fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetimi

Bazı yanlışlarına rağmen taktir ettiğim yönetim, bu yanlışları tekrar dillendirmenin bi manası yok.
Bir sene öncesine kadar keşke bir petrol zengini takımımızı satın alsa diyen tipler vardı, o derece alıştırılmıştık yıldız futbolcuya. Eldeki nimetlerden faydalanmak nedir bilmiyorduk, şimdi ise her şey bambaşka. Guti gibi Quaresma gibi tek taraflı kazanç peşinde koşan oyuncular yok. Aldığı parayı hak eden oynucular var. takımın yıldızı 2 milyon € ya aldığımız 26 yaşındaki fernandes. Sağ açıkta yıllardır istenmeyen adam Holosko her maç elinden geleni yapıyor. Sol açığımızda yetenekleri sınırlı olan olcay. Her maç 10 bin km üzerinde koşuyorlar. oyundan çıkan oyuncu triplere girmiyor. Kaçan 3 puan sonrasında takımın yarısından fazlası üzüntüden yere yığılıyor. Kalecisi boşa çıktığında forveti bile kale çizgisine koşan bir takım olduk ve başarıyı bu zemin üzerine yükseltme planları kuruyoruz. Takım olgusunun oturmadığı yerde kaliteli oyuncudan verim almak mümkün değildi. önce takım olduk, herkes önce arkadaş oldu. rekabet bundan sonra başlıyor. Kaybettiğimiz bu özellikleri takımımıza geri kazandıran yönetime ve teknik direktör samet aybaba'ya da sonsuz teşekkürler. son olarak eklemek istediğimde şudur; kapalıya beleş giremediği için, yıldız futbolcu izleyemediği için bu yönetimi eleştirenler cidden sölüyorum adam değildir. Fikret Orman yönetiminin icraatlarını beğenirsin beğenmezsin, ama eleştiri sebebinin altında yatan sebepler bunlarsa şayet, ne yazık ki adam değilsin.

ricardo andrade quaresma bernardonun sözleşme feshi konusunda oldukça doğru işler yapan ancak süreç boyunca kontrolleri dışında gerçekleşen olaylar yüzünden bir takım taraftarlarca yerden yere vurulan yönetimimizdir. kendilerinin yerinde bir önceki yönetim olsa muhtemelen kulübün anahtarını bu futbolcuya bırakırdı ancak işe bu açıdan bakan olmamış hiç.

kapalı aşıklarına bir güzellik yapması gereken yönetimdir. çoğu yerde yüksek sesle söylenen "açık kombineleri ile kapalı kombinesi takası" fikri akla da çok yatıyor. ayrıca takımın bu iştahını görenler bir daha kombine çıkmasını isteyebilir. satışlar ciddi anlamda artabilir.

http://tinyurl.com/c5dh8eu

---------------alıntı---------------
2012'de borçlarla ve yeniden yapılanma ile uğraştık diyen Başkan Fikret Orman:
* Beşiktaş aşkımız, korkumuza baskın geldi. Bu yüzden görevdeyiz. Kararlı adımlarla yürüyoruz
* Görevdeki ilk günümüzün sabahı, alacaklılar kapıya dayandı. 200'e yakın haciz davası çözdük
* 2012 toparlanma yılıydı. 2013 ise yatırım yılı olacak. Stat başta, 5 büyük projeye imza atacağız
* Tüzüğü yenileyip, yönetim kurulu modelini değiştireceğiz. Haziran'da Beşiktaş rayına oturacak

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, ikinci Başkan Ahmet Nur çebi, Futbol Komitesi Başkanı Tamer Kıran, Futbol Komitesi üyesi Ahmet Kavalcı ve Teknik Direktör Samet Aybaba ile iadeyi ziyaret mukabilinde, Sabah Grubu'nun Beşiktaşlı yönetici ve yazarları olarak bir araya geldik. Günaydın Restaurant'taki sıcak ve derin sohbette bazı satır başlarını Başkan Orman'ın ifadeleriyle sizlerle paylaşıyoruz: 2012 toparlanma yılıydı. Borçlarla, hacizlerle ve sıkıntılarla uğraştık. En önemli gider kalemi olan futbol takımımın maliyetini %40 seviyesinde indirdik. Daha da indireceğiz. Göreve gelirken gösterdiğimiz cesareti, kararlığı Beşiktaş'ın menfaatleri neyi gerektiriyorsa o doğrultuda aynen göstereceğiz.

BüYüK SIçRAMA YAPACAğIZ
Haziran'da kulüp rayına oturacak. Yeni stat başta olmak üzere 2013 için 5 büyük projeye imza atacağız. Gelirlerin çoğu temlikli. Yeni projelerle 2013 bizim için devrim ve büyüme yılı olacak. Tüzüğü yenilemek için komisyon kurduk. şubat, Mart gibi tüzük tadil yapacağız. Tüzüğü uygun hale getireceğiz. Yönetim kurulu üyesi sayısını ve modelini değiştireceğiz. Ocak'ta olağanüstü kongre düşünmüyorum. çünkü kaybedecek zamanımız yok. Türk futbolu batakta. Bizim yaşadığımız kaderi birçok takım da yaşayacak. Dernekler Kanunu Türk futbolunun ihtiyaçlarını karşılamıyor. Bu yüzden hazırlanan Kulüpler Yasası'nı destekliyoruz. Yöneticiler harcama yaparken sorumluluk taşımalı. Sınırları aşarsa hesabını vermeli.
BEşiKTAş ROL MODEL OLUR
Bu bütçe ve şartlarda şampiyon olur ya da şampiyonlar Ligi'ne kalırsak Beşiktaş, Türk futboluna model olur. Bu işten diğer rakipler etkilenir. Kendilerine çeki düzen vermek zorunda kalırlar. Futbol Aş'nin son bilançosunda faaliyet karı açıkladık. Masrafları düşürüyoruz. Bu yılı inşallah karda kapatacağız. Bunu kararlılıkla devam ettirirsek güzel günler bizi bekliyor. Beşiktaş geçmişiyle hesaplaşmalı ve hesaplaşacak. Arkadaşlarımız raporları inceliyor, hukuki boyutlarına kadar her türlü ayrıntıya bakıyor. Zamanı geldiğinde gereken yapılacaktır. Hiç kimsenin kaygısı olmasın. Fulya, transfer ve diğer kararlar didik dik ediliyor.

CESUR, AKILLI, ARZULU...
Samet Hoca ilk tercihimiz değildi ancak düşündük, tartıştık ve son kararımızı Samet Aybaba'dan yana kullandık. 20 yıldır Beşiktaş'a hoca olma özlemi vardı. iade-i itibar istiyordu. Kendisiyle ilgili çok tepki oldu. Ancak cesur yaklaştı, akıllı ve arzuluydu biz de bu değişimi ve devrimi onunla yapacağımıza inanıp 4 yıllık destek verdik. O da kolej takımı gibi bir hava yakalattı. Holosko gibi bir çok futbolcunun performansını artırdı. Koşan ve savaşan bir takımımız var. Değişim ve gençlik hareketi başladı. Maliyetler indi. Her sene bir iki gençle takviye yaparak bu devrimi takımda da tamamlayacağız. iki takviye düşünüyoruz ancak takımdaki dengeleri ve takım ruhunu bozmayacak takviyelerin olmasına dikkat ediyoruz...

iNöNü STADI çIKIş YOLUMUZ
inönü Stadı'nı Haziran'da yıkmayı ve 1 yılda tamamlamayı planlıyoruz. Bu konuda Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği destekten dolayı teşekkür ederiz. G.Saray'ın şu anda 40 milyon lira şampiyonlar Ligi, 40 milyon lira stat geliri, 20 milyon da diğer gelirler olmak üzere Beşiktaş'tan 100 milyon lira daha fazla kazancı var. Fenerbahçe ile de benzer bir durum mevcut. G.Saray ve F.Bahçe ile aradaki farkı kapatmak için stat projesi çok önemli. Stat yıkıldığında maçlarımızı her statta oynayabiliriz.
Yemekten inciler:
Orman, "Samet Hoca ilk tercihimiz değildi. Ancak cesur ve kararlı duruşu nedeniyle en doğru tercihimiz oldu" dedi.
SABAH Yayın Koordinatörü Kemal Kök, "Ben atadan Beşiktaşlıyım. Abbasağa'da büyüdüm. Babam milli güreşçi, BJK'nin antrenörü olarak uzun yıllar hizmet etti. 56 yılını çok iyi bilirim" deyince sohbet iyice koyulaştı.
Takvim Genel Yayın Yönetmeni Ergün Diler, Beşiktaş ile ilgili tespit, proje ve projeksiyonlarıyla Orman ve ekibini hem şaşırttı, hem memnun etti.
Yemeğe son bölümde katılan Samet Aybaba, "Sıkıntıyı, çileyi yine Beşiktaş'ın çocukları çeker. Biz bundan gocunmayız. Evlatların kaderi böyledir" derken herkesin keyfi yerindeydi.
Yemeğin en fanatik Beşiktaşlı karakteri 'sabah.com.tr' Genel Yayın Yönetmeni özgür Yici, Quaresma'dan, kapalıya birçok konuda görüşlerini belirtti.

Ahmet Bey imdadımıza yetişiyor!
Fikret Orman yemek sırasında, Ahmet Nur çebi'ye iki kez maddi ve manevi desteğinden dolayı teşekkür etti. Orman "Kontrolü kaybettiğimiz ve sinirlendiğimiz anlarda Ahmet Bey imdadımıza yetişiyor" dedi. Futbol takımından yönetici gölgesini çekmeyi planladıklarını vurgulayan Orman, "Ancak Tamer Kıran ve Ahmet Kavalcı mevcut sistemde büyük özveri ile hizmet diyorlar" diye konuştu.

Hayalim çok adaylı kongre
Beşiktaş'ta en büyük erezyon yönetenlere duyulan güvensizlik. Kulübe destek için kime çağrıda bulunsak, kapısını çalsak hep güven sorunuyla karşılaştık. Yavaş yavaş bunları aşıyoruz. Güveni kazanıyoruz, bununla birlikte sponsorlar da geliyor. En büyük hayalim, Beşiktaş'ın çok adayla genel kurula gitmesi. Böyle olması kulübün düze çıktığı anlamına gelir.


---------------alıntı---------------


http://tinyurl.com/d3pdkpw

Geldikler günden beri sonuna kadar desteklediğim, beşiktaşımın kurtarıcısı olacak olan fedakar insanlar topluluğu. Gurur duyuyorum be sizle!

vallahi iyi niyetli insanlardan oluştuğundan şüphem yok fakat kulüp yönetmek şirket yönetmekle aynı şey değildir. her kazanacağın kuruşun hesabını yaparken seni destekleyen ve senin vereceğin kararlar neticesinde bu desteklerine devam edecek insanları düşünmelisin.

sözün özü arroyo transferinde galatasaraya hediye ederseniz yarı fiyatı civarlarında (800bin verilmesi gereken rakam) yani 400 bin dolar civarlarında gs de oynatırsanız büyük konuşmayayım ama o salonda kime küfür edilmesi gerekiyorsa her maç küfür ederim. abdi ipekçi boşken maç izleyenler bilir bir kişi bile salonun her yerine sesini rahatlıkla duyurabilir.

kapalı fiyatlarında değil arroyo'nun bonservisinde indirim yapan yönetimdir. başka söze gerek yok sanırım.

umuyorum ki mevcut transfer politikaları ya da tavırları fakirliğimizden kaynaklı değildir. işler yoluna girip ekonomik olarak toparlandığımızda yine anlamsız yıldız transferlere döneceklerse onlara tek sözüm umutlandırıp utandırmayın olabilir.

---------------alıntı---------------
2013 yılının gelmesiyle Beşiktaş yönetiminde farklı bir telaş yaşanıyor. Tüm yönetim, UEFA'nın finansal kriterlerine uyum sağlamak için günlerdir fazla mesaide...

Kulüpten gönderilen Quaresma'nın bonservisi daha yeni ödenirken; yönetim sıradaki Alves, Nihat Kahveci ve Matteo Ferrari engellerini aşmaya çalışıyor

1 üç farklı bankadan kredi alındı

UEFA'nın eski yönetimin yanlış beyanları üzerine takıma bir yıl şartlı Avrupa yasağı getirmesi sonrası Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ve yönetimi, hem kulübü mali olarak disipline etmek hem de UEFA kriterlerine uyum sağlamak için yoğun mesai harcıyor. işte Orman ile yöneticiler Ahmet Nur çebi, Berk Hacıgüzeller ve Tamer Kıran'ın, 31 Mart 2013'e kadar yerine getirmeyi hedefledikleri kriterler ve bu uğurda attıkları adımlar: Aralık ayında Denizbank'tan 20 milyon dolar, şekerbank'tan 10 milyon dolar 10 yıl vadeli, Zirat Bankası'ndan kısa vadeli 10 milyon TL kredi alındı. Yaşadığı ekonomik zorluklara karşın Beşiktaş, uzun yıllar sonra ilk defa kişilere endeksli olmadan kredi alabildi.

2 Yedi kulüple barış sağlandı

UEFA'nın sportif borçsuzluk kriteri kapsamında ise Valencia, Rapid Wien, Arsenal, Gençlerbirliği, Eskişehir, Adanaspor ve Bayer Leverkusen ile barış sağlandı. Bu kulüplere ihtilaflı dosyalarla ilgili 4 milyon euro ödeme yapıldı ve borçlar yapılandırıldı. Tamer Kıran, Alves'in 3.1 milyon euro tutarındaki bonservisinin çözümü ve ödeme planı oluşturulması için Atletico Madrid'le görüşüyor.

3 Q7 gitti borcu bitmedi

Quaresma'nın bonservisi için eski kulübü Inter'e ödemelere başlandı. Daha önce banka üzerinden yapılan ödeme nedeniyle Beşiktaş'ın bankaya olan borcunun ilk bölümünün ödemesine de geçen haftaki 6 milyon TL yatırılarak başlandı. Geri kalan 7 milyon TL tutarındaki bonservis bedeli ise taksit taksit yapılandırıldı. Beşiktaş yönetiminin bu duruma, "Quaresma'nın bonservisini bile ödemek bize kaldı" tepkisini gösterdiği kulislerde dilden dile dolaşıyor.

4 Borç yoktur imzaları

Borçların vergi bölümünde 6.5 milyon TL'lik ödeme yapıldı. Geri kalan vergi borçları da yapılandırıldı. Yabancılar Simao, Alves, Bebe, Sidnei, Ernst, Aurelio ve Quaresma'nın borçları yapılandırıldı. Bu işlemlerde 6 milyon Euro yapılandırıldı. Beşiktaş'ta teknik kadro, futbolculara kalan borç için 13 milyon TL ödeme yapıldı. Futbolculara 2012- 2013 sezonuna ait Eylül, Ekim, Kasım ayı alacakları ödendi. Futbolculardan borçsuzluk imzaları da alınmaya başlandı.

5 Matteo Ferrari zorluyor

Beşiktaş'ın UEFA yolunda iki önemli engeli kaldı. Ferrari ve Nihat... CAS, Beşiktaş'ı Ferrari'ye 7.9 milyon Euro ödemeye mahkum etmişti. Siyah-Beyazlı yönetim Milano'da ilk girişimlere başladı. Berk Hacıgüzeller bu konuda görüşmelerle sorunu çözmeye çalışıyor.

6 Nihat'ta 'faiz' sıkıntısı

Nihat Kahveci'ye olan 5.2 milyon TL'lik borç faizler, harçlar ve avukat ücretleri nedeniyle 6.8 milyona çıktı. 3.9 milyon TL'lik bölümü ödendi. Nihat'la uzlaşmaya ve yaklaşık 3 milyon TL alacağını yapılandırmaya çalışan yönetim, Nihat'tan faiz ve mahkeme masraflarından fedakarlık yapmasını istiyor. Beşiktaş, Nihat ve Ferrari sorununu 31 Mart'a kadar çözerse UEFA lisansını alma engeli kalkacak ve katlanarak gelecek ikinci cezadan kurtulacak.
---------------alıntı---------------

8 yıldır duyduğumuz mottolaşmaya yüz tutmuş "geleceğin kadrosunu kuracağız/kuruyoruz/kurmalıyız" vaadini mezarından kaldıran yönetim. yapılan transferler bunu gösteriyor.

(bkz: sinan kurumuş)
(bkz: batuhan bilgiç)
(bkz: gökhan süzen) -3.5 yıllık sözleşme

yaşadığı tüm problemlere rağmen ismail köybaşı'nın sözleşmesinin uzatılması.

samet aybaba'nın genç oyuncuları kazanmaktaki ısrarı, sabrı.

(bkz: oğuzhan özyakup)
(bkz: hasan türk)

yeni sistemle birlikte küllerinden doğan ersan adem gülüm, filip holosko, hugo almeida

kısa zamanda yaptıgı işlerle 8 yıldır yönetilmedigimizi gösteren beşiktaş başkanı.

basketbol takımı yönetilememektedir ne yapıp edilip gerekirse teminat bile verilip o takımın dağıtılmaması lazımdı.

hakem hataları karşısında beşiktaş'ı savunmak konusunda diğer yönetimlerden fazlasını yapmayan yönetim.

ha yalnız şöyle bir şey var, zaten herhangi bir beşiktaş yönetimi de bu işi bir yere kadar yapabilir. burada belki de tartışılması gereken diğer bir zafiyetimiz basın nezdinde yeterli kudrete sahip olmayışımızdır.

fırat aydınus bir önceki bursa maçında beşiktaş'ı doğrar ama ertesi hafta yönettiği fener-eskişehir maçında caner erkin'i söylenenlere göre yanlış bir değerlendirme sonucu oyundan attığı için ana akım medyada günün adamı ilan edilir, "fırat aydınus hakemliği bırakıyor mu?" gibi manipülatif başlıklarla üzerinde esaslı bir baskı yaratılır.

bu iş böyle dayı. hiçbir hakemin götü kamuoyu önünde çarmıha gerilmeyi yemez. aynı takımın maçına bir sonraki atanmalarında "efendi efendi" maç yönetirler.

http://www.haber1903.com/Besiktas-9148-taraftar_yonetimden_memnun_mu_iste_cevabi.html

iyidir, kötüdür, quaresma'yı harcamıştır, harcamamıştır, kapalı tribünü mahvetmiştir, etmemiştir, beşiktaş'ın haklarını savunabilmiştir, savunamamıştır zerre umrumda olmayan yönetimdir. ben bu yönetimden sadece şunu bekliyorum. gençlerle devam etsin yeter. takımı gençleştirsin yeter. bu sene aldığı para ile alakası olmayan -olumlu manada- performanslar gösteren nice oyuncular var takımımda. oğuzhan, olcay, necip dahası. seneye para bulunursa gönderilmesinler, dahası yenileri şimdiden araştırılsın, bulunsun sene sonunda alınsın. baskıyı kaldıramasınlar, bocalasınlar. o da zerre önemli değil. drogba, sneijder gibi olmuş, doymuş oyuncuları oynarken heyecanlanmak istemiyorum, hiç hesapta yokken yıldız olan, koca beşiktaş'ın orta sahasında oğuzhan tek başına kendine güvendirebiliyorsa bizi, ben o zaman heyecanlanıyorum. istekli, yetenekli gençlerin oynamak istedikleri takım olsun istiyorum. milyon euro'luk adamlar gelip formasını alıp, kulübeye göndermesin. bunu yapsın bu yönetim yeter. sadece bunu yapsın yeter.

hala arena'da oynamak istiyoruz demesi abesle iştigaldir.

demirören döneminden daha iyi olan süreçtir

hakkında ortaya atılan enteresan iddiaların her geçen gün arttığı kulüptür.

http://www.tribundergi.com/imaj/k/11350207_9f21e.jpg

umarım -başta da düşündüğüm gibi- kulübün yapılanma anlamında yaşadığı kötü durum, fikret orman'ın mecburiyetten yönetime aldığı basiretsiz yöneticilerden kaynaklanıyordur. umarım haberdeki olayın sorumlusu yönetimde güvenebildiğimiz o 1-2 adam değildir. çifte kupalı sezonun en önemli adamlarından biri olan stefano marrone çaykur rizespor'da beyler, olası bir şampiyonluk belki de sırf bu yüzden kaçtı? aile şirketi değil burası.

ilk büyük çatlağını tamer kıran ile yaşayan yönetim. sağlık ekibi meselesi futbolcuların başını yemekle kalmayacak anlaşılan

çatlaklar olduğu aşikar olan yönetim. ancak bu çatlağın tamer kıran fikret orman arasında olduğunu zannetmiyorum. bir sürtüşme veyahut ters düşme olabilir. ama aranın açılması ya da bir sonraki yönetim kadrosunda yer alamama seviyesine varmayacağı kanaatindeyim.