ricardo quaresma

takım oyunu oynamamakla eleştirilen bir futbolcu fakat bir bakmak lazım:

bir kanatta oynasa: bek ibrahim toraman
diğer kanatta oynasa: bek ekrem dağ
forvet: edu (!)

bence kendisi için yazık. ben olsam "şaka mı lan bu?" der giderdim.
kendisinin oynaması gereken en minimum oyuncu hilbert ayarında olmalı bence...
en düşüğü diyorum bak... sen anla...

24 ekim 2011 mersin idman yurdu beşiktaş maçında önceki haftalardaki kötü performansına oranla yalnızca biraz daha iyi oynamış olan futbolcu. [ybkz]swh[/ybkz]

boş kaleye gol kaçırması ile değil, top kaybı sayısıyla takıma zarar verendir. bu top kayıplarının yeri ise esas vahim durumu doğuruyor. zira rakip ceza sahası çevresinde olur ama takım atağa çıkarken yapılan top kayıplarının telafisi zor oluyor

uzun zamandır her maça olduğu gibi, 24 ekim 2011 mersin idman yurdu beşiktaş maçına da şov yapmak için çıkmıştır. her zamanki gibi şov yapayım derken bir sürü gereksiz top kaybı yapmıştır. üstelik de kolunda kaptanlık pazubandı varken.

ezdiği toplara, heba ettiği ataklara, ilk goldeki azami hataya rağmen taraftarın çıkarken alkışladığı top cambazı! emek hırsızı. mustafa'nın, egemen'in, ernst'in, aurelio'nun, veli'nin hakkını yemiştir. yaptığı asist hiç gözümde değil. beşiktaşıma en çok zarar veren adam bu. guti'yi silmiştim. bu maçla quaresma da bitti benim için.

(i: edit: cenk ve necip'in eleştirildiğinin yarısı kadar eleştirilmiyor. bu da canımı çok sıkıyor. böyle taraftara böyle oyuncu!)

herkesin üstünde durduğu 3 5 hata yapınca siktir edilen futbolcu. insanin aklına gelmiyor değil bi insanı 40 yıl omuzunda taşı 1 gün indir yine götsün. ernst'in maç boyu yürümesi akıla geleni yaşattı.
herşeyden önce eleştirilmesi gereken beyin carvalhal'dir.

(bkz: bencil insan)

27 ekim 2011 beşiktaş fenerbahçe maçı'nda elimizden kaçan 2 puanın tek sorumlusudur. maç boyu simao'nun götünden ayrılmayıp oynadığı kanadı bomboş bırakmıştır. yediğimiz ilk golde de sorumsuzca önündeki caner'i kaçırmış ve golde başrolü oynamıştır.

yeteneklerine zerre laf edebilecek konumda değilim. kaldı ki olsam bile yeteneklerine söylenecek söz yok. ama iş bu yetenekleri takımın yararına kullanma konusuna gelince bu adam sınıfta kalmaktadır. halı sahada oynar gibi her topu kendisi kullanmak istemektedir. ki bu da beşiktaş'ımızın başının belası olmuştur.

arkasındaki beklerle ilgili ise gösterilebilecek tek örnek simao'dur. aynı beklerle simao oynayabiliyorken quaresma'nın oynayamaması sorunun kimde olduğunu net bir şekilde göstermektedir.

sol kanat bindirmeleri sonrası geri gelmemesi ile fenerbahçe nin ilk golünü ortaya çıkaran, maç boyunca sağ kanadımızın savunmasını felç eden ama yağtığı asist ve ileriye taşıdığı toplar ile beni tarifsiz ikilemde bırakan futbolcu

ayrıca golden sonra sadece almeidaya sarılarak;yanına gelen ernst'e yüz vermeyen ırkçı pezevenktir. ulan ırkçıysan trivelanı,rabonanı da al git köyüne!

yenilen golün müsebbibi gösterilen futbolcumuz. beraberliği quaresma ya bağlayanların yakından veya uzaktan veya yanından futbolla alakası yoktur. futbol bilgisi sıfırdır, hiçtir, kendilerine sövüp saymak için günah keçisi bulmuşlardır.

efendiler! futbol maçı izlerken gördüğünüz quaresma her ayağına top geldiğinde en az 2 li markajda kalıyor ve bu sayede defansta boşluk oluşuyor karşı takımda ama az bi zeki forvetin yoksa atağa çıkıp kendine boşluk sağlayamıyorsa bu adam da topla oynamaya devam ediyor ve tabiiki beklenen son olarak ya kaybediyor ya da cılız atak oluyor çoğu zaman.

simao ile karşılaştırmaya değinirsek te, ikisinin oyun stili zaten farklı ikisinin son maçta neden kanat değişikliğini bu kadar sık yaptığını anlayamasam da daha risksiz oynayan simaoda bu maçta asist olabilecek bir pas vermemiştir oda bu maçta atakları yönetememiştir. çünkü başta dediğime geliyoruz takımın forveti yok. pektemek orta sahada top yapıyor maçın ilk yarısında. senin orda ne işin var arkadaşım gitsene karşı yarı sahaya.

neyse daha uzun yazıp canımı sıkmayayım. günah keçilerinizi bırakmayın sıkı sıkıya sarılın.

tribünde olanların şahit olduğu 1. golden sonra Ernestin Quaresmaya sinirli bir şekilde uzun süre bağırıp kızması ile, taraftarın olduğu kadar takımında günah keçisi olmuştur.
Tabi erneste bazı yazarlar kadar futboldan anlamıyor olabilir, quaresma'nın kanatından gelen akınlarla canerin maçın yıldız olmasına , hilbertin çaresizce her pozisyonda 1 e 2 kalmasını göremeynler asıl futbol hakkında 0 (sıfır) bilgisi olanlardır.

yeni sağ bekimizdir. dur lan değilmiydi yoksa.. hassiktir bide yeni bilgi geldi, yenilen 2. golde yedek kulübesinden çıkıp direk dibinde durması gerekiyormuş !!bir!!11bir!!!!

Beşiktaş' ın futbolcusu olduğunun farkına varması gereken futbolcu.

hilbert'e yardım etmeyerek, hilbert'in ziegler ve caner arasında maymun olmasına neden olan oyuncu. sayesinde caner messi gibi oynadı mübarek! halbuki ekürisi simao ismail'e yardıma gittiği için diğer kanat son derece iyiydi.

savunma yapmıyorum, yıldızım dersen amenna. o zaman kardeşim bu kadar çok topu ezemezsin, heba edemezsin! çaprazdan volkan'ın üzerine vuramazsın, cezasahasında arkadaşların varken fantezi yapamazsın!

öncelikle, quaresma'yı beğenmeyen futbol bilgini arkadaşlar için söyleyeyim ki futbol bilgim 0dır. yani senin beni okumaya devam etmene gerek yok arkadaşım bu noktada okumayı bırakabilirsin.

ulan bu adamdan beklentiler nedir ben anlamıyorum, bütün futbolcuları sıra sıra çalıma dizip gol mü atmalı? onlar sadece mahalle maçlarında oluyor artık. savunmaya yeterince destek vermediği doğru da bu adam bu takıma geldiğinden beri böyle değil mi? kaldı ki dün koşmadığını söylemek de insafsızlık olur. ayrıca madem bütün boku bu adam yedi, simao ile kanatları değiştiğinde niye hala o kanattan atak yedik biz?

quaresma hilbert'e destek vermedi diye "tü kaka" ilan edilirken hilbert quaresma'ya hücumda destek verdi mi? adam 4 futbolcunun içinde yapayalnız kalıp top kaptırıyor, suçlu yine kendisi oluyor. "sonra neymiş yıldız futbolcusun kaptırmayacaksın orda topu"quaresma'yı en az 2 adam karşıladı her defasında, o zaman hilbert ya da quaresma soldayken köybaşı neredeydi?

eleştirmeyi seviyoruz, devam edin eleştirmeye bu adamı. ama önce bi kendisinin yaptığı asiste bi de benzer pozisyonda köybaşı'nın volkanın kucağına kestiği ortaya bakın. kalite farkı orada saklı işte.

sonuç olarak fenerbahçe maçında elinden geleni yapmıştır. sahadışına çıkarken de tribün tarafından alkışlanması bunun göstergesidir.

kimse kötü futbolcu demiyordur, kötü oynuyor diyordur. Kusura bakmayın ama 24 lig maçında 3 gol atacaksın , ortalaman %12,5 olacak, topu alıp içine edeceksin,adam bomboş giderken çalıma kaçacak onuda becermeyeceksin, sonuca etkili olamayıp birde arkadaşlarına yardım etmeyeceksin. Yok öyle yağma. Ayrıca fenerbahçe maçında sıçıp batırmıştır.Uzak ara 22 kişi arasında en rezilidir.
Ayrıca Geldiği zaman ile şu anda arasında dağlar kadar fark vardır. Eğer bazı yazar arkadaşlar gibi taraftarın bu korumacı tutumu devam eder ,özellikle fernandesin kesildiği gibi takımdan belli bir süre kesilmesez ve dinlendirilmez ise hem takımda ona karşı bir tepki doğacak, hemde trivelacının götü yere inmeyecektir.
Ulan ekrem bile idda ediyorum 24 maç onun oynadığı bölgede oynasa 7-8 gol atardı. (ayrıca attığı 2 gol penaltıdır.)
Artık trivelaya yalandan forma öpeye kanma dönemleri çoktan geçti.

hayal kırıklığı yaratan oyuncumuzdur...
silmek, yok etmek, karalamak mı lazım..?
elbette ki hayır...
ama işini tam anlamıyla yapmadığı, tribünde ve sosyal paylaşım alanlarındaki görüşleri ikiye bölmüş olmasından bellidir...
ernst - rüştü - egemen - necip - hilbert hakkında tek görüş bulunurken, quaresma hakkındaki görüşlerin iyi ya da kötü olmak kaydıyla neredeyse yarı yarıya ayrılmış olması bunun açıkça göstergesidir...
şu an için takımın ona ihtiyacı vardır lakin gerçek q7'ye...
q3'e değil...

ziyadesiyle;

(bkz: kimse beşiktaştan büyük değildir)

quaresma gibi bir futbolcuyu transfer ederken ligde gol atsın diye alıyorsanız zaten hatayı başta yapıyorsunuzdur. kusura bakmayın da yemişim ligini. bu tip bir oyuncuyu mersin deplasmanında, içerde sivas maçında falan motive edemezsiniz, zaten bunu da bu oyuncuyu almadan önce biliyor olmanız gerekli, teknik kadro olarak da, taraftar olarak da.

şimdi bu bencil quaresma neler yapmış bi bakalım;

geçen sezon 42 resmi maça çıkmış: 11 gol atıp 17 de asist yapmış. nerelerde yapmış peki bunları?

türkiye kupasında 8 maça çıkmış 3 gol 4 asist. kupanın alınmasında etkisi büyüktür. hani o avrupa'nın kapısını açan kupa, yine tek takım katıldığımız için 10 milyon euro'nun üzerinde geliri olan.

uefa kupasında: elemelerde 6 maça çıkıp 3 gol 4 asist yapmıştır. o maçları bi hatırlayalım:

ilk eşleştiğimiz takım vitoria plizen'di[ybkz]swh[/ybkz] ve adamlar bizi daha ilk turda eleyecekti. deplasmanda topu aldı ceza sahasına girdi penaltı yaptırdı. deplasmandan 1-1 lik skorla döndük, içerdeyse kilidi yine o açtı. 1 gol attı 1 asist yaptı bir de rakip oyuncuyu oyundan attırdı.

sonra helsinki geldi yine sıkındaydı tur, yine quaresma çıktı sahneye. içerde dışarda nefis goller atarak turu getirdi. olay gol atmak değil ya,neyse.

yani geçen yıl o milyonlarca euro-tek takım olduğumuz için- kazandığımız avrupa'ya bizi quaresma götürmüş. gruplarda ise porto maçlarında oynayamamıştı quaresma sakattı. olsaydı grup liderliği bile gelebilirdi, ama talihsizlik işte. grup maçlarında da 4 maçta 2 gol attı.

ligde toplam 21 maçta 3 gol attı 8 asist yaptı.

bu yıl ise; o bencil adamın ligde 6 maçta 2, uefa kupasında 3 maçta 3 asisti bulunmakta.

evet bazı zamanlar geliyor pas atacağı yerde atmıyor kendine oynuyor eyvallah, ama arkadaş allah aşkına söyle adam sağ kanatta topu alınca neden sağ bek arkadan bindirme yapmaz da mal mal 5 metre arkasında durur? bu olay bir değil 3 değil 5 değil. organizasyon yok bu takımda, takım takım değil. herkes bekliyor quaresma alsın 10 kişiyi çalımlayıp gol atsın diye. daha napıcaktı bu adam?
50 maçta 100 gol 250 asist mi?