samsun pidesi

saniyede yirmidört kare
konya'ya has etliekmek ile arasında birçok fark olduğundan yarışmalarının mümkün olmadığı yiyecek.

en temel fark samsun pidesi -daha geniş adı ile karadeniz pidesi- kıymadan yapılır. etliekmek'in eti, asla kıyma makinesinden geçmez. özel olarak bıçak ile ince ince kıyılır. samsun pidesi, kapalı ve açık olarak ikiye ayrılır. envai çeşitleri vardır. [ybkz]swh[/ybkz] açık pidesinde yumurta olmazsa olmazdır. [ybkz]swh[/ybkz] yalnızca yumurtadan hazzetmeyenler tercih etmez. açık pide formu itibariyle etliekmek'i andırıyor olsa bile, inceliği ve kenarlarına verilen şekilden ötürü ayrılırlar. mesela, açık pidenin kenarları sivridir ve ekmek burnunu andırır. pide gelir gelmez, o sivri kenar kopartılıp kayısı kıvamında olan yumurtaya löömbüürttt şeklinde banıla banıla yenir. etliekmek'in kenarları yuvarlak hatlıdır. birkaç sivri kenar gördüm ama yine de açık pide ile benzemez. ayrıca isteğe göre etliekmek'e limon da sıkılır, samsun pidesine sıkılmaz.

özetle; şekil, muhteviyat ve yan öğelerin etkisiyle etliekmek ve pide aynı klasmanda değildir. ortak tek noktası ikisinin de hamurdan olmasıdır. [ybkz]swh[/ybkz]

edip: elbette ki, damak zevki hususunda 'pide daha iyi' veya 'etliekmek daha mükemmel' denilebilir. işbu entry sürekli etliekmek ile pidenin yanlış bir kıyaslama içerisinde olmasından dolayı yazılmıştır. ayrıca mahallemin pidecisi dursun amcaya ithaf edilmiştir. [ybkz]swh[/ybkz]
the deer hunter
lezzetlidir ama bir konya etliekmek kadar lezzetli olmayandır. konyalı olmayan ve damak tadına güvenen konuya objektif baktığını düşünen biri olarak şammaz usta'nın bıçak arası etliekmeği ile yarışabilecek pide yoktur.

not: yöresel adı etliekmek olduğu için bitişik yazılmıştır.
healthsoldier
tadı nefis pidedir. ama zaten genel olarak karadeniz bölgesinde [ybkz]swh[/ybkz] gerek samsun, ordu, giresun taraflarında pide çok meşhurdur. samsun'da bir-iki kez yediğimi hatırlıyorum tadı on numaradır. anne memleketi tarafından ordulu olduğum için çoğu yazları ordu pidesi yerim. normal şartlarda 1,5 kıymalı veya duble kıymalı götüren bir bünyeye sahip olsamda orda 1,5 kıymalıyı zor yerim. bunu nedeni de ince ince doğranmış pidenin üstüne koyulan o missss tereyağı. çoğu zaman "abi bu kalanı paket yapabilir miyiz" lafını duyarsınız. giresun'da da çok pide yemişliğim vardır oranınkini ordu veya samsun kadar beğenemedim.[ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

karadeniz pidelerindeki sevmediğim tek sorun soğanlı kıymadan yapılması. kimine göre hoş gelebilir fakat soğansız olarak alışık olduğumdan herhalde onu özellikle vurgularım gittiğimde soğansız olsun diye. gerisi on numerodur.[ybkz]swh[/ybkz]
saniyede yirmidört kare
ancak ve ancak samsun'da yenildiğinde diğer pideler ile kıyaslanabilen mükemmellik. söz konusu pide olunca, referans noktası kesinlikle samsun pidesidir. bir köre nasıl bir rengi anlatamazsanız, samsun pidesini de başka birisine anlatamıyorsunuz. ben de anlatamamıştım!

pide bana kalırsa her şartta yenilir, ama özellikle hasta olduğum dönemlerde başka hiçbir yemeği yiyemediğimden yiyebildiğim tek şey pide. çocukluktan kalma alışkanlık. üniversite okuduğum şehirde hasta olduğumda [ybkz]swh[/ybkz] bu yüzden çok aç kalmışlığım var. kötü olacağını bile bile sevgiliyle akşam yemeğine çıktığımızda hep bir şans verdim pidelerine. yok arkadaş olmuyor, yapamıyorlar. nesini yapamadıklarını da anlatamıyorum. çok güzel geçmesi muhtemel akşamlar pide yüzünden piç oluyor, belki bu defa olur diye bir umut yine gidiyoruz. yine olmuyor. anlatamadığım için, o anlayana kadar kavga edecektik pide yüzünden. pide yüzünden kavga edilir mi demeyin, ben ederim! bence artık isyan devrim beşiktaş da eder. [ybkz]swh[/ybkz] asıl pidenin ne olduğunu anlaması için samsun'da yemesini istedim. geldi yedi. onu eeen pahalı restoranttan, otoyol kenarında salaşlıktan ölen pidecilere götürdüm. çanakkale'de yediklerimizle mukayese etmesini istedim. evet sözlük, samsun pidesi her şartta ezdi geçti. [ybkz]swh[/ybkz]
isyan devrim beşiktaş
hayatımda yediğim en güzel pidedir. kapalısı olsun, açığı olsun hepsinin tadı ayrıdır, damakta tadını bırakır.

bu pideyi yemeden önce saniyede yirmidört kare'yle çok kavga etmişimdir. çanakkale'de ne zaman pide yemeye gitsek beğenmez illa bir bahane bulurdu. ben de "hayır yani, bir pide ne kadar farklı olabilir. ne fazlalığı olabilir ki o pidelerin bunlardan. mis gibi pide işte." derdim. ah o ağzımı boşa açmasaymışım keşke. samsun'a gider gitmez pide yemek istiyordum elbette. daha sonra hakkında çok şey de okumuştum. bu kadar anlatılan şey nasıl olabilirdi acaba. bir pideciye gittik ve siparişimizi verdik. bir süre sonra pide geldi, güzel görünüyordu. tam sevdiğim gibi çıtır çıtır. ama o ilk yudumu ısırdım ve o an bir şey oldu. resmen dünya döndü. hani hep filmlerde ve reklamlarda olur ya. bir şey ısırınca bir anda zaman yavaşlar, kahramanın ağız hareketlerine odaklanırız. heh işte yemin ederim aynısı oldu. bitmesin diye dualar ede ede yedim yuttum pideyi. ve o'na söylediğim ilk söz; "sen hiç övmemişsin bu pideyi. tabi beğenmezsin çanakkale'deki pideleri. şimdi ne yapacağım ben çanakkale'ye gidince?!" gerçekten de hala aynı kanaatteyim. hiç bahsetmemiş, emin olun benim anlattıklarım da hiçbir şey o pidelerin tadının yanında. daha sonra her fırsatta "pide mi yesek acaba ya?" diye dolaştım 20 gün boyunca. yediğim tüm pideler benzer etkiyi yaratmıştı ama ne yalan söyleyeyim o ilk günkünün tadını unutamadım hala. ilk olduğu için herhalde.

neyse çok uzattım, pide güzeldir, samsun pidesi apayrı güzeldir. yiyelim, yedirelim.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol