futbolda şike davası

4 /
fani madida
iddianamenin kabulü ile sona ermiştir. şimdi artık "futbolda şike davası" aşaması başladı.

söz konusu soruşturma ile elde edilen telefon kayıtları her yerde yayınlanıyor artık. suç delili olarak kabul edilecek telefon kayıtlarının iddianameye girmesi ve gizlilik kararı kalktıktan sonra bu konuşma kayıtlarını herkesin öğrenmesi son derece olağan. buraya kadar bir sorun yok.

fakat iddianamenin içinde aynı zamanda pek çok sayıda şike ile ilgili delil niteliği haiz olmayan konuşmalar da var. ve bu tür konuşmaların iddianamede yer alması tamamen hukuka aykırı.

bu konuşmalarla tayfur hoca'ya kızıyoruz mesela. o telefon kayıtları tayfur hocanın şike yaptığını mı ispatlıyor? "evet şike yapmamış ama bu konuşmalar kendisine yakışmamış" diyorsanız eğer -ki ben de buna katılıyorum- olayın diğer yönünü de düşünmek zorundasınız.

herhangi bir suçla ilgili olarak telefonunuz dinleniyor, bu soruşturmaya delil olmayacak konuşmalarınız da iddianameye giriyor ve sizin bu -özel- konuşmalarınızı bütün türkiye öğreniyor. bu durum ne hukuka ne de vicdana sığar. kimse kendini kandırmasın biz de dahil arkadaş arası muhabbetlerde herkesin bu tür abartılı konuşmaları olabiliyor. yusuf turanlı ile tayfur havutçu arkadaş olmalı mı derseniz haklısınız yanlışın temel noktası o zaten.

sonuç olarak kişilerin özel konuşmaları suç içermediği sürece gizli kalmalıdır. bu tayfur havutçu da olsa böyle aziz yıldırım da olsa böyle. kişilerin özel konuşmalarını yayıp onları toplum içerisinde zor duruma düşürmek suçtur. tayfur hoca'yı eleştirirken bu gerçeği de es geçmemek lazım.
gagam koptu sira pencelerimde
erdoğan bayraktar isimli şahsın linkteki açıklamalarıyla beraber amacı, nedeni ortaya çıkmıştır. bu dava artık "şike var mı yok mu?" boyutundan çıkıp "hukuk kurallara uygun mu işliyor yoksa birilerinin istediği yönde mi işliyor?" boyutuna gelmiştir. hem fenerbahçe'ye gönülden bağlı hem de akp destekçisi insanların şu saatten sonra yapması gereken tek şey şu soruya yanıt aramaktır:

"aşık olduğumuz renkler mi siyasi görüşümüz mü?"

http://tinyurl.com/79bs8u7

not: ağız dolusu küfürler etsem de ben hala -ama bundan sonra daha da gür bir sesle- aziz yıldırım'ın ve bu davada yargılanan tüm 'sanık'ların yanındayım.
dingoc
bütün sanıklar ile ilgili ayrıntılı kararın 29 haziran 2012 tarihinde ki dava ile açıklanacağı süreç. bakalım kimi ne kadar temizleyebildik?
avcarlıçürük
soruşturmanın başlamasından [ybkz]swh[/ybkz] tam 1 yıl sonra, bugün kararların açıklandığı dava. aziz yıldırım'ın, şike, teşvik ve örgüt suçlarından 2 buçuk yıl ceza alıp, aynı zamanda tahliye olmasıyla sonuçlanarak türk adalet sisteminin farkını yine gözler önüne sermiştir. ayrıca, yine bir türkiye klasiği olarak, nihai kararların açıklanması için gündemin çok fena karıştığı bir dönem seçilmiş, bir anda bütün dikkatlerin bu davaya çevrilmesi işlemi, bir kez daha başarıyla tamamlanmıştır.
dingoc
kendisi kadar çelişik bir kararla sonuçlanmış dava. aziz yıldırım şikeden ceza alıyor, tayfur havutçu şikeden hüküm giyiyor. ama bu iki isimde futbol hayatına devam edebiliyor. ceza olarak verilen somut bir sonuç yok.
e a.k madem bu adamlar dışarıda olsa da oluyordu, ne diye tuttunuz içeride?
gidiyorum bu
bilmem şu futbolun bende nesi var
her gittiği yerde rant ister benden
sanki benim kirlenmiş bir yanım var
temmuz sıcağında canım yol ister benden


yoruldum da yol üstüne oturdum
şikeler başıma derilsin diye
gittim padişahtan ferman getirdim
herkes sevdiğine gülüm sarılsın diye
dingoc
gerekçeli kararı açıklanan davadır.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1096804&CategoryID=84
dingoc
kararları ve sonrasında ki cezaları ile; tarafımızca gık edilmeden izlenen davadır. dava sonrası; tayfur havutçu ile yollar ayrılmış, serdal adalı olası bir başkanlık koltuğundan ayrı kalmıştır.
yani beşiktaş jimnastik kulübü gerekeni yapmıştır. öyle ki; kupayı dahi geri verdiğimiz durumu ortadadır.
siksinler sizin bunu anlamayan ve hala, şikeden dolayı bıdı bıdı diyen kafanızı
dingoc
spoiler--

Yargıtay kararları Tahkim Kurulu'nun verdiği kararları etkilemiyor ama UEFA kararlarımızı yeniden gözden geçirmemiz yönünde bir baskı yaparsa ülke futbolunun menfaatlerini de göz önünde bulundurup davayı yeniden görüşebiliriz

spoiler--

yıldırım demirören'i iyiden iyiye korkutan dava. noldu lan? hani federasyonun verdiği karar değişmezdi?
dingoc
spoiler--

Şike sürecini artık kapatmamız lazım. Bugünün Türkiyesi'ne baktığımızda o dönem yaşanan davalara ne kadar güvenebiliyoruz? Ağzımızdan çıkan lafın dönüşü olmaz. Trabzonspor başkanına 'haklıysan kupanı alırsın' dedim. Tekrar söylüyorum, o süreç artık son buldu. Türk futbolunda cacık bile yapıldı. UEFA'nın kulüplerle olan davası tamamen kapandı. Ama kişilerle olan dava devam ediyor. Aydınlar'a gittim ve kupayı alın dedim. Çünkü Tayfur ve Serdal Adalı'nın böyle birşey yapmadığına inanıyordum. Fırat Aydınus eğer küfür ettiyse bu çok yanlış. Yalnız kayıtlardan gidersek futbolcuların da neler dediğini biliyoruz. ''Kişilerle ilgili davalar devam ediyor. Kulüpler konusunda iş Platini'nin de açıkladığı gibi bitti. 2 sene önce karar verildiği anda TFF için bu konu kapandı. UEFA tarafından da en sonunda resmi olarak, başkan tarafından açıklandı

spoiler--

[ybkz]swh[/ybkz]
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol