confessions

besiktaskli

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 3480
  2. takipçi 0
  3. puan 70527

dingoc

besiktaskli
dün akşam ki maçta kuzey tribününde çıkan kavganın ortasında gördüğüm (gördüğümü zannetmişte olabilirim) ve bir anda paniklediğim ve kendisinden haber almaya çalışsam da bir türlü beceremediğim ve bütün gece rüyamda kaptan ve kendisiyle uğraştığım yazar.

sözlükte yazdığına göre en azından iyidir artık.
dikkat edin gözünüzü seveyim.

recep tayyip erdoğan

besiktaskli
yarın iş yerimin bulunduğu semti, binayı gereğinden fazlaca rahatsız edecek olan zâttır.
yetmezmiş gibi tam iş yerimin bulunduğu binanın yanında bulunan ilçe başkanlığı önünde konuşma yapacakmış.
şeytan diyor git asansörde bırak!!!

dingoc

besiktaskli
şu dakikalarda ayrı bir heyecan, ayrı bir mutluluk, ayrı bir hüzün yaşadığını düşündüğüm yazar.

bir yandan gelecek olanın heyecanını yaşarken, diğer yandan sevdiceğinin çektiği acılara şahit olmak.
zor olsa gerek.

umarım, nefes aldığın süre içerisinde, sana bu heyecanı yaşatan o iki kişiyi hep yanında bulursun aynı heyecan ile.
anneyi de bebeği de babayı da allah kurtarsın.

23 eylül 2012 seren1903 ve forzanarchy düğün töreni

besiktaskli
gitmeyi gerçekten çok istediğim ama gün geçtikçe gitme ihtimalimin iyice zayıfladığı organizasyon...

başlangıcnı bilirsin birşeylerin ve tahmin edersin nasıl sonlanacağını
ve en önemliside öyle sonlanır ya hani
ve şahit olmak istersin o ana.
yaşanan kırgınlık ve kızgınlık varsa da unutursun
o an her şey geride kalmıştır
ve sanki her şey senden ayrı bir hikayedir, o an başka.
ama...
olmaz işte.
kader deyip geçsen de, kader üzer seni.
getirdikleri üzer, götürecekleri üzer.
"hastalık bile olsa, sadece ölümde dersin"
ama ölüm gelir bulur ya..
öyle işte...

ben gidemeyecek olsam da biliyorum ki ve bilmenin ötesinde istiyorum ki bu çift bir ömür boyu mutlu olacak/mutlu olsun.
rabbim hiçbir zaman pişmanlık vermesin ne onların gönüllerine ne ailelerinin gönüllerine.

şimdiden ikisini de tebrik ederim, allah mesut etsin.

deivson rogerio da silva bobo

besiktaskli
beşiktaş' tan ayrıldıktan sonra hiçbir şey yapamadığını söyleyen arkadaşlara beşiktaş' ın o gittikten sonra neler yaptı şeklinde sorular sormama sebep olan eski futbolcumuz.

almeida geldiğinde pek bir sevinmişti herkes, pek bir gururlanmıştı. çok çabuk atılmıştı bir köşeye bobo...
paragöz olduğu damgaları dahi vurulmuştu. fakat görünen o ki şu iki forvet (!) oyuncumuza ödenecek paranın belki de 1/10 i bedeli daha ilave edilse bobo' nun sözleşmesine ileri uçta daha verimli bir oyuncumuz olurdu...

dürüstçe söyleyin allah aşkına; hanginizin en az bir maçta dökülmedi dudakların "bobo olsa atardı bunu" cümlesi...

beşiktaş'ın borçları

besiktaskli
az evvel mali tablosunu inceleme fırsatı bulmamla birlikte "yok artık!" nidaları atmama sebep olan borçlardır.

bu kadar mı amatör insanlarla çalışılır? hiçkimse mi görmedi açığın her gün büyüdüğünü?
gerçekten çok yazık. şu saatten sonra gelecek olan başkan adayı özellikle pazarlama ve mali konularda profesyonel kişilerle çalışmalı.
mevcut borç arttırılan gelirin yanı sıra kısılan giderlerle kapanacaktır.
umarım iyi bir politika izlenir de şu borç normal seyrine döner.

beşiktaş başkanlığı için sözlükten adaylar

besiktaskli
listesindeki isimlerden çok hizmet listesini ve bu hizmetleri sağlayacağı yolları, yöntemleri, projeleri merak ettiğim adaylardır.

zira;
beşiktaş' ımızın problemleri nelerdir?
bu problemlerin kaynakları ne derece tesbit edildi?
mevcut kaynaklar yokedilebilir mi? yok edilebilirse bu işler için ne kadarlık bir süreç gerekir?
mali olarak beşiktaş' ı kalkındırmak için hangi projeleri vardır?
bütün branşlarda başarıya ulaşmanın yolları nelerdir? bunları uygulayabilecek profesyonel kadrolar için neler yapılması gerekmektedir?

gibi daha da uzatılabilecek sorularıma cevap isteyeceğim adaylar da olabilir ayrıca.

kağıt kesiği

besiktaskli
dünyanın en acı verici hadiselerinden biridir.

yaşamamış olanın "kağıt canım, ne olacak?" gibi yorumlarda bulunmadan evvel bu acıyı tatmalarını tavsiye ederim.
zira elin en çok kullanılan yerlerini bulup, canını çok yakar, hatta kanatır bile.

ve an itibarı ile başıma gelmiştir. mesai bitimine yakın olacak iş miydi şimdi demekten alıkoydurmayandır aynı zamanda.

birinden sırf beşiktaş atkısı takıyor diye hoşlanmak

besiktaskli
siyah beyaz sevdanın en derinlere işlediğinin,
gözleri belki de kör ettiğinin,
belki de karşılıksız sevdanın etkilerinin
en güzel özetidir.

beşiktaş atkısı duruşunu belirler çoğu zaman kişinin.
hayata bakışını, değerlerini belirler..
belki de "beşiktaş' ın değerleri" nden hoşlanılır tekrardan o silüette.
yani özetle;

beşiktaşlı kişi beşiktaş değerlerini bilen kişidir,
beşiktaş değerlerini bilen kişi ise,
iyi olanı hakedendir... [ybkz]swh[/ybkz]

işte biz kötü günde hep omuz omuzayız

besiktaskli
her ne kadar zaman zaman siyahla beyaz kadar zıt olsak da dün akşam gerçekliğini bir kez daha gözler önüne seren durumumuzdur.

öyle ya da böyle, son haftalardaki düşüşe rağmen, yönetimsel ya da teknik alandaki çalkantımıza rağmen yine de dün akşam gördük ki asla yalnız değiliz ve bırakmayacağız.

yani özetle işin gerçeğine bakarsak çok şükür hala "biz kötü günde omuz omuzayız..."

aldırma kartal aldırma

besiktaskli
özellikle şu günlerde daha bir yürekten haykırılan,
içimizden geçeni, kalbimizin titrekliğini en güzel özetleyen cümledir.

her daim yalnızlığına şahit olduğumuz karakartalımızın
yalnızlığına bir kez daha şahitlik ettiğimiz anlarda
gözyaşlarımız akmak için hücum ettiğinde göz pınarlarımıza
daha bir aşkla, daha bir inançla söylenendir.

tam da bugün bu duygularda dilimdedir...

kapalı tribün

besiktaskli
15 mart 2012 beşiktaş atletico madrid maçı ' nda bariz şekilde hayal kırıklığı yaşatan tribündür.

ve görülmüştür ki artık oyunun gidişatını etkileyecek şekilde bir girişimleri, amaçları yoktur. tek dertleri tribün "(i: şov)" yapmaktır...
çok değil birkaç yıl önceki liverpool maçı geliyor aklıma ve bir de şu maça bakıyorum da erimişlik, tükenmişlik had safhada...
sanılmasın ki bunları diğer tribünleri yüceltmek adına söylüyorum. zinhar, asla...
ama görünen köy de kılavuz istemiyor artık. avcarlıçürük' ün de değindiği gibi o görseli gördükten sonra "bu ne demek şimdi?" diye sormuştum kendi kendime. ama yine umut dünyası işte, "ruhumuz geri geliyor" da demiştim.
yanılmışım, yanılmışız belki de...
umarım bu maç tribün nasiretsizliğini vurgulayan son maçımız olur ve yeniden kapalı tribün eski havasını bulur. "tribün şov işidir" derken yanlış anlaşılmışız sanırım. toparlayalım öyleyse;
"tribün, yürek işidir..."

olmadı olmuyor olmayacak

besiktaskli
umudun tükendiği, ışığın gücünü kaybetmeye başladığı anlarda zihnin buna eşlik etmesini sağlayan ve siyahları iyiden iyiye hayatımıza sokan söz öbeğidir.

kalmamıştır beyazlar artık,
ne bir umut
ne gram heves...
bir fotoğraf karesi kalmıştır her şeyden geriye...
içerisinde bol miktarda hüzün ve veda barındıran...
çiçekleri solmuş, yaprakları kurumuş bir de ağaç belki...
6 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol