benım her sene tekrar ettiğim olay. içene en ufak bir laf edilemediği gibi, içmeyene de laf etmenin saçma olduğu durumdur ayrıca
gidemediğim gün aklımı benden çalandır. sağlık düşünmeme engeldir.
biraz daha alması gereken yol olan, söz dinledikçe büyüyecek olan yazar kardeşimiz. iyiki gelmiş olandır ayrıca
okumaya doyamadığım, aynı frekansta düşündüğüm adamların olduğu sağlam site.
bizim tribünün ramazan ayı şerefine dürtüklediği, kedi kesen tipler
(bkz: dingoc'un evi)
bünyemde derin yaralar açan yiyecek
markası ülker olmasına rağmen tüketmekten vazgeçemeyeceğim gıda.
diğer tüm renkli ambalaja sahip dünya günleri gibi, bir alışveriş gününe dönüştürülen amacından fersah fersah saptırılmış olan gün
kelimelerin kifayetsi kaldığı anlarda, tanımların eksik kaldığı durumlarda acizliğmizi gideren söz öbeği
değişmeyecek aşkın boynuna satılan koludur, o soğukta koynuna girip seni ısıtandır, renkli atkıların yanında seni gururlandırandır. belkide en önemlisi senin kimliğindir beşiktaş atkısı
"yolun sonu görünüyor" isimli türkü ile yıllar önce tanıdığım, tanıdıkça da hayranlığımın arttığı türk halk müziği sanatçısı.
çok sevdiğim bir duman şarkısıdır. söylerken bayılmaya yakın bir tavırla, eğilip bükülerek söylenmesi makbuldur
en az 3 kere tekrar anlatılacak insandır. ondan sonrada anlamaz ise, çözüm başka kollarda aranmlıdır
(bkz: cihan1903)
sonunda diktatör yöneticiler doğurması muhtemel olan yönetim biçimi.
bir zamanlar selim sesler in klarneti ile sahne aldığı, etnik müziğe ağırlıklı yer veren taksimin gözde mekanlarından
günaydın sözlük temennisinden hemen önce gelen uyarma.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?