fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetimi

[entry]463090[/entry]

(bkz: fikret orman paralar nerde)

maaş bile ödeyemeyen bir yönetime evrilmişlerdir. ah bir aday olsa, bunlar olmayacak ama yok işte, rakipsizliğin verdiği rahatlık bunlar.

iyi hatipliğin verdiği avantaj ve şampiyonluk sarhoşluğuyla, kulübün içine ettiklerini çok geç fark ettiğimiz gruptur...
üst entry komşum olan dingoc'a kesinlikle katılıyorum...

2018/2019 sezonu ile birlikte gözümde zerre güveni kalmayan yönetimdir. finansal açıdan berbat bir haldeyiz. üstelik tarihimizin en çok para kazandıgımız seonunun hemen arkasından.

ampute milli futbol takımının avrupa şampiyonluğu sonrası spor bakanı ile akp genel başkanı arasında geçen telefon muhabbetinde ki konuya müdahil olmayarak "zamanın adamı" olduğunu bir kez daha göstermiş gemisini yürüten kaptan mahallenin kurnaz esnafı tadında görece olarak iyi devam eden yönetimdir tabi amatör şubelerin durumunu görmezden gelirsek.

her ne kadar hesabını sormadığı divan kurulu raporu sebebiyle kendisine olan kırgınlığımı sürdürse de, Bşeiktaş' ıma kattığı vizyon sebebiyle gayet başarılı olarak nitelenebilecek yönetimdir.

Beşiktaş Avrupa' da ciddi anlamda istikrarı yakaladı, Türkiye ligini hiç katmıyorum bile.
yakın zamanda Abrupa' da turnuva kazanacağına da inancım tam.
henüz vizyonunu tamamlamadı bana kalırsa bu yönetim. devam etmeli.

eğer medyada transfer için geçen isimler doğruysa, ki yalanlanmadı; çapsızlıklarını cümle aleme ilan etmişlerdir. bir takım düşünün ki geçen sene şampiyon olmuş, yaz transfer döneminde yıldızlarını satıp yerine o kalibrede oyuncular alamamış, belki de bu yüzden uefa şampiyonlar ligi'nden elenmiş, hatta ligde de liderin 3 puan gerisinde ve belki de seri galibiyetlerle ligi daha şimdiden koparabilecek seviyedeyken 2. halde, üstelik başakşehir'in arkasında. bir de bunların üstüne, takıma kaliteli oyuncular alınması ve bunun sonucunda ligde daha sağlam adımlar atıp 30. haftaya gelmeden işi bitirmek ve uefa avrupa ligi'nde final oynamak gibi bir hedef varken ryan babel ismini duyunca kafayı yiyorum. bir de üstüne ekliyorlar: samuel eto'o.
ulan fiko, yaz transfer döneminde benim aklıma gelen 21 tane stoper yazıldı beşiktaş'a, kulüp 1 tanesini yalanlamadı ama gitti kendisi atınç nukan'ı aldı. en az 10-12 üst düzey forvet ismi geçti gitti vincent aboubakar'ı aldı. şimdi de ryan babel deniyor. lige ambargo koyabileceğimiz zamanlardan geçiyoruz ama adam babel diyor anasını satayım.

taşıma su ile değirmen dönmüyor! al sana fabri, al sana tosic! al sana mario gomez'den daha iyisi, al sana transferde acele etmiyoruz, al sana al sana al sana al sana! yeter ulan yeter!

lobicilik, mhk, tff ve yayıncı kuruluş ile ilişkilerde gerektiği gibi sert olmaları gereken, lakin hiçbir zaman olamayan; bundan sonrası için de ümidi kestiğim yönetim. hocaya ve oyuncularımıza güveneceğiz. başka yolu yok.

(bkz: fotomaç gazetesi'nin tesislere giriş yasağının kaldırılması)

masa başında da beşiktaş'ın hakkını yedirmemesi gerekenlerdir. fenerbahçe'nin kadrolu kaşarı fırat aydınus fenerbahçe'nin rakibini doğrayıp 8.4 puan alacak, mete kalkavan beşiktaş'ın rakibine 1 kırmızı kart göstermedi diye 7.9 alacak ve dinlendirilecek öyle mi?
bu hakem arkadaşa sahip çıkmazlarsa bir hafta fırat, diğer hafta bülent yıldırım uğraşırız valla. onlar emekli olur, yerlerine yeni fıratlar, yeni bülentler gelir. en hakkaniyetli hakemler bile bizim maçlarımıza çıkarken ''aman takdir hakkımı rakipten kullanayım, beşiktaş lehine yanlış karar verirsem hakemliğim tehlikeye girer.'' falan der. aman diyim, efendiliği bırakın ve yapmanız gerekenleri yapın.

'beşitaş'ın büyük beşiktaş taraftarından başka kimseye ihtiyacı yoktur' diyerek fotomaç'a posta koyan yönetim. aynı tavrı gösteren herkes aynı muameleyi görecektir diye de geriye kalanlara siz de akıllı olun demiştir dolaylı yoldan. arkasındayız.

6 kasım 2016 fotomaç manşetine karşı fotomaç muhabirlerine yasak getiren yönetim. helal olsun. arkasındayız

-gökhan töre gibi bir kanat oyuncusu eksikliğini giderememiştir. dahası ne satmış, ne elde tutmuş; en kötü seçenek olan kiralama ile oyuncu mundar edilmiştir.
-mario gomez'den daha iyisini buluruz deyip bulamamışlardır.
-2 yılda 1 elit seviye stoper bulamamışlardır.
-transfer sezonu başlamadan ''alacağımız oyuncular şimdiden belli.'' deyip yalan söylemişlerdir. bir yöneticinin veya başkanın, taraftara yalan söylemesi kabul edilebilir olamaz.
-kadromuzu koruyup 3-4 transfer yapacağız deyip, kadroyu bozmuş ve 11 transfer yapmışlardır.

şunlara rağmen ölümüne savunmak sağlıklı bir kafa yapısı değil.

deplasman yasağının kaldırılması için yoğun uğraş verdiği söylenen yönetim.

beşiktaş türk sporundaki kardeşliğe öncülük edecekmiş de, deplasman yasaklarının kaldırılması için destek vermişiz de, spor dostlukmuş da, falan da filan da...

yahu kardeşim stadımız yokken 17 lig maçımız vardı içeride oynayacağımız. aziz yıldırım galatasaray ile beraber eşit sayıda verelim stadımızı demişti. çomak sokup istemeyen, reddeden, bizi olimpiyat soğuğuna, rüzgarına mahkum eden galatasaray değil miydi?

bu ülkenin en büyük derbisi, en büyük rekabeti fenerbahçe-galatasaray arasında değil mi? onlar öncülük etsin spordaki kardeşliğe.

yenilirsek, galatasaray taraftarı sevinç gösterileriyle beşiktaş taraftarını tahrik edecek, belki maç sonuna doğru sahaya meşale falan atacaklar, türlü türlü taşkınlıklar yapacaklar. biz yenersek de kuduracaklarından etrafı yakıp yıkacaklar.
her ne sonuç olursa olsun koltukların, giriş çıkışların, tuvaletlerin vs akla gelebilecek her şeyin zarar verilme ihtimali çok ama çok yüksek değil mi?

enayi miyiz, deneme tahtası mıyız yoksa çok mu iyi niyetliyiz?

Derbi öncesinde yaptığı açıklamalarla yoluna baktığını gösteren yönetim.

"Burası huzurlu bir yer. Burası cazibe merkezi. Burada olunca mutlu oluyorsun. Bizden gidenler Beşiktaş'ın kıymetini anlıyor. Mario sevdiğimiz bir çocuk, taraftar da onu çok sevdi. Biz Alman Milli Takımı'ndan santrfor almadık. Onları biz santrforu verdik. Wolfsburg takım olarak şu an çok iyi durumda değil. Mario kendi kararını verdi ve gitti. Biz onu Ağustos'un sonuna kadar bekledik. Beşiktaş'a bakın gidenler üzülüyor, burada kalanlar mutlu oluyor. Ricardo'da gidip gelmişti. Mario için bundan sonra nasıl olur bilemem."

şimdiden sağlam, tecrübeli, üst düzey bir defans oyuncusu ile irtibata geçip anlaşmalı; devre arasında transfer dönemi başladığı gibi imzayı attırmalıdır. zira bıktık artık ''geldi, geliyor, gelecek, eli kulağında'' haberlerinden.

bugün saat 18:00 gibi açıklama yapacaklardı gündeme dair. son dakika kararı ile iptal etmişler.

oyuncu göndermeme gibi bir durum söz konusu olamaz dünya üzerinde böyle bir yaptırım uygulayabilecek bir kulüp yönetimi yoktur ancak oyuncularını bu yönde ikna edip gitmemelerini isteyebilirsin ama oyuncularında çok özel bir problemi oldukça milli takımı geri çevireceklerini sanmıyorum.

fikstür adaletsizliğinden dolayı milli takıma oyuncu göndermeme kararı alması gereken yönetim. gerekçe olarak ''çok sık maç yapıyoruz, tff bize yardımcı olmuyor, oyuncularımız riske edemeyiz'' denebilir.