tkp'nin deniz-yusuf-hüseyin için "denizlere sözüm devrim olacak" ve "yaşasın türkiye kominist partisi" sloganlarıyla taksim'e çıkmak istemesi, polisin barikatla onları engellemeye çalışması ve sonrasında olanlar !
zafer her zaman inananların olmuştur.
keyifle okuduğum ve izlediğim haberin linki
http://haber.sol.org.tr/soldakiler/polis-istiklalde-ogrencilere-saldirdi-tkpli-ogrenciler-polis-barikatini-yardi-haberi
bunu mersin idman yurdu taraftarı olan bir arkadaşımdan ilk duyduğumda tebessümle karşılamıştım. çünkü söyleyiş tarzı dalga geçmekten uzak ve samimiydi. sonra düşündüğümde ise fena halde doğru bulduğum bir tanımlama oldu bu. kendimden biliyorum, kayınçomdan, eşimden biliyorum mesela.
örnek 1 : kayınçom zaman zaman ankarada olduğundan oradaki amatör branş maçlarımıza dahi gitmeye çalışan, sizin benim gibi manyaklardan biri işte. ve bir anısı "ya geçen basket maçına gittim takım sahaya bi çıktı ağlamamak için zor tutuyorum kendimi" tabii bunu gülerek anlatıyor kendine şaşırarak ama şaşılacak bir şey yok.
çünkü aşk gözyaşı da barındırır. ve bizler beşiktaş taraftarı değil, beşiktaş'ı yaşayanlarız.
örnek 2 : 100.yıl göztepe maçı ( 7-3 kazanmıştık ) maç öncesi güzelce bir demlendikten sonra mabede/kapalı'ya girmiştim. tribünde volta atıyor, bir yandan da eskiaçıktaki dev ekrandan görselleri izliyorum. arkadaş görüntüler siyah/beyaza, stad hoparlörlerindeki "beşiktaşım sen çok yaşa" melodisi en romantik havaya büründüğü an ben ( 1,90 boyundaki 105 kilo adam ) bir ağlamaya başlarım. olacak gibi değil. ama dedik ya beşiktaş'ı yaşayanlarız biz.
örnek 3 : 5 mayıs 2013 eskişehirspor beşiktaş maçı skor 2-1 oluyor ve kameralar samet aybaba'ya döndüğünde çılgınca sevindiğini görüyoruz. eşim "sövüyoruz, kızıyoruz ama şu sevinci görünce, bir de bizim eski kaptanımız olduğunu düşününce her şey bir anda siliniyor değil mi ?" yine gözlerimiz dolu dolu birbirimize bakıyor ve gülüyoruz.
bir tek ben ve çevremdekiler böyle değildir diye düşündüm ve bu konu altında sizlerinde böyle anlarınızı paylaşmanızı istedim.
örnek 1 : kayınçom zaman zaman ankarada olduğundan oradaki amatör branş maçlarımıza dahi gitmeye çalışan, sizin benim gibi manyaklardan biri işte. ve bir anısı "ya geçen basket maçına gittim takım sahaya bi çıktı ağlamamak için zor tutuyorum kendimi" tabii bunu gülerek anlatıyor kendine şaşırarak ama şaşılacak bir şey yok.
çünkü aşk gözyaşı da barındırır. ve bizler beşiktaş taraftarı değil, beşiktaş'ı yaşayanlarız.
örnek 2 : 100.yıl göztepe maçı ( 7-3 kazanmıştık ) maç öncesi güzelce bir demlendikten sonra mabede/kapalı'ya girmiştim. tribünde volta atıyor, bir yandan da eskiaçıktaki dev ekrandan görselleri izliyorum. arkadaş görüntüler siyah/beyaza, stad hoparlörlerindeki "beşiktaşım sen çok yaşa" melodisi en romantik havaya büründüğü an ben ( 1,90 boyundaki 105 kilo adam ) bir ağlamaya başlarım. olacak gibi değil. ama dedik ya beşiktaş'ı yaşayanlarız biz.
örnek 3 : 5 mayıs 2013 eskişehirspor beşiktaş maçı skor 2-1 oluyor ve kameralar samet aybaba'ya döndüğünde çılgınca sevindiğini görüyoruz. eşim "sövüyoruz, kızıyoruz ama şu sevinci görünce, bir de bizim eski kaptanımız olduğunu düşününce her şey bir anda siliniyor değil mi ?" yine gözlerimiz dolu dolu birbirimize bakıyor ve gülüyoruz.
bir tek ben ve çevremdekiler böyle değildir diye düşündüm ve bu konu altında sizlerinde böyle anlarınızı paylaşmanızı istedim.
mabedimizdeki son maç.
ilk gittiğim maç 1983 sakaryaspor sezon açılışı maçıydı. ve tam 30 yıl sonra gençlerbirliği maçı ile mabedimiz kısa bir süre bizden ayrılacak. o bizden, biz ondan mahrum kalacağız. muhakkak kazananı olmayacak bu ayrılığın. bildiğim yapılara ruh katan içindeki insanlardır. biz eski büyük beşiktaş taraftarı olabilirsek yeni stadımız da en az eskisi kadar cehennem, mabed kelimelerini hak edecektir diye düşünüyorum.
ilk gittiğim maç 1983 sakaryaspor sezon açılışı maçıydı. ve tam 30 yıl sonra gençlerbirliği maçı ile mabedimiz kısa bir süre bizden ayrılacak. o bizden, biz ondan mahrum kalacağız. muhakkak kazananı olmayacak bu ayrılığın. bildiğim yapılara ruh katan içindeki insanlardır. biz eski büyük beşiktaş taraftarı olabilirsek yeni stadımız da en az eskisi kadar cehennem, mabed kelimelerini hak edecektir diye düşünüyorum.
5 mayıs 2013 eskişehirspor beşiktaş maçında maçın sonlarında bile hala defanstan top çıkararak satılmış/yandaş medyamıza güzel bir kapak takmış oyuncumuz.
ayrıca alper potuk ve akaminko'nun sürekli tekmelerine ve faullerine maruz kalmasına rağmen, maçın düdüğü mustafa kamil abitoğlu denen hokkabazın kartına başvurmaması sonucu, büyük sabır göstererek maçı ikinci sarı karttan kırmızı kart görmeyerek tamamlamıştır.
ayrıca alper potuk ve akaminko'nun sürekli tekmelerine ve faullerine maruz kalmasına rağmen, maçın düdüğü mustafa kamil abitoğlu denen hokkabazın kartına başvurmaması sonucu, büyük sabır göstererek maçı ikinci sarı karttan kırmızı kart görmeyerek tamamlamıştır.
saat 7'de işten çıktığımdan iphone üzerinden izleyip, izleyemeyeceği merak ettiğim maç ?
var mı böyle bir kolaylık acaba ?
var mı böyle bir kolaylık acaba ?
neyse ki maç saati iyiymiş. pazar gündüz olsaydı harika bir kapanış olacaktı ama bence yine de iyi gün ve saat.
05.05.2013 tarihindeki tüzük tadil kongresinde aşağıdaki konuşmayı güzel konuşmayı yapan beşiktaşlı.
https://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=X6_KTxHtsic
https://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=X6_KTxHtsic
kendisine ettiğim küfürleri peş peşe koysa yeni bir tem otoyolu yapabilecek sözde hakem
bu sene beşiktaş taraftarının takımını yalnız bırakmadığı 12. deplasman. eğer yanlışım yoksa bir bursa bir de trabzon ve renklilerin maçına gidilmedi.
tribün jargonunda tek ! beşiktaş semti
fenerbahçe'nin kadıköy semti yok ama beşiktaş semti var.
cincon'un semti zaten yok ama beşiktaş semti var.
kadıköy'de oturuyorum ve merkezdeyim. cincon maçı olan günler bayağı her yer cinconlu kaynıyor. gfb'de ileri gelen bir arkadaşıma dedim ki "oğlum ben utanıyorum siz utanmıyormusunuz bu manzaradan" cevabı "aga biz beşiktaş gibi değiliz, biz de semt kavramı yok"
beşiktaşlı olmak yeter harbiden. sırf bunun için bile.
fenerbahçe'nin kadıköy semti yok ama beşiktaş semti var.
cincon'un semti zaten yok ama beşiktaş semti var.
kadıköy'de oturuyorum ve merkezdeyim. cincon maçı olan günler bayağı her yer cinconlu kaynıyor. gfb'de ileri gelen bir arkadaşıma dedim ki "oğlum ben utanıyorum siz utanmıyormusunuz bu manzaradan" cevabı "aga biz beşiktaş gibi değiliz, biz de semt kavramı yok"
beşiktaşlı olmak yeter harbiden. sırf bunun için bile.
okuduğum ve zaman zaman gözyaşlarıma engel olamadığım kitap. o üç fidan'ın bugün katledilişlerinin yıldönümü. bu vesileyle başlığı hortlatayım dedim, okumayan okusun. bilmeyenler, öğrensin.
çocukluğumuzun efsane isimleri arasında yer alan jaws lakaplı eski tribün, şimdi ki genel kurulu üyesi abilerimizden.
kendisiyle tanışmamız 3-4 yıl öncesine dayanır. malum biz çarşı neferi, o ise tribünle ilişkisini uzun yıllar önce kesmiş tribün efsanesi. tanıdıkça ne kadar sıcak biri olduğunu ve ne kadar beşiktaş davasının sahiplenicisi olduğunu gördüm. herkes yd'ye karşı susarken, sessiz çoğunluğun sesi olmuştur kendisi. fulya meselesini mahkemelere kadar taşıyarak beşiktaş haklarının savunuculuğunu üstlenmiştir. hatırı sayılır bir destekçisi var camia içinde. özellikle canlı gözlerle gördüm ki, onursal başkanımız süleyman seba oğlu gibi seviyor kendisini.
05.05.2013 tüzük tadil kongresindeki konuşmasıyla kongrenin yıldızı olmuştur tartışmasız.
kendisiyle tanışmamız 3-4 yıl öncesine dayanır. malum biz çarşı neferi, o ise tribünle ilişkisini uzun yıllar önce kesmiş tribün efsanesi. tanıdıkça ne kadar sıcak biri olduğunu ve ne kadar beşiktaş davasının sahiplenicisi olduğunu gördüm. herkes yd'ye karşı susarken, sessiz çoğunluğun sesi olmuştur kendisi. fulya meselesini mahkemelere kadar taşıyarak beşiktaş haklarının savunuculuğunu üstlenmiştir. hatırı sayılır bir destekçisi var camia içinde. özellikle canlı gözlerle gördüm ki, onursal başkanımız süleyman seba oğlu gibi seviyor kendisini.
05.05.2013 tüzük tadil kongresindeki konuşmasıyla kongrenin yıldızı olmuştur tartışmasız.
Erdal Beşikçioğlu ustanın mükemmel oyunculuğu ve angara bebelerinden oluşan ekibiyle maceralarını izlediğimiz dizi. maalesef siyasi ve mahalle baskıları nedeniyle final yapmasına sadece 2 bölüm kaldı.
bu da efsane ilk fragman'ı.
http://www.youtube.com/watch?v=uKToC36b7pY
seviyoruz seni amirim. internetten ücretli yayınla diziyi, abone olmazsam eboue/melo olayım bu kadar da ağır konuşuyorum.
bu da efsane ilk fragman'ı.
http://www.youtube.com/watch?v=uKToC36b7pY
seviyoruz seni amirim. internetten ücretli yayınla diziyi, abone olmazsam eboue/melo olayım bu kadar da ağır konuşuyorum.
eylemlerini severek takip ettiğim oluşum. halkın sesi oldular, sağolsunlar.
anormal bir rakam değilse istediği takımda tutulmalı diye düşünüyorum. zaman zaman saç baş yoldursa da disiplinli ve mücadeleci bir oyuncu.
özellikle renklilerin içine ettiği sosyal medya sitesi. maalesef bizim ergenlerde hemen yarışa girmiş durumdalar.
hurremsoultan karşısında ilk maç ilk galibiyet sevincini yaşadığım oyun. [ybkz]swh[/ybkz]
inşallah kazanırız ve avrupa bileti için girilen onca zahmet boşa gitmez.
keyif veren adam geçmelerinin yanına bunu da eklerse peygamberliğini ilan edebilir. [ybkz]swh[/ybkz]
ayrıca cemal nalga'nın sanırım bu sezon ilk double-double yaptığı maç.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?