forzaquila

içindeki oyunlardan sadece tetris,mario,ördek vurmaca[ybkz]swh[/ybkz], kötü kovboy vurmaca[ybkz]swh[/ybkz] ve sürekli kendi kaleme gol attığım garip futbol oyununu hatırlayabildiğim kasetler. evet dünyanın gelmiş geçmiş en büyük abartısı bu 999999 in 1 kasetleridir, ama çok şirin kasetlerdir bunlar. 2 yıl önce evde bir yerde saklanmakta olan atariyi çıkardım, taktım kasedi, maksat 7 yaşındaki kuzenimi şaşırtmak...ama çalışmadı meret. ah bir de çalışaydı. neyse, emülatörlerle idare edeceğiz artık.

sahasında napoli'yi 2-0 yenerek fenerbahçe'nin rakibi olan ekip.
7 mart'ta plzen'de oynanacak ilk maç, rövanş 14'ünde.
bu sene kendi sahalarında oynadıkları avrupa ligi maçlarında toplam 18 gol atıp sadece, ama sadece 1 gol yediler. o maçı da academica karşısında 3-1 kazanmışlar zaten.

bu arada, napoli maçında kar bastırmıştı, mart'a kadar kar kalır mı bilmem ama, plzen deplasmanı cehennemden farksız. kendine güvenli, disiplinli , iyi savunma yapan plzen bu senenin sürprizi.

21 şubat 2013 tarihli zenit maçında çok değişik hisler içinde bırakmıştır sevenlerini.

maça 2-0'lık zenit avantajıyla başlanıyor, efsane stoper carragher'ın bir hatası, hulk atıyor ve liverpool'a yemeden 4 gol atması gerekiyor artık.

derken luis suarez sahneye çıkıp müthiş bir frikik atıyor,

ilk yarı bitmeden joe allen 2-1 yapıyor...herkesin aklına istanbul 2005 geliyor.

ikinci yarıda suarez yine alev alev, bir frikik daha, bir gol daha, 3-1

sonlarda jonjo shelvey net fırsattan yararlanamıyor, liverpool tüm hatlarıyla saldırdığı maçta istediğini alamıyor. ama istanbul ruhunu sahada görmek yetiyor.

http://www.goalsarena.org/video/uefa-europa-league/20-02-2013-liverpool-zenit-st.-petersburg-europa-league_en.html

21 şubat 2013 tarihli liverpool-zenit maçında hayran bırakan canına yandığımın futbol sihirbazı, el pistolero.

attığı iki harika frikik golüyle skoru 3-1'e getirdi, liverpool 1 gol daha bulsa turlayacaktı ama olmadı. el pistolero hayran bırakmaya devam ediyor.

http://www.goalsarena.org/video/uefa-europa-league/20-02-2013-liverpool-zenit-st.-petersburg-europa-league_en.html

bir dönem tercih edip kah yabancı öğrencilerle ahlaksız alemlerde düşüp kalkma, kah aileden gelen parayı rulet ve slotta yeme, kah deniz kenarındaki şezlonga uzanıp kafa dinleme planları yaptığım okul. olmadı tabi. pişman mıyım? her akşam sonu gelmez trafikte oksijeni azalan otobüslerde uyuyakalıp pespaye hallere düştükçe pişman oluyorum evet.

maç boyu ses çıkarıp takıma en ufak destekte bulunmayan opera seyircisinin maçın sonlarında patlayan aziz yıldırım aleyhtarı tezahüratları yuhladığı karşılaşma. insan gerçekten hayret ediyor.

ayrıca ilkan karaman'ın ibrahim abisini delirttiği maç olmuştur. ulan bu kadar paranın karşılığı bu oyun mu? bu kadar sayıyı, hem de bu kadar fark yemeden fenerbahçe'nin 5'te 1'i kalitesinde ve maliyetindeki beşiktaş da buluyor.[ybkz]swh[/ybkz] rezaletten başka bir şey değil.

ve son 3 saniyede barcelona 100 baremini bulmak için delice hücum yapmıştır ancak şanssızlık yüzünden 99'da kalmışlardır. fark 40 sayı olmuş barcelona hala disiplinli, top çeviriyor, taktik deniyor, fenerbahçe'de ilkan şov yapmaya çalışıyor. işte bunlar hep mantalite.

katılacağım zirve. zaten akabinde maç var, çok şükela olacaktır.

ingiltere'de capital one lig kupası final karşılaşması.
evet, bir tarafta önce watford'u sonra arsenal'i sonra aston villa'yı eleyen, 4. küme takımı bradford, diğer tarafta chelsea'yi eleyen, sırf bu maç için ligde liverpool karşısına yedeklerle çıkıp 5 fark yiyen swansea.

tabi ki swansea maçın favorisi ama gönüllerin şampiyonu bradford'un kazanmasını temenni ediyorum. düşünsenize avrupa ligi'nde gelecek sezon e grubunda 'sparta prag, lazio , maccabi tel aviv ve bradford' var, lazio menajerine soruyorlar adam 'e tabi bradford'u küçümsememek gerekiyor, çok dirençli bir ekip. kıhkıhıhı..affedersiniz, yani her şey sahada bitiyor sonuçta' falan diyor. süper olur.

efsanenin gelişimi için;
(bkz: bradford city)

simple past tense ile arasında ıncık cıncık farklar olmasına rağmen kullanması çok da kolay olmayan zaman çekimi.
http://www.limasollunaci.com/present-perfect-tense_.htm
genel kanıya göre, bu çekimi kullanabilen kişi ingilizceyi halletmiş demektir.

çok ufak bir örnek vermek gerekirse 'i saw markus münch yesterday(veya last friday, her neyse)' şeklindeki cümlede 'markus münş'ü şu gün, şu zaman gördüm' anlamı varken 'i've seen markus münch' cümlesi 'markus münş'ü görmüşlüğüm var' anlamına gelir.

bir de present perfect continuous vardır, ben onu severim bak. 'i have been doing this since 2007', oh mis.

mutlaka kurulması gereken takım. oyuncu olarak olmasa dahi taraftar olarak elimden gelen profesyonel desteği vereceğim takım olacaktır. biz bu sporu eurosportlarda, kış olimpiyatlarında boşuna izlemedik efendiler, o süpürgeler nasıl hareket ettirilmeli, hangi paklar vurulmalı, nereye doğru atış yapılmalı hepsini biliyoruz evelallah.

süpürsene
süpürsene
süpürsene kara kartal
bizim için
şu pakları
süpürsene kara kartal

iddaa'nın şeker gibi handikaplar verdiği maçtır.
barça'nın ilk yarı 3, maç sonu 6 fark atmasına hemen oynadım tabi, ilk yarı tutacak, umarım maç sonu da barça farkı muhafaza eder. gracias iddaa.

afilli internet kampanyasıyla beni bira uzmanı ilan etmiş, sertifikamı da hazır etmiş şirket. hatta adresimi versem ücretsiz tişörtümü de yollayacaklarmış, sağolsunlar.

ancak yine de tubo,cağlsbeğg,guinness,heineken ve hatta skopsko'nun gerisindeler gözümdeki klasmanda.
mariachi, gusto ve miller'ın bulunduğu küme düşme hattının 1 puan üzerindeler.

edit: gusto değil gusta. ayrıca efes'in bir alt markasıymış zaten. evet, efes. olduramadın, değdiremedin.

ingilizce'de 'budamak, kestirmek' anlamına gelen söz. eskiden trim marka tırnak makasları vardı, şimdi var mı bilemem.

tabi ki varmış;
http://www.trim.com/

futbola bakışımı değiştiren beyanat. teşekkürlerimi sunuyorum oktay derelioğlu'na.

özellikle ekşi sözlük'te bulunan koyu barcelona taraftarı güruhun her entry sonrası not cümlesi.

nasıl bir gerizekalılıktır anlamadım gitti. arkadaş, güzel futbol oynadığı sürece barçalıyım ne demek ya? senin desteğin için bir takım sürekli total futbol mu sergilemeli? bu kadar keyfi bir taraftar mısın sen? adamın siki taşağına denk arkadaş, güzel oynasın yoksa desteklemem diyor çok matah bir şeymiş gibi gururla diyor bir de bunu.

ahanda 3 yaşımdan beri beşiktaş'ı, 7 yaşımdan beri liverpool'u 10 yaşımdan beri roma'yı, varlığından haberdar olduğumdan beri spartak nalchik'i tutuyorum, hepsinin oynadığı oyunu toplasan bir total futbol yapmaz. çok acılar çektik, şampiyonluk beklememeyi öğrendik de bir 'iyi oynamadığınız için siktiriniz lütfen' diyemedik sevdiklerimize.

ha bir de bu entel tipleri sarıyer maçına götürmek lazım.
-hocam vallahi kazandığınız sürece değil iyi oynadığınız sürece sarıyerliyim, o yüzden desteğimi çektim bu odunlardan kurulu takımdan, akşama barça maçı var, baay

- ne diyo la bu kozalak? tutun lan ibineyi kaçmasın! zekiii, neşteri getir neşteri.

edit: barça'nın rivaldolu,guardiolalı,kluivertlı,petitli kadrosuna rağmen real'den sürekli tokat yediği, güzel oynayamadığı dönemleri de biliyoruz. o takım sempatikti be. sen o barçalı değilsindir tabi ama, o barça güzeldi be yavşak herif. güzel oyun mastürbatörü seni. böyle adamlara inat insanın stoke city taraftarı olası geliyor, umutları taç atışlarına bağlayası geliyor.

2004 yılından itibaren girişilen toplu yenilenme projesinin meyvelerini almakta olan futbol ailesi.

2004 avrupa şampiyonası'nda hollanda, çek cumhuriyeti ve letonya'nın bulunduğu grupta şamar oğlanına dönen, letonya'yı bile yenemeyerek 2 puanla üçüncü tamamlayan almanya, belki teknik fakat çok hantal oyunculara sahipti. orta sahada hamann,schneider,frings,ballack'ın oynadığı almanya nasıl tempo yapsındı? ayrıca kulüp takımları ve bundesliga bir türlü ecnebi rakipleriyle boy ölçüşemiyordu, bundesliga demek sıkıcı ve sıradan maçlar demekti.

2006 dünya kupası'nı düzenleyen almanya'nın 2 yıl içinde geçirdiği evrime kısaca bakalım; lehmann-huth ve ballack haricinde tamamı bundesliga'dan gelen ve gençleştirilmiş bir kadro, bugünün yıldızları; lahm-podolski-mertesacker takıma monte edilmiş ve takım hafiften umut veriyor.

2008'de finalde ispanya'ya, 2010'da yarı finalde ispanya'ya tosladılar derken 2013'e geldiğimizde genç, tempolu ve yıldızlardan oluşan bir almanya görüyoruz. bunda dortmund modelinin de katkısı büyük; reus-götze-schmelzer-ilkay gündoğan dörtlüsü mesut özil-schweinsteiger-podolski-lahm-kroos-müller gibileriyle birleşince geleceği en parlak milli takım çıkıyor ortaya. ha bir de almanya'yı ingiliz milli takımına tercih eden lewis holtby var. ispanya'nın jenerasyonu bittiğinde alttan böylesine iyi bir kadro çıkması zor, ama almanlar altyapıda örnek olan atılımlarıyla bu sorunu çözdüler. bugün ingiltere'de 'neden altyapı sistemimiz iflas etti? neden almanlar başarılı olabildi?' soruları soruluyor. bundesliga desen, avrupanın en zevk veren liglerinden birisi. gözümde premier lig'den sonra ikinci sırada. statlar sürekli doluyor, maçlar gollü geçiyor, alman takımları avrupa kupalarına damga vuruyor.

kısacası 'almanlıktan alınan tat başka hiçbir şeyden alınmıyor. belki bilardo, ama yok lan almanlık daha güzel'

http://galeri.uludagsozluk.com/26/almanliktan-aldigim-tadi-hicbir-seyden-almadim_121556_m.png

an itibariyle online bir sunumla tanıtılmaya hazırlanan yeni sony ürünü.
şu adresten izlenip ne nane olduğu anlaşılabilir.
http://www.ustream.tv/PlayStation

yok efendim gamepad çok değişecekmiş üstünde ekrancık olacakmış da bilmem ne...ne gereği vardı lan? bir playstation 3 sahibi olarak hiç ilgilenmem, en az 3 yıl devam ederim ps3'le, umarım 4'ün çıkışı ps3 oyunlarının fiyatlarını biraz kırar hatta.

bu akşam kulüp tarihinin en kritik maçlarından birine çıkacak dev yürekli takım.

ilk maçta hızlı ve çok basit bir şekilde napoli kalesine inip 3-0 gibi dev bir avantaj yakalamışlardı, çeklerin yeni altın jenerasyonunun büyük kısmını bünyesinde barındıran kulüp eğer napoli'yi elerse fenerbahçe'ye rakip olacak.

limbersky,rajtoral,darida, horvath[ybkz]swh[/ybkz],kolar,martin zeman,marek bakos ve stanislav tecl gibi isimleri izlemek için ben de büyük ihtimalle kadıköy'de olacağım. tabi liverpool'a verdiği hizmet için teşekkür borçlu olduğumuz dirk kuyt da var.

yalnız çok enteresan bir fikstürleri var çek cumhuriyeti'nde.

25 şubat pazartesi günü ligin ikinci devresinin ilk maçını oynayacaklar, rakip brno.
26 şubat salı günü çek kupası'nda hradec kralove ile maçları gözüküyor.

federasyon bir ayar çekecektir herhalde. altın jenerasyon dediysek biyonik adam ordusu da demedik.

seyircisinin çıkardığı olaylardan dolayı seyircisiz oynama cezasına çarptırılan fenerbahçe'nin boş tribünlere oynayacağı maç. stadın etrafındaki dereye dev ekran ve tribünsel bir takım zamazingotlar kurulacakmış, bilemeyiz nasıl olur.

oldukça disiplinli görüntüsüne karşın yaratıcılıktan nasibini alamamış bate'nin şansı yaver gitmezse avrupaya veda maçı olacaktır. bu arada fenerbahçe eğer bate'yi elerse çok büyük ihtimalle ilk maçta napoli'yi deplasmanda 3-0 yenen viktoria plzen'le eşleşecek ve 2 yıldır bir plzen hayranı olan şahsım bu eşleşmeye çok sevinip kendisini saraçoğlu'na atacak. napoli gelirse daha fena tabi, cavaniler bilmemneler...ama plzenim bırakmaz.

--alıntı--
https://twitter.com/esterrbcr/status/304352611790897153
--alıntı--

[ybkz]swh[/ybkz]