besiktaskli

4 /
glnr1903
karakterlerimiz bambaşka olmasına rağmen, sayamayacağım kadar ortak noktamız olduğu için rabbimin bizi buluşturduğuna inandığım, dert ve sohbet arkadaşım, dostum.
üç çeşit arkadaştan hangisi olduğunu merak ediyordu. hemen söyleyeyim: ekmek gibidir efenim, ekmek. her daim ihtiyaç duyulan. ilaç gibidir aynı zamanda, dertlerinize derman olan. ikisi arasında kaldım, emin değilim.
bu arada kocaman bi özür borcum vardır kendisine. dönemedim, arayamadım bi türlü ama bu hareketim vefasızlıktan değil, vakitsizliktendir, bilsin.
cihan tekin
beni şu zor, yeryüzünün ayağımın altından çekilmiş gibi hissettiğim,
karşı cinse güvenimin sıfırın altında gezindiği zamanlarımda ayakta tutan yegâne insanlardan biri.
hatta insan...
besiktaskli
artık, altın ederindeki sükûtunu bozup ederince gümüş değerinde söz alması gerekendir..

son günlerde gözlemlendiği üzere sözlük üzerinde yaşanan bir gerginlik söz konusudur. taraflardan birinin beyanatları doğrultusunda oluşabilecek yanlış yargıları engellemek açısından olaylara hâkim, hatta doğrudan içerisinde olan biri olarak bu konuyla ilgili bütün yazarlara açık olan platformdan ilk ve son kez açıklama yapılacaktır.[ybkz]swh[/ybkz]

en başına dönelim olayın...

bundan birkaç hafta öncesinde bir başka yazar arkadaşımızın açmış olduğu başlıkta uygunsuz bir şekilde (bkz: sözlük formatı) beyanını kullanmıştır. bu kullanım niçin uygunsuzdur peki? açıklayayım;

açılan başlıkta yapılan tanım tek cümlelikti ve bu tek cümle ilgili başlığı açıklamak için yeterliydi. dolayısıyla moderasyon olarak ne bizim ne de bir başka yazarın formatla ilgili olarak müdahalesi oldukça yersiz olacaktı. fakat ozdemirozdemir adlı yazarımız girilen entrynin başlıkla ilgili olmasına ve bir tanım içermesine karşın (vurgula: "uzun bir açıklama") bulamadığı için bu entrynin formata uygun olmadığını düşünmüş. oysa ki entrylerin uzunlukları tamamen yazarın kendi insiyatifindedir. bir tanım içerdiği ve başlıkla ilgili olduğu süreçte, bir de üzerine hakaret içermiyorsa hiçbir entry için sözlük formatı anımsatılması uygun değildir. bununla ilgili olarak adı geçen yazar arkadaşıma bu açıklamaları içeren[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] bir mesaj gönderildi. ve karşılıklı saygı ve anlayış çerçevesinde bu konu kapatıldı. [ybkz]swh[/ybkz]

akabinde dün yaşanan ve şu ##152342 entryi girmeme sebep olan olay şöyle gelişti.
sol frame de gördüğüm bir başlık üzerine seri eksi oy vermeyi marifet saymak başlığa girdim ve aynı anda bununla ilgili olarak çevrim içi yazarların oylamalarını kontrol ettim. öncesinde bir iki oy olabilir geliyordu ancak bu oy vermeler iki isim üzerine yoğunlaşılıp eksilenen oylarına göz attığımda, ki bu öyle 2-3 tane entry falan da değildi kesinlikle yukarıdaki entryi girdim. bir kaç hafta önce yaşanan olayları bilen biri olarak bu yaşananın kasıtlı olduğunu düşünmedim dersem yalan olur. ve açıkçası çok haksız olduğumu da hala düşünmüyorum bununla ilgili. neyse, ardından bana gelen mesajda da bahsi geçen arkadaşa "bunun[ybkz]swh[/ybkz] formata aykırı olmadığını ancak hoş durmadığını" biildiren bir mesaj attım. karşılığında aldığım cevap ne yazık ki gerçekten çok komikti ve bunun üzerine üstelemedim, kolay gelsin diyerek geri çekildim. buna istinaden yazışmaların tamamı da hala arşivimde saklı durmaktadır.
ben bütün bunları yaptıktan sonra nitekim insanların klavyesine müdahele edemem, eksilenen yazarımızla adı geçen yazarımız ne yazık ki ikili bir tartışma yaşamışlar. ve ##152648 şurada yazdığı gibi bu yazışma şeklinde gerçekleşen tartışma bana ilgili yazar tarafından bildirilmedi. bildirilseydi yine bu entry de yazdığı gibi bir tavrı asla göstermezdim. ki evet, o yazar arkadaşımdır ve ben ona bu konuya müdahil olmamasını bildiren bir yazı da geçmişimdir. ancak daha önce de dediğim gibi, yanınızda olmayan insanların klavyesine müdahale edemiyorsunuz... bütün bunlara istinaden yazışmalar da yine arşivimde duruyor. ancak bu şikayet edildiği ve benim diğer yazarın arkadaşım olduğu için olaya karışmayacağımı bildiren herhangi bir yazışma var mı gerçekten ben de çok merak ediyorum. çünkü bu entryi ilk okuduğumda bahsi geçen moderasyon üyesinin ben olduğundan emin olamadım. yazılanlar o kadar gerçek dışıydı çünkü...
ve yine bu entry de saygılı olmaktan bahsedilmiş ve adam olmaktan bahsedilmiş. eğer adamlık kıstası yargısız infazla, olayarı tek taraftan dinleyerek yapılan yorumla ölçülüyorsa evet, ben bu kriterlere uymuyorum, bu davranışları sergilemiyorum. bu yüzden de (vurgula: adam değilim...)
ayrıca yine bu entryde bir (vurgula: deşifre) olayından söz edilmiş. pardon ama şifresi çözülmemesi gereken bir eylem vardı da ben farkında olmadan gizliden yapılması gereken bir şeyi gün yüzüne mi çıkarmışım. enteresan geldi...

ve gelelim son entry e. ##152809 ...
bu entry de kedisine gelen mesajı moderasyona bildiremediğinden bahsetmiş yazarımız. kartal sözlük moderasyonu bir tek kişiden oluşmuyor. diyelim ki bahsi geçtiği gibi ben taraflı davrandım. başka moderatör mü yoktu? niçin onlara şikâyet edilmedi bu durum? amaç üzüm yemek olsaydı, eminim ki bu durumda benim haricimdeki yanlış anımsamıyorsam diğer altı moderatöre de bu durum bildirilebilirdi. bu olay yaşandığında en az üç moderatörümüzün online olduğunu isimleriyle birlikte çok net hatırlıyorum ben...
ayrıca, sevgili ozdemirozdemir bu entrysinde çekindiği için bu durumu bana bildiremediğini söylerken, bir önceki entry de eniştesi olan yazarımız, bu durumun bana bildirildiğini ancak benim bunun karşısında diğer yazar arkadaşım olduğu için olaya müdahale etmediğimi söylemiş. şimdi hangisi gerçek? biz hangisine inanmalıyız? bu ne yaman çelişkidir böyle? merakım mazur görülsün lütfen...

bütün bunları niye yazdım...
beni tanıyan tanıdı bunca zamandır, bilen bildi. öğrenmek isteyenden gizlemedim kendimi. o yüzden de bunca açıklama kendimi aklamak adına yapılmadı.
kartal sözlük 2. yılını tamamlıyor içinde bulunduğumuz kasım ayında. forzanarchy ve primus inter pares bu sözlük için maddi manevi çok emek sarfetti. kendilerince bir oluşum yapmaya çalışıyorlar. bu şekilde aslı olmayan suçlamalarla onların emeklerine gelecek herhangi bir zayi olursa, ki bir de buna benim müdahil olduğum bir olay sebep olursa endişesiyle yazıldı bunca cümle.
yoksa, ben giderim bir başkası gelir, o gider yine bir başkası. bâki kalan kartal sözlük olur. lütfen bundan sonrasında ikili diyaloglarımız ya da diyaloglarınız deyim yerindeyse lütfen (vurgula: sümen altında) kalsın. gün yüzüne çıkmasının kimseye bir yararı yok.

sizler her türlü rahatsızlıklarınızı hiç çekinmeden moderasyon ekibine bildirin. hatta aynı olayı gerekirse bütün moderasyonlara tek tek bildirin. biri mutlaka dönüş yapacaktır size. ve bu moderasyonun asla ve asla taraflı olduğunu düşünmeyin.
kartal sözlük eğrisiyle doğrusuyla ama en çok doğrularıyla bir ailedir. bu böyle bilinsin...

ve en başta da dediğim gibi, bu konuyla ilgili ilk ve son yazımdır bu. bundan sonra bu platformda bu konuyla ilgili olarak değil bana, anama bile sövülse cevap vermeyeceğim.
yani sükûtum ikrarımdan değil, sözün gümüş ettiği yer de sükûtun altın etmesinden kaynaklanacaktır.

sonsuz saygılarımla
pepük
eski kayıtlara bakarken takıldığım yazar. güzel entrylere imza atmış lakin kaybolup gitmiş. umarım uğrar...
kaptan
dönüşü ile gücümüze güç katan yazar...
onu online görmek başlı başına bir mutluluk...
feci yazar...
bak burada da gülücük var...
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol