confessions

gagam koptu sira pencelerimde

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 947
  2. takipçi 0
  3. puan 18476

kürtçe

gagam koptu sira pencelerimde
türkçe ile arasında hiçbir fark olmayan dildir.

canımızdır, ciğerimizdir. korunmalıdır, yaşatılmalıdır. kan emici çakallara da leş kargalarına da yem edilmemelidir. bunlar ise devlet tarafından falan değil bizzat bizler tarafından yapılmalıdır. dil de bir kültürel mirastır ve kültürel miraslara en çok halk sahip çıkmalıdır. sikerler devletini! sık yumruğunu yedirtme farklılıklarımızı!

sözlük yazarlarının itirafları

gagam koptu sira pencelerimde
sonunda ebesinin amından boşluğa atlayan felix gibi boşluğa düşeceğimi, hızla yere çakılacağımı bilmeme rağmen aynı boku yine yiyorum sözlük. eşeklerin ikinciye düşmediği çukura ben yine düşüyorum. götüme girecek olan bira şişelerini cebimden çıkacak 70'likleri zerre umursamadan aynı şeyi yine yapıyorum. ve amına koyim ki bu boku tekrar tekrar neden yediğimi bilmiyorum. olmadı, olmuyor, olmayacak işte nesini zorluyosun be pezevenk! aylar sonra gördün de tekrar mı aşık oldun amına koyim! daha kaç kere hayır cevabı alman gerekiyo lan! gururunu siktiğim! hayatta en çok da gurura, onura önem verirsin dimi amına koyim. tabii lafa gelince öyle. hadi lan gurur yapsana bu sefer de. hadi amına koyim hadi.

(bkz: şizofrene bağlamak)

samet aybaba

gagam koptu sira pencelerimde
maçı gözüyle izlemeyen (b: leş kargaları)nın yeni kurbanıdır kanımca.

ulan maçı nerenle izledin be? nasıl şu maçtan sonra defans yaptırdığını iddia edebiliyorsun bu adamın. defans yaptıysak kontra ataktan nasıl pozisyon verebiliyoruz biz bu adamlara?

ilk yarıdaki mücadeleyi, oyunu, hırsı -uğur boral dışında- eleştirecek, tartışacak babayiğit olduğunu sanmıyorum. ha varsa da bir siktirip gidip çay koyabilir mesela.

maça çıktığımız kadro da -(b: yabancı sınırından haberiniz vardır herhalde)- çıkılabilecek en doğru kadroydu bence. sol kanatta uğur-olcay ikilisi tercih edilmiş olsaydı uğur'un sezon başından beri sürekli tekrarladığı kademe, ters kademe, top uzaklaştırma, soğukkanlılık gibi konulardaki hataları maçı daha ilk yarıda 4-5e götürebilirdi. fenerbahçe'nin sağ bekinde gökhan sağ açığında da kuyt-sow ikilisinin sürekli değişerek oynadığını göz önünde bulundurursak escude'nin sol bekte tercih edilmesini daha iyi anlayabiliriz. ancak burda şu soruyu sorabiliriz; (b: kaleye cenk'i koyup yabancı hakkını 1 boşaltıp önde holosko'yu kullanabilir miydik?) kaldı ki bu sorunun cevabı da cenk'in sakatlık-form durumlarına bağlı muhtemelen.

ikinci yarıya başlarken yapılan escude-holosko değişikliği aslında alınan riski gösterir. sırf hücumda etkili olabilmek adına bu kadar hatayla oynayan uğur boral riske edilip savunmacı escude çıkarılıyor ancak takım hala gömülüyor öyle mi? ilginç!

ancak işte uğur boral gerzeğinin bir türlü toparlayamaması, hatalarına devam etmesi üstüne bir de sahada ruh gibi dolaşması alınan riski de bok ediyor ve mecburi değişiklik olarak uğur'un yerine ersan giriyor. bu değişikliğin sorgulanacak en ufak tarafı yok çünkü uğur boral'ın sahada kalması 1kişi eksik mücadele etmek anlamına geliyor.

ikinci yarıda veli atılana kadar ki bölümde fenerbahçe'nin yakaladığı kontra atak şanslarına -(b: ki bu değerlendirdikleri değil yakaladıkları şanslar oluyor)- dönüp bir bakın bakalım beşiktaş defans mı yapmış geride açık verme riskini alıp hücuma çıkmaya mı başlamış?

veli'nin kırmızı kart gördüğü dakikadan sonrası fenerbahçe için antrenman bizim içinse oyuncu kaybetmeden tamamlanması zorunlu olan dakikalar haline bürünmüştü maç.

60-90 arasındaki oyuna laf eden bir daha futbol konuşmasın da izlemesin de! ersan'ın yaptığı 2-3 faule bakarak maçın bizim açımızdan çoktan bittiğini anlayabiliyor olmamız gerekir zaten. hanımlar beyler! 7 ekim 2012 fenerbahçe beşiktaş maçı beşiktaş için 60 dakikadan ibaretti. dakikalar 60'ı gösterdiğinde bizim için maç çoktan bitmişti. ne yorum yapıyorsanız şunu göz önünde bulundurup yapın. yok yere sağa sola kusmayın içinizdeki nefreti, pisliği. hiç bir şey yapamıyorsanız gidin bir güzel sıçın amına koyim! rahatlarsınız belki.

şu maçtan sonra kimse çıkıp almeida'nın sahada yaptığı joggingi konuşmuyor, uğur boral'ın ruhsuzluğunu ya da ilk 2 golde sahada durduğu yeri tartışmıyor, ibrahim toraman'ın ilk golde sow'a yaptığı eskortluğu görmüyor, fernandes'in kötü gününde olmasını dile getirmiyor ve tüm sorumluluğu, suçu, yükü samet aybaba'nın üstüne atıyor ve "quaresma geri dönsün" den başka bir şey demiyor öyle mi? ve sonra bu adamlar beşiktaşlı oluyor ha? he yarram he

(b: edit:) leş kargası da benim, yarrak da benim, maçı götüyle izleyen de benim amına koyim.

7 ekim 2012 fenerbahçe beşiktaş maçı

gagam koptu sira pencelerimde
---------------alıntı---------------

1 hafta öncesine kadar tarihin en belli bjk galibiyetlerinden biri gibi gözüküyordu fb maçı. ama alex-gladbach-sivas şartları değiştirdi.

fb-bjk maçından fenerbahçe'yi üzecek bir sonuç çıkma ihtimali epey azaldı. beşiktaş'ın sessizce istediğini alıp dönmesi artık daha zor.

---------------alıntı---------------

bir ceza yöntemi olarak kadın

gagam koptu sira pencelerimde
kadınların da onaylayıp destek verdiği ceza şeklidir.

kaerin'in de dediği gibi anayasaya, evrensel hukuk kurallarına, insan haklarına tamamen aykırı olmasına rağmen anamız, bacımız, sevgilimiz koştura koştura bu maçlara gitmekteler.

"kadın nasıl ikinci sınıf vatandaş olarak gösterilir?" sorusuna bundan daha güzel bir cevap, çözüm olamazdı herhalde. hemde itiraz eden kimse olmadan.

bildiğim kadarıyla anayasadaki eşitlik ilkesi kaldırılmış değil.
evrensel hukuğa göre eşitlik yok olmuş değil.
insan hakları kadınlar için de geçerli sanırım hala.

o zaman e be gerizekalı bunun nesini destekliyorsun hala?
bunun neresi bir fırsat olabilir senin için?
neresine bir 'milat' diyebilirsin?

cezanın adına bak la bir;

---------------alıntı---------------

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Beşiktaş'a, Sanica Boru Elazığspor ile oynadığı maçta taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle 1 maç kendi sahasında seyircisiz oynama cezası verdi.

---------------alıntı---------------

ne diyor anlayabildin mi?

(b: 'seyircisiz oynama cezası')

sen nesin lan o zaman? ne işin var maçta? seyircisiz oynanan maçta [ybkz]swh[/ybkz]insanların ne işi var? sen kendini insan olarak bile görmüyorsun sonra gelip "kadınların tribün adabını, futbolu öğrenmeleri açısından bir fırsat olabilir. bık bık bık bık." diyorsun. sen kendine yapılan muamelenin farkında mısın olm? seni seyirciden, taraftardan saymamalarını geçiyorum bak; sana insan olarak bile değer vermiyorlar sen hala fırsatmış oymuş buymuş saçmalıyorsun.

ulan bu adamlar gidip bir de eşitlikten, özgürlükten, insan haklarından dem vuruyor ya işte o koyuyor adama. sen önce kendi hakkını savun be hacı. sana 'insan değilsin' diyen adama karşı dur önce ha? ne bileyim eşitliğin, insan haklarının ne olduğunu falan öğren. ondan sonra gel de savunacak bir görüşün olsun en azından.

fırsat ha? ulan sonra niye sinirleniyorsun, niye küfrediyorsun. yok amına koyim yok. bizden bir sikim olmaz işte. daha neyin derdindeysem ben. kafamı sikeyim.

4 ekim 2012 suriye tezkeresi görüşmesi

gagam koptu sira pencelerimde
sınırı, kapsamı, miktarı ve zamanı hükümet tarafından belirlenecek olan tezkeredir.

bugüne kadar olduğu gibi yine savaş çığırtkanlarının istediği olmuştur ve yıllardır kardeşçe yaşayan iki halk savaşla burun buruna gelmiştir.

burdan bizleri yanıltmayan ve yine emperyalizmin kucağındaki yerini alan milliyetçi hareket partisi'ne, genel başkan devlet bahçeli'ye ve ülkücü gençlere teşekkür ederim. türkiye cumhuriyeti tarihindeki [ybkz]swh[/ybkz]3. milliyetçi cephe vatana millete hayırlı uğurlu olsun.

milliyetçiliğin nasıl oynak ve kahpe bir ideoloji olduğunu bizlere gösterdikleri için de ayrıca sağolsunlar.

vatan-millet-sakarya üçlemesiyle lafa başlayan-lafı bitiren denyolara da kafam girsin.

batuhan karadeniz

gagam koptu sira pencelerimde
sürekli kendi çocuklarına küfreden taraftardan nasibini alan bir diğer isimdir.
içimde kendisine karşı en ufak bir sevgi, sahiplenme duygusu olmasa dahi ikinci şansın verilmesi hoşuma gitti doğrusu. yanlış anlaşılmasın geldiği için sevinmiyorum ama ikinci bir şans verilmesi -hem de batuhan gibi potansiyelli bir futbolcuya- benim hoşuma gitti.
ayrıca batuhan kardeşimizin son derece karaktersiz olduğunu düşünüyorum ancak bu süreç eşekliğin baki kaldığını bilen bizlere karaktersizliğin baki kalıp kalmadığını da göstermesi açısından güzel olacak.
herkes ikinci bir şansı hak eder ancak yine işleri bombok ederse bu kapı bir daha açılmamak üzere kapanacaktır muhtemelen kendisine. 10 atar 20 atar belki de 2 tane atar; benim için o hiç önemli değil hareketleri, davranışları, tavırları standart seviyelere çıkmış olsa yeterli.

(bkz: bir umudum sensin anlıyor musun)

taraftarımızın desteği işimizi kolaylaştırıyor

gagam koptu sira pencelerimde
quaresma için ağlayıp zırlayıp yönetime laf eden taraftarları(!) dürtmek, uykularından uyandırmak için sarfedilmiş sözlerdir. artık bu takıma zarardan başka etkisi olmayan adamları bırakıp geleceği olan gençlere destek vermenin zamanı geldi sanırım. hani biz öz kaynak düzeniyle ünlüydük, alt yapı şaheseriydik, kendi evlatlarımızla asıl başarıya ulaşırdık ya. öyle işte. bunlar tabii hep bilgi, geçmişe bağlılık falan filan. yani siz siktir edin bunları. pek işiniz yok sizin bu kavramlarla. gidin ilk mağlubiyette quaresma diye bağırın yine. sonra da hep beraber ebemizin amını tersten görelim tamam mı?

suat kılıç

gagam koptu sira pencelerimde
yeni görevinin ayak işleri bakanı olması gereken bakan kişisi. ulan koskocaa olimpiyatlardasın, koskoca 80 bin kişilik stadyumdasın, 2 atletin 1500 metrede ilk 2 sırayı alarak altın ve gümüş madalya kazanmış ama sen hala daha atletlerin eline telefon vermeye uğraşıyorsun. hadi bu adam bakan, rte'nin emrine amade[ybkz]swh[/ybkz] bir yerde ya sen trt. ulan kızların telefon konuşmasını dinlemek zorunda mıyız biz? hadi sevinçliyiz falan filan siktir et bizi; senin görevin bu mu lan? güzelim arjantin-amerika maçını 2 atletimizin rte'yle telefonda ne konuştuğunu görmemiz için mi sikiyorsun? sizin yaptığınız olimpiyat yayına sokayım lan. yarış bitmiş, telefon konuşmaları bitmiş bu sefer de maça geçmek yerine bilmem kaç kere tekrarını izlediğimiz ve daha da çok izleyeceğimiz yarışı bir kez daha izlettirip telefon konuşmalarını bir kez daha yayınlıyorsunuz maçı yayınlamak yerine. ya ben lan neyse bir şey demiyorum

dwight howard

gagam koptu sira pencelerimde
los angeles lakers'ımızın evrimin kanıtı olarak elinde tuttuğu andrew bynum karşılığında takıma kattığı; an itibariyle ligin açık ara en iyi pivotudur.

dwight'ı aldı diye lakers'a kızmaktansa dwight için koskoca stan van gundy'yi kovan ona rağmen dwight'ı memnun edemeyen ve en sonunda kazıklanmayı göze alan orlando magic'e kızmak, sinirlenmek daha makul gibi görünüyor.

ayrıca bu büyük takas 4 takım arasında gerçekleşmiş ve bynum da magic'e değil sixers'a gitmiştir.

(vurgula: dwight howard magic'ten lakers'a
jason richardson magic'ten sixers'a
andrew bynum lakers'tan sixers'a
andre iguodala sixers'dan nuggets'a
al harrington, arron afflalo nuggets'tan; nikola vucevic ve moe harkless sixers'dan magic'e) gidiyor bu takas sonucunda. yalnız 1-2 değişiklik olabilirmiş ilerleyen günlerde.

aslında magic'in yediği daha doğrusu kendi kendine attığı kazık o kadar büyük ki; muhtemelen bundan sonraki 4-5 yıl boyunca play-off yüzü göremeyecekler. haa bu benim çok sikimde mi tabii ki değil. sen van gundy abimizi bi oyuncunun egoları yüzünden kovarsan bu kazıkları yemen de çok normal zaten.
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol