"Az önce Beşiktaş'ın denetçileriyle görüştüm. Umarım tüm doğrular denetim tarafından ortaya çıkarılacak ve herkesle paylaşılacaktır. Akıl almaz suçlamalara maruz kaldığım için kendimi borçlu gördüğüm Beşiktaş taraftarına tüm gerçekleri açıklamak isterim. Hiçbir transferden komisyon gibi bir ücret almadım. Bütün transferler transfer komitesi tarafından yapıldı ve Gio son sözü söyledi. Muçi, Musrati ve Joao Mario transferlerinde hiçbir bağlantım olmadı.
Semih için kulübe hiçbir teklif gelmedi. Hiçbir maç günü taktiğiyle bağlantım olmadı. Sanırım medya beni yabancı olduğum ve kimseye para vermediğim için suçlamak istedi. Hasan Başkan ile sportif direktörlük görevinde anlaştım. Uçağa binmeden önceki gün unvanımı yönetim kurulu olarak değiştirip değiştiremeyeceğimizi sordu. Görevimin aynı olup olmayacağını sordum ve bunu onayladı.
Samet Bey'i tanımıyor ve hangi işlerden sorumlu olacağını, bu kapsamda işlerimizin çakıştığını bilmiyordum. Samet Bey'in kulüp efsanesi olduğunu anlıyorum. Fakat, Beşiktaş'ın Avrupa'da başarılı olması için yeni bir kafa yapısına ihtiyacı olduğu ortadadır. Bu hedefin başarılı olması için kadronun içinde bulunduğu durumdan ötürü en az 3 transfer dönemine ihtiyacımız vardı.
Benim futbolu bilmediğimi iddia edenler, sanırım Premier Lig'de yaklaşık 500 maça, milli takımla 82 maça çıktığımı, son 10 senedir farklı pozisyonlarda futbol yöneticiliğinde çalıştığımı bilmiyor. Osmanlı Tarihi mezunuyum, 'Ağzı olan konuşuyor' deyimini burada anladım. Ben, ismimi yasadışı komisyonlar veya saçma sapan rüşvetlerle lekeleyecek onursuz biri değilim.
Beşiktaş'ta devamlı bir kriz çıkıyor ve eski isimler kahraman olarak görev istiyor. Beşiktaş taraftarının bir olup Hüseyin Bey'i, yönetimini ve futbolcularını desteklemesi gerekiyor. Kaos ortamında hiçbir başarı gelmez. Tüm Beşiktaşlılar'a en içten dileklerimi ve saygılarımı sunarım."
brad friedel
"Şu ana kadar Hatayspor ve Maccabi maçları ile Beşiktaş'a olan saygımdan ötürü sessiz kaldım. Maalesef hakkımda çok fazla yalan söylendi.
10 Mayıs'ta Beşiktaş'ın sportif direktörü olmam için teklif aldım. ABD'deki avukatım, 10 Mayıs ile 2 Haziran arasında Kaan Şakul ve Hasan Arat ile görüşmeler yaptı. Tüm konuşmalarımız sportif direktör olacağım yönündeydi. Gelmeden 2 gün önce Hasan Başkan ile bir görüşme yaptım. unvanımın başkan danışmanı olup olmayacağıma dair talep aldım. Görev ve sorumluluklarımın aynı olup olmayacağına dair soru sordum, onay alınca Beşiktaş'a geldim.
İlk geldiğimde 56 tane oyuncumuz vardı. 23 tane yabancı oyuncumuz vardı, bunu 12'ye indirmem gerekiyordu. Sonra 14'e yükseldi. Kulüpteki bazı isimler de bunu çok oyuncu satacağımız yönünde açıklamalar yaptı ve işlerimizi zorlaştırdı. Kulübün içinde bildiğimiz üzere, planladığımız üzere 2-3 transfer dönemine ihtiyacımız vardı. Hasan, Hüseyin, Kaan ve ben, Gio, teknik heyetteki isimlerden oluşan bir komitemiz vardı. Kaan Şakul'un teknik yönden transferlerle bir alakası yoktu. Hem çok sayıda oyuncu satılması gerekiyordu hem de değerini artırabilecek oyuncular transfer etme dinamiği çok zordu. Önce Gio ile her pozisyon için nasıl performanslar beklediğine dair raporlar alıyordum. Hiçbir zaman taktiklere karışmadım.
Gio'ya hiçbir şekilde karışmadım. Benim hiç böyle bir yetkim olmadı. Bazen önceden bana kadroları söylüyordu. Performanslar ilgili verileri alınca kendi scout ekibime iletiyordum. Bu şekilde ilerliyorduk. Bu aşamada hiçbir şey yoktu finansal açıdan. Gio'ya oyuncu listesi iletiyorduk. Gio'nun beğendiği oyuncuları Hasan, Hüseyin ve Kaan'a söylüyorduk. Bu noktadan sonra finansal geri bildirim alıyorduk, bu transferi yapabilir miyiz diye. Yapabiliyorsak devam ediyorduk, yapamıyorsak orada bırakıyorduk. Transfer sezonunun ilk döneminde bazı transferler durdurulmuştu. Neden olduğuna dair kanıtım yok ama bazı transferler durduruldu. Bazen yönetim düzeyinde bunun durdurulması normaldir. Şu ana kadar 750 kişilik bir oyuncu listesi hazırlandı, bu liste hep büyüdü. Bu aradaki menajer olayını çıkarmak, Türk futbolunda özellikle zor. Bazı menajerlerin sinirlerini bozdu galiba. Bir şeyi yapmak da vakit alır. İnşa etmek için de tabii ki sahada sonuç almak gerekiyor. Maalesef teknik ekip ve futbolculara da inanılmaz baskı yapıldı. Bir şeyi satmak istediğini herkes biliyorsa, Suudi piyasası da eskiye göre çöküyorsa, en üstteki 5 takım ve 21 yaş altı oyuncular dışında, kulüpteki oyuncuların maaşları çok yüksek olup Avrupa'dan talip olmayınca, sadece kendi imzalayacağımız oyuncuları kaydetmek için bile birçok maaş kotası oluşturmamız gerekti.
Avrupa futbolu açısından bakınca başarılı denecek bir transfer sezonu geçirdik. Süreye ihtiyacımız vardı ama inanılmaz baskı vardı.
Benim işim sadece futbolcu satmak değildi. Scout, analitik, performans, medikal departmanlarla ilgileniyordum. Avrupa'da da bazı takımlar paralarını geç aldı. Kaan'ın gereğinden fazla suçlandığını düşünüyorum. Teknik olarak transferlerin hiçbir noktasında Kaan yoktu. Taraftarın üzgün olmasını kesinlikle anlıyorum, uzun süredir futboldayım, bunu kesinlikle anlıyorum.
Birinci olarak, asla ve asla komisyon veya prim almadım Beşiktaş'tan. İkincisi, eğer benim sözleşmemi Samet Aybaba yayınladıysa, sözleşmedeki Beşiktaş Kulübü gizlilik hükümlerine aykırı davrandı. Bu yaptığı etik dışı. Üçüncüsü, Samet Aybaba'nın yayınladığı sözleşme zaten yanlış bilgileri içeriyorsa burada manipülasyon yapılıyor. Fırat Günayer ve Sercan Dikme aracılığıyla manipülasyon yapılıyor. Ben sözleşme gizliliğine sadık kalacağım.
Medyaya ben ve Kaan'ın kötü görünmesi için birçok şey sunuluyor. Temmuz sonundan itibaren bazı bilgilerin sızdırıldığını biliyordum. Benim tek yaptığım şey Beşiktaş'a en iyi kadroyu kurmak için Hasan, Hüseyin, Kaan ve Gio ile birlikte çalışmak oldu.
56 oyuncumuz vardı. Bunun 31'inin gitmesi gerekiyordu. Herkes de satmamız gerektiğini biliyordu. Bu ortam içinde hareket ettik. Şunu da bilin ki, oyunculara teklif geldiğinde kazandığı maaştan çok daha düşük bir teklif geliyordu. Batı Avrupalı hiçbir kulüp 28 yaş üstü oyuncunuza bonservis teklif etmez. Aynı zamanda da regülasyonlarla uyum süreci vardı. 20 saat çalıştığımız dönem vardı bir günde, o gün odamda olsaydınız başarılı olduğumuzu görürdünüz.
Hasan, Hüseyin, Kaan, ben, Gio ve teknik ekibin yaptıklarını düşününce başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Elbette bazı şeyler daha iyi olabilirdi. Bize kulüp içinde yapılanlarla beraber en başarılı şekilde hareket ettik.
Rafa, Immobile, Mario, Paulista, 4 tane tecrübeli oyuncu getirdik. Diğer 4 oyuncuyu yatırım amacıyla getirdik. Felix güçlü ve iyi bir oyuncu, iyi bir insan. Ciro da aynı şekilde.
İyi bir ön sezon yaşadık. Ama kulübün asıl gücü, ilk tümsekle birlikte belli olacaktı. Ajax'a deplasmanda kaybettiğimizde, bütün arka planda yaşananlar ve sosyal medyaya verilen bilgiler, medyanın futbolculara baskısı, yönetime, hocaya baskısı giderek büyüyordu. Bu aşamada yapılacak tek şey, maç kazanmaktı ve bu baskıyla giderek zorlaşıyordu. İş içeride neler olduğuyla ilgiliydi.
Bazı görev tanımları tam yapılmamıştı ve bu da sorunlara yol açtı. Hasan bey ile Samet bey arasındaki diyalogları bilmiyorum. Sanırım ona Ümraniye'de olmayacağım yönünde bilgi verilmiş. Benim görevim sadece oyuncu satmakmış. Aralarındaki diyaloğu bilmiyorum. Ben gerçekten bir odada konuşmak istiyordum, görev tanımlarını daha iyi tanımlamak için. Çok daha iyi olurdu. İşi ilk kabul ettiğimde transfermarkt'ta unvanlara baktım. Samet'in yanında genel koordinatör yazıyordu ve alt sıralardaydı, sportif direktör gibi bir tanımı yoktu. Samet Aybaba'nın CV'sine baktığımda, sportif direktör olarak 2014/15'te Adana Demirspor'da görev almış, sadece orada sportif direktör olarak görev yapmış. Benimle iş görüşmesinde Samet Aybaba'nın ismi hiç geçmedi.
Yabancı teknik ekibe en fazla şoför konusunda yardımcı olabilirdim. Gio bence çok ilgili bir teknik direktör. Futbolcular, kadroyla ilgili konuştuğumda hangi futbolcuların medyadan çok büyük baskı aldığı konusunda düşüncelerim oldu. Onları da takımda seçebilirdi, bunu da sadece bilgilendirme amaçlı söyledim. Gio medyayı okumuyordu, ben de scoutlarıma kötü haberlerden beni haberdar etmelerini 2 sebepten söyledim. Birincisi, bir oyuncunun morali kötüyse neden olduğunu anlamamız için. Gio da bu olan bitenle bilgilendirilse daha doğru olurdu. Taktikler tamamen Gio'ya kalmış bir durumdu.
Kadro şu an, bir önceki transfer döneminden daha iyi. Roma bir günde kurulmadı. Kadroyla ilgili aslında çözmemiz gereken birçok sorun vardı. Scout ekibinin 1 Eylül'den oluşturduğu bir liste vardı. Umarım getirdiğimiz scoutları kulüp tutar, hepsi çok iyi. Kulüpte çalışan sadece Mehmet vardı, onla da Beşiktaş'ın menfaatleri için bir araya geldim. 31 ülkede scout yaptık. İyi kötü olduklarını söylemiyorum, ilk geldiğimde birkaç scout vardı, birkaç ülkeye uçup maç izliyorlardı. Ancak, performanslara dair rapor sunmuyorlardı. Zaten ben ayrıldıktan sonra scout işlerinin tamamen birleştirilmesi yönünde çalışıldığını duydum. Ben olmasam bile bu iş olursa çok memnun olurum. Böylelikle de Hüseyin bey, aylarca üzerinde çalışılan isimlerden haberdar olur. Bu kaosu görmek hiç güzel değil. Umarım Hüseyin bey başarılı olur."
10 Mayıs'ta Beşiktaş'ın sportif direktörü olmam için teklif aldım. ABD'deki avukatım, 10 Mayıs ile 2 Haziran arasında Kaan Şakul ve Hasan Arat ile görüşmeler yaptı. Tüm konuşmalarımız sportif direktör olacağım yönündeydi. Gelmeden 2 gün önce Hasan Başkan ile bir görüşme yaptım. unvanımın başkan danışmanı olup olmayacağıma dair talep aldım. Görev ve sorumluluklarımın aynı olup olmayacağına dair soru sordum, onay alınca Beşiktaş'a geldim.
İlk geldiğimde 56 tane oyuncumuz vardı. 23 tane yabancı oyuncumuz vardı, bunu 12'ye indirmem gerekiyordu. Sonra 14'e yükseldi. Kulüpteki bazı isimler de bunu çok oyuncu satacağımız yönünde açıklamalar yaptı ve işlerimizi zorlaştırdı. Kulübün içinde bildiğimiz üzere, planladığımız üzere 2-3 transfer dönemine ihtiyacımız vardı. Hasan, Hüseyin, Kaan ve ben, Gio, teknik heyetteki isimlerden oluşan bir komitemiz vardı. Kaan Şakul'un teknik yönden transferlerle bir alakası yoktu. Hem çok sayıda oyuncu satılması gerekiyordu hem de değerini artırabilecek oyuncular transfer etme dinamiği çok zordu. Önce Gio ile her pozisyon için nasıl performanslar beklediğine dair raporlar alıyordum. Hiçbir zaman taktiklere karışmadım.
Gio'ya hiçbir şekilde karışmadım. Benim hiç böyle bir yetkim olmadı. Bazen önceden bana kadroları söylüyordu. Performanslar ilgili verileri alınca kendi scout ekibime iletiyordum. Bu şekilde ilerliyorduk. Bu aşamada hiçbir şey yoktu finansal açıdan. Gio'ya oyuncu listesi iletiyorduk. Gio'nun beğendiği oyuncuları Hasan, Hüseyin ve Kaan'a söylüyorduk. Bu noktadan sonra finansal geri bildirim alıyorduk, bu transferi yapabilir miyiz diye. Yapabiliyorsak devam ediyorduk, yapamıyorsak orada bırakıyorduk. Transfer sezonunun ilk döneminde bazı transferler durdurulmuştu. Neden olduğuna dair kanıtım yok ama bazı transferler durduruldu. Bazen yönetim düzeyinde bunun durdurulması normaldir. Şu ana kadar 750 kişilik bir oyuncu listesi hazırlandı, bu liste hep büyüdü. Bu aradaki menajer olayını çıkarmak, Türk futbolunda özellikle zor. Bazı menajerlerin sinirlerini bozdu galiba. Bir şeyi yapmak da vakit alır. İnşa etmek için de tabii ki sahada sonuç almak gerekiyor. Maalesef teknik ekip ve futbolculara da inanılmaz baskı yapıldı. Bir şeyi satmak istediğini herkes biliyorsa, Suudi piyasası da eskiye göre çöküyorsa, en üstteki 5 takım ve 21 yaş altı oyuncular dışında, kulüpteki oyuncuların maaşları çok yüksek olup Avrupa'dan talip olmayınca, sadece kendi imzalayacağımız oyuncuları kaydetmek için bile birçok maaş kotası oluşturmamız gerekti.
Avrupa futbolu açısından bakınca başarılı denecek bir transfer sezonu geçirdik. Süreye ihtiyacımız vardı ama inanılmaz baskı vardı.
Benim işim sadece futbolcu satmak değildi. Scout, analitik, performans, medikal departmanlarla ilgileniyordum. Avrupa'da da bazı takımlar paralarını geç aldı. Kaan'ın gereğinden fazla suçlandığını düşünüyorum. Teknik olarak transferlerin hiçbir noktasında Kaan yoktu. Taraftarın üzgün olmasını kesinlikle anlıyorum, uzun süredir futboldayım, bunu kesinlikle anlıyorum.
Birinci olarak, asla ve asla komisyon veya prim almadım Beşiktaş'tan. İkincisi, eğer benim sözleşmemi Samet Aybaba yayınladıysa, sözleşmedeki Beşiktaş Kulübü gizlilik hükümlerine aykırı davrandı. Bu yaptığı etik dışı. Üçüncüsü, Samet Aybaba'nın yayınladığı sözleşme zaten yanlış bilgileri içeriyorsa burada manipülasyon yapılıyor. Fırat Günayer ve Sercan Dikme aracılığıyla manipülasyon yapılıyor. Ben sözleşme gizliliğine sadık kalacağım.
Medyaya ben ve Kaan'ın kötü görünmesi için birçok şey sunuluyor. Temmuz sonundan itibaren bazı bilgilerin sızdırıldığını biliyordum. Benim tek yaptığım şey Beşiktaş'a en iyi kadroyu kurmak için Hasan, Hüseyin, Kaan ve Gio ile birlikte çalışmak oldu.
56 oyuncumuz vardı. Bunun 31'inin gitmesi gerekiyordu. Herkes de satmamız gerektiğini biliyordu. Bu ortam içinde hareket ettik. Şunu da bilin ki, oyunculara teklif geldiğinde kazandığı maaştan çok daha düşük bir teklif geliyordu. Batı Avrupalı hiçbir kulüp 28 yaş üstü oyuncunuza bonservis teklif etmez. Aynı zamanda da regülasyonlarla uyum süreci vardı. 20 saat çalıştığımız dönem vardı bir günde, o gün odamda olsaydınız başarılı olduğumuzu görürdünüz.
Hasan, Hüseyin, Kaan, ben, Gio ve teknik ekibin yaptıklarını düşününce başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Elbette bazı şeyler daha iyi olabilirdi. Bize kulüp içinde yapılanlarla beraber en başarılı şekilde hareket ettik.
Rafa, Immobile, Mario, Paulista, 4 tane tecrübeli oyuncu getirdik. Diğer 4 oyuncuyu yatırım amacıyla getirdik. Felix güçlü ve iyi bir oyuncu, iyi bir insan. Ciro da aynı şekilde.
İyi bir ön sezon yaşadık. Ama kulübün asıl gücü, ilk tümsekle birlikte belli olacaktı. Ajax'a deplasmanda kaybettiğimizde, bütün arka planda yaşananlar ve sosyal medyaya verilen bilgiler, medyanın futbolculara baskısı, yönetime, hocaya baskısı giderek büyüyordu. Bu aşamada yapılacak tek şey, maç kazanmaktı ve bu baskıyla giderek zorlaşıyordu. İş içeride neler olduğuyla ilgiliydi.
Bazı görev tanımları tam yapılmamıştı ve bu da sorunlara yol açtı. Hasan bey ile Samet bey arasındaki diyalogları bilmiyorum. Sanırım ona Ümraniye'de olmayacağım yönünde bilgi verilmiş. Benim görevim sadece oyuncu satmakmış. Aralarındaki diyaloğu bilmiyorum. Ben gerçekten bir odada konuşmak istiyordum, görev tanımlarını daha iyi tanımlamak için. Çok daha iyi olurdu. İşi ilk kabul ettiğimde transfermarkt'ta unvanlara baktım. Samet'in yanında genel koordinatör yazıyordu ve alt sıralardaydı, sportif direktör gibi bir tanımı yoktu. Samet Aybaba'nın CV'sine baktığımda, sportif direktör olarak 2014/15'te Adana Demirspor'da görev almış, sadece orada sportif direktör olarak görev yapmış. Benimle iş görüşmesinde Samet Aybaba'nın ismi hiç geçmedi.
Yabancı teknik ekibe en fazla şoför konusunda yardımcı olabilirdim. Gio bence çok ilgili bir teknik direktör. Futbolcular, kadroyla ilgili konuştuğumda hangi futbolcuların medyadan çok büyük baskı aldığı konusunda düşüncelerim oldu. Onları da takımda seçebilirdi, bunu da sadece bilgilendirme amaçlı söyledim. Gio medyayı okumuyordu, ben de scoutlarıma kötü haberlerden beni haberdar etmelerini 2 sebepten söyledim. Birincisi, bir oyuncunun morali kötüyse neden olduğunu anlamamız için. Gio da bu olan bitenle bilgilendirilse daha doğru olurdu. Taktikler tamamen Gio'ya kalmış bir durumdu.
Kadro şu an, bir önceki transfer döneminden daha iyi. Roma bir günde kurulmadı. Kadroyla ilgili aslında çözmemiz gereken birçok sorun vardı. Scout ekibinin 1 Eylül'den oluşturduğu bir liste vardı. Umarım getirdiğimiz scoutları kulüp tutar, hepsi çok iyi. Kulüpte çalışan sadece Mehmet vardı, onla da Beşiktaş'ın menfaatleri için bir araya geldim. 31 ülkede scout yaptık. İyi kötü olduklarını söylemiyorum, ilk geldiğimde birkaç scout vardı, birkaç ülkeye uçup maç izliyorlardı. Ancak, performanslara dair rapor sunmuyorlardı. Zaten ben ayrıldıktan sonra scout işlerinin tamamen birleştirilmesi yönünde çalışıldığını duydum. Ben olmasam bile bu iş olursa çok memnun olurum. Böylelikle de Hüseyin bey, aylarca üzerinde çalışılan isimlerden haberdar olur. Bu kaosu görmek hiç güzel değil. Umarım Hüseyin bey başarılı olur."
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?