestenkerani. tabi yazdıklarına bakınca çocuk değil kocaman adam.
babası beşiktaşlı olup da fenerli olan çocuk sayısı da çoktur.[ybkz]swh[/ybkz]
entrye istinaden
babası fenerli olup dayısının beşiktaşlı yaptığı çocuk sanırım kerami pestenkerani. tabi yazdıklarına bakınca çocuk değil kocaman adam.
babası beşiktaşlı olup da fenerli olan çocuk sayısı da çoktur.[ybkz]swh[/ybkz]
telefonu hem sessizde kullanıp hem titreşimi kapatan tipler de vardır. bunlar kendilerine ulaşılamadığında arayanı krize sokarlar.
çalışan yazarlara oranla sözlükte performanslarının daha yüksek olmasını beklediğim yazarlar topluluğudur. sınav dönemi hariç [ybkz]swh[/ybkz]
ilk 9 aylık olan anne olurdu. sonra ki kişi sayısına göre değişir ama 5 kişi oynuyorsa;
1. 9 gol yiyen anne
2. 9 gol yiyen abla
3. 9 gol yiyen kız kardeş
[ybkz]swh[/ybkz]
4. olan erkek abi
5. olan baba oluyordu.
9 aylık olana son golü atan kişi isim koyardı öyle oyundan şutlardı. bizim mahallede isimler hep aynı olurdu. hatırladığım aylık isimleri ; "orospu naciye, fingirdek leyla, piç rıza, fırıldak ali" falan. daha yaratıcı isimler hatırlayanlar elbette vardır.
bunu çoğu yerde görmedim ama bizim mahallede oyundan elenen bütün çocuklar ve anne oyun bitince baba olanın elini öpüyorlardı. anne üzerine çok iğrenç muhabbetler dönüyordu. zamanında bizim mahallede anne olan kişi çocukluğunda travma yaşamış olan kişidir diyebilirim.
1. 9 gol yiyen anne
2. 9 gol yiyen abla
3. 9 gol yiyen kız kardeş
[ybkz]swh[/ybkz]
4. olan erkek abi
5. olan baba oluyordu.
9 aylık olana son golü atan kişi isim koyardı öyle oyundan şutlardı. bizim mahallede isimler hep aynı olurdu. hatırladığım aylık isimleri ; "orospu naciye, fingirdek leyla, piç rıza, fırıldak ali" falan. daha yaratıcı isimler hatırlayanlar elbette vardır.
bunu çoğu yerde görmedim ama bizim mahallede oyundan elenen bütün çocuklar ve anne oyun bitince baba olanın elini öpüyorlardı. anne üzerine çok iğrenç muhabbetler dönüyordu. zamanında bizim mahallede anne olan kişi çocukluğunda travma yaşamış olan kişidir diyebilirim.
çocukluğumda apartman takımının [ybkz]swh[/ybkz] kaleciliğini yaptığım dönemde ben.
bu yüzden şort giymeyi hiç sevmedim çocukken giymezdim zaten. çünkü şortla uçunca diz bacak bir şey kalmıyor.
her maça kot pantolon ya da kalın kumaş pijamayla giderdim [ybkz]swh[/ybkz] bunları giyince çivi üstüne bile uç hiç bir şey olmuyor. benim şansım sahanın tam düm kaymak beton olması. zeminde girinti çıkıntı yok dümdüz, bu yüzden topa uçunca yerde az bir mesafe kayıyorsun hiç bir şey olmuyor.
bir kötü yanı şu olabilir; bu beton sahalarda genelde apartman duvarı ile saha bitişiktir. kale direklerini de bir taraf duvar diğer tarafa taş koymak suretiyle ayarlarsın. bu yüzden kalecinin o duvarın olduğu tarafa gelen yönü hep zayıf yönüdür. bizim sahada sol tarafta duvar vardı. solak olduğum halde sol tarafta ki topa atlayamam halen.
çim sahada kaleye ilk geçtiğim günü hatırlıyorum da efsane kurtarışlar yapmıştım, sadece ben değil bütün arkadaşlar halen hatırlar o kurtarışları.
bu yüzden şort giymeyi hiç sevmedim çocukken giymezdim zaten. çünkü şortla uçunca diz bacak bir şey kalmıyor.
her maça kot pantolon ya da kalın kumaş pijamayla giderdim [ybkz]swh[/ybkz] bunları giyince çivi üstüne bile uç hiç bir şey olmuyor. benim şansım sahanın tam düm kaymak beton olması. zeminde girinti çıkıntı yok dümdüz, bu yüzden topa uçunca yerde az bir mesafe kayıyorsun hiç bir şey olmuyor.
bir kötü yanı şu olabilir; bu beton sahalarda genelde apartman duvarı ile saha bitişiktir. kale direklerini de bir taraf duvar diğer tarafa taş koymak suretiyle ayarlarsın. bu yüzden kalecinin o duvarın olduğu tarafa gelen yönü hep zayıf yönüdür. bizim sahada sol tarafta duvar vardı. solak olduğum halde sol tarafta ki topa atlayamam halen.
çim sahada kaleye ilk geçtiğim günü hatırlıyorum da efsane kurtarışlar yapmıştım, sadece ben değil bütün arkadaşlar halen hatırlar o kurtarışları.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?