abdullah avcı

6 /
major tom
uzun uzun yazmaya gerek görmüyorum. beşiktaşta başarısız olacağını düşündüğüm yeni teknik direktörümüz.
bezgin nişancı
en büyük handikabı takımı fikret orman başkanlığı döneminde çalıştırmak olan teknik direktörümüz. bu kulübün şenol güneş dönemi de dahil teknik direktör sorunu olmayıp her zaman yönetimdeki sorunlar yeni sorunlara yol açıyordu. 4 hafta sonunda beşiktaş gibi bir takımın 4 puanda kalmasının belki de en ufak kısmı abdullah avcı'ya yazar. takımın kötü gidişatı karşısında ilk hedef haline gelebilecek olan kişi olması ihtimaline karşın sonuna kadar arkasında durulması gereken kişidir bence.
blackeagle1903
vasıfsız bir hoca. asla beşiktaş kalibresinde değil. galatasaray derbisi kazanıldı ve takıma bir moral geldi lakin kendisi ile asla devam edilmemeli. sergen yalçın ile bu sene dahil olmak üzere 3 yıllık sözleşme düşünülebilir. kendisi bu sene için bunu kabul etmez ve önümüzdeki sezon başlamak isterse bu sezon sonuna kadar samet aybaba, mehmet özdilek, gibi isimlerle devam edilebilir.

ayrıca:
#371571

zamanında bilic denen çapsız hayduta çok salladık ve eksi yağmuruna tutulduk. avcı, bilic'in türk versiyonu bir loser. beşitkaş kulübüne adım attırılmamalıydı. yukarıdaki entry'de görüldüğü üzere çook yıllar önce şenol hocanın ismini zikretmiştik ve geldiğinde beşiktaş'a büyük başarılar yaşattı malumumuz olduğu üzere.
asteroitd
İyi bir teknik direktör olmasına rağmen hala takımda uyum sağlayamamıştır. Umarım bu akşamki derbi güzel geçer.
daemonblackfyre
4-2-3-1 sisteminden Beşiktaş takımını kurtaracaksa bile belli bir katkısının mutlak olacağı direktör.

Geçen iki sezonda bu saplantı ve başka taktik yokmuş gibi medel'i 8 numara oynatmaya çalışan hoca yüzünden dikiş tutturamadık
bc77
Abdullah Avcı ile yaşadığımız en temel sorunun kan uyuşmazlığı olduğunu düşünüyorum. Farklı kan grubundan olan insanların birbirine kan vermesinin sonuçları da ölümcüldür. Bizdeki durumda da henüz bir ölüm yok ama sanki adım adım hem Abdullah Avcı ölüyor hem de biz...

Beşiktaş'ta Tribünün fakir ya da zengin hangi kesiminden olursa olsun, aynı düşüncenin birleştirdiği bu kitle değişmez bir profil çizer. Pazaryeri’nden Akaretler Yokuşu’na ya da Orta Bahçe’den Barbaros çıkışlarına dağılmış olsa da bir bağlılık zihniyeti sürdürür. Dikilitaş’tan Fulya’ya uzanır bu zihniyet. Bir kuşak öncesinde de böyleydi, sonrasında da öyle olacak. Kitle de bunun farkında. En büyük futbolcusu da Başkanı da olsa kendisini temsil ettiğini bilir. Temelde kulüp taraftar ilişkisinden çok, sanki büyük bir aile manzarası çizilir. Bu da Beşiktaş’a mahsus geleneksel bir manzaradır. Diğerlerinden biraz daha farklı bir ortam vardır. Komşuluk gibi, aileden biri saymak ve sayılmak gibi bir şeydir bu.

Biz de Abdullah Avcı'yı bu aileye katmak istedik. Belki çok çaba sarf etmedik ama en azından denedik. Ama en başta dediğim gibi farklı kan gruplarına sahibiz. Bu öyle bir şey ki, sonradan zorlamayla da olmuyor maalesef. Tarifi de kelimelerle mümkün değil. Belki bir örnekle anlatabilirim: 2013 yılında Avrupa’dan eleneceğini bile bile, yolu olmayan Olimpiyat Stadı’na akın eden 80.000 taraftar vardı. Bu sezon ise yense belki de liderle puanı eşitleyeceği Malatya maçına, hafta sonu ve hava güzel olmasına rağmen anca 30.000 kişi gidiyor.

Bir kere o kan uyuşmadı mı da bir daha ne yaparsanız yapın nafile. Tüm bu uyuşmazlık da en neticesinde sahada oynanan oyuna ve tribüne yansıyor. Mevcutta sahada yanlış hakem kararına bile tepki vermeyen, oynadığı oyundan zevk almayan bir topluluk var. Tribünde de mutsuz, umutsuz seyirciler. Son tabloda hem sahadakilerin hem tribündekilerin ruhu çekiliyormuş gibi bir görüntü var.

Burada anlatmaya çalıştığım şeyler maddi olanaksızlık değil, transfer politikası değil, teknik-taktik hiç değil. Bir ruh eşi meselesi, bir kan uyumu meselesi bu. Her zaman istikrardan yana olan ben bu sefer kan değişiminden başka çare olmadığını düşünüyorum. Abdullah Avcı’ya da emekleri için teşekkür eder, bundan sonraki kariyerinde başarılar dilerim.

Beşiktaş, kaybederek kazanmayı, direnerek başkaldırmayı öğrenmiş insanların mirasıdır. Mirasa uygun kişilerle buluşmak ümidiyle…
forzanarchy
kendisi beşiktaş'ın başına gelmiş en kötü teknik direktör olabilir. parselasyon, geçiş oyunu, topu geri kazanma süresi, diye diye sikti belamızı.
artin
alacak verecek meseleleri ile yine kulübümüzde gündem olan kişi.

"Beşiktaş yönetimi, geçen sezon başında 3 yıllık imza attırıp ocak ayında görevine son verdiği teknik direktör Abdullah Avcı ile arasındaki alacak sorununu çözmek için yeni hamle yaptı. Başkan Ahmet Nur Çebi, toplam 36 milyon TL'lik sözleşmesinden kalan alacaklarını talep eden Avcı'yı ikna etmek için, ortak dostları Fenerbahçeli eski yönetici Abdullah Kiğılı'dan aracı olmasını istedi. Kiğılı ile eski hocasına mesaj gönderen siyah-beyazlılar, geçtiğimiz sezonun kalan bölümü olan 5 ay için 5 milyon TL ödeyerek uzlaşma sağlamayı teklif etti. Avukatını devreye sokan 57 yaşındaki teknik adamın vereceği yanıt bekleniyor."
hemsta34
3 temmuz 2019'da takımımızda göreve başlayan ex teknik direktörümüz. 24 Eyl 2019'da da bu herifi başımıza bela eden fikret orman istifa etmiştir. fikretin sıçtığa boka diktiği tüydür.
forzanarchy
Antalyaspor ile 4 yıllık anlaşma yapan eski teknik direktörümüz. Bu kötü günlerde aldığımız en iyi haber olabilir zira kendisiyle yapılan fesih anlaşması gereği takım bulana kadar maaşı işleyecekti.
6 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol