beşiktaş aşktır aşk

favori olduğum spor dallarından sadece biri.

aleyhinde kurulan bütün lobilere rağmen önlenemez yükselişi devam eden, şu an için alternatif bira markası.

yerine gelecek isim adebayor olmayacaksa asla satılmaması gereken oyuncu.

bana kalsa yine de satılmamalı! ama karışık bonservis durumu nedeniyle bu durumu anlayabilirim. buraya da yazıyorum; şampiyonluğa giden yol almeida'dan geçer. geçen sezon da böyle oldu ama almeida sakatlanınca lig bizim için bitti.

son hazırlık maçında olcay'a hazırladığı pozisyon bile bir almeida özeti. almeida'nın sahada dolaşması bile oğuzhan, olcay, fernandes ve gökhan'ın kariyer sezonlarını yaşamasını sağlayabilir.

almeida, pektemek, ömer, eneramo ve holosko'lu forvet hattı, daha önce hatırlamadığım kadar sağlam ve derin bir forvet hattı.

bu şarkı en güzel polis filminde dinlenilir.

kadınlara gücü yeten palalı delikanlılar ile aynı havayı solumaktansa, keyifle rüzgarının uğultusunu dinleyeceğim güzel isimli stat.

adını bulamadığım için acaba üşenip kimse başlığını açmamış mı diye düşündüğüm, transfer dedikodusu geceme adrenalin katan küçük amokachi.

eneramo'nun iyi bir oyuncu olduğunu ve biz de çok başarılı olabileceğini düşünsem de başından beri maaş konusuna takılmıştım. bir de u-20 dünya kupası'nda 7 maçta 6 gol atarak gol kralı olup, altın ayakkabıyı kazanmış gencecik bir adamla arasında tercih yapacak olursam net assifuah derim. özellikle u-20'de attığı golleri izledikten sonra gerçekten heyecanlandım ve bize yedirirler mi diye düşünmeye başladım. gana'da bir gazete fb'nin ilgilendiğini yazmış. arsenal ciddi ilgileniyor. bu açıdan yönetimi zor durumda bırakmak için üretilmiş bir duyum olabilir mi diye düşünmeden edemiyorum.

zihniyet açısından adebayor veya eneramo'dan daha fazla sevindiren bir hamle, tıpkı pedro gibi 'özen transferi' diyebiliyoruz. geçen sezon sakatlıklardan sinan kurumuş'la oynamak durumunda kalırken, bu sezon forvet seçeneklerimiz; almeida, pektemek, ömer, holosko ve biterse assifuah!

kaçırdığı goller ile değerlendirilemeyecek çapta bir oyuncu.

sahadaki varlığı bile yanında ve arkasındaki oyuncuların verimliliğini 2 kat artırıyor. geçen sezonun da bana göre en kilit ismi. almeida sakatlanıncaya kadar en iyi futbolu biz oynuyorduk ve şampiyonluğa götürecek ivmeyi yakalamıştık. mustafa'da olmadığı için şampiyonluk yarışına sinan kurumuş'la devam etmek durumunda kaldık.

mustafa ve ömer forvette yerli kalitesini ciddi olarak artırıyor. ama almeida gider ve yokluğu eneramo ile kapatılacağı düşünülürse büyük bir yanılgı olur. mustafa-ömer-eneramo rotasyonu lig için bile yeterli değil. eğer almeida gidecekse bobo ile cenk tosun'dan en az birini almak şart olur.

brooklyn nets ile anlaşmıştır.

eski dostlar buluşmuş, saçma sapan oyuncular arasında güzel bir şeyler yapmak için kendini yiyip bitiren deron garibim ekürisine kavuşmuştur.

twitter'da sampdoria'yı takip etmeme neden olan oyuncu.

şaka yaptım, 2 milyon euro gibi makul bir teklif olmazsa kalması gerektiğini düşünüyorum. zorlu bir transfer sürecine konu olduğu için haklı bir antipati var ama vasat üstü bir oyuncu bence. özellikle bu bölgenin gerçek sahibinin, eskisinden de iyi döneceğine inandığım için sol bek için dominant bir isim alınmasını istemiyorum.

ismail'in ciddi bir sakatlıktan çıktığını düşünürsek burada bir alternatife ihtiyaç var ve ben süzen'i bunun için yeterli buluyorum. ama 3,5-4 milyon tl gibi bir getirisi olacaksa bu işten daha güçlü çıkabiliriz. sol bek için net bir transfer yaparız ve sol bek rotasyonunda aklımızda hiç soru işareti kalmaz.

yine de unutmamamız gerekir ki, ülkemizde sol bek kolay yetişmiyor! gs yıllık 3 m euro alan riera ve çağlar ile oynuyor. fb hasan ali'den medet umuyor ve son yabancı uygulamalarından sonra burada ismail ve gökhan gibi iki yerli oyuncun olması, diğer takımların sahip olmadığı bir lüks.

futbolda olduğu gibi basketbolda da yeni bir anlayış ile yola çıkmaya hazırlanan takım. düşünülenlerin ne kadarı hayata geçirilebilecek veya basketbol konjonktürü buna ne kadar müsait ben de merak ediyorum.

bunca olumsuzluk içinde en büyük şansımız erman hoca. ahmet kandemir de geçmişte mütevazi bütçelerle basketbolda beşiktaş'ı hep ezeli rakiplerin üstünde tutmuş gerçek bir beşiktaşlı.

ben de nereden nereye demekten kendimi alamıyorum ama durum böyle ve bundan sonrası için erman kunter ve ahmet kandemir'e güvenip, bu iki değerli basketbol adamının önderliğinde başlayacak olan yapılanma sürecine destek olmaktan başka bir yol yok.

hala beşiktaş'a gelme ihtimali olduğunu düşündüğüm kalitesiyle öne çıkan yerli forvetlerden.

ömer şişmanoğlu ve cenk tosun'dan birini özellikle istiyordum. bir seçim yapacak olsam ömer derdim ve ilk isteğim gerçekleşti. şu anda 5 iyi forvetten oluşan kaliteli bir forvet hattımız var ve bu şartlarda cenk transferi lüks ve gereksiz olur.

takımda belirsizliğini koruyan en önemli konulardan biri almeida. gönül ister ki almeida kalsın ama olur da giderse işte o zaman cenk tosun veya en az bu ayarda bir isim şart. pektemek-ömer-cenk-holosko-eneramo ile gayet yeterli, iddialı ve zengin bir forvet hattına sahip oluruz.

bu sezon maçları oynayacağımız stat.

inönü gibi olması beklenemez ama krizi fırsata çevirmek zorundayız. derby maçları full, diğer maçları en az 30 bin kişiyle oynamalıyız. abartıldığı gibi bir durum da yok. o günle bugün arasında ulaşım, zemin vb ciddi farklar var. ayrıca gs stattan ziyade o zaman kurduğu saçma sapan kadro yüzünden başarısız olmuştur.

anladığım kadarıyla tanımadığı insanlar tarafından öpülmek istenmeyen adam.

bazen istemediğim biriyle el sıkıştıktan sonra bile rahatsız olabilen biri olarak bence bu konuda sorgulanması gereken, insanların hayranlık duyduğu kişileri (futbolcu,sanatçı vb) öpme, sarılma, koklama hakkını kendinde görmeleridir. minik hayranlar istisna tabi.

orada olmayan hiç kimse olay nedir tam olarak bilemez ama genel konuşuyorum; gerçekten insanların bu konuda kendilerine bir çekidüzen vermeleri gerekiyor.

çocuk ayakkabısı imajından kurtaracak üretimler sunacak girişimci, ayakkabı piyasasının yeni reyizi olacaktır.

ne kadar faydalı olacağına inansam da veya kesinlikle boş bir adam olmadığını düşünsem de konuşulan rakamlar doğruyla gelmesin dediğim oyuncu.

1,3 milyon euro nedir arkadaş? sezer'de mutlu olduğum bir transferdi ve ama maaş konusuna çok takılmıştım. özellikle orman yönetimiyle rayına giren maaş konusunun yeniden saçma bir yerlere gitmesinden endişeleniyorum. eneramo izlediğim kadarıyla ve bonservisi elinde olması nedeniyle sıcak baktığım bir isim ama yıllık 3 trilyon nedir yahu? gömü bulduysak açıklansın.

sanırım bu defa transferi gerçekten biten, rüştü'nün "veliahtım" dediği güzel insan.

2,75 milyon euro ve 4 yıllık sözleşme gayet makul ve sevindirici. kaleciliği gibi kişiliğiyle de beşiktaş'a çok yakışan bir sporcu. kariyerinin en olgun çağında. sonuç olarak sambade kontrolünde, 29 yaşında tolga ve 25 yaşında cenk ile birlikte beşiktaş'ta kaleci konusu uzun bir süre için kapanmıştır.

hatırlamak istemediğim bir aralar beşiktaş'tan kopma noktasına gelen, radikal bir kararla bu gafletten uyanılan, bizimle kalan ve allah'ın izniyle beşiktaş'la jubilesini yapacak çek oyuncu.

bobo'ya benzer bir süreçle takımdan ayrılmasına kesin gözüyle bakılan bir anda, egemen'i feda ederek takımda tutulan ve bütün defans planlaması üzerine kurulan oyuncu. onu izlerken en büyük sorunun, onu anlayacak bir partner eksikliği olduğunu düşünüyordum ve bu konuda nokta bir transfer yapıldı.

pedro ile harika bir ikili olacaklarını düşünüyorum.

başarılı olacağına yürekten inandığım heyecan verici yeni transferimiz.

öncelikle geçen sezon attığı gollerin her birinde ayrı bir bitirici özelliğine tanık oluyoruz. belki de öyle görmek istediğim için bilemiyorum ama bu genç bana gerçekten ilhan mansız'ı anımsatıyor. onun ilhan mansız gibi olmasını beklemek, sürekli onunla kıyaslamak başta ömer'e haksızlık olacaktır. biz onda ilhan mansız'ı aramıyoruz, ilerde onun gibi sevebileceğimiz yeni ilhan'lar yaratmak istiyoruz ve bu mantıkla yapılan çok pozitif bir transfer bence ömer.

analiz yaparken gol sevinçleri gibi ince alanlara da giriyorum ve efsane başkan süleyman seba'nın ''iyi insan olmadan iyi beşiktaşlı olunmaz'' sözünde olduğu gibi iyi bir bir insan olduğunu görüyorum.

beşiktaş kendisiyle ilgileniyormuş.

haberi ilk duyduğumda hiç hoşuma gitmedi ve tam eleştirecek bir şeyler yazıyordum ki açıp bir videosunu izleyeyim dedim. adam harbiden iyi dahası bizim taraftarın seveceği bir tip. yani eneramo bilmediğim adam değil ama bilmiyormuşum demek ki ya da dikkatli izlememişim. eneramo değil bu diye görüntülerini izletsen eminim birçok kişi gelmesini isterdi.

sihir dünyasında ana bacı etkisi yaratan sözcük.