23 mart 2014 beşiktaş akhisar belediyespor maçı

3 /
avcarlıçürük
bülent yıldırım'ın, ne yapıp edip yine adiliğini yapıp öyle bitirdiği maç. 90+3'teki pozisyon o kadar penaltı+kırmızı kart ki, lig tv'nin yalaka spikerleri bile pozisyon tekrarından sonra birkaç saniye susup, ardından "yani... bu çarpışma değil, çarpma. kaleci bilerek engelliyor." diyerek pozisyonun penaltı olduğunu itiraf etmek zorunda kaldı. 3 dakika uzatma verip 5 dakika oynatmasına hiç girmiyorum bile. kazandığımız maçta bile doğramaya çalışıyorsunuz ya, en çok da size koysun o zaman bu galibiyet. söke söke, alnımızın akıyla aldık ikinciliği.

edit: penaltı veya dışardaysa faul, ben içeride gibi görmüştüm ama değilmiş sanırım. sonuç olarak, bülo hiçbir şey çalmadı pozisyona. böyle de bir hakem işte.
ben öyle bi insan mıyım
olcay şahan, filip holosko ve ilk 45 dakikada oğuzhan özyakup ve ikinci 45 dakikada jermaine jones'un yokları oynadığı; atiba hutchinson veli kavlak ikilisi ve ikinci yarıda oğuzhan'ın mükemmel oynadığı; bilal kısa'dan yoksun akhisar'ın, üzerindeki rehavetin ve orta saha direncimizin de etkisiyle, sahadan silindiği; hak ettiğimiz 3 puanı 3 golle aldığımız karşılaşma.

necip uysal'ın vasat ve tolga zengin'in fazla zorlanmamasını da düşünerek, bahsettiklerim haricinde kalan oyuncularımızın tamamının da iyi performans gösterdiğini söylemek gerek.
anlayamaz kimse bu aşkı
3-0'lık temiz bir galibiyet aldığımız karşılaşmadır. şaşırtıcıdır ki ilk defa kadın ve çocukların izlediği maçta üç puan alınmış, üstüne bu galatasaray'ın puan alamadığı haftada gerçekleşmiştir. "burası beşiktaş mı abi, yanlış mı geldik?" dedim kendi kendime.

maça gelince genelde vasat bulduğum -mücadele hırsı dışında- veli kavlak'ın hakkını vermek isterim. ozzy de ikinci yarı taşıdı takımı, atiba her zamanki gibi her yerde faydalıydı, adam görev adamı. pektemek'ten de bahsetmeden geçmek istemiyorum, sakatlıktan sonra form yakalayamayacağını düşünüyordum, ama gayet iyi gidiyor. bu maç da bi şeyler geldi başına, geçmiş olsun aman diyim sen bize lazımsın.

son olarak da gerçekten güzel galibiyetti, devamı gelmesi dileğiyle.
skender
uzun süredir ilk defa rahat izlediğim maç olmuştur.takım son derece güven verdi ve maçın en başından beri maçı kazanacağımızı hissedebildim.yüzüncü yıldan beri herhalde hissetmemiştim bunu.
nartallonun saçı
daha önceki entarileri tam olarak okumadım ama ikinci golde pedro franco'nun 60 metrelik adrese teslim pası ve sol bekimiz ramon motta'nın sahanın en ucundaki isim olması gelecek adına umut verici. kimse dikkat çekmemiş buna ama bunu renklilerdeki geri elemanlar yapsa bonservis bedellerine +5milyon yazardı gazete kılıklılar.
3 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol