forzaquila

geçen sene hakkında yazdığım bir değerlendirme vardı, sözlüğe yazmamışım hayret.

ünlü taraftar grubu çarşı'yı konu alan 2008 yapımı bir belgesel.Her Beşiktaşlının zaten izlemesi şart olan bu yapımı futbol filmlerine,yapımlarına,kültür ögelerine merak duyan herkes izlemeli.Bir semt içi dayanışma oluşumu olarak başlayan fikrin sosyal sorumluluk projeleri düzenleyen,Avrupa'dan hayranlara sahip olacak kadar büyüyen bir topluluğa dönüşmesini değişik hikayeler üzerinden işleyen yapımda Metin,Ali,Feyyaz'dan tut Yılmaz Erdoğan'a,Zeki Demirkubuz'dan Alen Markaryan'a,ondan stadın önünde köfte satan takkeli,sakallı ''Fener maçında radyo başında zikir çektik,meleklerin ışıklarını gördük adeta,Alex Runje'yi geçiyor ayağı takılıp düşüyor boş kaleye atamıyor,Allah o kadar güçlü ki,bize el verdi'' diyen adama kadar,komple bir belgesel.
Tarafgirlikten uzak durulmaya çalışılmış,nefret unsurları içermekten uzak,futbolu neden sevdiğimizi bize bir kez daha gösteren bir yapım.
Film esnasında ve sonunda jenerik akarken çalan Haydi Kalk Ayağa adlı beste,Optik Başkan,şeref Bey,maçların tribünler yarı yarıya oynandığı yıllar,taraftarın ezeli rakibinin yıldızına en büyük tepkisinin onun arabasının lastiklerini patlatmak olduğu günler...

Aynalarda gördüğümsün,
Ağladığım güldüğümsün,
Aynalarda gördüğümsün,
çözemezler kördüğümsün sen.
Bir de bir kuş gökyüzünde,
Bak ne diyor son sözünde,
Yıkılma öyle.
Haydi kalk ayağa,
Yürü güneşe.

belarus deplasmanı yapmayı düşündüren maçtır. hazır gitmişken birkaç arkadaşa bakıp çıkarım.

futbolda yeni statüsüyle fa cup benzeri bir heyecan yaşatmasını umduğum turnuvadır. umarım güzel sürprizler yaşanır.

iddaa'nın spartak moskova'ya 2.80 oran açtığı maç.
olaya sadece futbol açısından bakıyorum ve 02ç oynayacağım, yoksa faşist rusları günahım kadar sevmem ama fenerbahçe hiç umut vermiyor.

çok enteresan bir golcü. salzburg'da leblebi gibi gol atınca twente, abd'ye giden blaise n'kufo'nun boşluğunu doldurmak için transfer etti kendisini. twente'de de çok etkili oldu ama neden porto kendisini transfer etti hiç anlamadım. porto pivot santrforu besleyecek oyun oynamıyor ki? fifa ve benzeri oyunlarda da bakarsanız çok yavaş bir oyuncudur ama hava toplarında ve ceza sahası içinde affetmez, iyi transferdir.

psy adlı popçunun güney kore'den çıkıp tüm dünyayı sallayan şarkısı.
bildiğin hipnotize ediyor,dalga falan geçerken günde 2 kere dinliyorsun, enteresan.klibi oldukça absürt.

bir de komik bir dansı var ki...
http://tinyurl.com/d297p9x

ancak şarkının anafikrine bakarsak; gangnam, güney kore'de oldukça zengin bir muhit imiş ve şarkı alttan alttan bu savurganlığı falan eleştiriyormuş sanırım.

şarkının hyuna adlı kedi sesli kadın popçulu versiyonu da var ki, o çok daha enteresan;
http://tinyurl.com/9xdjuuk

bir kadının sesi nasıl böyle çıkar yahu? ülke değil devasa kedi yuvası mübarek.

sivas'ta bulunan bir ilçe.

ortaokul yıllarımda sivaslı yakın bir arkadaşım sayesinde öğrenmiştim varlığını. sonra da 'suşehri'ne dev aquapark' projemi paylaşmıştım kendisiyle. fakat o 'olm suşehri öyle bir yer değil ya' falan demişti.
olmasın kardeşim, nolacak? yapay ve devasa bir aquapark inşa edilse kötü mü? adında var zaten bir şeyler, suşehri ya..boru mu?

henüz 19 yaşıdnayken manchester city tarafından transfer edilip sporting lisbon, malaga, levante gibi takımlara kiralanan, sonra da serbest bırakılan oyuncu.
2011/12 sezonundan beri lokomotiv moskova forması giymekte ve roman pavlyuchenko,obafemi martins gibi oyuncularla birlikte oldukça etkili olmaktadır. henüz yaşı 23.

yıllar önce galatasaray teknik direktörü georghe hagi'nin kayseri deplasmanındaki efsane feveranı geldi aklıma;
http://tinyurl.com/yfbl4pf

hah,şimdi bağırmak istiyorum;

'hırsizsiniz siz, aranizdan biri 2 puanimizi çaldi, hirsizsin burak hirsiizz!'

28 ağustos 2012 için geliyor;

519 ajaccio-arles: fransa lig kupası maçı. iki takım da ikinci ligde mücadele ediyor, aralarında 10 ağustos'da oynadıkları maç 1-1 bitmiş. birbirini tanıyan iki takım hele kupada karşılaşıyorsa mümkündür; (b: alt)

521 aston villa-tranmere: aston villa ligde ilk iki haftayı 0 puanla kapadı,kaostalar. bütün bunların üstüne kupada 3. lig takımı tranmere karşısında galip gelirler. 1.25 çok az bir oran, az risk alarak karşılıklı gol yok demek mantıklı sanki. 1.85 oranı var hem de. tranmere kim villa park'ta gol atsın? atar ama 1.85'den alınabilecek bir risk bu.

526 doncaster-hull: hull'un ligdeki 3 maçı da alt bitti, savunmaları iyi ama hücumda sıkıntılılar, böyle olunca 2.20'den hull diyemiyorum. sonuçta deplasman faktörü de var. alt ve 02ç

534 qpr-walsall: bir takım düşünün savunmasında anton ferdinand, nedum onuoha, fabio da silva,armand traore,ricardo carvalho olsun, ve bu takım kendisinden 2 lig aşağıdaki walsall'dan gol yesin öyle mi? zaten zor durumdalar, bu maç çıkışları olur.

handikaplı 1, ilk yarı 1, karşılıklı gol yok.

537 stoke-swindon: stoke kimle oynarsa oynasın hücum gücü belirli. swindon ise ingiltere 2.ligden 1. lige bu sene yükselmiş, kısıtlı maddi gücüne rağmen 1. ligde 3 maçından 7 puan çıkarmış bir takım. başlarında paolo di canio var ve kendisi takıma inanılmaz bir hırs ve mücadele aktarıyor. stoke deplasmanında bela olacaklardır çömlekçilere. alt.

538 sunderland-morecambe: hücum gücü müthiş sunderlandle morecambe arasında 2 lig var. süper lig takımıyla 3. lig takımı oynuyor gibi yani. karşılıklı gol yok, handikaplı 1, ilk yarı 1 mümkün.

552 hapoel ironi-kiryat - bate borisov: ilk maçı 2-0 kazanmıştı bate, rakibinden oldukça üstün. maç israil'de de olsa favoriler. 02ç banko.

554 panathinaikos-malaga: kadrosu oldukça zayıflayan pana, çok kötü durumda. malaga'ya ispanya'da 2-0 yenildiler, ligde levadiakos'u zar zor 1-0 yenebildiler. bu maçta tek avantajları seyirci olacak ama malaga'yı yenemezler. malaga'nın 2.40 oranı var, 02çifte zaten garanti gibi.

edit: ajaccio-arles maçı 85 ve 87deki gollerle 2-1 olmuş, son anda üst olmuş yani.
doncaster-hull maçını doncaster 3-2 kazanmış,
swindon, stoke'a bela olmuş 4-3 elemiş normal süresi 2-2 biten maçta,

diğer tahminler tutmuş.

2012/13 sezonuna rezalet bir başlangıç yapan londra ekibi. swansea'ye 5-0 yenilip norwich'le 1-1 berabere kaldılar, oysaki transferleri oldukça sansasyoneldi.

en sonunda defansif zaaflara bir son vermek için ricardo carvalho'yu kiraladılar.

2012/13 sezonunda yaptıkları transferler;

fulham'dan golcü andew johnson
tottenham'dan 35 yaşındaki veteran yeni zelandalı stoper ryan nelsen
west ham'dan kiralık olarak gelen kaleci robert green
nancy'den samba diakite[ybkz]swh[/ybkz]
united'dan kiralanan fabio da silva,
united'dan alınan park ji sung,
blackburn'den alınan hoilett,
chelsea'den jose bosingwa,
ve son olarak ricardo carvalho.

şimdi bu takım küme düşerse yazıklar olsun diyorum. mark hughes'un bu kadronun hakkını vermesi şart.

2012/13 sezonunda 150. yılını kutlayan kulüp. yüz elli yıl, dile kolay!

150. yıl anısına ilk renklerini barındıran bir formayla oynayacaklar deplasmanlarda;
http://www.footballshirtculture.com/12/13-kits/stoke-city-2012-2013-adidas-150th-anniversary-away-football-shirt.html

futbollarında bir değişme yok tabi, arsenal'le 0-0 berabere kalırken yine hiç şaşırtmadılar.

2012/13 sezonunda liverpool'a giden menajerleri brendan rodgers'ın yerini danimarkalı eski futbolcu, getafe'de başarılı olmuş michael laudrup ile dolduran, galler'in gururu. cardiff city'nin aksine galli vatandaşlar swansea'yi galler'i temsil eden kulüp olarak görür, bu seneki deplasman formaları da milli takım tadında, galler bayrağı renklerindedir;http://www.swanssuperstore.com/store/product/8178/Swans-Adults-Away-Jersey-2012-2013/

sezona müthiş başlamışlardır; ilk hafta deplasmanda qpr'ı 5-0 yenerken, ikinci haftada west ham'ı 3-0 yendiler. yeni transfer michu 2 maçta 3 gol atarak yıldızlaştı.

transferde resmen ders verdiler;
joe allen'ı 15 milyon pound karşılığında liverpool'a sattılar, hoffenheim'dan kiralık gylfi sigurdsson'un bonservisini alamadılar ama 2 milyon pounda rayo vallecano'dan golcü michu'yu, kiralık olarak da villarreal'den jonathan de guzman'ı aldılar. son transferleri de celtic'den güney koreli orta saha oyuncusu sung yueng ki oldu.

liverpool fc'nin ezeli rakibi. liverpool,arsenal,manchester united ile birlikte ingiltere'de en üst liglerde en çok mücadele etmiş 4 takımdan birisidir. evertonsuz premier lig düşünülemez, teklif dahi edilemez.

9 ingiltere ligi şampiyonluğu, 5 fa cup şampiyonluğu, 8 community shield, 1 de kupa galipleri kupası şampiyonluğu sahibidir. özellikle bir dönem klasik haline gelen liverpool'la wembley'de oynadıkları fa cup finallerinde iki taraf tribünlerinin de 'merseyside! merseyside!' diye bağırması efsanedir.

uzun yıllardır menajerliğini david moyes yapmaktadır. david moyes, sineği sıkıp yağını çıkartan bir adamdır. parasız başkan bill kenwright'ın kendisini çok sevdiğini söyleyebiliriz bu yüzden.

2012/13 sezonunda ikon oyuncuları tim cahill, joseph yobo ve jack rodwell'i gönderirken steven pienaar, steven naismith ve kevin mirallas'ı transfer ettiler. zaten yıllardır değişmeden oynayan orta saha çok uyumlu, hücumda sıkıntılıydılar onu da jelavic-naismith-mirallas üçlüsüyle aşabilirler, ligin ilk haftasında manchester united'ı,ikinci haftasında aston villa'yı 3-1 yendiler. oldukça formdalar.

yazdıklarına reaksiyon verilip verilmediğini kontrol eden yazarlardır. 'aga biz bu kadar yazıyoruz da,birileri sahiden okuyor mu lan?' düşüncesi hakimdir genelde.

(bkz: sözlük yazarlarının itirafları)

bira işeyememek halinin zıttı.
nedir bira işeyememek?

2 bira içersiniz arkadaşlarla oturup, fakat mekandan ayrılırken lavaboya uğramazsınız, o an pek sıkıntınız yoktur çünkü. akabinde otobüsü görür koşturursunuz, yarım saat beklemek istemezseniz çünkü.
istanbul'un müthiş trafiği derken mesaneniz şişmeye, o işemediğiniz bira baskı yapmaya başlar,ölürsünüz oturduğunuz yerde. allaha emanet varabildiğiniz evinizde dakikalarca bira işersiniz sonra.

2012/13 sezonuna yaptığı transferlerle damga vurmakta olan kulüp. martin o'neill'ın gelişiyle zaten toparlanmışlardı, herhalde ezeli rakipleri newcastle'ın son yıllardaki yükselen formu onları rahatsız etti ve kesenin ağzını açtılar.

steven fletcher, louis saha ve adam johnson'u alarak hücum gücünü arttırdılar, önümüzdeki günlerde bir bomba daha patlatabilirler.

27 ağustos 2012 atlético madrid-athletic bilbao maçında 3 gol atarak takımını galibiyete taşımış oyuncu.

ayrıca maç sonrasında gördüğümüz üzere bariz adonisli, sixpackli bir arkadaş kendisi.

27 ağustos 2012 tarihli maçta athletic bilbao'yu 4-0 yenerek cümle aleme gözdağı vermiş kulüp.
maçı radamel falcao'nun 3, tiago'nun uzaklardan müthiş şutuyla kazanırken direkten dönen topları, kaleci iraizoz'un kurtarışlarıyla 6,7,8'i kaçırdılar. 3-0 öndeyken bile kenarda diego simeone hırsından oyuncularına bağırıp tepiniyordu. hırsını takıma oldukça iyi yansıtmış, kadroları zaten lig üçüncülüğü için yeterli. bu sene güzel futbol izletecek takım.

rüya gibi geçen 2011/12 sezonundan sonra 2012/13 sezonuna felaket bir başlangıç yapmış takım.

ilk haftada san mames'de real betis'e 5-3 yenildikten sonra bugün atlético madrid karşısında dağıldılar. maçı 4-0 kaybettiler ama 6,7 de olabilirdi. hücum güçleri de çok sınırlı. sanırım bu sene bielsa da doğrultamayacak bu takımı. ligi 9-12 aralığında bitirmeleri muhtemel.