bir takımın taraftarlarının şampiyonluğu kutlamasına engel olmakla övünmek

ne yazık ki toplumumuzda var olan bazen bilinçli bazen bilinçsiz yapılan çekememezlik göstergesi terbiyesizliktir. hangimiz takımımız şampiyon olduğunda kornalar eşiliğinde (abartmadan) yollara dökülmüyoruz yada ertesigün forma ile işyerine çıkmayan sesimizle giderek gururla taşımıyoruz armamızı? dün akşam yapılan kutlamalar içimize dokundu evet, onlarla alkışlayacak değiliz şampiyonluğu ama kutlama yapanlara zarar vermek engel olmaya çalışmak mutluluklarına gölge düşürmek hiçbir taraftara hele ki beşiktaş taraftarına yakışmadı.Başkaları zamanında tarftarlarımıza ne yapmış olursa olsun,futbol taraftarların birbirlerine düşman olacağı bir spor dalı değil. Fener i,galatasaray ı yada x bir takımı sevmemek değil konu olan,sevmiyoruz ve sevmeyeceğiz belki ama bu zarar verme hakkını vermiyor kimseye. futbol kardeşlik olmasa da (yok öyle birşey) düşmanlık hiç değil. farkımız asaletimiz ve hep öyle kalmalı.

herkesin mekaninin kendisine kutsal oldugunu unutan insanlarin mevcut oldugu baslik halini almakta an itibariyle.
evet, besiktas semti bana özel, bursa meydani bursa'liya.
onlar orada fb'liye sampiyonluk kutlatmayabilirler, saygi duyarim. ama Besiktas taraftarina yaptiklarinda karsi cikarim, bu taraf olma duygusudur, taraftarliktir, zaten kavgalarda bu yüzden cikar.
sonucta, pembe hayallerde yasamiyoruz.

söz konusu olaylar istanbul dışında da yaşandı, mesela forma çıkarma olayı. semtte olanları hariç tuttuğumu söylediğim halde hâlâ bana semt üzerinden örnekler veren arkadaşlara ne desem bilemiyorum. daha fazla anlatmaya çalışmayacağım, anlamak istemeyene sayfalarca da yazsam bir fayda etmeyecek belli ki.

taraftarlik zihniyetine, taraf olma dusturuna sahip olanlarin hakli övüncü.
bugün, galatasaray'li, fenerbahce'li her kim olursa olsun, Besiktas semtinde ne klakson öttürebilir ne de bayrak-formasiyla rahat rahat gezebilir.
zaten carsi'nin kurulus amaclarindan biriside, semtte cogalan fb ve gs'li insanlardir. bak sampiyonluk kutlayan demiyorum, cogalan diyorum farkindaysan sözlük her neyse.
Besiktas taraftarinin en büyük olmasi ise, bunlara izin vermiyorken, bugün kötülenen olaylar sayesinde, her bi yerini sallayarak istedigi mekanda, istedigi yerde ve durumda rahat rahat besiktas diye bagirip, cagirip gezebilmesidir.
gidip bagdat caddesine, bagdat caddesi besiktas'in kalesi pankartini asabilmesidir, carsi'nin o meshur yazisinda oldugu gibi, galatasaray lisesi'nde Besiktas kravatiyla dolasabilmesidir. ama bunu dün yapmaya calisan fenerliler gördük az bucuk.
bu yüzden, Besiktas'in taraftari en iyisidir, bu yüzden en korkulandir ve bugüne kadar böyle gelmistir doksanlara bakarasaniz.
gidip hak etmeyeni, kendi halinde efendi gibi yürüyeni dövmüyorlar sonucta, ama gelipte besiktas meydaninda bagiran, arabasindan disari cikmis korna öttüren, bayrak sallayan degil baskasinin karisi-kizi, kendi kizim-esim olsa tokatlarim o kadar acik ve net.
evet isin özü; biz yaptirmayiz ama istedigimiz yerde de yapariz.

ayrica sunu yenilemekte fayda var;

(bkz:#94048

(bkz: entry okumaya üşenip sadece başlığa bakarak yorum yapmak)

hâlâ inatla semtten ve semti korumaktan dem vuran arkadaşları ben başka türlü açıklayamıyorum. büyük harf kullanabilsem büyük harfle yazardım arkadaşlar ama bir kez daha söyleyeyim belki okursunuz: semtte kutlama yapmaya kalkan gerizekâlıları olayın dışında tutuyorum, bunun dışında hiçbir yerde kimsenin kutlama yapmasına engel olamaz kimse. bizim taraftarımız bağdat caddesi'ne "bağdat caddesi beşiktaş'ın kalesi" pankartı asarken neredeydi bu duruş? çuvaldız iyidir sözlük. hiçbir aşk ve hiçbir koruma duygusu, bir insanın formasını zorla çıkarmayı ve içinde kadınların da bulunduğu bir aracın tepesinde tepinmeyi bana haklı gösteremez.

içinde bir tek övünmek kısmını saçma bulduğum durum. yoksa sahiplenmek, benimsemek gibi duyguları sınırsızca yaşayan bir milletin kendi dışında bulunan bir topluluğun gözüne soka soka şampiyonluk kutlamasına müdahele etmesi çok doğal. bu vatan uğruna kurşun atanda, yiyende kutsaldır unutmayalım. ya da şehitlik mertebesi, topraklar için ölme düşüncesi her şeyden öndedir. günümüzde ülke korumak gibi bir mesele kalmadığına göre, bu kafayla yetiştirilmiş gençlerde uğrunda ölecek, öldürecek bir şeyleri yaratıyorlar ister sitemez. diğeri olarak lanse ettiklerine de herhangi bir anlama çabası gütmüyorlar.
bu gençlerden birisi olarak semtte olanların bir çoğunuda haklı buluyor ve bende olsam yapardım diyorum. kadın ve kızların ya da korumasız olanların zarar gördüğü örnekler hariç


(bkz: hrant dink)

kendi bünyende yetiştirdiğin bir kaleciye bok atmak kadar hazımsızlık içeren davranış...hele ki ölen 2 fenerbahçeli taraftar için pankart açabilen takımın taraftarına hiç yakışmaz...

maçtan önce semtte dolaşan fener formalı taraftarlar görünmüş ve hoşa gitmesede mutlu aile tabloları için ses edilmemiştir. ama maçtan sonra olan olaylara tarafsız gözle bakılırsa hoş olmamıştır denebilir, fakat şöyle bir gerçek var ki, rüzgar eken fırtına biçer. 2 yıl önce bağdat caddesinde kaldırım taşları sökülüp sevinen beşiktaşlı arabalara atılırken bu davranışların önümüzdeki yıllarda(bu yıl) ne şekilde tezahür edeceğini tahmin etmeliydiler. onaylayıp onaylamamak başka birşey, türkiyede taraftarlık ve bazı gerçekleri başka birşeydir. git kardeşim taksimde sevin (galatasaray lisesinde değil) her ilçenin merkezinde kalabalık gruplar var oralarda sevin ama beşiktaşa gelme sevinmek için. çok zor bir durum değil ki olacak olayları tahmin etmek. he ayrıca 2 yıl önce semtte kendi şampiyonluğumuzda dahi arabaların üzerine çıkıp sevinenleri hatırladıkça bu gördüklerim şaşırtmadı beni. sevinmeyi bilmiyoruz belki ama sevmeyi biliyoruz.

(bkz: sevinmek için sevmedik)

kimileri için semt kimileri için şehirin takımının tüm topraklarının sahiplenilmesidir. semtine, şehrine, mahallene sahip çıkma isteği şampiyon olan takımın taraftar kalitesine bakılarak derecelendirilir ve sahip çıkmak istediğin muhit zarar gelmemesi için çaba sarfedilir. bu gün kocaelispor taraftarı eğer fenerbahçeli taraftarlara şampiyonluk kutlatmıyorsa bunun tek sebebi kutlanın yerin kocaeli taraftarlarının uğrak mekanlarının olduğu bölgedir her tribün taraftarının kutsal saydığı yerler vardır ve bu mahal içerisinde başka bir takım taraftarlarının nispet yaparcasına eğlenmelerine göz yummaları beklenemez.beşiktaş semtinde kartal yuvasına saldırı girişimi olmasa dahi o semtte gelmeden önce karşıt grup taraftarı eğlenmeye gelmeden önce bir kere daha düşünmeli ordaki taraftarı anlamalı ve buna göre seçici davranmalıdır.tribün tarihinde sahiplenme hep olmuştur ve olmayada devam etmesinde asla sorun olarak algılanmamalıdır. bu gün bu sahiplenmeler yaşanmaz ise yarın internette haber sitelerinde gazetelerde televizyonlara beşiktaş meydanı, kocaeli meydanı vb. meydanlarda fenerbahçeli taraftarların doyasıya eğlendikleri görüntülere şahit olacaktık.

ne sevinclerini adam gibi yaşayamayı beceremeyenlerin nede adam gibi kutlama yapanlara eşkıyalık yapıp yollarını kesenlerin savunulacak bir tarafı olmadığını eklemeden geçemeyeceğim başlıktır...

kadının kızın olduğu arabanın üstüne çıkıp zıplamak bumudur beşiktaşlılık bumu beşiktaşlı duruşu
kadın orda çığlık çığlığa tamam avcarlı'ya katılıyorum sağa sola saldıranlar hariç onlar her zerresini haketmişler yaşadıklarının ama semtten geçen adamın çocuğu çoluğu var yanında ayıp yahu seneye şampiyon olsak kadıköyde yaşayan beşiktaşlı yokmu hiç? onlarda senin taraftarın stadın önünden geçiyor diye saldırsın arabasının üstündemi zıplasın. bişey yaparken bardağın boş tarafınada bakıcaksın. aynısı bizim kardesimize renkdaşımıza yapılsa bizim için hoş olurmuydu?

diye eklemede bulanacağım durum.

daha önce bahsedildiği üzere semtte gerçekleşen olayları tenzih ederek resmen barbarlıktır dediğim olaydır.

bursa' da da benzer durumlar yaşanmıştır. arabaların tekmelenmesi olayı ise ayrı bir vukuattır. sevmiyor olmak başka, hazmedememek başka...

http://www.facebook.com/video/video.php?v=1573959128152&oid=161054520584067&comments