izmir

ben eskiden izmir'i sevmezdim yok izmir bilmem nesi izmir'de böyle olur izmir'de şöyle olur falan. bir iticilik hakimdi ki, izmir'e de hiç gitmemiştim. bazıları istabul'a karşılaştırırdı. her zaman cevabım bellidir senin izmir dediğin yer 200 yıl önce manisa'ya bağlıydı.

son 6 aydır izmir'e acayip sempati duydum giden en yakın abilerimden methiyeler geliyordu. vay anasını falan.

şimdi söz geldi umumi tuvalette osururken çıkan sesi perdeleme amacı ile öksürürken senkron kaymasını yaşamaya.

normalde benim cumartesi saat beşte tıraş olmam lazım akşama düğün var. mahalleye gittim bizim elemanlar oturuyor.
dediler: kanka çok sıcak denize gidek mi

benden de düğünüm var lafını işitince 3 kişi gitme kararı aldılar. akşam gideceklermiş gece.

ben düğüne gidemedim yetişemedim. o esnada bizimkiler aradı aniden. kanka gelsene ps atalım. gittik yanlarına ben cafeye gireceğiz diye bekliyorum. oohhooh bunlar mekana oturmuş rakı içiyorlar. ben de oturdum saat 1 oldu. demesinleri mi denize gidecektik yalan oldu yarın gidek kesin diye.

e biz manyağız boş durur muyuz. patlattık oğlum o kadar seviyorsanız şimdi gece girelim dedik.

hade mi hade.
'
nereye şile'ye.

ok.

ben de takım elbiseli gibi bir şeyim. dedim eve bırakın şortu alam gelem. herkes eşortu çekti elinde havlu bende takım elbise elde şort vs.

yolda dedik şile'ye hep gidiyoruz başka yere gidelim.

dediler kefken diye yer var oraya gidelim. tuzla'yı falan geçtik dediler ki oğlum bak yalova bursa diyor. sonrası izmir. eee dedik. herkes birbirine baktı. herkes kafasını sessizce salladı ve biz daldık izmir yoluna herkes bir anda ağız birliği yapmış gibi izmir'in dağlarındayı söylüyor. olaya come. yüzmeye günübirlik istanbul'dan izmir'e gidiyoruz. dedim ben ilk defa gidiyorum. hem ortak arkadaş var hepimizin. onu da görürüz dedik.
basa bas gittiikk.

ortak arkadaşı da aramıyoruz sürpriz yapcaz. manisa'da arkadaş demesin mi ki, ya o bu hafta sonu eniştesine gidecekti galiba.
haydaaa dedik sürpriz olsun söylemeyelim. arayamayız neyse gittik mi gelir.
abi gittik evde kimse yok bize sürpriz oldu. adam o eniştesinde balıkesir'de. aradık hemen 1'de anca gelirim dedi. e saat 7 ne yapcaz telefonlarda şarj yok biz şortlarla.

gittik bir pastaneye aç sırtlan gibi yapıştık fişlere yemek kimsenin umrunda değil o zaman anladım lan 8 saattir bir bok yememişiz kimse yemek demiyor fişe dayanıyor.
yemek yedik falan. doğru meydana ortak arkadaşın evini de bizimkilerde bir tanesi biliyor taşınırken yardıma gitmişti.

ev buca diye bir yerde. elle gösterdi şurada konak var yürüyelim hem gezeriz.
abi yürü yürü bir şey yok yürü yürü bir şey yok. işin komiği sultangazi gibi yer her taraf köhne aydınevler gibi yer. lan dedim bu mu mk izmir denilen yer.
bildiğin gulsuyu mk.
dediler burası değil aşağıları güzel iyi tmm

allah sıcak da bayılacağım karpuzcuya sordum konaklara yürüme ne kadar kaldı adam bizim aklımızdan şüpheli şekilde baktı. dedi siz manyak mısnız durumu anladık oradan da otobüs geçiyor. dedik binelim kart lazımmış akbil gibi bir şey bakkal bakkal dolaştık yok şoföre sorduk onda da yokmuş. dedim geri dönün.

buluk kıraathane oturduk batağa. bizimki sonunda geldi. dinlenek dedik sıcaktan ne mumkun uyutmuyor. çıktık dışarı bilmem ne tepesi varmış evka mı emka mıdır nedir. oraya gittil. konak alsancak çeşme kordon bornova gezdik.

bu izmir kızı izmir öyle izmir böyle diyorlar ya bir skim yok alayı hava hepsi kuru sıkı. ya izmir güzel dersin tamam da lan sen kimsin de istanbul ile karşılaştırmışsın bunca yıl. boktan maltepe sahili o kordondan değil 2 katı değil 100 katı daha iyi değilse bir şey demiyorum.

yollar aşırı boktan jant yamulttuk. akp'yi de kalayladım lan dedim yol yaptık yaptık dedikleri bu muydu. sonradan dank etti izmir akpnin değil ki.
güzel yanı nedir diyim. abi kalabalık değil. trafik yok dediler trafik vardı. olmamasının nedeni de kalabalık olmadığındandır. ege üniversitenin o göbekte 40 dakika bekledik kime dediysem inanmadı.
kırmızı ışık yeşil ışık dinleyeni görmedim adamların umrunda değil özgür şehirin herkes serbest dedikleri bu herhalde. adama diyorum kırmızı yandı. bana diyor kie ben de geçtim. ışıklar umrunda değil.
sinyal verme durumu desen o da yok.
ya adam göbek ya göbek sola dönüşte sağa çam dikmiş süs çamı tam köşeye. sağ taraf sıfır görünmüyor. ya sizde çevre düzenlemesi hiç mi yok kafaNIZ MI basmıyor.

yolun ortasına da mazgal sermişer çok yağıyormuş.

demem o ki ufak bildiğin köy gibi yer o söylenenler hep kuru sıkı. izmir izmir dediklerinde ben de amsterdam gibi bir yere gitcez sandım. güzel yanı ne. otobusler çok sık kalkıyor ev kiraları yemek bira falan ucuz ve yemekler lezzetli.
emekli adamsan yerleş.
ya bir de öyle üşengeçler ki adamlar buca'dan konak'a gitmeye üşeniyor oralara kim gitcek diyor. bizde bostancı'dan kadıkoy'e beşiktaş'a takılmaya gidiyorlar bunlar aynı yerde takılıyor.

velhasıl kelam akşam da 11 de çıktık sabah 7'de de buradaydık.
kısacası izmir'de numara yok sahil görmek isteyen tuzla'ya gitsin. sarıyer'in beşte biri etmez alsancak dedikleri yer. bu arada deniz çok dalgalı ve pisti. bize özel olmalı.

haa en önemli şeyi unuttum. içerken fark ettim bir iki kişiyi giyinminden fark edip bizimkilere de dikkat etmelerini söyledik 11 kişi falan saydık uzaktan baksan güzel giyimli güzel kadın dersin 8-9 defa böyle o şehit bilmem ne caddesinde boş boş git gel yapıyorlardı.

aynı durum trabzon'da uzun sokakta vardır. trabzonun ballimleri girer kol kola milleti görcez diye uzun sokakta defalarca volta atar yarım saat otur aynı tiplerin sürekli önünden geçtiğini göreceksin aynı durum izmir'de de var lan. dikkat edin göreceksiniz.

asla çiğdem,domat gibi saçma romantikliklere girmeyi sevmiyorum ama gerçekten güzel bi şehir. yaklaşık 20 senedir burdayım ve herhangi bi gün burdan sıkıldığımı düşünmedim.canınız çok sıkkınsa sahilde bisikletle gezerek atılabilicek bi tur sizi hayata tekrar döndürebilir ya da arabanızla 1 saatte çeşme'ye hava almaya gidebilirsiniz.

6 ocak 2015 tarihi sabah saat 8 sularında, kışın ilk karının zemine indiği şehir.

30 aralık 2014 gecesinden beri yağmurun durmak bilmediği şehir. her yere kar yağıyor, buraya da yağmur. napalım bizde böyle.[ybkz]swh[/ybkz]

ege denizi'nde, 6 aralık 2014 tarihinde gerçekleşen 5.1[ybkz]swh[/ybkz] ve 5.0[ybkz]swh[/ybkz] şiddetindeki iki depremle epey bir sallanmıştır.

toplu ulaşımda çığır açmış olan şehir. öyle böyle bi' çığır değil yalnız, en hayret edilesi türevinden...

ana hat olarak raylı sistemi belirlemiş ve birçok metro durağında oluşturulan aktarma istasyonlarından, çoğu kısa mesafeli olmak üzere, yeni otobüs hatları yaratılmıştır. bunun yanında, şehrin ulaşım anlamında bel kemiği olan birçok hat da iptal edilmiştir. hadi buna ses çıkarmadık diyelim... fakat, gece (vurgula: 00:20)'ye kadar çalışan metroya ulaşabilmek için kullanma fırsatım olan, yani fırsatlar ülkesi değiliz sonuçta belki ama, yaşadığım bölgeden geçen 2 adet otobüs hattının da seferleri saat (vurgula: 20:00) itibariyle sona eriyor.

eshot "kent içi ulaşımda devrim" olarak niteliyor bu trajikomediyi. abi kusura bakmayın da, sikerler öyle devrimi.

şehir içi ulaşımında rezillik çeken şehir.

izmir belediyesi yeni düzenlemeye göre 2 vasıta ile gidilecek yeri 4 vasıtaya çıkarmış.

ulan 4 vasıta dan 4 lira kar olsa 10.000 kişi kullansa günlük 40.000 hafta da 280.000 lira.iyi iyi valla iyi para.

doğduğum,büyüdüğüm,yaşadığım,iş nedeniyle başka şehirlere gittiğimde kıymetini daha çok bildiğim güzel şehir.yarın [ybkz]swh[/ybkz] düşman işgalinden kurtuluşunun 92.yılını kutlayacaktır.kutlu olsun.

sanayi sektöründe iş bulmanın, hele ki mühendis iseniz, çok zor olduğu şehir. çevresindeki manisa ve aydın illerini dahil ederek dahi çok zor.

bir şeyi çok istersin de olmaz ya, bir şeyleri zamanında yanlış yapmış ve artık geri döndüremezsin ya, hani zamana ve şartlara karşı çaresizce kulaç atmak zorunda kalırsın ya; işte ne kadar istesem de, kendisine geri dönüşüm kalıcı olamayacak sanırım.

son 4 saat içerisinde, önce havanın tamamen kapandığı, ardından gök gürültüleri eşliğinde sağanak yağmurun bastırdığı, sonrasında tekrar günlük güneşlik bir vaziyete kavuştuğu, son olarak da iyiden iyiye kararmasıyla yağmurun başlamak üzere olduğu şehir.

yazarken yoruldum arkadaş, havasına hakikaten güven olmuyor.[ybkz]swh[/ybkz]

türkiye'nin, 2014 yılında, işsizlik oranı bakımından en vahim durumda olan 7. şehriymiş.

http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/26811013.asp

ihbârımdır: son 2 haftadır cayır cayır yanıyor.

geri dönmek için ay sonunu beklediğim ikinci memleketim.

istanbul'u yenemedik, tek kale oynarken art arda kontralar yedik. huzuru bulmak hiçbir zaman mümkün olmayacak belki ama, kafam her attığında kordon'a gidip, derdimi rakı eşliğinde denize anlatabileceğim tekrar. bu bile büyük bi nimetmiş, bilememişim değerini.

çevresindeki aydın ve muğla ile birleşerek, ege'de eyaletleşmesi gereken ilimiz.

acı, ama gerçek... kürdistan özerkliği olacaksa bu ülkede, trakya özerkliği de olur, ege özerkliği de; önünü alamazsınız. ekonomik anlamda ülkenin önde gelen illerini barındıran ve devletten cüzi miktarda destek alıp, aydın insanlarıyla demokratik bir tepki veren bir coğrafyadan bahsediyoruz. suçları, tepkilerini (vurgula: sadece) demokratik yoldan vermeleri mi yani?

(bkz: son kale)

bugün[ybkz]swh[/ybkz] katilin geleceği şehrimiz.o gittikten sonra izmir'i temizleyip yıkayıp pırıl pırıl çiçek gibi yapacağız.

4 aylık bir aradan sonra tekrar ayak bastığım; bana nefes almayı, yaşadığımı hatırlatan şehir.

birileri tarafından çirkinleştirilmeye çalışılan ancak bir bölümün buna izin vermeyeceği il.

tüm güzel "büyükşehir"ler gibi, çirkinleştirilmeye çalışılan şehir.

iktidar partisinin suriyelileri doldurarak yerel yönetimini alabileceğini düşündüğü şehir.