3nokta14

askerde botların içine konulunca pişiği ,mişiği , bilimum kötü enerjiyi ,alıp yerine mutlu ,huzurlu ayaklara sahip olunduğuna dair bir şehir efsanesi olan kişisel temizlik malzemesidir.

özellikle acemi birliklerinde süregelen bir geyiktir ki , botun içine ped koyunca ayağının pişik olmayacağına inanan askerin , götüne tampon sokturup soğuktan korunacağına inanması için 120 saniye ayırmanız yeterlilik arz edicektir.

belkide hijyenik ped üreten bu kan emici firmaların uydurduğu bir senaryoda olabilir ama koca koca adamların utana sıkıla çarşı izinlerinde ped kovalamarı içler acısı bir durumdur.

ayrıca ; (bkz: dracula'nın liptonu)

mahalle maçlarında en kötü oynayan , hatta futbolla alakası olmayan ama mahalle popülasyonunun o jenarasyonda yeterli birey üretememesinden kaynaklanarak,mevcut sayıdaki yetersizlik yüzünden de elinden kolundan tutulup iki taş arasına sıkıştırılan "açılarsan ananı skerim" tehdidi ile de çizgi kalecisi olmaya hapsedilen çocuğun büyüdüğünde yaşadığı sorunsaldır .

doğamız gereği top oynamayı bilmeyene kaleyi emanet edip , eh biraz topa vurabiliyosa onlarıda defansa çekip , hafif ayağının dışını kullanabilenleride forvette oynattık mahalle aralarında senelerce.
mahalledeki herkes metin oldu, ali oldu ,feyyaz oldu da kimse gökhan olmak istemedi , yada kimse "takoz recep topu aldı bir çalım, bir çalım, bir çalım daha şuuut ve gooll "diye bağırmadı .kimse ben hayrettin olcam , ben fevzi olcam da demedi .
ülke olarak hücum futbolunu çok iyi oynadığımızdan herkes forvet doğdu anasının amından (!)

ee bu adam yıllarca hakir görülmüş , iki taş arasına tıkışıp kalmış, şimdi para verdiği maçta gizli santrofor olmak istemiş çok mu?

yazın bot , plajda mont ,uludağda bikini giymesini beklediğimiz kızdır.

kendini değil belki ama beynini kandırmak için çok müsait bir eylem.

bazen minnak beynim neyin gerçek , neyin hologram olduğunu ayırt etmekten çok aciz kalabiliyor.bazende gerçeklere tahammül sınırlarım tecavüze uğradığında kandırılmaya ihtiyaç duyabiliyor.

o zaman çıkartıyorum cebimden hayal kurma makinamı , kuruyorum masaya , veriyorum alttan hayal gücünü , basıyorum yalanı dolanı , ittiriyorum bi avuçta cevizli badem.
sonra hepimizin elinde pamuk şeker gibi yalandan yapılmış hayalli mutluluklar .
yalapşap yiyiyoruz hep birlikte .

benim için itici erkek değil ,itici insandır onlar.

umrumda değil yani rakı masasına ağzında sakızla oturup , her kadeh kaldırışta o sakızdan balon yapan adam , yada yanındaki sarışını mutlu etmek için o ağdalı cümlelerden o mujulardan kujulardan dilinin epidermik dokusuna kolordu kurmuş adam . sikini paratoner yapıp ortalarda dolaşsada o adam , yada taşak torbası gibi bel çantası taksada o adam , hemcinsimdir bişey diyemem şimdi.

ama kıskanç olmadığı için sevgilisinden bana sahip çıkmıyosun istismarı yaşıyan adama lanet olsun işte , günde 8 kere değilde neden 5 kere aradığını açıklayamayan adamın diz kapağı menüsküs olsun , mesajında sevgi kelimesi kullanmayan adamın ,sevgi kelimesi ne lan ? diye oturup düşünen öküzün götünde trampet çalınsın , sevgilinin her saat başı değişen ruh haline ayak uyduramayan adamsan kulak memelerin sarksında yerlerde sürünsün.

yani benim için adam olmak zor(muş) sözlük ,itici olmak daha kolaydır her halükarda.

az önce odamın camından pusuya düşürülerek beynimin cıngıldağına yediğim kartopunun ham maddesi .

TRT-Anadolu 'da yayınlanacak karşılaşma.

kök 2.
o kökün kıvrımları falan , ne bilim .

maliyet hesaplamasında nargile opsiyonu dahil edilmediyse eğer , mevcut harcama bakiyesini bi gıdımcık daha yukarı çekecek 90 derecelik oturmalık minder grubu.

" (b: içimde bi sıkıntı var sözlük) , hayırlara gitsin " diyen sözlük yazarının sıkıntısıdır.

"müsait bir yerde inebilir miyim?" cümlesiyle başlayıp , "burası çok müsait oldu az geri gel çocuum" cümlesiyle sonlanan ,bir teyze repliğinin içimizde açtığı derin yaradır.

son aylarda kendisiyle aramızda ciddi soğukluk olan bir tempodur.
bu temponun aktif hale gelebilmesi için kişisinin önce bir işinin sonrada bu işin bir temposunun , en nihayetinde de bu temponun bir yoğunluğunun olması gerekmektedir.
hali hazır hala yataktan kalkmamış bünyemin kahvaltı yapmaya dahi bir temposu olmadığı için bu tempolar bize çok uzak şimdilik.

yani anlayacağın ; (b: çok işsizim lan sözlük .)

(bkz: imam osurursa cemaat sıçar)

kendisinin yeşili çok sevdiğinden midir , yoksa vejeteryan bir yapısının olduğunda mıdır bilinmez , maçın birinci dakikasından doksanıncı dakikasına kadar yerden kalkmayıp çimlere kafasını gömen , yer yer öpüp koklayan , her pozisyonda kendini o yeşil çimlerin ucsuz bucaksız kollarına bırakan ,çim fetişisti futbolcu.

30 bin gencimizin ürolojik bir müdahelede bulunacakmış gibi lateks eldiven giyip , kolları sıvamak suretiyle yaptıkları trübün şovudur.

teknik direktörlüğünü paulo bento'nun yaptığı ve 29 şubat'ta polonya ile hazırlık maçı yapacak olan milli takım.
ayrıca takımımızda bu kadar portekiz'li futbolcu ve teknik adam varken , stad da bangır bangır portekizce besteler çalınırken , uefa'da portekiz'den bir takımı eleyip bir üst tura geçerken, sevgili sözlük yazarlarımızın buldukları portekiz kökenli bragalı genç arkadaşlara hunharca siyah-beyaz çektirdikleri bir ortamda bize çokta yabancı olmayan takımdır kendileri.

0532 287 42 hödö

takribi olarak dört evrede gerçekleştrilen bir öpüşme kombinasyonunun üçüncü evresidir.

ilk evresi (b: öpüşürken boş almak) ' tır .
genellikle bünyelerin alkollü olduğu esnada , öpüşürken gözlerini kapatan çiftlerimizin , ellerinide kullanmaya başladıklarında , ya acemiliklerinden , ya da heycanlarından, ellerini attıkları yerde birşey bulamamaları veya yanlış yerlere ellerini atmalarından dolayı "ellerim (b: bomboş) dudağımda bir sızı" makamında evlerinin yolunu tuttukları bir sevişme tandansıdır.

ikinci evre olan (b: öpüşürken boşa almak) evresi , ilk evreye göre genç çiftlerimizin daha relax oldukları evredir. zaman içinde öpüşme , sevişme , cincikleşme, işveleşme konusunda tecrübe kazanan bünyelerin , "artık nerde olsa sevişirim abi benim için hiç farketmez" diye öpüşmeyi (b: boşa) aldıkları dönemdir. genelde bu öpüşme senaryosu arabada yaşanıyorsa , erkek benzin tasarrufu için öpüşürken arabayı ' da (b: boşa) alabilir.

üçüncü ve ana başlığımızı oluşturan evre olan (b: öpüşürken boşalmak) evresi , zaten boşalmaya elverişli olan kımıl kımıl bünyelerin , "ben ona elimi sürmem faruk" diyen dişimizin neden olduğu bir evredir. can boğazda bir faruk bünyesinin "öpüşmeniz için ellerini kullanmaya gerek yok" diyerek , kendini üçüncü şahıs gibi göstererip olayın kahramanlarını başbaşa bırakmak için enseden yapılan hafif baskı ve taaruz mukabilinde gerçekleşebilir.

dördüncü ve son evre olan (b: öpüşürken boşanmak) ' ta ise , yıllarca dudak dudağa yaşayan , alt dudakları sünger bob ' a bağlayan , beyin kıvrımlarında nöron kalmayan çiftin verdiği en akkıllıca karardır.

ayrıca bu evrelerden bağımsız olarak niteyebileceğimiz , tamamen hobi niteliğinde olan (b: öpüşürken duş almak) evreside vardır ki , onu başka bir müsait zamanımda dil'le getiririm sizin için.

üçlü priz

durup dururken aynı anda ismail abi'ye bağladığımız yazar.