(bkz: 27 ekim 2014 sai kayseri erciyesspor beşiktaş maçı) [ybkz]swh[/ybkz]
(bkz: heyecanlanmak)
maça saatler kala
istisnasız her beşiktaş maçı öncesi yaşadığım andavallık halinin heyecana bürünmüş ifadesi.
geceden uykusuz kalmamla beraber şu an gram yatamadığım vakitlerdir. aşkınla yandık öldük beşiktaşş!
maça saatler kala bir heyecan basar kalbimi beşiktaş marşları okunur hafiften dolmabahçede aniden gelen futbolcu otobüsüyle çarpar bir kez daha kalbimiz
acil bir iş çıkması durumunda bütün planları bozan, adamda moral bırakmayan saatlerdir efendim bu kalan saatler. [ybkz]swh[/ybkz]
heyecanla forma seçilir, alta uygun şort belirlenir. buluşulacak tayfa ile irtibata geçilir. heyecan bastırsın diye derin soluklar alınır
daha çok saatler kala, bu sefer gece yarısı bastırmış olan heyecandır, telaş ve sıkıntıdır. daha güneş doğacak, herkes uyanacak. ama ben şimdiden yaşıyorum her anı kafamda
8 mart 2012 atletico madrid beşiktaş maçı öncesi karamsarlıkla eş olan duyguların vücuduma taarruz ettiği saatlerdir. inan ne çalışmak var gözümde, ne başka şey.
adrenalin etkisinin çok daha fazla hissedildiği zamanlardır.hele ki bugün derbi olunca maç günü geldiği anda başlaması çok normaldir.
git gide heyecanın dahada artmasıdır,yaklaştıkça titreme gelmesidir,ve de en önemlisi her maç öncesi koşullara aldırmadan güveninin sonsuz olmasıdır.
artık bilim adamları tarafından bir ayar getirtilmesi gereken anlar.
izlerken yaşadığımız kanserojen etkiler yetmiyormuş gibi, öncesinde de bariz bünyeyi operasyona hazırlıyoruz.
izlerken yaşadığımız kanserojen etkiler yetmiyormuş gibi, öncesinde de bariz bünyeyi operasyona hazırlıyoruz.
artık bilim adamları tarafından bir ayar getirtilmesi gereken anlar.
izlerken yaşadığımız kanserojen etkiler yetmiyormuş gibi, öncesinde de bariz bünyeyi operasyona hazırlıyoruz.
izlerken yaşadığımız kanserojen etkiler yetmiyormuş gibi, öncesinde de bariz bünyeyi operasyona hazırlıyoruz.
yutkunurken bile bi bismillah çektiren anlar.
şu çoktan imana gelmiş halim bile bi kere daha secdeye geliyor yemin ederim!
şu çoktan imana gelmiş halim bile bi kere daha secdeye geliyor yemin ederim!
saatlerin geçmek bilmediği sanki yılmış gibi gelen anlardır. yaşanması güç anlatması zordur.
maç öncesi marşlar dinlenerek maç ruhuna hazırlanılan zaman dilimi.
enteresan bir heyecan kaplıyor insanın içini, gün içerisin de yürüyemez hale geliyorsun.
her şey semte gidene kadar tabiki. temiz bir beşiktaş kokusu, kazan da iki bira az çerez demlenmesi, ordan bi şair parkında iki üç güzel beste biraz sohbet az da alkol,
artık hazır olduğunu düşünüyorsun bu sefer ta ki stada yaklaşana kadar.
o köfte ekmeğin kokusu, her yanından geçen üçerli beşerli grupların söylediği eğlenceli besteler.
iki sevgili birisinin formasının arkasında siyah, bir diğerin de beyaz yazılı. diyorsun tamam artık heyecan geçti,
artık hazır olmasın ama yine de için de bir sıkıntı bir heyecan.
ta ki stada girene kadar.
tüm hazırlıklar tamamlanmış maça kalmış 1 - 1. buçuk saat. heyecandan ölüyorsun artık.
ta ki hakem düdüğü çalana kadar. o anda bitiyor ancak her şey dünyayı unutuyorsun, zikir gibi. kapılıp gidiyorsun bestelere küfürlere sevinç gülmelerine. gözlerinin içinde ki ışığı göre annen baban sevgilin o anda hepsi terk eder seni bu nasıl bir sevgi diye.
anlatmaya çalışılılandır sadece o saatler. bünye izin vermez anlatmana, yazarken bile ellerim titiyor.
dillerde bir beste şu sıralar.
aşığım sana
doyamıyorum
ne de güzelsin
bakamıyorum
seni sevmeye
kıyamıyorum
bu ne büyük aşk
şanlı beşiktaş
her şey semte gidene kadar tabiki. temiz bir beşiktaş kokusu, kazan da iki bira az çerez demlenmesi, ordan bi şair parkında iki üç güzel beste biraz sohbet az da alkol,
artık hazır olduğunu düşünüyorsun bu sefer ta ki stada yaklaşana kadar.
o köfte ekmeğin kokusu, her yanından geçen üçerli beşerli grupların söylediği eğlenceli besteler.
iki sevgili birisinin formasının arkasında siyah, bir diğerin de beyaz yazılı. diyorsun tamam artık heyecan geçti,
artık hazır olmasın ama yine de için de bir sıkıntı bir heyecan.
ta ki stada girene kadar.
tüm hazırlıklar tamamlanmış maça kalmış 1 - 1. buçuk saat. heyecandan ölüyorsun artık.
ta ki hakem düdüğü çalana kadar. o anda bitiyor ancak her şey dünyayı unutuyorsun, zikir gibi. kapılıp gidiyorsun bestelere küfürlere sevinç gülmelerine. gözlerinin içinde ki ışığı göre annen baban sevgilin o anda hepsi terk eder seni bu nasıl bir sevgi diye.
anlatmaya çalışılılandır sadece o saatler. bünye izin vermez anlatmana, yazarken bile ellerim titiyor.
dillerde bir beste şu sıralar.
aşığım sana
doyamıyorum
ne de güzelsin
bakamıyorum
seni sevmeye
kıyamıyorum
bu ne büyük aşk
şanlı beşiktaş
maçın başlamasına 6,5,4,3.. vari saatlerin kaldığı, için tarifsiz bir sabırsızlık artı endişe artı umut artı bir ton duyguyla kaplandığı durum.
şairler parkına doğru yollanmaya başladığım anlardır. sensiz geçen günlerin amına koyim lan.
gün boyunca kafalarda kağıtlarda kadroların kurulmasına neden olan, maçın başlamsını beklerken geçmeyen zaman dilimi..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?