yarın ölümünün 34. yıldönümüne kabri başında anılacak emektar beşiktaşlı, merhum futbolcu. beşiktaş efsanesinin temel yapı taşlarından biridir.
şükrü gülesin
kornerden attığı gollerle adından söz ettiren futbolcu
ölümünün 34.yıldönümünde anılan merhum futbolcumuz
10 temmuzların acı hatırası. beşiktaş denince akla gelen ilk isimlerden.
(bkz: nur içinde yat)
(bkz: nur içinde yat)
bugün aramızdan ayrılışının 35. yıl dönümüdür. ruhun şad olsun.
(bkz: beşiktaş)
1922 yılında istanbulda doğdu. futbola kınalıadaspor'da başladı daha sonra istanbul erkek lisesinde okurken beyoğluspor'a geçti. 18 yaşındayken beşiktaş'a transfer oldu. 1944-1945 yılında ankaragücünde oynadıktan sonra tekrar beşiktaş'a döndü. derbilerde galatasaray'a 13 fenerbahçeye 9 gol attı. 1950 yılında palermoya transfer olarak italya macerasına başladı. 2 sene palermo 1 sene lazio'da oynadıktan sonra türkiye'ye döndü ve galatasaray'da iki sezon oynadıktan sonra futbolu bıraktı. 11 kez milli formayı giyen şükrü gülesin 4 gol attı. kısa bir süre izmirspor ve feriköy'de antrenörlük yaptı. 1969'da oynanan suudi arabistan türkiye maçında milli takımın başında sahaya çıktı. 10 temmuz 1977 günü geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti. allah rahmet eylesin.
Galatasaray'daki Beşiktaşlı
Bir uğultu yükseldi dükkandan Sis halini alan sigara dumanı tabakasının örttüğü bir boşluktan, birer, ikişer insanlar üzerime doğru geliyor ve kimi elimi sıkıyor, hoş geldin diyor, kimi boynuma sarılıyordu.
Yanaklarımın ıslandığını hissediyordum. Sonra da ben koy verdim kendimi ve kaç dakikadır hapsettiğim gözyaşlarımı bırakıverdim. Bu benim, unutulduğumu sandığım çevreye bir veda işaretiyle geride bıraktığım dost insanlara dönüşümdü.
Sonra her şey bir çorap söküğü gibi gitti. önüme kim çıksa, Beşiktaşlı şükrü diye boynuma sarılıyor, tanıyanlar, tanımayanlara Bak, Beşiktaşlı şükrü Gülesin diye beni gösteriyorlardı. Hoş bu kimlik italyada oynadığım 4 yıl boyunca da hatırlanmıştı. Laziodaki, Palermodaki takım arkadaşlarım da beni öyle çağırırlardı: Beşiktaşlı şükrü Gülesin. .. Sadece kendimi değil, Beşiktaşı da götürmüştüm italyaya. Bu, artık benim için nüfus kağıdı gibi, lisans gibi geçerli bir şey olmuştu. Hatırlayacaksınız, bir aralık Türkiyeye dönmüştüm. Beşiktaşta oynamak istedim, talihsizlik oldu, Galatasaraya gittim. Bir maça çıktım. Sarı-kırmızılı forma, kimse alınmasın, kimse gücenmesin- omuzlarıma, sırtıma batıyordu sanki.
Bir gün Hasnun Galip Sokağındaki Galatasaray lokalinde oturuyordum. Telefon çaldı, benden başka kimse yoktu. Açtım. Bir erkek sesi: Beşiktaşlı şükrü Gülesini istiyorum. diyordu. Kimdi, ne istiyordu, bilmiyordum. Ama adama: Beşiktaşlı şükrü Gülesin burada yok dediğimi hatırlıyorum. Onun aradığı şükrü, çırağan Sarayının ahşap tribünlerinde kalmıştı. Daha fazla dayanamadım ve italyaya döndüm. Bu defa italyaya iş yapmak, ticaret yapmak için gidiyordum." (25/10/1965)
http://sairlerparki.blogspot.com/2012/07/ruhun-sad-olsun-efsane-sukru-gulesin.html
Bir uğultu yükseldi dükkandan Sis halini alan sigara dumanı tabakasının örttüğü bir boşluktan, birer, ikişer insanlar üzerime doğru geliyor ve kimi elimi sıkıyor, hoş geldin diyor, kimi boynuma sarılıyordu.
Yanaklarımın ıslandığını hissediyordum. Sonra da ben koy verdim kendimi ve kaç dakikadır hapsettiğim gözyaşlarımı bırakıverdim. Bu benim, unutulduğumu sandığım çevreye bir veda işaretiyle geride bıraktığım dost insanlara dönüşümdü.
Sonra her şey bir çorap söküğü gibi gitti. önüme kim çıksa, Beşiktaşlı şükrü diye boynuma sarılıyor, tanıyanlar, tanımayanlara Bak, Beşiktaşlı şükrü Gülesin diye beni gösteriyorlardı. Hoş bu kimlik italyada oynadığım 4 yıl boyunca da hatırlanmıştı. Laziodaki, Palermodaki takım arkadaşlarım da beni öyle çağırırlardı: Beşiktaşlı şükrü Gülesin. .. Sadece kendimi değil, Beşiktaşı da götürmüştüm italyaya. Bu, artık benim için nüfus kağıdı gibi, lisans gibi geçerli bir şey olmuştu. Hatırlayacaksınız, bir aralık Türkiyeye dönmüştüm. Beşiktaşta oynamak istedim, talihsizlik oldu, Galatasaraya gittim. Bir maça çıktım. Sarı-kırmızılı forma, kimse alınmasın, kimse gücenmesin- omuzlarıma, sırtıma batıyordu sanki.
Bir gün Hasnun Galip Sokağındaki Galatasaray lokalinde oturuyordum. Telefon çaldı, benden başka kimse yoktu. Açtım. Bir erkek sesi: Beşiktaşlı şükrü Gülesini istiyorum. diyordu. Kimdi, ne istiyordu, bilmiyordum. Ama adama: Beşiktaşlı şükrü Gülesin burada yok dediğimi hatırlıyorum. Onun aradığı şükrü, çırağan Sarayının ahşap tribünlerinde kalmıştı. Daha fazla dayanamadım ve italyaya döndüm. Bu defa italyaya iş yapmak, ticaret yapmak için gidiyordum." (25/10/1965)
http://sairlerparki.blogspot.com/2012/07/ruhun-sad-olsun-efsane-sukru-gulesin.html
---------------deniz tarafındaki kale---------------
her kornerde aklıma gelir
şükrü gülesin topun başında
bir falsoyu düşlüyor
sessizlik
rüzgar sert esiyor
babalar yalan söylemez
şaka yapar
ama bu şaka değil ki
32 gol atmış kornerden şükrü gülesin
babam söyledi
---------------vedat özdemiroğlu---------------
her kornerde aklıma gelir
şükrü gülesin topun başında
bir falsoyu düşlüyor
sessizlik
rüzgar sert esiyor
babalar yalan söylemez
şaka yapar
ama bu şaka değil ki
32 gol atmış kornerden şükrü gülesin
babam söyledi
---------------vedat özdemiroğlu---------------
--alıntı--
futbolunun son yılında galatasaray forması giymiş, bırakırken galatasaray camiasına saygı duyuyorum ama kimse kusura bakmasın bu forma sırtımdayken hep yünlü kazak gibi batıyordu. çünkü ben beşiktaşlıyım diyebilen bir cesur kartal. beşiktaş-vefa maçında skor 1-1 giderken son dakikada top önce eline, sonrada öldürücü sol ayağına geliyor ve gooll. hakem golü veriyor. vefalı oyuncular ağlıyorlar, kendilerini yerlere atıyorlar. itiraz fayda etmiyor ve hakem golü veriyor. turco hakeme gidiyor ve diyor ki; "çocukların emeğini çalma hocam. elime çarptı. eğer golü verirsen vebalini ne sen ne de ben ödeyebiliriz. gol iptal ediliyor. herkes ama herkes şükrü gülesin'i alkışlıyor. işte beşiktaş'ta böyle sağlam karaktere sahip sporcular olmalı. kendini yerden yere atan yalan dolan kovalayan adamlara bizim forma büyük gelir, taşıyamazlar. mekanın cennet olsun şükrü baba.
--alıntı--
zafer algöz
ölümünün 36. yılında rahmetle andığımız büyüğümüz
alıntı--
1977 yılında hayata gözlerini yuman Şükrü Gülesin'i, Ermirgan Mezarlığı'nda bulunan kabri başında 14 Temmuz Pazartesi günü saat 11.00'de anacağız.
Anma törenine katılmak isteyenler için Akaretler'deki kulüp binamız önünden saat 10.00'da servis kaldırılacaktır.
alıntı--
biyografisi ile ilgilenirken bir çok enteresan bilgiye ulaştığım beşiktaşlı oyuncu.
Kara temmuz'un bizden çaldıklarından...
kornerden 32 gol atmış efsane...
gazoz içmeye bayılan solak...
kalecilikten, forvete fırlamış iri adam.
göbekliymiş birde...
italya'da ses getirmiş turco...
Kara temmuz'un bizden çaldıklarından...
kornerden 32 gol atmış efsane...
gazoz içmeye bayılan solak...
kalecilikten, forvete fırlamış iri adam.
göbekliymiş birde...
italya'da ses getirmiş turco...
kulüp tarafından yapılan açıklama ile mezarı başında anılacağını öğrendiğimiz beşiktaşlı.
"11 Temmuz Pazartesi günü saat 11:00’da Emirgan Mezarlığı’ndaki kabri başında anılacaktır.
Anma törenine katılmak isteyenler için saat 10.00’da kulüp binamızdan servis kaldırılacaktır."
"11 Temmuz Pazartesi günü saat 11:00’da Emirgan Mezarlığı’ndaki kabri başında anılacaktır.
Anma törenine katılmak isteyenler için saat 10.00’da kulüp binamızdan servis kaldırılacaktır."
rahmetli dedemin memuriyetten arkadaşıymış. onu anaraken ve bana anlatırken '' ah şükrücük ne iyi adamdı'' der dururdu dedem. futbolla hiç alakası yoktu ama ne ilginçtir ki, 2 beşiktaş efsanesi sükrü gülesin ile memuriyetten, çengel hüseyin ile ise kadırgadan arkadaştı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?