1 ekim 2012 beşiktaş sivasspor maçı

şampiyonluk kovalayan tüm takımların puan kaybetmesi neticesinde bizim için önemi oldukça artan müsabaka.

böyle haftalarca alacağımız 3 puan bizi hem yukarılarda tutacak hem de takımın kendine olan inancını tazeleyecektir. bu açıdan bakıldığında alınacak 3 puan oldukça önemli. yavru ve dişi kartalların gereken desteği vermesiyle 3 puan alacağımıza inanıyorum ben.

maça gitmeye niyetli dişi yazarlarımızın bi haber etmelerini rica ettiğim maçtır zira sahip olduğum son enerji kırıntısını mabed'de harcamak için bir teşvik beklemekteyim.

Küçük kuzenimi de alıp akşam statta yerimi alacağım mücadele. Ayrıca derbi kadar önemli, üç puanı alıp rakiplerin puan kaybettiği haftada üstlere tırmanmak istiyoruz.

fenerbahçeli ve sivas'lı babamın sırf inadıma olsun diye bir adet sivasspor kupasıyla akşam eve geldiği ve pazartesi boyunca ondan su içecekmiş akşam da goller su gibi akacakmış havasıyla evde dolaştığı ve tabi benim kendisiyle yine ve asla izlemeyeceğim maçtır.
zaten ben dostlarımla izleyeceğim evdeki digiturk'ün bana faydası yoktur. beşiktaş maçı beşiktaşlılar ile izlenince güzeldir. birlikte kanser olmak, ''lan 3 tane gol attık sevinsek mi acaba'' demek , ''şurda quaresma olsaydı'' demek, ayrıca yandaki pandaların dürtüp kısa şortlu kızı göstermesi bile güzeldir.

geçen sezon gittiğim cezalı bütün maçlarda birer sorun yaşamam sebebiyle gitmeme kararı aldığım karşılaşma.

tabiki bundan sonra umarım cezalı hiç maçımız olmaz ama olacaksa da hava soğuk ve karlı olsun istiyorum. 3000 kişi, gerçekten maç izleme ve sevdası için gitmiş 3000 kişi ile gider avazım çıktığı kadar bağırırım.

fenerbahçe ve galatasaray'ın puan kaybettiği bu hafta da önemi iki katına çıkan müsabaka. yine zor bir maç olacak totemimi yapayım farka gidelim.

ne olursa olsun kazanmamız gerektiği hususunda herkesin aynı fikirde olduğu karşılaşmadır. filip holosko'nun sağ açık değil, forvet olarak düşünülmesi halinde -tıpkı gs maçından önce söylediğim gibi- gol ya da goller atacağı karşılaşma olacaktır aynı zamanda.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: saldır beşiktaşım oley)

(bkz: yeri göğü inletsem sesimi duyar mısın)

Gol yemeden goller atacağımıza inandığım karşılaşmadır.

zago30 ile birlikte, zamlı rakı eşliğinde izleyeceğimiz maçımızdır. izmir tayfası bitmiş beyler...

yol yorgunluğu, muhtemelen bir ufak rakı, kuvvetle muhtemel de beşiktaş kanseri etkilerinin birleşimi ile bîtap düşmezsem eğer; uzun maç sonu analizlerime bu akşamla birlikte geri dönebilirim sözlük. olasılığın ne kadar yüksek olduğunun farkındaysa eğer herkes, noktayı koyabiliriz bu cümleye.hee çok komik

ülker link ısmarlayacakların kendilerini göstermesi gereken karşılaşma.

kesinlikle soğuk bir linke benim de ihtiyacım duyduğum karşılaşma.

orta sahanın özellikle de fernandesin oyuna ağırlıklarını koymaları gereken karşılaşma.anlamadığım antepe karşı oynadığınız direnç yok ortada.noluyo olum size

beyler 1-0 yeniliyoruz.

uğur boral gitti fernandesin ayağındaki topu aldı, fernandesin kafasına nişanladı. zaten bir boka yaramıyosun bari takıma engel olma.

ayrıca,takımda kanat yok. holosko veya olcay çıksa yerine gircek adam yok. öyle veya böyle quaresma dönmeli.

uğur'un saçma sapan hareketler yaptığı, fernandes'in yanında müsait adam olsa bile şut çektiği, almeida'nın sol kanatta daha iyi oynadığı karşılaşma.

saha içinde organizasyon namına birşey yok. tamamen şişirme toplarla ileri çıkılmaya çalışıyor ve bu da bir boka yaramıyor. samet hoca'nın fernandes'i forvet arkası değil de oyun kurucu olarak kullanması gerektiğini gösteriyor. böylece ayağında top da ezmez.

son sözüm uğur boral'a, ya arkadaş sen allah'ın bize cezası mısın? her yaptığın hareket ofsayt olur mu ya?

sivassporun 3 puanla ayrıldığı karşılaşma.

şampiyon olmak gibi bir amacımızın olmadığını çok net anladım bu maç. şampiyonluk isteyen takım böyle bir haftada çıkar adam gibi top oynar maçı da farklı kazanır. yine aynı şeyleri duymaya hazırlayın kendinizi
-önümüzdeki maçlara bakıcaz
-17 de 17 yapıcaz
-beşiktaş her zaman şampiyonluk adayı vs. vs.

bide bi sorum olcak

genç oyuncularımızı kazanırken diğerlerini piç etmek zorunda mıyız ?

ihtiyacımız olan adamın hala bizim futbolcumuz olduğunu hatırlatıp sözlerime nokta koyuyorum.
helal olsun beşiktaşım.

takımı şöyle analiz edersek :

holosko kanatta berbat. ne çalım atabiliyor, nede doğru dürüst pas atıyor. kesinlikle ve kesinlike quaresma dönmeli. kimse, yok şöyle yok böyle, demesin. bu sene öyle holoskoyla gitmez. holosko veya olcay'dan biri sakatlansa kim oynayacak kanatta ?

takım sadece fernandes'e endekslenmiş. o birşeyler yaparsa yapacak yoksa yok. sadece duran toplardan pozisyon bulduk. hiç organizasyon yok. herkes batuhan-almedia ikilisinin 11'de başlamasını doğru bulmasada, bu maçta gördük ki, bu iki oyuncu 11'de olmalı. zaten organize atak yapamıyoruz,bari şişirme toplarda etkili olalım.

her zaman sinirimi bozan diğer bir durum ise,önde basmama olayı. ya kardeşim, ilk maçlarda önde basıyordunuz,rakipler top yapamıyordu. türkiyede baskı yiyen takım oyun oynayamıyor.bunu hala anlayamadınız mı? benim anlamadığım,11 tane oyuncuyu geri çeksende yiyoruz zaten golleri.(en yakın bakınız, son 2 maç ve geçen sezon ) önde bas işte. oyuncular zaten koşuyor,önde koşsunlar. schuster döneminde de önde basıyorduk ama o takım bu oyuncular kadar mücadele etmiyordu. fakat bu takım mücadele ediyor. kesinlikle önde basmalıyız.

ayrıca,kulübeden gelecek adam yok. kim giripte oyunu değiştirir diyebilirsiniz?quaresma kesinlikle geri dönmeli. ha, bu iş q7 ile de düzelmez onu da söyleyeyim.çünkü bizde kadro derinliği yok,kimse kusura bakmasın.ama quaresma ve fernandesin yanında mücadele eden 9 tane topçu olursa çok güzel olur. ben bu sene şampiyonluğa inanıyorum ama samet aybaba'nın da takıma koşturmak dışında olumlu birşeyler katması lazım.

ibb maçı sonrası söylemiştim; bu takım kapanan rakiplere karşı çok zorlanacak, akhisar'a gol atamasak şaşırmayın,derinlik yok. diye, aslında bekliyordum böyle bir maç. maç öncesi de rakipte korktuğum 3 oyuncu vardı; atıf 'şeşu', eneramo ve erman. erman ilk yarıda etkiliydi, şeşu maç boyu çok akıllı oynadı ve güzel de bir gol attı zaten, eneramo fiziğiyle beşiktaş savunmasının dikkatini üstüne çekip şeşu'ya alan yaratan bir tavşan atlet gibiydi.

fernandes iyi gününde olmadığında,ki hiçbir oyuncu her hafta çok iyi oynayamaz, diğer oyuncular ekstra bir şeyler vermediğinde işimiz çok zor. veli,necip,holosko,olcay çok iyi niyetli ama kalibreleri belli oyuncular,olcay biraz daha yaratıcı bir oyuncu o ayrı. o zaman beşiktaş fiizğiyle rakibi boğup fırsat aramalı.

maalesef ilk yarıyı harcadık,resmen uyuttu takım bizi. oysaki uğur ve hilbert akın akın son çizgiye kadar inip ortalar yapsa,sürekli bindirmeler yapabilse, veli-necip ikilisi hücuma daha çok katkı verebilse, ileride almeida ve ardında fernandes yapayalnız kalmayacak biz de pozisyonlar bulacaktık.

ikinci yarıda fırsatlar bulduk ama olmayınca olmuyor,yapacak şey yok. yediğimiz gol çok hazin maalesef, fernandes'e bırakacağına topu depikleyip pozisyona mahal veren oyuncumuz[ybkz]swh[/ybkz] da pek şanssızdı, şeşu da kalite bir gol attı.

ne bileyim yani ben en başından beri bu takımdan böyle maçlar bekliyordum,şaşırmamak, kazan kaldırmamak gerek. roma bir günde inşa edilmedi derler,dortmund dortmund diyoruz,o işler öyle kolay değil işte.

ayrıca şampiyonluk yaşamış tüm takımlar puan kaybetmiş,bizim neyimiz eksik?[ybkz]swh[/ybkz]