huzuru, aradığı yerde artık bulmasını ya da aklını başına toplayıp başka bir tarafa bakmasını[ybkz]swh[/ybkz] canıgönülden[ybkz]swh[/ybkz] dilediğim.
oğuzhan özyakup ve kerim frei'ın, ilk 45 dakikasında, rakip savunmanın altından petrol çıkarmaya çalıştığı karşılaşma.
6 orta saha oynuyor olmanın avantajını hiç kullanamıyoruz. ne bekler yeterince bindirme yapıyor ne de ayağa top yapabiliyoruz[ybkz]swh[/ybkz].
6 orta saha oynuyor olmanın avantajını hiç kullanamıyoruz. ne bekler yeterince bindirme yapıyor ne de ayağa top yapabiliyoruz[ybkz]swh[/ybkz].
timur özgöz'ün golüyle 14. dakikada 0-1 olan karşılaşma.
4-6-0 dizilişiyle başlayacağımız karşılaşma.
gizli forvet falan demeyin sakın, yemem.[ybkz]swh[/ybkz]
gizli forvet falan demeyin sakın, yemem.[ybkz]swh[/ybkz]
6-7 tl fiyat bandındaki sigaralara, kalite anlamında da inmiştir.
(bkz: bence artık sen de herkes gibisin)
(bkz: bence artık sen de herkes gibisin)
"azure" modeli, parliament sigarasını aratmayan; tütün ve kâğıt kalitelerinin iyiden iyiye içine edilmiş olduğu günümüzde, hâlâ içilebilir olan[ybkz]swh[/ybkz] sigaradır.
osman özköylü'nün ayrılmasının ardından, osmanlıspor teknik direktörlüğüne getirilen hoca.
(bkz: yeni türkiye)
ilk 3 periyodunu, sırasıyla 30-24, 46-42 ve 69-60 önde tamamlamamıza rağmen, 78-84'lük skorla kaybettiğimiz mücadele.
tam da oynamamız gereken oyunu oynayarak kazandığımız karşılaşma olmuştur.
bilal to gekas organizasyonunu oldukça ve iyi ki ciddiye almış slaven bilic. stoperleri fazla öne çıkarmadan, birbirinden ve tabii ki gekas'tan uzak tutmadan oynattı; bunun kazanımı ise rakibe, aslında ofsayt olan fakat hakemlerin atladığı bir pozisyon haricinde, çok ciddi bir pozisyon vermeden maçı tamamlamak oldu. dezavantajı da geniş alanda ve önemli bir bölümü isabetsiz sonuçlanan paslar oldu ki rakibin oyun karakteri göz önüne alındığında, çok da önemli bir kayıp sayılmazdı: zira, set oyununda pek de başarılı oldukları söylenemez.
bunun yanı sıra, kerim frei son haftalarda ciddi anlamda kabak tadı vermeye başladı: topu aldığında, illa ki "ikileme"si, en az 1-2 rakibini çalımlamadan toptan ayrılmak istememesi, takıma hayli zarar vermekte. ismail köybaşı'nın da ramon motta'nın sakatlığında bulduğu şansı olumlu kullandığını söylemek mümkün değil. veli kavlak'ın sakatlığı sonrasında düşen fizik gücünün etkisiyle atiba hutchinson'a düşen yük miktarında bir artış söz konusu oldu ve yorgun atiba reyiz bu yükü sırtlamakta yeterince etkin davranamadı; yine de sahada sırıttığını söylemek mümkün değil, kendi standardından fazla uzaklaşmadı. asıl önemli olan, jose ernesto sosa'daki form düşüşü sanırım: attığı akıl dolu frikik golü bir yana, nispeten hareketsiz ve hamlelerinde uyumsuz bir görüntü sergiledi sosa. forvet arkası olarak, üçlünün ortasında, görev aldığında verimi düşüyor bu adamın. bilic'in, bunu görmesi ve oyun planında küçük bir değişikliğe gitmesi elzem bir hâle gelebilir üç vakte kadar. cenk tosun ise oldukça gayretliydi: sırtı dönük oynama becerisini günden güne geliştiriyor olması, oldukça kritik bir gelişme.
olcay şahan yine gayretli, verici ve verimli; serdar kurtuluş ise dikkatli ve savunma yönünde güven veren performans sergiledi. ersan adem gülüm-pedro franco ikilisi ise, birkaç pozisyon haricinde, vasatın üzerinde kalmayı başardı. ersan'ın, bilal kısa'nın yaptığı gol vuruşunun hemen öncesinde, topa kayarak hamle yapmak yerine vücudunu araya koymayı tercih etmesi gerekli idi. aynı pozisyonda, tolga zengin'in topa çift elle çıkması da golü kalemizde görmemizin bir diğer nedeni oldu.
bilal to gekas organizasyonunu oldukça ve iyi ki ciddiye almış slaven bilic. stoperleri fazla öne çıkarmadan, birbirinden ve tabii ki gekas'tan uzak tutmadan oynattı; bunun kazanımı ise rakibe, aslında ofsayt olan fakat hakemlerin atladığı bir pozisyon haricinde, çok ciddi bir pozisyon vermeden maçı tamamlamak oldu. dezavantajı da geniş alanda ve önemli bir bölümü isabetsiz sonuçlanan paslar oldu ki rakibin oyun karakteri göz önüne alındığında, çok da önemli bir kayıp sayılmazdı: zira, set oyununda pek de başarılı oldukları söylenemez.
bunun yanı sıra, kerim frei son haftalarda ciddi anlamda kabak tadı vermeye başladı: topu aldığında, illa ki "ikileme"si, en az 1-2 rakibini çalımlamadan toptan ayrılmak istememesi, takıma hayli zarar vermekte. ismail köybaşı'nın da ramon motta'nın sakatlığında bulduğu şansı olumlu kullandığını söylemek mümkün değil. veli kavlak'ın sakatlığı sonrasında düşen fizik gücünün etkisiyle atiba hutchinson'a düşen yük miktarında bir artış söz konusu oldu ve yorgun atiba reyiz bu yükü sırtlamakta yeterince etkin davranamadı; yine de sahada sırıttığını söylemek mümkün değil, kendi standardından fazla uzaklaşmadı. asıl önemli olan, jose ernesto sosa'daki form düşüşü sanırım: attığı akıl dolu frikik golü bir yana, nispeten hareketsiz ve hamlelerinde uyumsuz bir görüntü sergiledi sosa. forvet arkası olarak, üçlünün ortasında, görev aldığında verimi düşüyor bu adamın. bilic'in, bunu görmesi ve oyun planında küçük bir değişikliğe gitmesi elzem bir hâle gelebilir üç vakte kadar. cenk tosun ise oldukça gayretliydi: sırtı dönük oynama becerisini günden güne geliştiriyor olması, oldukça kritik bir gelişme.
olcay şahan yine gayretli, verici ve verimli; serdar kurtuluş ise dikkatli ve savunma yönünde güven veren performans sergiledi. ersan adem gülüm-pedro franco ikilisi ise, birkaç pozisyon haricinde, vasatın üzerinde kalmayı başardı. ersan'ın, bilal kısa'nın yaptığı gol vuruşunun hemen öncesinde, topa kayarak hamle yapmak yerine vücudunu araya koymayı tercih etmesi gerekli idi. aynı pozisyonda, tolga zengin'in topa çift elle çıkması da golü kalemizde görmemizin bir diğer nedeni oldu.
1-1 sona eren karşılaşma.
23-25, 22-25, 25-17 ve 23-25'lik setlerle 1-3 sona ermiştir.
haftalardır, zor şartlar altında, oldukça önemli puanlar kazanan denizlispor'un, sığ sularda boğulduğu karşılaşma olmuştur.
nitekim "karadeniz'dir, güven olmaz" diyerek bağlıyoruz.[ybkz]swh[/ybkz]
nitekim "karadeniz'dir, güven olmaz" diyerek bağlıyoruz.[ybkz]swh[/ybkz]
59-74'lük skorla sona eren mücadele.
yiğitcan erdoğan'ın 23. dakikadaki golü ile 0-1 sona eren karşılaşma.
18. dakikada güven varol bir de kendi kalesine attı ve 1-1 oldu.
9. dakikada güven varol'un golüyle 0-1 olan karşılaşma.
87'de gelen sakıb aytaç'ın golünün, skorunu 2-0 tayin ettiği mücadele olmuştur.
konuk ekipte, okay yokuşlu 68. dakikada ikinci sarıdan kırmızı kartla oyun dışı kaldı.
konuk ekipte, okay yokuşlu 68. dakikada ikinci sarıdan kırmızı kartla oyun dışı kaldı.
ikinci yarıda goran causic ve domi kumbela'nın karşılıklı golleri sonucu 1-1'lik eşitlikle tamamlanmıştır.
ilk 45 dakikası golsüz sona eren karşılaşma.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?